Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1147 E. 2018/1156 K. 27.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1147
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2017
KARAR TARİHİ : 27/11/2018
Taraflar arasında görülen iş bu davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonucunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde özetle ; müvekkili şirkete ait ——— plakalı araç ile ——Tünelinden muhtelif zamanlarda toplamda beş kere geçiş yaptığını, müvekkilinin geçiş yaptığı belirtilen 16/02/2017 ve 15/03/2017 tarihlerinde tünel girişindeki HGS cihazının bozuk olması nedeniyle bakiye gösterimi yapılmadığını, müvekkilinin HGS bakiyesinin olmadığını ve geçiş bedelini ödeyemediğini fark ettiğini, müvekkiline herhangi bir bildirim yapılmaksızın geçiş ücretinin on katı tutarında ceza tahakkuku yapılmışsa da bunun ceza hukukuna aykırı olduğunu, müvekkilinin haksız olarak ceza bedeli değilse de geçiş bedellerini ödemek istemesine rağmen ——– Tüneli ödeme sisteminin bu işleme izin vermediğini, dolayısıyla müvekkili şirketin geçiş bedellerini ödemek için iş bu haksız ve fahiş ceza bedelini de ödemek zorunda kaldığından şimdiye kadar ödeme yapılamadığını belirterek müvekkili şirket aleyhine tanzim edilen 830.00 TL (166.00 X 5 adet) para cezasının iptali ile 83.00 TL (16.60 TL X 5 adet) geçiş ücretinin ödenmesi için mahkemece tevdii mahalli belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde ;uyuşmazlık konusunun davacının ——-Tünelinden ücretini ödemeksizin yaptığı geçişlere ilişkin borçlandığı tutarlar olduğunu, davacının 5 kez ihlalli geçişte bulunarak müvekkili şirkete geçiş ücreti ile birlikte toplam 913.00 TL borçlandığını, dava konusu cezalar idari para cezası mahiyetinde olmadığından iptalinin de mümkün olmadığını, mahkeme davacının talebi ile bağlı olduğundan davacı da menfi tespit talebinde bulunmadığından davanın reddi gerektiğini, ——–tünelinden ihlalli geçiş yapan araç sahiplerine yüklenen cezanın , müvekkili şirketin iradi tasarrufuna değil, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun emredici nitelikteki 30. Maddesine dayandığını, davacının ihlalli geçişlerinden doğan ücret borçlarını 6001 sayılı Kanunun 30. Maddesinde belirtilen yasal süre içinde de usulüne uygun olarak ödemediğini, davacı şirketin basiretli tacir olma yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğini, davacının tevdii mahalli tayini talebinin de kötüniyetli olduğunu, bu talebinin hukuki yararı da bulunmadığını belirterek tevdii mahalli talebinin reddine ayrıca davanın usulden ve esastan da reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde ihlalli geçiş nedeniyle davalı işletmecinin araç sahiplerine bildirimde bulunma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı ve ihlali geçiş sebebiyle uygulanan ceza tutarını tahsil koşullarının oluşup oluşmadığı noktası olup, dava, ihlali geçiş nedeniyle tahakkuk ettirilen ceza tutarından dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Celp edilen araç tescil kaydına göre ihlalli geçiş iddiasına konu aracın davacı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Cevap dilekçesi ekinde sunulan ihlalli geçiş bildirimleri davacının maliki olduğu araç hakkında düzenlenmiştir.
4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir(25/05/2018 Tarih ve 30431 Sayılı RG yayımlanıp yürürlüğe giren 7144 S.y.nın 18. md. ile değişik 6001 s.y.nın 30/5 md.).
Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.(6001 SYK m 30/7).
27/2/2018 tarih ve 30345 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 18/1/2018 tarih, 2017/166 Esas ve 2018/8 Karar sayılı ilamında; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. Maddesinin 6639 Sayılı Kanun’un 33. Maddesi İle Değişiklik Yapılan (5) Numaralı Fıkrasının Birinci Cümlesinin İncelenmesi sonucunda, işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında, işletici şirketlerce işletme hakkının bir uzantısı olarak kontrolsüz geçişlerde takdir edildiği anlaşılan, geçiş ücretiyle doğrudan bağlantılı bulunduğu, işletme gelirleriyle irtibatlı olduğu ve işletme gelirleri üzerinde etki ve sonuç yarattığı değerlendirilen itiraz konusu kuraldaki cezanın, klasik anlamda idari yaptırım niteliğindeki idari para cezalarından farklı, idare hukuku alanından ziyade özel hukuk alanına yaklaşan, kendine özgü (sui generis) bir niteliğe sahip olduğu gerekçesi ile kuralın anayasaya aykırı olmadığı tespit edilerek anayasaya aykırılık başvurusu reddedilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, ihlalli geçiş bildirimleri, araç tescil kayıtları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının maliki olduğu ———– plakalı aracın ——Tüneli’nden 5 kez ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçiş bildiriminde belirtilen geçiş ücret(ler)inin Karayolları Genel Müdürlüğünce yayınlanan köprü ve otoyollar ücret tarifesine uygun olduğu, ihlalli geçişe konu otoyol işletmesinin bariyer sistemi ile çalıştığı ve gişede durmadan geçişin mümkün olmadığı, gişeyi geçebilmek için ya OGS/HGS sisteminin kullanılması ya da nakit ödeme yapılmasının gerekli olduğu, otoyolu kullanan tarafın nakit ödeme yapmamış olması halinde OGS/HGS bakiyesini yeterli tutmakla en azından geçişten itibaren 15 gün içinde bakiyesini yeterli hale getirmekle yükümlü olduğu, OGS/HGS sistemi kullanmayan ve nakit ödeme de yapmayan sürücü/malik’in zaten ödeme yapmadan geçiş yaptığının bilincinde olduğu ve bu halde de 15 gün içinde geçiş bedelinin ödenmesi gerektiği, aksi halde gerek OGS/HGS bakiyesinin yeterli olmaması ve en azından 15 gün içinde bakiyenin yeterli hale getirilmemesi, gerek OGS/HGS sistemine dahil olmayanların nakit ödeme yapmamaları ve 15 gün içinde geçiş bedelini ödememeleri halinde ceza bedelinin tahsil koşullarının oluşacağı, ceza bedelinin tahsili için ihlalli geçiş bildirimi düzenlenmesinin ve/veya tebliğinin zorunlu olmadığı, davacının tarafı olmadığı; örneğin OGS/HGS hesabına tanımlı kredi kartı otomatik ödeme talimatı bulunsa dahi geçis anında bakiyenin yetersiz olduğu hallerde OGS/HGS hesabına yükleme yapılamamış olmasının davalı ile otomatik ödeme talimatı verilen banka arasındaki bir hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden veya sürücünün ihlalli geçiş bildirimini araç malikine ulaştırmamış olmasının davalı araç maliki ile sürücü arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden ya da aracı kiralayanın ihlalli geçiş yapması halinde bu durumun davalı araç maliki ile aracı kiralayan arasındaki hukuki ilişkiyi ilgilendirdiğinden bu gibi hukuki ilişkilerden kaynaklanan savunmaların davacıya karşı ileri sürülemeyeceği gibi bunlardan dolayı davacının sorumluluğunun bulunmadığı, Kanun’un açık hükmü karşısında ihlalli geçiş nedeniyle oluşan alacağın davalı araç malikinden talep edilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, bu kapsamda ihlalli geçiş anında OGS/HGS hesabında yeterli bakiye bulunmayan ve 15 gün içinde de yükleme/ödeme yapılmayan ——— plakalı araç yönünden geçiş bedelini cezalı tutarı ile talep ve tahsil etme koşullarının oluştuğu, ancak davadan sonra yürürlüğe giren 7144 sayılı yasanın 18. Maddesi uyarınca ihlalli geçiş halinde ceza tutarının 4 kat olarak uygulanması gerektiği, buna göre ihlalli geçişe ilişkin ceza tutarının 332.00 TL, 83.00 TL geçiş ücreti olmak üzere toplam 415.00 TL olduğu, 7144 sayılı yasanın 19. Maddesi uyarınca yasa değişikliğinin henüz ödenmemiş tüm para cezaları hakkında uygulanması gerektiğinden eldeki davada 4 kat ceza tutarını aşan kısım yönünden davanın reddi gerektiği, eğer yasa değişikliği yapılmamış olsa idi davacının davasının tümden reddi gerekeceğinden, kabul edilen miktar yönünden davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçeli ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davacının 16/02/2017 – 15/03/2017 tarihleri arasındaki geçişlerden dolayı davalıya 415 TL BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Fazla istemin reddine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 35.90 TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 31.40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan harç ve giderlerin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraftan masraf yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yerolmadığına,
6-Hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2.madde hükmü uyarınca gerekçede açıklandığı üzere davalı yararına tayin ve takdir edilen 415.00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kesin olmak üzere okunup karar verildi. 27/11/2018