Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1291 E. 2019/554 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1291 Esas
KARAR NO : 2019/554

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2017
KARAR TARİHİ : 30/05/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 08/12/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında —————yapılması hususunda anlaşma yapıldığını, müvekkilinin bu kapsamda ——- ayı içerisinde — merkezli dava dışı ————— ünvanlı şirketten meyve ithal ettiğini, ithal ettiği meyvelerin davalıya satışını gerçekleştirdiğini, taraflar arasındaki doğrudan gerçekleşen işbu ticari alım satım dahilininde müvekkili şirket tarafından davalı şirket adına 16/09/2015 tarihli——– numaralı 16.324,00 USD bedelli, 16/09/2015 tarihli ———– numaralı 16.324,00 USD bedelli, 16/09/2015 tarihli —- numaralı 16.133,00 USD bedelli ve 16/09/2015 tarihli ——– numaralı ——- bedeli toplamda 4 adet fatura düzenlendiğini, faturalara konu malların davalı şirkete teslim edildiğini, 2015 yılı ağustos ayında gerçekleştirilen taraflar arasındaki ticari alım satımın toplam bedelinin 65.105,20 USD olduğunu, satışa konu malların bedelleri davacı müvekkiline hali hazırda ödenmediğini, satışa konu malların bedellerinin tahsili amacı ile Kadıköy —– Noterliğinin —— tarih ve ——— yevmiye nolu ihtarnamesi tanzim edildiğini ve davalıya gönderildiğini, yine davalı tarafça ödeme yapılmadığını beyanla davanın kabul ile taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan 65.105,20 USD alacaklarının fatura tarihlerinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 30/05/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacının ithalat yoluyla davalıya ürün satıp satmadığı, satmış ise bu ürünlerin bedelinin ödenip ödenmediği, davacının faturadan ve cari hesaptan kaynaklı bir alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, temelde davacının davalıdan fatura nedeniyle alacaklı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)’nun 207/1 maddesindeki; “Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Mali Müşavir bilirkişi mahkememize sunduğu 20/02/2019 havale tarihli raporunda özetle; davacı …’ in —— yerleşik firma olmadığı, 213 sayılı V.U.K.’ a göre Vergi Mükellefiyetinin olmadığı, 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden ticari defter tutmadığı, davacı yanın davalı yandan 65.105,20 USD alacaklı olduğu, davacı yan 65.105,20 USD alacağı için 3095 sayılı yasaya istinaden temerrüt tarihi olan 04/06/2016 tarihinden 04/09/2018 tarihine kadar %7, 05/09/2018 tarihinden itibaren ise %10 oranında faiz talep edebileceği şeklinde beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Temerrüt
İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça veya hukuki ilişkinin özelliğinden anlaşılmadıkça her borç, doğumu anında muaccel olur(TBK m. 90).
Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir(TBK m. 97).
Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer(TBK m. 117/1).
Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; ( …. ) borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır(TBK m. 117/2).
Aksine sözleşme yoksa, ticari bir borcun faizi, vadenin bitiminden ve belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar(TTK m. 10).
Faiz
Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1 inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecburdur(3095 s.y. M. 2/1).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, faturalar, ihtarname ve tebliğ şerhi, BA formları, ticaret sicil kayıtları, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalıya satılan ürünler ile ilgili olarak faturalar düzenlediği, davalının B/A bildirimlerine göre davacının davaya konu faturalarının davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği, bu halde davalının B/A formlarının aksini ispatlaması gerektiği(Yargıtay ——. Hukuk Dairesi’nin 25/09/2014 Tarih, ————–Karar sayılı ilamı), bu yönde de bir ispat bulunmadığı, davalının davacının ihtarnamesine verdiği sürede nazara alınarak 01/06/2016 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) ve takibin yabancı para cinsinden açılması nedeniyle alacağa temerrüt tarihinden itibaren devlet bankalarınca döviz cinsinden bir yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faizin(3095 sy. m. 4/a) uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 65.105,20 USD’ nin 05/06/2016 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca ———cinsinden açılmış 1 yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 4.292,67 TL harcın alınması gerekli olan 17.170,67 TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.878,00 TL karar ve ilam harcının davalı ‘dan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 4.292,67 TL, posta ve tebligat gideri 177,85 TL, bilirkişi ücreti 500,00 TL, olmak üzere toplam 4.970,52 TL yargılama masrafının davalı ‘dan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ——–uyarınca 21.031,84 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.