Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/194 E. 2018/741 K. 12.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/128
KARAR NO : 2018/886

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/09/2014
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 26/09/2014 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi …’nın 27/03/2012 tarihinde…….. köprü istikameti dolayoba araç ve yaya alt geçidinde karşıdan karşıya geçmeye çalışırken…… Emniyet Müdürlüğü Hizmetinde kullanılmakta olan ve … sevk ve idaresindeki …. plakalı aracın kendisine çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, kazaya karışan aracın …… Sigorta A.Ş tarafından sigortalı olduğunu, müvekkili davacı eş bu kaza nedeniyle eşinin desteğinden yoksun kaldığını, davacıların tarifsiz bir acı ve keder içine düştüklerini, emekli aylığı alan …’nın aynı zamanda eşine ait………………’de çalışmakta olduğunu, davalı … şirketine 04/07/2014 tarihinde başvuru yapıldığını ancak cevap verilmediğini beyanla, davacı eş için 1.000,00TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren davalı …Ş. için işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, davacı eş için 50.000,00TL, çocukların her biri için ayrı ayrı 30.000,00 ‘er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile davalı … ‘dan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı taraf cevaba cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 27/02/2018 havale tarihli ıslah/talep artırım dilekçesinde özetle; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL olan maddi tazminat taleplerini 65.755,16 TL olarak ıslah ettiklerini, ıslah talebinin kabulü ile 65.755,16 TL olan maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi (……….sigorta şirketi için başvuru tarihi olan 04/07/2014 tarihinden itibaren) davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Islah dilekçesi davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 11/09/2018 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı …Ş. vekili Mahkemeye sunduğu 07/11/2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesi ekinde herhangi bir belge ibraz edilmediğini, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek esasa ve usulü ilişkin cevap hakları saklı kalmak kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili İ……… Bakanlığı ‘na izafeten … Muhakemat Müdürlüğü Mahkemeye sunduğu 25/11/2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava konusu olayın 27/03/2012 tarihinde meydana geldiğini, haksız fiillerde uygulanan bir yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, zamanaşımı süresinin dolduğunu, 659 sayılı Kanun Hükmünde Karartane ‘nin 6. Maddesi gereğince 5018 sayılı yasada belirtilen kurumların taraf ehliyeti bulunmadığını, buna göre Emniyet Genel Müdürlüğü’nün……. Bakanlığından ayrı bir taraf ehliyeti bulunmakta olduğunu, bu nedenle husumet yönünden reddinin gerektiğini, davada sigorta şirketine husumet yöneltilmiş olması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, mahkemenin görevsiz olduğunu, dava konusu kazada müteveffa … ‘nın kusur ve ihtimali neticesinde meydana geldiğini, müvekkili idarenin söz edilemeyeceğini, … Anadolu …… Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/543 Esas sayılı dosyasından yapılan yargılama sırasında müteveffa … ‘nın söz konusu trafik kazasında asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, uğranılan zararın tazmini için açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile manevi tazminat talebinin fahiş olmaması ve haksız zenginleşmeye yol açmayacak ölçüde olması gerektiğini, manevi tazminatın kusurun niteliğini ve ağırlığını ifade edecek ölçüde olması gerektiğini, fahiş tazminat taleplerinin reddinin gerektiğini beyanla öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, ayrıca husumet ve görev nedeniyle davanın reddine, talep kabul edilmediği takdirde davanın esastan reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili 18/09/2018 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……… Mahkemeye sunduğu 31/10/2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 13. Maddesine göre kamu hukukuna tabi görevlerde uğranılan zarardan dolayı personel aleyhine değil, ilgili kurum aleyhine dava açılması gerektiğini, kendisinin ……… Emniyet Müdürlüğünde görevli polis memuru olduğunu, olay günü mesai saatleri içerisinde görev başında iken adına zimmetli …… plakalı resmi araç ile müteveffa … ‘nın sebebiyet verdiği trafik kazasının meydana geldiğini, kamu görevini ifa ederken gerçekleşen olay nedeniyle kamu aleyhine davanın ikame edilmesi gerektiğini, aleyhine açılan davada husumet yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, müteveffanın kusurlu hareketleri ile meydana gelen trafik kazasının meydana geldiğini, kendisi hakkında başlatılan idari soruşturmanın lehine sonuçlandığını, … Anadolu …….. Asliye Ceza Mahkemesinde 2013/543 Esas sayılı dosyası ile açılan davada müteveffanın asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kusurunun bulunmadığı bir olaydan dolayı sorumlu tutulmasının hakkaniyet kuralına aykırı olduğunu, talep edilen tazminat miktarlarının olayın oluşu, şahsının kusursuzluğu, müteveffanın asli kusurlu oluşu, yaşı gibi Yargıtay içtihatları göz önünde alındığında hayatın olağan akışına aykırı ve fahiş miktarda olduğunu beyanla davanın öncelikle husumet yokluğu nedeniyle reddine, aksi halde esastan reddini talep etmiştir.
Davalı … 18/09/2018 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Anadolu ………. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/392 Esas sayılı dosyasında görevsizlik kararı verilmesi üzerine dava dosyasının yargılamasına mahkememizin yukarıdaki esas numarası ile devam olunmuştur.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve davacıların desteklerini kaybedip kaybetmedikleri ile davalıların zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 27/03/2012 tarihli trafik kazası tespit tutanağına göre; sürücü … ‘ın sevk ve idaresindeki …… plakalı aracı ile D-100 …………… Köprü istikametine seyri esnasında… Kavşağına geldiği sırada karşıdan karşıya geçmek isteyen … ‘ya çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez nüfus kaydı incelendiğinde; davacı …’nın müteveffanın eşi, davacı … ve …. ‘nın ise çocukları olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 28/10/2011………. Sigorta A.Ş. tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 28/10/2011-2012 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ………., sigortalanan aracın ………. marka …. plakalı araç, poliçe limitinin ise 200.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ………… plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; …… adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
30/10/2012 tarihli … Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu ‘nun 3284 sayılı kararı incelendiğinde; “Polis memuru … ‘ın sevk ve idaresinde resmi hizmet otosu kiralık araçlardan olduğundan gerekli tamir şirket tarafından sözleşme gereği yapıldığı, dolayısıyla polis memurunun belirtilen tarihte sürücüsü olduğu resmi hizmet otosu ile maddi hasarlı trafik kazasına karışmasında disiplin yönünden kusursuz olduğu” gerekçesi ile ceza tayinine mahal olmadığı kararı verildiği anlaşılmıştır.
Makine Mühendisi Bilirkişi 29/02/2016 havale tarihli raporunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde ….plakalı araç sürücüsü … ‘ın 2918 sayılı kanunun 52.a ve b bendine göre meydana gelen kazanın oluşumunda % 50 oranında tali kusurlu, yaya … ‘nın meskun mahalde taşıt yolunu karşıdan karşıya geçişi sırasında dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığını, tali kuralına riayet etmeyerek meydana gelen kazanın oluşumunda % 50 oranında kusurlu olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
… ATK Trafik İhtisas Dairesinin 10/07/2017 Tarih ve 1595 sayılı Kusur raporuna göre; davalı sürücü … ‘ın % 50 oranında, müteveffa yaya … ‘nın % 50 oranında kusurlu olduğunu rapor etmiştir.
Aktüerya Uzmanı Bilirkişi 23/02/2018 havale tarihli raporunda özetle; davacı …..a ‘nın nihai ve gerçek zararının 65.755,16 TL, davalı … yönünden 26/09/2014 dava tarihinin, diğer davalılar yönünden 27/03/2012 kaza tarihinin temerrüt başlangıcı teşkil edeceği ve talep edilebilecek faizin yasal faiz olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Kusur ve aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmişse; cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar uğranılan zararlar olarak kabul edilir.(TBK Madde: 53)
Destekten yoksun kalma zararları, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.(TBK Madde: 55/1)
Manevi Tazminat
Ölüm hâlinde, ölenin yakınlarına manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.(TBK Madde: 56/2)
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(… BAM 9. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, 2017/426 Esas ve 2017/506 Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç İşletenin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
Davacı tarafın, ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı …, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir. (HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı ilamları)
MÜTERAFİK KUSUR İNDİRİMİ
6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesine göre; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı,Trafik Kazası Tespit Tutanağı, … müzekkeresi, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, İl Polis Disiplin Kurulu Kararı, Kusur Tespiti, Ceza/Soruşturma Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 27/03/2012 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki …….. plakalı aracın ile yaya destek …’ya çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiği, kazada destek …’nın öldüğü, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü Salih ‘in % 50 oranında, müteveffa …’nın ise %50 oranında kusurlu oldukları, her ne kadar ceza dosyasında müteveffa … ‘ya tali kusur, davalı sürücüye ise asli kusur izafi edilmiş ise de, mahkememiz dosyasında alınan kusur raporu ile ceza dosyasında alınan kusur raporundaki tespitlerin ve kusur tespitine dayanak alınan fiillerin aynı mahiyette olduğu, yalnızca kusur oranının tayinininde farklılık söz konusu olduğu, mahkememiz dosyasında alınan gerek makine mühendisi bilirkişinin raporu, gerekse adli tıp kusur raporunun somut olaya ve atfedilen fiillere daha uygun olduğu, bu nedenle hükme esas alınmaları gerektiği, davacı …’nın müteveffanın eşi, davacı … ve … ‘nın ise çocukları olduğu, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinden önce yürürlükte bulunan Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporuna göre davacı … ‘nın 65.755,16 TL destekten yoksun kalması nedeniyle zarara uğradığı, davacı tarafın desteklerini kaybetmiş olmanın verdiği üzüntü, duyulan acı, elem ve ızdırap ile desteğe hısımlık ve yakınlık derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlık derecesi, kusur durumu nazara alınarak hakkaniyet ilkesi gereğince davacı taraf lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, davalı sürücünün davacı tarafın maddi ve manevi zararından haksız fiil hükümlerine göre, …… plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı … şirketinin davacı tarafın maddi zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre, davalı işletenin ise davacı tarafın maddi ve manevi zararından, sürücü kusuru ve araçtaki bir bozukluğun birlikte kazaya neden olmuş olmaları ve kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini iddia ve ispat edilmediğinden KTK 85/1-4 ve 86. maddelerine göre işleten olarak kusursuz sorumluluk esaslarına göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, her ne kadar …….. plakalı aracın dava dışı …. adına kayıtlı olsa da, İl Disiplin Kurulu kararına göre bahsi geçen aracın kiralık resmi hizmet otosu olduğu ve sözleşme kapsamında kiralandığı anlaşıldığından davalı …’nın işleten sıfatının bulunduğu ve işleten olarak zarardan sorumlu olduğu, bu sebeple husumet itirazının yerinde olmadığı, zararın haksız fiilden doğmuş olması ve bir ticari işletmeyi ilgilendirmemesi nedeni tazminat alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı sürücü ve işleten yönünden temerrütün haksız fiil tarihi itibari ile gerçekleştiği, davalı … yönünden ise dosya kapsamı itibari ile başvuru tarihi belirgin olmadığından dava tarihi itibariyle temerrüdün oluştuğunun kabul edilmesi gerektiği, kaza sonucu ölümün gerçekleşmesi nedeniyle TCK’daki zamanaşımı sürelerinin henüz dolmamış olması nedeniyle zamanaşımına yönelik savunmanın yerinde olmadığı, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın destekten yoksun kalma tazminatı yönünden kabulüne, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın Maddi Tazminat İstemi Yönünden KABULÜNE, Manevi Tazminat İstemi Yönünden KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Destekten yoksun kalma tazminatı 65.755,16 TL’nin davalılar … ve……. Bakanlığı yönünden kaza tarihi olan 27/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden dava tarihi olan 26/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikke ve sorumlu olduğu miktar kaza tarihindeki poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … ‘ya verilmesine,
3-Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak davacı … için 12.000,00 TL’nin; davacı … Karacı için 8.000,00 TL’nin; davacı … için 8.000,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 27/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …..Baranlığı ve … ‘dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 276,70 TL harcın ıslah harcı 562,00 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 6.404,41 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.565,71 TL karar ve ilam harcının -davalı … şirketinin sorumluluğu 3.903,51 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
5- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 573,50 TL, bilirkişi ücretleri 1.350,00 TL olmak üzere toplam 1.923,50 TL yargılama masrafının, davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.237,26 TL yargılama masrafına, davalı tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gideri 27,00 TL’den, kabul-ret oranına göre davacıya isabet eden 9,63 TL’nin mahsubu ile kalan 1.227,63 TL’ye peşin harç 276,70 TL, ıslah harcı 562,00 TL ile birlikte eklenerek sonuç olarak 2.066,33 TL’nin -davalı … şirketinin sorumluluğu 1.449,22 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 686,23 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına, davalı … Bakanlığının yapmış olduğu yargılama masrafından kalan 17,36 TL’nin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 7.890,61 TL avukatlık ücretinin -davalı … şirketinin sorumluluğu 5.534,08 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılardan müştereken ve müteselsilen, alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat davası yönünden davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ……. uyarınca 3.360,00 TL avukatlık ücretinin davalılar … ve …….Bakanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat davası yönünden davalı … yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …………. uyarınca 3.360,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı … ‘na verilmesine,
9- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalı … ‘na iadesine,
Dair, davacı vekili, davalı … vekili ve davalı … ‘ın yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile … Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.