Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1088 E. 2018/773 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1088
KARAR NO : 2018/773

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 26/06/2018

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalı ile müvekkili arasında yapılan 23.7.2015 tarihli kat karşılığı ….. sözleşmesi imzalandığını , sözleşmenin 7.maddesi gereğince en son daire sahibi gerekli koşulları sağlayarak dairesini teslim ettikten sonra tüm kat malikleri ile birlikte müvekkiline de aylık 1.000.00 TL kira bedeli ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalı yüklenicinin inşaatı bitirmesine karşın her nedense müvekkilinin dairesini teslim etmediği için kendisine ihtarname gönderilerek daireyi teslim etmesi, aksi halde birikmiş 20.000.00 TL lik kira alacaklarının ödenmesinin istenildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmadığından davalı aleyhine İstanbul Anadolu …..icra müdürlüğünün …. esas sayılı icra takibinin yapıldığını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının haksız itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; öncelikle davacı tarafın tacir sıfatına haiz olmadığını , davanın Ticaret Mahkemelerinde ikame edilmesinin TTK nun 4.madde hükümleri doğrultusunda düşünülemeyeceğini, bu hususta sayılan istisnalarında dava konusu olayda mevcut olmadığını belirterek mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini savunmuş, esasa ilişkin beyanlarında da davacının müvekkili şirket tarafından inşaat yapılmadan önce ……1.bodrum katında ikamet etmekteyken müvekkili ile anlaşarak yeni projede 17 numaralı dairenin bulunduğu 1.kata dairesini taşıdığını, bu durumun kendisine ek maliyetlere sebep olduğunu, bu nedenle davacının müvekkiline teslim tarihine kadar ek ödeme yapmayı kabul ettiğini, ancak hiçbir zaman müvekkiline bahsi geçen ödemeyi yapmadığını, bu sebeple müvekkilinin eser sözleşmesi kapsamında hapis hakkını kullandığını , buna rağmen davacının müvekkili aleyhine haksız olarak icra takibine giriştiğini , icra takibinin haksız ve kötüniyetle yapıldığını belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Davacı , davalı ile aralarında imzalanan …tarihli …… Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” uyarınca davalı müteahhidin iş bu sözleşmenin ….maddesi uyarınca davacının davalıya kat maliki olarak dairesini boşaltıp teslim ettikten sonra müteahhit tarafından ödenmesi gereken kira bedelinin ödenmediğinden bahisle davaya konu icra takibine kadarki 20.000.00 TL kira bedelinin tahsili için Istanbul Anadolu ……icra müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalının yasal süresi içerisinde itirazı üzerine takip durmuştur.
Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır(TTK m.4). Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.(TTK m.5) Yine 6102 sayılı TTK nun 19/2.maddesi uyarınca taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması , davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Çünkü TTK nun, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı iş esasına göre değil ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, davalı şirket yönünden iş bu dava konusu nedeniyle ticari iş niteliğinde olduğu açık olmakla birlikte, davaya konu edilen sözleşmede arsa payı sahibi davacı yönünden dava konusu davacının ticari işletmesiyle ilgili değildir. Yani dava konusu uyuşmazlık davacının ticari işletmesiyle ilgili olmadığı için tek taraflı ticari işletme ile ilgili olması hususu davaya ticari nitelik kazandırmaz. Davacı burada tacir sıfatı ile değil arsa sahibi sıfatıyla davayı açtığı hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Buna göre eldeki davaya bakma görevi Yargıtay 15 HD nin 2016/3485 esas 2016/4293 karar sayılı içtihadı da nazara alınarak 6100 sayılı HMK nun 2.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan dava göreve yönelik yasal dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ;
1.6100 Sayılı HMK nun 114/1-c maddesinde düzenlenen mahkemenin görevli olması dava şartı bulunmadığından aynı yasanın 115/2 maddesi uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2.Mahkememiz kararı kesinleştikten sonra talep halinde dava dosyasının görevli ve yetkili istanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3.Yargılama ve vekalet ücreti giderinin HMK 331/2 maddesi uyarınca görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.