Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1343 E. 2018/1053 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1343
KARAR NO : 2018/1053

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2017
KARAR TARİHİ : 18/10/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 21/12/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait araçların ihlalli geçişi nedeniyle doğan ve süresinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22731 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya 19/09/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafından aynı tarihte borca ve ferilere itirazda bulunulduğunu beyanla, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına alacağın % 20 ‘sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 05/06/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle: 7144 sayılı Torba Kanun ile (Ek-1), Torba Kanun’un yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere geçiş ücretinin, geçiş tarihinden itibaren 15 (onbeş) gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki cezanın 4 katı olarak değiştirildiğini, hazine payı uygulamasının ortadan kaldırıldığını, Torba Kanun’un 19. Maddesi ile 6001 Sayılı Kanun’a eklenen geçici maddede yer alan “tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında” ibaresi nedeniyle işbu dava konusu ihlalli geçişe ait geçiş ücreti ve ceza tutarının Torba Kanun’un yürürlük tarihi itibari ile henüz tahsil edilmemiş olduğundan, icra takibine konu alacak üzerinde revizyon yapılmış takip tarihi itibariyle geçiş ücretinin 10 katı olan ceza tutarının 4 katına indirildiğini, bu nedenle işbu davada harca esas değerin 2.816,75 TL olarak değiştirilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden şirketin inisiyatifinde olmaksızın yasal değişiklik nedeniyle müvekkil davacı şirket lehine, davanın açıldığı tarihteki değerine göre yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 18/10/018 tarihli celsedeki esas hakkındaki beyanında; celse arasında sundukları beyanlarını tekrarla revize talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu süresinde olmayan 18/05/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: haksız olarak yürütülen kaçak geçiş bedeli ve cezasının haksız olarak kesildiğinin bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağını, müvekkili şirketin araçların devamlı muayenesi ve… kartları içerisinde sürekli bakiye bulundurduğunu, banka tarafından davacı tarafa aksettirilmemesinden doğacak sorumluluğun müvekkiline ait olmadığını, yürütülen kaçak geçiş bedeli ve cezası ile faizin haksız olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekili karar celsenine katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı tarafın maliki olduğu aracın davacı tarafça işletilen otoyoldan geçiş bedelini ödemeksizin geçiş yapıp yapmadığı, geçiş anında….. bakiyesinin yeterli olup olmadığı, ceza bedelini tahsil şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu…….. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22731 Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 08/09/2017 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 15/09/2017 tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Celp edilen araç tescil kaydına göre ihlalli geçiş iddiasına konu aracın davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ekinde sunulan ihlalli geçiş bildirimleri davalının maliki olduğu araç hakkında düzenlenmiştir.
Elektronik Mühendisi bilirkişisinin mahkememize sunduğu 29/05/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu …. sınıf aracın … köprü geçiş ücretinin ……. geçiş ücretinin 159,30 TL olduğunu, 1. Sınıf aracın ……. köprü geçiş ücretinin 65,85 TL,…… geçiş ücretinin 83,85 TL olduğunu, ihlalli geçiş esnasında ……. plakalı araca ait iki adet ihlalli geçiş anında ve sonrasındaki 15 günlük periyotta Ogs hesabından 105,05 TL ve 159,30 TL ‘yi mahsup edebilecek yeterli bakiyenin bulunmadığını, …… plakalı araca ait iki adet ihlalli geçiş anında ve sonrasındaki 15 günlük periyotta Ogs hesabında 65,65 TL ve 83,85 TL’yi mahsup edebilecek yeterli bakiyenin bulunmadığını, ……plakalı araca ait iki adet ihlali geçiş anında ve sonrasındaki 15 günlük periyotta Ogs hesabında 65,65 TL ve 83,85 TL’yi mahsup edebilecek yeterli bakiyenin bulunmadığını, bakiyenin yetersiz olması halinde……… plakalı aracın hesap bakiyesinin 50,00 TL altına indiğinde 50,00 TL, ……. plakalı araçların hesap bakiyelerinin 20,00 TL altına indiğinde 20,00 TL’lik ödemeler olacak şekilde otomatik ödeme talimatının olduğunu, davacı ile ….’nin işlettiği köprü ve otoyollarda ihlalli geçiş sonrası ihlali geçişin ödemesi konusunda yazılımsal farklılıklar olduğunu ve bu durumdan kaynaklı araç sürücülerinin Ogs/Hgs hesap bakiyelerinde yeterli bakiyenin olmasından ötürü otomatik tahsilatının yapılacağı yanılgısına düşmüş olduklarını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
…………. sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir(25/05/2018 Tarih ve 30431 Sayılı RG yayımlanıp yürürlüğe giren 7144 s.Y.nın 18. md. ile değişik 6001 s.Y.nın 30/5 md.).
Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.(6001 SYK m 30/7).
27/2/2018 tarih ve 30345 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 18/1/2018 tarih, 2017/166 Esas ve 2018/8 Karar sayılı ilamında; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. Maddesinin 6639 Sayılı Kanun’un 33. Maddesi İle Değişiklik Yapılan (5) Numaralı Fıkrasının Birinci Cümlesinin İncelenmesi sonucunda, işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında, işletici şirketlerce işletme hakkının bir uzantısı olarak kontrolsüz geçişlerde takdir edildiği anlaşılan, geçiş ücretiyle doğrudan bağlantılı bulunduğu, işletme gelirleriyle irtibatlı olduğu ve işletme gelirleri üzerinde etki ve sonuç yarattığı değerlendirilen itiraz konusu kuraldaki cezanın, klasik anlamda idari yaptırım niteliğindeki idari para cezalarından farklı, idare hukuku alanından ziyade özel hukuk alanına yaklaşan, kendine özgü (sui generis) bir niteliğe sahip olduğu gerekçesi ile kuralın anayasaya aykırı olmadığı tespit edilerek anayasaya aykırılık başvurusu reddedilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, Karayolları Genel Müdürlüğü kayıtları, OGS/HGS hesap hareketleri, ihlalli geçiş bildirimleri, takip dosyası, araç tescil kayıtları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davalının maliki olduğu ……………. plakalı aracın 21/06/2017 günü saat 06:57 ‘ de ….. gişesinden giriş yaptığı ve aynı gün saat 10:47 ‘de …. gişesinden çıkış yaptığı, aynı aracın 23/07/2017 günü saat 10:52 ‘de köprü geçişi yaptığı, ……plakalı aracın 19/07/2017 günü saat 16:38 ‘ de …-………….. gişesinden giriş yaptığı ve aynı gün saat 20:12 ‘de …… gişesinden çıkış yaptığı, aynı aracın 19/07/2017 günü saat 15:29 ‘de köprü geçişi yaptığı, ………. plakalı aracın 23/07/2017 günü saat 17:47 ‘de …… gişesinden giriş yaptığı ve aynı gün saat 21:44 ‘de …… gişesinden çıkış yaptığı, aynı aracın 23/07/2017 günü saat 10:50 ‘de köprü geçişi yaptığı,…..nin bağlı olduğu hesap hareketlerine göre ihlalli geçiş bildirimine konu geçişin hesap hareketlerinde yer almadığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin Karayolları Genel Müdürlüğünce yayınlanan köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, ihlalli geçişe konu otoyol işletmesinin bariyer sistemi ile çalıştığı ve gişede durmadan geçişin mümkün olmadığı, gişeyi geçebilmek için ya OGS/HGS sisteminin kullanılması ya da nakit ödeme yapılmasının gerekli olduğu, otoyolu kullanan tarafın nakit ödeme yapmamış olması halinde OGS/HGS bakiyesini yeterli tutmakla en azından geçişten itibaren 15 gün içinde bakiyesini yeterli hale getirmekle yükümlü olduğu, OGS/HGS sistemi kullanmayan ve nakit ödeme de yapmayan sürücü/malik’in zaten ödeme yapmadan geçiş yaptığının bilincinde olduğu ve bu halde de 15 gün içinde geçiş bedelinin ödenmesi gerektiği, aksi halde gerek OGS/HGS bakiyesinin yeterli olmaması ve en azından 15 gün içinde bakiyenin yeterli hale getirilmemesi, gerek OGS/HGS sistemine dahil olmayanların nakit ödeme yapmamaları ve 15 gün içinde geçis bedelini ödememeleri halinde ceza bedelinin tahsil koşullarının oluşacağı, ceza bedelinin tahsili için ihlalli geçiş bildirimi düzenlenmesinin ve/veya tebliğinin zorunlu olmadığı, davacının tarafı olmadığı; örneğin OGS/HGS hesabına tanımlı kredi kartı otomatik ödeme talimatı bulunsa dahi geçis anında bakiyenin yetersiz olduğu hallerde OGS/HGS hesabına yükleme yapılamamış olmasının davalı ile otomatik ödeme talimatı verilen banka arasındaki bir hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden veya sürücünün ihlalli geçiş bildirimini araç malikine ulaştırmamış olmasının davalı araç maliki ile sürücü arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden ya da aracı kiralayanın ihlalli geçiş yapması halinde bu durumun davalı araç maliki ile aracı kiralayan arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden bu gibi hukuki ilişkilerden kaynaklanan savunmaların davacıya karşı ileri sürülemeyeceği gibi bunlardan dolayı davacının sorumluluğunun bulunmadığı, Kanun’un açık hükmü karşısında ihlalli geçiş nedeniyle oluşan alacağın davalı araç malikinden talep edilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, bu kapsamda ihlalli geçiş anında OGS/HGS hesabında yeterli bakiye bulunmayan ve 15 gün içinde de yükleme/ödeme yapılmayan …….. plakalı aralar yönünden geçiş bedelini cezalı tutarı ile talep ve tahsil etme koşullarının oluştuğu, bu aralar ve ihlalli geçişler için ceza bedeline ilişkin kısım yönünden takibe yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğu, ancak davadan sonra yürürlüğe giren 7144 sayılı yasanın 18. Maddesi uyarınca ihlalli geçiş halinde ceza tutarının 4 kat olarak uygulanması gerektiği, buna göre ihlalli geçişe ilişkin ceza tutarının 2.253,40 TL olduğu, geçiş ücretinin ise 563,35 TL olduğu, 7144 sayılı yasanın 19. Maddesi uyarınca yasa değişikliğinin henüz ödenmemiş tüm para cezaları hakkında uygulanması gerektiğinden eldeki davada 4 kat ceza tutarı ve geçiş bedeli toplamı 2.816,75 TL’ yi aşan kısım yönünden davanın konusuz kaldığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331.maddesinin 1.fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceğinin düzenlendiği, bu halde dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunu tespit edilerek tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafın yargılama gideri ile mahkum edilmesi gerektiği(Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 05/09/2018 tarih, 2018/4649 Esas ve 2018/8172 Karar sayılı ilamı) buna göre davanın açıldığı tarih itibariyle davacının davasında haklı olduğu, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davanın açılış değeri üzerinden nazara alınması gerektiği, ayrıca davalı tarafça geçiş bedelin ödenmediği, davalı tarafın geçiş bedeline ilişkin sorumluluğunun devam ettiği bu kısım yönünden takibe yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğu, davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz(3095 sy. m. 2/2) uygulanması gerektiği, alacağın likit olması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu(İİK m. 67/2) sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın geçiş bedeli ve geçiş bedelinin döt katı ceza tutarı yönünden kabulüne, geçiş bedelinin altı katı tutarı yönünden konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı olarak yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Geçiş Bedeli Ve Geçiş Bedelinin Dört Katı Ceza Tutarı Yönünden KABULÜNE, geçiş bedelinin altı katı yönünden konusu kalmayan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalı/takip borçlusunun, İstanbul Anadolu ……. İcra müdürlüğünün 2017/22731 Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 563,35 TL geçiş ücreti ve 2.253,40 TL ceza tutarı olmak üzere toplam 2.816,75 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, kabulüne karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
3-Kabulüne karar verilen asıl alacağın %20 ‘si olan 563,35 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 105,83 TL harcın, alınması gerekli olan 192,41 TL harçtan mahsubu ile bakiye 86,58 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu, 105,83 TL peşin harç, posta ve tebligat gideri 136,80 TL ile bilirkişi ücreti 500,00 TL olmak üzere toplam 742,63 TL yargılama masrafının davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan…. uyarınca 2,180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
8- İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğünün 2017/22731 Esas sayılı dosyasının mercine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, kabulüne karar verilen kısım yönünden kesin, diğer kısımlar yönünden gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .
.