Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/199 E. 2018/171 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/199
KARAR NO : 2018/171

DAVA : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 20/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dışı………. ile yapmış olduğu ticaret sonucunda iki adet çek teslim aldığını, bu çeklerin….. A.Ş ….. Şubesindeki…….. nolu hesaptan …………. adına keşide edilen ……….. tarihli 5.000,00 TL bedelli……….. nolu çek ile ……… A.Ş………. Şubesindeki ……… nolu hesaptan ……. tarafından ………… adına keşide edilen 06/02/2017 tarihli 5.000,00 TL bedelli ve …………… nolu çekin yapılan alışveriş sonucu müvekkili şirket adına bu çekleri pazarlamacı olarak çalışan …………. teslim aldığını, ………….., …………. şubesine işbu çekleri ve başka bir kısım evrakları şirket merkezine göndermek için kargo şirketine teslim ettiğini , ancak müvekkiline gelen kargodan işbu çeklerin çıkmadığını ve bu şekilde kargoda kaybolduğunu, söz konusu çekler yönünden İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinde çek zati davası açtıklarını, ödemeden men kararı verildiğini ve duruşmasının 09/05/2017 tarihinde yapıldığını, çeklerin keşidecisi olan ………… tarafından çeklerle ilgili olarak İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğünün 2017/1728 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, müvekkiline bildirilmesi üzerine çeklerin davalı elinde olduğunu öğrendiğini, çeklerin keşidecisi konumunda bulunan ………… işbu icra dosyasında çeklerin bedellerini depo ederek icra takibinde itirazda bulunduğunu,davalının çekin meşru hamili olmadığını, meşru hamilin müvekkili olduğunu, istirdatı talep edilen çeklerin kargoda kaybolan çekler olduğunu, bu çeklerin hak sahibinin müvekkili olduğunu, bu çeklerin kaybolduğu anda …………. adına herhangi bir ciro bulunmamasına rağmen……… adına çeke cirolama yapılmış ve bu kişi hakkında da icra takibi başlatıldığını, ancak dava dışı ………… işbu çekte cirosu bulunmadığı ve çeklerdeki imzaının kendisine ait olmadığı gerekçesiyle İstanbul Anadolu …………. İcra Hukuk Mahkemesine 2017/160 Esas sayılı dosyası ile imza itirazında bulunduğunu, bu durumunda dava konusu kaybolan çeklerin bulunduktan sonra çekler üzerinde sahte cirolar eklenmek suretiyle çeklerde sahtecilik yapıldığının ve cve alacaklı olarak görünen 3. Şahsın çeklerde yetkili ve iyiniyetli hamil olmadığının göstergesi olduğunu belirtmiş ve davalarının kabulü ile davacının elinden rızası dışında çıkan dava konusu çeklerin istirdatına ve müvekkilinin meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitini ve bu çeklere dayanak yapılan kambiyo takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davacının işbu davayı açmada hukuki yararının bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddinin gerektiği, İİK 72/1 maddesi gereği menfi tespit veya istirdat davası açılmasının birincil şartı davacının söz konusu icra takibi bakımından borçlu sıfatının bulunması olduğunu, bilindiği üzere istirdat davası da ödeme emrine itiraz etmemiş veya itirazı kaldırılmış olan borçlunun borçlu olmadığı parayı icra dairesine ödemesinden sonra açtığı bir eda davası olduğunu, istirdatı talep edilen çeklere ilişkin açılmış olan İstanbul Anadolu ……. Esas sayılı dosyası incelendiğinde görüleceği üzere icra dosyası borçlusu ………. tarafından yapılan ödemeler nedeniyle 10/02/2017 tarihinde kapatıldığını, dolayısıyla daosya borçlusunun …..ve……………. tarafından ödendiği ve dosyanın infaz edildiği göz önüne alındığında davacının huzurdaki davayı ikame etme hak veya yetkisi olduğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığını, borçlunun menfi tespitini talep ettiği çeklere ilişkin başlatılan icra dosyası dava tarihinden önce infaz edildiğinden davacının menfi tespit davası açması ve üvekkili şirket uhdesinde bulunmayan çeklerin istirdatının talep edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin kötü niyetli olduğu iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunu, dava tarihi itibariyle ortada davacını menfi tespitini talep edebileceği icra borcu bulunmamakla birlikte iadesini talep ettiği, çeklerin müvekkili şirket bünyesinde bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava,………. A.Ş İskenderun Şubesine ait keşidecisi dava dışı…………. tarafından keşide edilen 06/01/2017 keşide tarihli ……….. nolu 5.000,00 TL bedelli çek ile 06/02/2017 keşide tarihli…………. nolu 5.000,00 TL bedelli çeklerin davalının meşru ve yetkili hamil olmadığından bahisle çeklerin istirdatına ve çekler nedeniyle davacının meşru hamil sıfatıyla alacaklı olduğunun tespitine ilişkin olup TTK 792. maddesine dayanmaktadır.
Tarafların delilleri arasında bulunan ve celp olunan;
İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü’nün 2017/1728 Esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde dosyamız davalısı tarafından dava dışı ………, ……………. aleyhine 06/01/2017 keşide tarihli, …………. nolu 5.000,00 TL bedelli çek için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığı, …… icra takip dosyasına borcu ödediği,
İstanbul Anadolu ………….İcra Müdürlüğü’nün ………….. Esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde; dosyamız davalısı tarafından yine dava dışı …………. ile …………….aleyhine 06/02/2017 keşide tarihli ………….. çek nolu 5.000,00 TL bedelli çekin tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığı,
İstanbul Anadolu ………….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/21 Esas sayılı dava dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde dava dışı……….tarafından dosyamız davalısı aleyhine davamıza konu çeklerden 06/02/2017 keşide tarihli …………… çek nolu çekin arkasındaki ciranta kısmında yer alan imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek öncelikle İstanbul Anadolu ………………. Asliye Hukuk Mahkemesin’de menfi tespit davası açtığı, mahkemece 2017/71 Esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılamada görevsizlik kararı verilerek dava dosyasını İstanbul Anadolu …………… Asliye Ticaret Mahkemesine gönderdiği, yargılamanın devam ettiği,
İstanbul Anadolu ………….. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/160 Esas sayılı dava dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde; dava dışı …….. tarafından dosyamız davalısı aleyhine İstanbul Anadolu ……………… İcra Müdürlüğü’nün 2017/1728 Esas sayılı takip dosyası yönünden Anadolu ……… İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edildiği, mahkemece davacı ………………… yönünden yetki itirazının kabulüne, Anadolu ………………… İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, ………. İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna karar verildiği,
İstanbul Anadolu ……………. İcra Hukuk mahkemesinin 2017/151 Esas sayılı dava dosyasının yapılan incelenmesinde; davacısının dava dışı ………… tarafından yine dosyamız davalısı ……………………. A.Ş aleyhine İstanbul Anadolu ………………. İcra Müdürlüğü’nün 2017/1728 Esas sayılı takip dosyasına dayanak yapılan 06/01/2017 keşide tarihli, ……………… nolu çekteki ciranta imzasının kendisine ait olmadığından bahisle takibin iptalini talep ettiği, dava dosyasında 2017/657 sayılı karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği,
Anlaşılmıştır.
Davaya konu çeklerin görüntülerinin incelenmesinde her iki çekinde lehtarının……………….., keşidecesinin ………., çeklerin ciro yoluyla …………. …., …… Şti, … ….. ……..ve davalı …Ş olduğu,……………. A.Ş’nin son ciro yoluyla dava konusu çekleri alarak muhatap bankaya ibraz ettiği anlaşılmaktadır. Davacı dava konusu çekleri, dava dışı … …………. ile yaptığı ticari ilişki uyarınca aldığını ancak çeklerin kendisine gönderilmesini sağlamak üzere dava dışı pazarlamacı olarak çalışan……. tarafından teslim alındığını ve bu kişinin başka bir kısım evraklar ile birlikte kendisine göndermek üzere çekleri kargo şirketine teslim ettiğini, ancak kargodan gelen evraklar arasında çeklerin çıkmadığını iddia etmiştir. Çeklerin zayi olması nedeniyle İstanbul Anadolu ……………. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1159 Esas sayılı dava dosyasında iptal davası açtığı görülmüştür.
TTK 792. Maddesinde; ” çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. Maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır. Herhangi bir şekilde hamilin elinden çıkmış çek kimin elinde, yani zilyetliğinde ise bu kişiye karşı koşulları oluştuğunda, çekin iadesi yönünde istirdat davası açılabilir. Dava açarak çekin geri verilmesini isteyen hamilin, bu çekin kötü niyetli iktisap edildiğini veya çekin iktisabında ağır kusurun bulunduğunu iddia etmesi gerekmektedir. Hamilin kötü niyetli sayılabilmesi için de, bu çekin iktisabında, çekin rıza dışı elden çıktığını bilmesi veya gidecek durumda olması gerekir. Somut uyuşmazlığa baktığımızda davalının dava konusu çekleri, çeklerde ciro silsilesinde mevcut bulunan ……………… ciro ile aldığı görülmektedir. Davalının dava konusu çekleri cirosuna dayanak yapılan ticari ilişkiye konu faturalar ile Faktoring Sözleşmesi ve çeklerin teslimine ilişkin yazılı delilleri dosya kapsamına sunmuştur. Davalının ………. Şirketi olması nedeniyle 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/2 maddesine göre kambiyo senetlerine dayalı olsa bile alacağını bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik etmesi, çekteki ciro silsilesinde bir kopukluk olup olmadığını sadece dış görünüş itibari ile incelemesi ve müşterisi ile arasında Faktoring Sözleşmesi imzalaması gerektiği hüküm altına alınmıştır. Bu hükme göre davalının dava dışı ………………. Sözleşmesi imzaladığı ve ticari ilişki uyarınca faturaların düzenlendiği anlaşılmaktadır. Çeklerin görüntüleri incelendiğinde herhangi bir kopukluk bulunmadığı dış görünüş itibari ile incelemesinde görülmektedir. Ciro silsilesinde imzası bulunan diğer cirantaların imzalarının sahte olup olmadığını, davalının araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır. TTK 677. Maddesinde; bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez hükmü yer almaktadır. Geçersiz bir imza sahibini bağlamaz ise de ciro zincirini de koparmaz. Dava kosunu çeklerle ilgili olarak imza itirazında bulunan bu yönde dava açan ………………. ile davalı … arasında yüz yüzelik bir ilişki bulunmadığından bu cirantanın imzaya itirazı nedeniyle açtığı menfi tespit davasının sonucunun bu davanın esasını etkileyemeceğinden beklenmesine gerek görülmemiştir. Davacı taraf her ne kadar tanık dinletmek istemiş ise de tanığını dava konusu çekleri ………….. şirketinden bir ticari ilişki nedeniyle kendisi adına teslim alıp çekleri yine kendisine gönderilmek üzere ……… ile gönderme işlemlerini yaptığı hususunda dinletmek istediğinden işbu tanık beyanının yine davanın esasını etkilemeyeceği anlaşıldığından tanık dinlenmemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosyadaki tüm delillere göre davalı … şirketinin dava konusu çekleri ciro yoluyla iktisabında kötü niyetli olduğu ya da TTK 792. Maddesinde belirtildiği gibi ağır kusurlu olduğu ispatlanamadığından davalının dava konusu çekleri geri verme yükümlülüğü bulunmadığı sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1.Davanın REDDİNE
2.Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin olarak yatırılan 170,78 TL’den mahsubu ile fazla yatan 134,88 TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
3.Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine
4.Davacı tarafından yapılan masrafların üzerine bırakılmasına
5.Artan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde taraflara yada ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.