Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1211 E. 2021/453 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1211 Esas
KARAR NO : 2021/453

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/11/2017
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 18/11/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle;——- sevk ve idaresindeki —– plakalı motosiklet — plakalı araç ile çarpışması sonucu kazanın meydana geldiğini, kaza tespit ve ifade tutanaklarına göre kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, davacı müvekkilinin söz konusu kazada yaralandığını, müvekkilinin tanılar nedeniyle — ameliyat olduğunu, kazaya sebebiyet veren—sayılı aracın davalı sigorta şirketine — poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı olduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı —tarihinde başvurulduğu ve ödeme yapılması için tüm evrakların davalı —- teslim edildiğini, başvuru dilekçesinde 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde dava yoluna gidileceğinin ihtaren bildirildiğini, müvekkilinin —– olduğunu beyanla davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan toplam 3.200,00 TL daimi maluliyet ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olan 3.300,00 TL davalı şirkete başvuru tarihi olan 26/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu —- dilekçesinde beyanla; kaza nedeniyle —- sürekli iş göremezlik tazminatının davalı şirkete başvuru tarihi olan 26/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 15/06/2021 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 27/12/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Karayolları Trafik Kanunu gereğince davacı usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığını, bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, davayı kabul manasına gelmememkle birlikte kaza ile sakatlık arasında illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur ve maluliyet oranlarının tespiti bakımından dosyanın —– gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının 6111 sayılı yasa ve trafik sigortası genel şartları gereğince teminat dışı olduğunu, davacı tarafın dizlik ve kask takmadığını, bu nedenle sakatlık oranının artmasına neden olduğu ve müterafik kusur oranının tenzili gerektiğini, ayrıca gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, —- ancak ve ancak gerçek ve doğrudan zarar kalemleri ile teminat verdiğini, davacı tarafın taleplerinin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalı tarafın zararın tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, haksız fiilden kaynaklı geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan — tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre;—– sevk ve idaresindeki — plakalı araçların kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada ——-. tarafından tanzim edilen—- poliçenin —arasında geçerli olduğu, sigortalısının —-, sigortalanan aracın—- plakalı araç, poliçe limitinin ise 330.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan tescil bilgileri incelendiğinde; kaza tarihi itibariyle— aracın—- plakalı aracın ise davalı —- adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
——-sayılı MALULİYET raporuna göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %14.0 (yüzdeondörtnoktasıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden—-, dosyada mevcut üzerinde——– olduğu için —-incelemesi yapılamadığını rapor etmiştir.
—— —- sayılı MALULİYET raporuna göre; kişinin tüm vücut engellilik oranının %19 (yüzdeondokuz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğini rapor etmiştir.
——– — sayılı MALULİYET raporuna göre; — tarih ve — Tespit İşlemleri Yönetmeliği, —- yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanm—–Yönetmeliğinin sadece—bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, —- diğer— bölümünü içermediği, dolayısıyla —- yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların —-uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre—–meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; davacı—- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle — sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle— (2Aa……………..30)A%34 x1/2=%17 Gr1 XII (18Ba…………….5)A%9 Gr1 XII (32a………………..1)A%5 —- formülüne göre:%28.2 E cetveline göre: %22.2 (yüzdeyirmiikinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğini rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti 15/04/2021 havale tarihli raporunda özetle; davacı sürücü—– % 25 oranında kusurlu ve dava dışı sigortalı araç sürücü—- % 75 oranında kusurlu olduğunu, davacının 9 ay geçici iş göremezlik zararının 13.585,39 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 75 kusurlu bulunduğunun mahkeme tarafından kabulü durumunda davalı sigorta şirketinden talep edilebilecek geçici iş göremezlik tazminatının 10.189,07 TL olabileceğini, 27/07/2020 tarih 9886 karar sayılı— tarafından düzenlenen raporda davacının —– sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan “—-Hakkında Yönetmeliğe”‘ ne göre kişinin tüm vücut engellilik oranının % 19 oranı sonrası sürekli iş göremezlik tazminatının 332.052,90 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 75 kusurunun bulunduğunun mahkeme tarafından kabulü durumunda davalı — şirketinden talep edilebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 249.039,67 TL olduğu, —–tarafından düzenlenen raporda davacının —- Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğe”‘ ne göre kişinin tüm vücut engellilik oranının % 22 oranı sonrası sürekli iş göremezlik tazminatının 387.977,60 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 75 kusurunun bulunduğunun mahkeme tarafından kabulü durumunda davalı sigorta şirketinden talep edilebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 290.983,20 TL olduğunu, — rücuya tabi herhangi bir ödemenin bulunmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti ve maluliyet raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, — Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, —- tespit tutanağı, maluliyet raporları, bilirkişi heyeti raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 24/08/2017 tarihinde dava dışı ——-sevk ve idaresinde bulunan —— plakalı motosikletin çarpışması sonucu trafik kazasının meydana geldiği, kazanın oluşmasında —- gelerek —— istikametine seyir halinde iken kavşak şartlarını, mevcut “—— dikkate alarak uygun pozisyonda durup yeterli kontrolü yaparak motosikletin geçişini tamamlamasını takiben kavşağa girmesi gerekirken belirtilen hususlara riayet etmeyip kontrolsüz şeklide kavşağa giren — aracın sürücüsü—-% 75 oranında kusurlu olduğu, hızını tedbir kavşağa yaklaştırken azaltıp kazanın oluşmaması için gerekli tedbiri almayan davacının % 25 oranında kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacının yaralandığı,—- tarafından hazırlanan maluliyet raporunda ise davacının maluliyet oranının % 22,2 olarak tespit edildiği ve iyileşme süresinin 9 ay olduğunun belirtildiği anlaşılmış ise de maluliyet raporunun Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre hazırlanmış olması ve adı geçen yönetmeliğin kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle alınan bu raporun hükme esas alınmaması gerektiği,—- hazırlanan özür raporunda ise davacının özür oranının % 19 olarak tespit edildiği ve iyileşme süresinin 9 ay olduğunun belirtildiği anlaşılmış raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre ve dosya kapsamına ve bilimsel verilere uygun olduğunun anlaşılması nedeniyle hükme esas alınması gerektiği,dosya kapsamına ve mevzuata uygun olarak hazırlanması nedeniyle hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporuna göre davacı —- göremezlik zararının ve sürekli iş göremezlik zararının 249.039,67 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin kazaya sebep olan — plakalı aracın kaza tarihini kapsayan– yapan şirket olduğu ve davacının zararından KTK 97. Maddesi uyarınca sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin davacının davadan önce yaptığı başvurusunun eksik evrakla yapılmış olması nedeniyle dava tarihi itibariyle temerrüte düştüğü ve faizin dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği, dosya içinde mevcut kaza tespit tutanağından davacının kask ve — takmadığı tespit edilmiş ise de davacının yaralanmasının dizlik ve kaskın koruyabileceği diz kapağı ve baş bölgesinde olmaması nedeniyle dizlik ve kask takmamasının zararın artmasına sebebiyet vermediği değerlendirilmiş ve kask ve dizlik takılmaması nedeniyle hakkaniyet indirimi yapılmasının şartlarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-249.039,67 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçesinde yer alan limitlerle sınırlı olmak kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-10.189,07 TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçesinde yer alan limitlerle sınırlı olmak kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 17.707,92 TL TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL ve ıslah harcı olarak alınan 875,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 16.801,52 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-göre hesaplanan 26.596,01 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 382,13 TL posta ve tebligat ve ‭—- bedeli olmak üzere toplam ‭3.195,53‭ TL yargılama gideri ile 31,40 TL peşin harç ve 875,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 4.101,93 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.