Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1184 E. 2022/872 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1184 Esas
KARAR NO : 2022/872

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 10/11/2017 tarihli dava tarihli dilekçesinde özetle; davalı sürücü —– kullandığ——plakalı aracın,yorgunluk,dalgınlık ve uykusuzluk sebebi ile devrilmesi sonucu trafik kazasının meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, 12.05.2016 tarihinde müvekkili —— tarafından kullanılan otobüsün —— devrilmesi sonucu araç içinde bulunan müvekkili—– yaralandığını, meydana gelen kazada sürücünün asli kusurlu olduğunu, müvekkiline atfı kabil bir kusur bulunmadığını, ——araç maliki olduğunu, müvekkilinin kaza sonucunda ciddi şekilde yaralandığını ve yaklaşık 1 sene boyunca tedavi gördüğünü, özellikle sağ kol kemiğinde kırık meydana geldiğini, platin takıldığını, sağ tarafında hissizlik meydana geldiğini, bundan sonra herhangi bir şeyi kaldırmayı gerektirecek bir işte çalışamayacağının belirtildiğini, müvekkilinin ev hanımı olduğunu, kazadan sonra güç gerektiren ve ağır iş olan ev işini yapmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin evli olup çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin geçirdiği kaza nedeni ile çocuklarının, ailesinin ve evinin işlerini yapmakta zorlanmakta olduğunu ve çoğu zaman bu eşleri yapabilmek amacıyla yardıma ihtiyaç duyduğunu, bu durumun müvekkilinin ve ailesinin hayatını olumsuz etkilediğini, müvekkilinin sakat kalmanın ve çalışamamanın verdiği üzüntü nedeni ile psikolojisinin bozulduğunu, davalı —– 01.11.2016 tarihli dilekçe ile müvekkiline maddi tazminatın ödenmesi için müracaat yapıldığını——Sayılı dosyasından açılan davada sürücü ——hakkında dava açıldığını, işbu davadan dolayı halen tutuklu bulunmakta olduğunu belirterek davalı sigorta şirketi poliçe limitleri dahilinde sorumlu olmak kaydı ile şimdilik 10.000 TL maddi ve 30.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 40.000 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı ——- vekilinin 27/12/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sorumluluğunun sadece poliçe teminatları ile sınırlı olduğunu, işbu davaya konu poliçe teminatı kapsamında manevi tazminat yer almadığını, bu nedenle davacının manevi tazminata yönelik taleplerinin müvekkil şirket yönünden reddine karar verilmesinin gerektiğini, davaya konu sigorta poliçesinin niteliği uyarınca sadece, poliçede belirtilen teminat limiti ile sınırlı olarak, zorunlu koltuk ferdi kaza sigortaları genel şartlarında belirtilen oranlara göre maluliyet oranlarının ve buna bağlı olarak da tazminat hesaplamasının yapılmasının gerektiğini, müvekkili şirketin usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmemiş olması ve hali hazırda muaccel olmuş bir sorumluluğu bulunmaması sebebi ile davacının faize ilişkin taleplerinin reddinin gerektiğini belirterek davanın reddine, davacının maluliyet nedeni ile oluşan maddi tazminat talepleri dışındaki tüm taleplerinin müvekkil şirket yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı —–vekilinin 03/04/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; kazayı yapan aracın—— esnasında meydana gelmiş olduğunu, dava dilekçesinde davacılar vekilinin açıkça ve ayrıntılı şekilde belirttiği gibi asıl işveren sıfatıyla —– maddi ve manevi tazminat yönünden sorumluluğunın bulunduğunu, davanın kazayı yapan —— ihbar edilmelisinin gerektiğini, kazada yaralanan—— geçici ve kalıcı sakatlık oranlarının belirlenebilmesi için davacının ——- sevk edilmesinin gerektiğini, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, manevi tazminatın davacının ekonomik durumu gözetilerek zenginleşmeye olanak sağlamayacak oranda sayın mahkemece takdirinin gerekmekte olduğunu belirterek davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —— 20/09/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle;——plakalı aracın müvekkil tarafından 16.11.2015/2016 vadeli —– Zorunlu Karayolları Taşımacılık Mali Mesuliyet Sigortası ile; 08.11.2015/2016 vadeli —— ile sigortalandığını, müvekkil şirketin sorumluluğunın sigorta poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davacı yanın maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için —— sevk edilerek yalnızca kaza ile illiyet bağı bulunan maluliyet durumu hakkında rapor alınmasını talep ettiklerini, dava konusu olayda kusur dağılımı ve davacının maluliyet durumu tespit edildikten sonra, maddi tazminat taleplerinin netleştirilebilmesi için —— bilirkişiden —— raporu alınmasını talep ettiklerini, işbu olay nedeniyle talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı—– vekilinin 26/12/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karışan—- plaka sayılı araç müvekkili—-nezdinde —– numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 16.11.2015/2016 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, meydana gelen zarar bakımından öncelikle zorunlu taşımacılık sigortası kapsamında başvuru yapılması gerekirken müvekkil şirket aleyhine huzurdaki haksız davanın ikame edildiğini, işbu davanın reddinin gerekmekte olduğunu, davacı vekili müvekkilinin daimi sakatlığının bulunduğu iddiası ile müvekkili şirketten sakatlık tazminatı talep ettiğini , meydana gelen kaza nedeniyle davacının talep ettiği geçici iş göremezlik giderinden müvekkil şirket sorumlu tutulamayacağını, bu hususta sorumluluğun ——ait olduğunu, müvekkil şirketin manevi tazminat yönünden Karayolları Trafik Kanunu gereğince sorumluluğunun bulunmadığını, davacı yanın bu yöndeki taleplerinin reddinin gerekeceğini, müvekkil şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini bu sebeple mahkemece faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizdir olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dosya kapsamından 12.05.2016 tarihinde, —–organize ettiği —-gezisine katılanların sürücü —–yönetimindeki, —– sahibi olduğu, —–sigorta teminatı altındaki—– araç ile—-yola çıktıkları, —– yönüne seyir halinde iken—– yakınında aracın yoldan çıkması ile meydana gelin trafik kazası sonucu davacının yaralandığı, davacının maddi tazminat ve manevi tazminat talep ettiği anlaşılmıştır.Davacı vekili dava dilekçesindeki 10.000, TL maddi tazminat talebini açıklayan 07/02/2022 tarihli dilekçesi ile 281,52 TL bakım ücreti, 4.709,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 5.008,64 TL sürekli işgöremezlik tazminatı talep edildiğini belirtmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan ıslah dilekçesi ile 10.000 TL maddi tazminat talebinin 12.185,33 TL’ye çıkarıldığı anlaşılmıştır.Somut uyuşmazlıkta, araç maliki —- ile dava dışı —–Noterliğinin 10/05/2016 tarih ve —— yevmiye no lu Taşıt Kira (Taşıma) Sözleşmesi yapılmıştır. Sözleşmenin süresi ile ilgili kısmında “sözleşme süresinin taraflarca imzalandığı tarihten başlayacağı ve taşımacının yetki belgesinin bitim tarihine kadar devam edeceği, taraflardan birinin Noter kanalı ile fesihnamenin bir nüshasının—— bir nüshasını da diğer tarafa göndermek kaydıyla taşıt sözleşmesini fesh etmedikçe sözleşmenin geçerliliğinin aynı süre kadar uzayacağı “hususunun yazılı olduğu görülmüştür. Sözleşmenin Sorumluluk ve yükümlülük ile ilgili kısmında “Bu sözleşme kapsamında yapılacak işlemlerden dolayı tarafların Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde öngörülen sorumluluk ve yükümlülükler bakımından müştereken ve müteselsilen sorumlu ve yükümlü oldukları” belirlenmiştir.Kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hâkimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir. Mahkemece taraflar arasında uzun süreli ve 3.kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, aracın fiilen teslim edilip edilmediği, ekonomik yararlanmanın kime ait olduğu tespit etmelidir. Sözleşmede açıkça sözleşme kapsamında yapılacak işlemlerden dolayı tarafların Karayolu Taşıma Yönetmeliğinde öngörülen sorumluluk ve yükümlülükler bakımından müştereken ve müteselsilen sorumlu ve yükümlü oldukları kabul edildiğine göre ve ilgili yönetmelik kapsamında, yetki belgesinin alınması ve yetki belgesi sahiplerinin sorumluluğu da belirlenmiş olmakla 42/4. maddesinde yetki belgesi sahiplerinin yolcu ve eşyanın güvenlik içinde taşınmasından, 42/5. maddesinde, kalkış noktasından varış noktasına kadar olan seyahat süresince meydana gelebilecek bir kaza nedeniyle yolcuların ile sürücüler ve bunların yardımcılarının ölümü, yaralanması hallerinde sorumlu oldukları hüküm altına alındığından, işleten davalı da sözleşme kapsamında dava dışı kiracı ile birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu olup, 3. kişilere karşı sorumluluğu ortadan kalkmamaktadır.Davacının maluliyet oranının tespiti için dosya —– gönderilmiş olup —— 30/09/2019 tarihli raporunda davacının %1 sürekli iş göremezlik oranı ve iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. —— raporunun kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken yönetmelik hükümlerine göre tespit edildiği anlaşılmıştır—–05/04/2021 tarihli raporunda ise davacının sürekli iş göremezliğinin bulunmadığı, iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. Ancak bu raporun Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği ve yanlış yönetmelik uygulandığı anlaşılmıştır.
—— 30/09/2019 tarihli raporunun kaza tarihi olan 12/05/2016 itibariyle yürürlükte olan ve uygulanması gereken Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre doğru şekilde düzenlendiği anlaşılmış olup hükme esas almaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.Dosya davacının maddi zararının hesaplanması için bilirkişiye tevdii edilmiş ve bilirkişi tarafından sunulan 23/05/2022 tarihli ek raporun denetime açık olduğu anlaşılmış olup davacının 7.475,49 TL sürekli iş göremezlik, 4.709,84 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplamda 12.185,33 TL tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, sürücünün olayda tam kusurlu olması, davacının yaralanmasının niteliği, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, davacının olay tarihindeki yaşı, davacının kaza sonucu maruz kaldığı, acı, üzüntü, sıkıntı, manevi tazminatın amacı, zenginleştirme ve fakirleştirme amacı taşımaması, caydırıcı olması, özendirici olmaması ve —–Karar sayılı —— kararındaki kriterler gözetildiğinde davacı için 5.000 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir.Davalı —— yönünden açılan davanın, 1. Sırada yer alan Zorunlu Karayolu Sigorta Poliçesini aşmaması sebebiyle davalı sigorta şirketinin tazminat sorumluluğunun bulunmadığı kanaatiyle davalı yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.Davacı taraf her ne kadar bakım ücreti talebinde bulunmuş ise de dosya kapsamı ile alınan bilirkişi ve—– raporlarında davacının bakım ihtiyacı içinde olup olmadığının belli olmadığı, bu hususta herhangi bir tespit yapılmadığı ve davacı tarafça da usulüne uygun olarak ispat edilemediği gözetilerek 281,52 TL bakım ücreti talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.Tüm dosya kapsamına göre davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Açılan maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; 7.475,49 TL sürekli işgöremezlik ve 4.709,84 TL geçici işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 12.185,33 TL maddi tazminatın davalılar —— yönünden kaza tarihi olan 12/05/2016 tarihinden, davalı ——(poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) yönünden ise temerrüt tarihi olan 09/08/2017 tarihinden, davalı —–(poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) yönünden ise temerrüt tarihi olan 31/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının 281,52 TL bakım gideri ücretine ilişkin tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar —— açısından kaza tarihi olan 12.05.2016 tarihinden, davalı ——- yönünden (poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) temerrüt tarihi olan 09.08.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4——— yönünden açılan davanın REDDİNE,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 1.173,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 136,62 TL ile ıslah harcı olarak alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 956,60 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabulüne karar verilen maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —–uyarınca hesaplanan —— vekalet ücretinin davalılar —— alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar —– kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden reddine karar verilen maddi tazminat miktarı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabulüne karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-vekalet ücretinin davalılar ——-alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalılar —— kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden reddine karar verilen manevi tazminat miktarı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——- vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 31,40 başvurma harcı, 2.810,38 TL bilirkişi ücreti, posta ve tebligat gideri, 1.507,00 TL ——-fatura bedelinden oluşan 4.348,78 TL yargılama giderinden haklılık durumuna göre hesaplanan 1.739,51 TL ile peşin ve ıslah harç olarak alınan 217,32 TL’nin toplamı olan 1.956,83 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafça yapılan diğer giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekili ve ihbar olunanın yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.