Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/166 E. 2019/154 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/166 Esas
KARAR NO: 2019/154
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/02/2017
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket alacağının ———- tarihli —– NOLU ——– ve —- tarihli — nolu——- bedelli iki adet faturadan kaynaklandığını, faturaların taraflar arasında imzalanan malzeme alım sözleşmesine uygun olarak düzenlendiğini, davalının söz konusu faturalara sürelerinde yapılmış bir itirazının bulunmadığını, ticari defterler üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesinde söz konusu faturaların davalı şirket defterlerinde kayıtlı olduğunun görüleceğini, davalının itirazlarının haksız ve zaman kazanmaya yönelik olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya dair talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : davalı taraf cevap dilekçesinde; davacının üstlenmiş olduğu edimi yerine getirmediğini, davaya ve icra takibine konu alacağın dayanağını oluşturan mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiğinde söz konusu malzemelerin ayıplı olduğunun anlaşıldığını, bu konunun davacı tarafa aktarıldığını fakat ayıplı ifanın gereğinin yerine getirilmediğini, davacı tarafından verilen hizmetin ayıplı olduğu için hizmet bedelinin ödenmediğini, alınmayan mal ve hizmet için davalıdan ödeme yapılmasının beklenemeyeceğini, Türk Medeni Kanunun 6. Maddesinin kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığnı ispatla yükümlüdür hükmünü içerodiğini, bu madde gereği davada borcun var olduğunun ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, sunmuş olduğu hiçbir delile borcun varlığını ispatlayamayan davacı taleplerinin reddinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir. Ayrıca davalı süre uzatım dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Dava: Dava itirazın iptali davasıdır.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacı tarafından davalıya takip konusu faturalar nedeniyle davacının edimin tam ve ayıpsız olarak yerine getirip getirmediği ve davacının davalıdan takibe konu miktar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğü’nün ———- Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından ———- tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliğ üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen davacı tarafından dosyaya sunulan—– tarihli mutabakat metninin incelenmesinde ——– tarihi itibariyle ———TL borç yönünden davalı tarafından davacıya mutabakat metni gönderildiği ve davacının da mutabakat metnini onayladığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce ——— Dairesinden davacı şirketin ——–yılı ekim ve kasım aylarına ait —— formları istenmiş olup davacı şirketin ——— yılı ekim ayı —- formunda – Sırada davalı .——– bir adet fatura ile KDV hariç ——— TL tutarında, —- yılı kasım ayı — formunda ise 2. Sırada KDV hariç ———TL tutarında mal ve hizmet sattığını doğru olarak beyan ettiği görülmüştür.
Yine mahkememizce davalı şirketin —– Dairesinden ——— yılı ekim ve kasım aylarına ait BA form örnekleri istenmiş olup, davalı şirketin —- ekim ayı BA formunda —. Sırada — fatura ile KDV hariç —– TL, — kasım ayı BA formunda —. Sırada – fatura ile KDV hariç ——-TL tutarında mal ve hizmet aldığını doğru olarak beyan ettiği görülmüştür.
Davacı tarafından dosyaya sunulan taraflar arasındaki mail yazışmalarında davacı çalışanın ———davalı şirket şantiyesinin mekanik işler müdürü ve taraflar arasındaki sözleşmede imzası bulunan ———— tarihinde gönderdiği e-mail de ” ürünler şantiyeye satıldı mı ? İmalatta bir sıkıntı var mı ? ” diye sorduğu, davalı şirket şantiye müdürü ————- da aynı gün “ürünlerin montajı yapıldı, gayet güzel oldu. ” şeklinde cevap e-maili gönderdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi yönünden bir mali müşavir bilirkişi aracılığıyla taraflara ait —- yıllarına ilişkin tüm yasal defter ve dayanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup mahkememizce alınan ———– tarihli bilirkişi raporunda bilirkişi özetle; davacının ———— yılları ticari defterlerinin noter açılış onamalarının gelir idaresi başkanlığının verdiği özel hesap dönemine uygun olarak ve yine —- yılı yevmiye defterinin noter kapanış onamasının yine özel hesap dönemine uygun olarak süresinde tasdik ettirildiği, ———- dönemi yevmiye defterinin noter kapanış onamasına ise inceleme tarihi itibariyle henüz sürenin bulunmadığı, davalı şirket vekilinin inceleme günü mahkemede hazır bulunduğu, müvekkil defterlerinin yerinde incelenmesini talep ettiğini ve ———– günü saat 11:00 de adliyede buluşulup şirket merkezine gidilmesi konusunda anlaşıldığı ve bu hususun bilirkişi yemin ve teslim tutanağına yazıldığını, buna rağmen davalı tarafın gelmemesi üzerine tutanak tutulduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin ihtilaf konusu sonraki faturadan önce başladığı, davacı tarafın davalı tarafa —————- tarihlerinde toplam —–TL bedelli 3 adet fatura ile mal verdiği, bu üç fatura bedelinin —- tarihinde ——— ileri tarihli çek ile tahsil ettiği, ihtilaf konusu fatura bedelinin toplam ————TL olduğu, özel hesap dönemi —– tarihli -nolu yevmiye kapanış maddesinde——– kodlu alıcılar hesabında davalı —den —- TL alacaklı olduğu bakiyenin sonraki yıla devrettiği, taraflar arasında yapılan malzeme alım sözleşmesinde alıcının madde 6 da belirtilen ödeme planı çerçevesinde ürünlerin bedelinin gecikmeksizin ödemekle yükümlü olduğu, açık ayıplı malların teslim tarihinden itibaren 8 gün içinde ihbar edilmesi koşulu ile satıcı tarafından geri alınacağının veya yenileri ile değiştirmeyi kabul ve taahhüt ettiği, yapılan keşif sonrası fiyat teklisinin KDV dahil ————- TL olduğu, ödemenin malzeme tamamının şantiye teslimi sonrası ——— gün vadeli çek ile yapılacağı, fatura KDV tutarının alıcıya ait olduğu, taraflarca kabul ve taahhüt edilmiş ve tarafların yetkilileri tarafından kaşeli olarak imzalandığını, sözleşmede davalı adına şantiye şefi ———ve şirket yetkilisi —–isim ve imzalarının bulunduğunu, sözleşme kapsamında davacı tarafından —– tarihli ———-nolu KDV dahil ————— TL bedelli fatura kesildiği ve fatura içeriği malların —– tarihli——— nolu sevk irsaliyesi ile teslim edildiği, daha sonra davalı tarafından aynı proje için ek sipariş verildiği ve sipariş içeriği malların davacı tarafından ——- tarihli ——– nolu ———–Tl bedelli faturaya konu edilmiş ve fatura içeriği malların———— tarihli ———-nolu sevk irsaliyesi ile davalı tarafa teslim edildiği, davalı tarafın davacının —— tarihli KDV hariç——–TL bedelli fatura için———— tarihinden BA-BS mutabakat formu yolladığı ve davacının da mutabakatı şeklinde onayladığı, yine davalı tarafın bu kez davacının ———– tarihli KDV hariç ——–TL bedelli faturası için ————– tarihinde BA-BS mutabakat formu yolladığı ve davacının mutabık şeklinde onayladığı, davalı tarafın son olarak ——– tarihinde davacı tarafa mutabakat metni gönderdiği ve ———- tarihi itibariyle davacı tarafa————-TL borçlu olduğunu beyan ederek mutabakat istediği ve davacı tarafından mutabakatı onaylandığının görüldüğü yönünde rapor tanzim edilmiş, rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, ———– adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, icra dosyası, vergi dairesinden temin edilen BA-BS formları, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, davacının ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, takip konusu tutarın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dolayısıyla taraflar arasında bir ticari ilişkinin olduğu, davacının ve davalının BA ve BS formlarının incelenmesinde faturalara ilişkin vergi dairesine bildirimde bulunduğu, bilirkişi raporu sonucunda davacının davalıdan ————– TL alacaklı olduğu, taraflar arasında davalı tarafından davacıya gönderilen mutabakat metni olduğu ve mutabakatta davalı şirketin dava konusu miktar kadar borçlu olduğuna yönelik davacının onayını istediği, davacının da mutabakat metnini onayladığı, davalı vekili her ne kadar zaman aşımı def’ini ileri sürmüş ise de davanın sözleşmeden kaynaklanan alacak olup, 10 yıllık zaman aşımına tabii olması ve bu sürenin dolmaması sebebiyle zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı, yine davalının cevap dilekçesinde davacı tarafından verilen hizmetin ayıplı olduğu için hizmet bedelinin ödenmediği, dolayısıyla hizmetin alındığının kabul edilmiş olduğu, davalı her ne kadar sunulan hizmetin ayıplı olduğunu iddia etmiş ise de davalının ayıba karşı soyut beyanı dışında TTK nın 23/c maddesinde ” malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 -gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. ” maddesi uyarınca satıcıya ihbarda bulunduğunu ispatlayamadığı, taraflar arasında yapılan sözleşmede davalı şirket mekanik işler müdürü ———— isim ve imzasının olduğu, davacı tarafından davalı şirket çalışanı ——————- mail yoluyla imalatta bir sıkıntı olup olmadığının sorulduğu,———— ise cevaben ürünlerin montajının yapıldığını ve gayet güzel olduğunu davacıya mail yoluyla bildirdiği, dolayısıyla davacı tarafından sunulan hizmeti kabul etmiş oldukları ve verilen hizmetin tüm dosya kapsamına ve tüm delillere binaen ayıplı olmadığı, davalının icra takibine itirazının haksız olduğu, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı şartlarının gerçekleştiği, davacının takip talebiyle istemiş olduğu faizin yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın KABULÜ İLE
2-Davalının İstanbul Anadolu 15. İcra müdürlüğünün—————-Esas sayılı dosyasına vaki itirazın ———– TL yönünden iptaline,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren, % 9,75 oranında avans faizi uygulanmasına,
4-Alacağın % 20 si olan 17.874,95 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Başlangıçta peşin olarak alınan 1.067,34 TL harcın alınması gerekli olan 6.105,18TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.037,84 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 1.067,34 TL, posta ve tebligat gideri 184 TL, bilirkişi ücreti 750 TL, olmak üzere toplam 2.001,34 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 9.899,98 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2019