Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1315 E. 2020/27 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1315 Esas
KARAR NO: 2020/27
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ: 14/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ————–adresindeki veznesi aracılığıyla——————— adına fatura tahsilatlarının yapıldığı yönünde bilgilerin davacı firmanın sahada yürütülmekte olan satış elamanları esnasında tespit edildiğini, davalının işletmekte olduğu——————, davacı şirket ile herhangi bir sözleşme ilişkisi olmadan şirket adına fatura tahsilatı yaptığını, şirket faturalarının tahsilatı nedeniyle işlem ücreti aldığını ve şirkete ait ———— kullanarak tüketiciler nezdinde şirketle aralarında bir hukuki ilişki olduğu izleniminin yaratıldığını, ilgili mütecaviz fiillerine son verilmesi ile ilgili davacı şirket tarafından davalıya daha önceden ihtarname keşide edilmiş olmasına rağmen davalının eylemlerine devam ettiğini bildirdiğini, düzenlemeye tabi veya serbest tüketici niteliğini haiz müşterilere ————— düzenlenen faturaların tahsil yetkisinin münhasıran —————- bankaların elektronik tahsilat sistemleri veya anlaşmalı tahsilat merkezleri üzerinden yürüttüğünü, ayrıca——————————————————- hükmüne havi olduğunu, bir diğer ifadeyle belirtilen tahsilat kanalları ve bu hususta özellikler yetkilendirilmiş kişiler dışında davacıya ait faturaların tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirttiğini, TTK’nun 54/2 madddesinde belirtildiği üzere davalı tarafın davacı şirket adına fatura tahsilatı yaptığını beyan ederek şirket ve müşterileri arasındaki ilişkiyi etkileyici faaliyetlerde bulunduğunu, TTK md. 55/1-a-2 uyarınca kendi işletmesinin sahip olmadığı bir takım özelliklere sahipmiş gibi göstererek rekabette öne çıktığını, arz edilen olaylar neticesinde TTK 56/1-a uyarınca haksız rekabetin tespitini, TTK 56/1-b uyarınca haksız rekabetin Men’ini, TTK 56/1-c uyarınca haksız rekabet durumunun ortadan kaldırılmasını, davalının kullanmakta olduğu davacı şirket logosunun kaldırılmasını, vezne içinde eğer varsa şirket unvan ve logosuna havi matbu evrakın imhasını, TTK 56/1-e uyarınca mevcut ihlaller neticesinde davacı şirketin manevi kişiliği ve ticari itibarının zarara uğramasının nazara alınması neticesinde ———— manevi tazminatın davalıdan alınarak taraflarına verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin————– ayına kadar davacı şirketin yetkili ödeme bayiliğini yaptığını, davacı tarafın———————— yapmış olduğu ——————vasıtasıyla davalının ticaret yaptığı bölgede ticari faaliyetlerini sürdürdüğünü ve müşteriyle————yaptığını, davacı şirketin davalının sözleşme yapması hususunda ————şirkete vermiş olduğu yetki doğrultusunda davalının dükkanına yatırım yaptığını, tabela, dekorasyon ve tadilat yaptırmak durumunda kaldığını, işbu sözleşmenin ——–davalıya gönderdiği —— tarihli ihtarname ile tek taraflı olarak feshedildiğini, davalının söz konusu fesih işlemi sebebiyle mağdur olduğunu, yatırımlarının boşa gittiğini bildirdiğini, davalının aynı bölgede—yıldır faaliyet gösterdiğini———— süreyle yetkili———— veznesi olarak çalıştığını, basiretli bir tacir olarak güven ilişkisi çerçevesinde fatura tahsilatı yaptığını belirttiğini, davacı tarafın haksız rekabet iddiasına dayanak teşkil eden ————— davalı tarafça alt acentelik sözleşmesi gereğince kullanıldığını, alt acentelik sözleşmesinin feshedildiği kendisine ihbar edildikten sonra söz konusu ————– söküldüğünü, netice itibarıyla davalının tahsil ettiği faturaları alt acentelik sözleşmesi sürecinde hukuki olarak ——– adına tahsil ettiğini, ————— kullanılmasının haksız rekabet olarak değerlendirilemeyeceği keza davalının ——- müşterileri yanıltarak haksız bir kazanç elde etmek amacıyla kullanmadığını, davalının bölgede fatura tahsil eden tek vezne olması sebebiyle müşteriler açısından davacının kişilik hakkına nazaran daha üstün özel bir yarar sağlayarak hizmette bulunduğunu, bu nedenle davacının manevi tazminat isteme hakkının bulunmadığını ifade ettiğini, arz ve izal edilen nedenlerle esasa, maddi ve manevi tazminata yönelik hakkaniyete aykırı taleplerin reddine, dava masraf ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasında davalının davacının sunmuş olduğu hizmete ilişkin davacı adına fatura tahsilatı yapıp yapmadığı, bu işlemler için ücret alıp almadığı, davalının eylamlarının haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı , davalının bu işlemleri yapma yetkisinin olup olmadığı ve davacı şirketin logosunun tahsilat yetkisine ve ünvanına iddia edildiği gibi haksız olarak kullanıp kullanmadığı ile davacının bu eylemler nedeniyle TTK 56. Madde kapsamında haksız rekabetin oluşup oluşmadığı, davacının davalıdan manevi tazminat isteyip isteyemeyeceği ve muarazanın menini isteyip isteyemeyeceği hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, haksız rekabet nedeni ile haksız rekabetin tespiti ve men-i ile manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız rekabeti düzenleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 56. Maddesindeki “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse;
– a) Fiilin haksız olup olmadığının tespitini,
-b) Haksız rekabetin men’ini,
(…)
e) Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların(Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.) varlığında manevi tazminat verilmesini,
isteyebilir. Davacı lehine ve (d) bendi hükmünce tazminat olarak hâkim, haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verebilir. ” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER:
Davacı tarafından dosyaya sunulan fatura tahsilatına ilişkin pos cihazı slibinin incelenmesinde tahsilat yapan işletmenin ——- olduğu, tahsilatın davacı — faturası olduğu, tahsilat tarihinin ————olduğu, işlem bedeli olarak ——alındığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan— Noterliği’nin — yevmiye nolu, ——— tarihli ihtarnamesinin incelenmesinde davacı tarafından davalıya ihtarname gönderildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacının delil tespiti talebi üzerine bilirkişi aracılığıyla delil tespiti yaptırılmış olup, bilirkişi yerinde inceleme yaparak hazırlamış olduğu ——— tarihli raporunda özetle; haksız rekabete konu işletmenin yapıldığı işyerinin vergi levhasına göre davalıya ait olduğu, davalı işyerinin yetkili temsilci sertifikası olduğu ve sertifika içeriğinde —– tarafından ————– tarihinden itibaren ödeme hizmeti sunmak üzere temsilci olarak yetkilendirildiği, inceleme anında ——— üzerinde yapılan incelemede kullanılan program ekranında davacı şirkete ait ————— bulunmadığı, tahsilat ekranında da —— seçeneğinin bulunmadığı, incelemede davalı iş yerinde davacı şirket logo ve ünvanlarının kullanıldığı herhangi bir eşya görülmediği, bilgisayar ekranları üzerinde yapılan incelemede arşiv kayıtlarının sistemde bulunmaması nedeni ile davacı şirket adına tahsilat yapıldığına dair herhangi bir tespitte bulunulmadığı yönünde rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememizce davacının dosyaya sunmuş olduğu fatura ödeme belgesine istinaden ve delil tespiti raporunda belirtildiği gibi dava dışı——– müzekkere yazılarak davalı ——– davacı şirket yönünden arşiv kayıtlarının celbi talep edilmiş, —– tarafından verilen ———- tarihindeki müzekkere cevabında arşiv kayıtlarının incelenmesinde davacı şirket yönünden herhangi bir tahsilat işlemenin olmadığı yönünde cevap verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacının cevap dilekçesinde ————– yapmış olduğu sözleşme kapsamında fatura tahsilatları yaptığını beyan etmesi nedeniyle ilgili şirkete müzekkere yazılarak davalı ile aralarında bir sözleşme yapılıp yapılmadığı sorulmuş ve dava dışı şirket ————- tarihli müzekkere cevabında davalı —————————Adresindeki iş yerinden fatura ödemelerine aracılığı konusunda ———– tarihinde fatura ödemeleri sözleşmesi imzalandığı, iş bu sözleşmenin tarafların karşılıklı mutabakatıyla ———— tarihinde fesh edildiği yönünde cevap verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.(TTK madde: 54/2)
Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle; Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek, (…) haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır.(TTK.md.55/1).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, delil tespiti bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalının yetkisi olmadığı halde haksız olarak davacı şirket faturalarının tahsilatını yaptığı iddiası ile haksız rekabet oluşturduğunu, bu nedenle haksız rekabetin tespitini, haksız rekabetin menini, davalı tarafından davacı şirkete ait kullanılan logo araç gereç ve her türlü malzemenin imhası ile birlikte ————- manevi tazminata hükmedilmesini talep ettiği, mahkememizce yaptırılan delil tespiti raporuna göre davalı iş yerinde yapılan incelemelerde davacı şirket ile ilgili herhangi bir logo ve ünvan kullanıldığına yönelik bir eşya görülmediği, fatura tahsilatı yapıldığına ilişkin bilgisayar kayıtlarında bir tespit yapılamadığı belirtilmiş ise de davacı tarafından dosyaya sunulan fatura tahsilatına ilişkin belgenin incelenmesinde davalı tarafından —————– tarihinde davacı şirkete ait elektrik faturasının tahsilatının yapıldığı, işlem bedeli olarak ———– alındığı, davalı cevap dilekçesinde dava dışı ———– yapmış olduğu acentelik sözleşmesi kapsamında tahsilatlar yaptığını ve sözleşmenin ———– tarihinde tek taraflı fesh edildiğini belirtmiş olmakla bu tarihten itibaren tahsilat yapma yetkisinin olmadığı, dava dışı —— yazılan müzekkere cevabında da davalı ile yapılan sözleşmenin—– tarihinde fesh edildiğinin bildirildiği, sözleşme fesh edilmiş olmasına rağmen ve davacı da bu durumu bilmesine rağmen yukarıda belirtildiği gibi ——————- tarihinde davacı şirkete ait fatura tahsilatını yaptığı ve bu durumun TTK 54 Maddesi ve devamı uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği, davacının haksız rekabetin tespiti ve men edilmesini talep etmekle haklı olduğu, diğer taleplerinin yerinde olmadığı, manevi tazminat talebi yönünden ise davalının davacıya ait fatura tahsilatı yapması nedeni ile ilgili TBK 58. Maddesindeki manevi tazminat koşullarının oluşmadığı “TBK’nın 58. maddesi uyarınca, “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.” hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre manevi tazminata karar verilebilmesi için 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 24. maddesi hükmünde genel olarak açıklanan kişilik haklarına bir saldırı bulunması, hukuka aykırı fiil sonucunda kişilik haklarının zarar görmüş olması zorunludur.
Bu durumda, davacının, iddia ettiği olayların kişilik hakkını, örneğin hayatını, sağlığını, vücut bütünlüğünü, şeref ve haysiyetini ya da somut olayda iddia edildiği üzere ticari itibarını nasıl ihlal ettiği hususunu somut olarak açıklaması ve bu iddialarını ispat etmesi gerekir. Somut olayda bu olguların varlığı ispat edilemediğinden, koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddedilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir ———————– varılarak davanın haksız rekabetin tespiti ve men-i yönünden kabulüne, manevi tazminat istemi yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
——
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın haksız rekabetin tespiti ve meni yönünden KABULÜ ile davalının tahsilat yetkisi bulunmamasına rağmen davacı şirkete ait elektrik faturasını tahsil etmesinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve davalının haksız rekabetinin menine,
2-Manevi tazminat ve fazlaya dair istemlerin reddine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 256,17 TL harcın alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 211,77 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Haksız rekabet davası yönünden davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 256,17 TL, posta ve tebligat gideri 229,00 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 1.170,17 TL yargılama masrafının davalı ‘dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Manevi Tazminat davası yönünden davacının yargılama sırasında yapmış olduğu ekonomik ve sosyal durum araştırması müzekkere gideri 15,00 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Haksız rekabet davası yönünden davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan taraftan alınarak davacıya verilmesine
7-Manevi tazminat davası yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalı ‘ya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —————- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/01/2020