Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1067 E. 2021/923 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1067
KARAR NO: 2021/923
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 11/10/2017
KARAR TARİHİ: 27/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili — tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; —tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki ——sorumluluğunda bulunan —- direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, bunun neticesinde trafik kazasının meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazasında — ait araçta yolcu olarak bulunan davacı—-yaralandığını, davacı müvekkilinin kazada yolcu konumunda olduğunu, atfı kabil kusurunun bulunmadığını, trafik kazası tespit tutanağına göre kazada sürücü — kusurlu olduğunun görüldüğünü, müvekkilinin kaza sonucu yaralandığını müvekkilinin —- kaldırıldığını, ilk tedavisinin burada gerçekleştiğini, dava sürecinde maluliyetinin hesaplanmasını talep ettiklerini, kaza nedeniyle müvekkilinin geçici ve kalıcı iş göremezliğinin meydana geldiğini, maluliyet oranının yüksek çıkması veya geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıcı giderine hükmedilecek olması halinde ise bakıcı giderine ilişkin zararın sağlık gideri – tedavi teminatının tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında zarardan sorumlu olduğunu, zararın karşılanması için davalı şirketine — tarihinde başvuru yapıldığını, davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle iş bu davayı açtıklarını, müvekkilinin kaza sırasında —- yaşında olması sebebiyle asgari ücret baz alınarak hesaplama yapılmasını talep ettiklerini belirterek 6100 sayılı HMK.nun 107 maddesi gereğince fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile daimi ve geçici iş göremezlik tazminat ıolmak üzere toplam — maddi tazminatın temerrüd tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı sigorta şirketi vekili — tarihli cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan — sigortalı olduğunu,—- meblağ poliçesi olmayıp zarar sigortası olduğundan davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları yanı zamanda ispat etmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, bu nedenle kusur durumlarının tespiti için dosyanın—- gönderilmesini talep ettiklerini, sigortalı araca atfı kabil kusur bulunmadığını, bu nedenle davanın reddini talep ettiklerini, kazaya ilişkin maluliyet iddialarının tespiti için değerlendirilebilmesi için dosyanın—- sevki yapılarak maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınmasını talep ettiklerini, her halükarda müterafik kusurun dikkate alınması gerektiğini,— zarar gören yolcunun müterafik kusurunun bulunması durumunda tazminattan uygun bir oran indirim yapılması gerektiğini, — tarihinde yürürlüğe giren genel şartlar gereği geçici iş göremezlik zararı sağlık giderlerinin teminatına alınmadığını, bu yöndeki taleplerin reddinin gerektiğini, dava konusu olayın KTK ve TBK kapsamında haksız fiil iddiasına dayalı tazminat talebi olduğunu, dolayısıyla müvekkili şirketin KTK uyarınca sigortalının haklarına halef olduğundan sigortalı aracın ticari olmaması karşısında ticari faiz taleplerinin de reddine karar verilmesini talep ettiklerini belirterek haksız davanın sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan — tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; sürücü — ilinden gelip —- sürücü yönüne göre yolun sağında bulunan —– hakimiyetini kaybederek orta şeritteki demir bariyere aracın sol yan kısımları ile çarpıp savrularak takla atıp devrilmesi sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, kazanın oluşumunda— plakalı araç sürücüsü—- sürücülere ait kusurlardan 47/1-d, dikkatsiz, dalgın, tedbirsiz araç kullanmak kuralını ihlal ettiğinden kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Dosyada mübrez —tarihinde — tanzim edilen ——- incelendiğinde; poliçenin — tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ——–, sigortalanan aracın —-sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan tescil bilgileri incelendiğinde; kaza tarihi itibariyle—- adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce kazanın meydana geldiği—- esas alınarak düzenlenen ve hükme esas alınan —- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, —- kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
—- havale tarihli raporunda özetle; sürücü —- açıklanan kusurları işlediği, yaralanmalı maddi hasarlı ve tek taraflı trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve % 100 kusurlu olduğu, yolcuların kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, yolcu — —— seyahat ettiği için % 20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasının mahkemenin takdirinde olduğu, müterafik kusur indiriminin kazanın meydana gelmesindeki kusur değerlendirmesine etkisinin olmadığı, kazaya karışan — ticari sınıftan bir araç olması sebebiyle temerrüt tarihi olan — itibariyle avans faizi talep edilebileceği, kaza nedeniyle davacı — ilişkin hesaplanan hakedilmiş geçici iş göremezlik tutarının — olduğu, % 20 oranında müterafik kusur indirimi takdir edilecekse tazminat tutarının — talep edilebilecek tazminat bedelinin poliçe limiti dahilinde olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili — havale tarihli ıslah dilekçesi ile; toplam —olarak artırılan iş göremezlik tazminatına karşılık maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalı —- tarafından kendilerine ödenmesini talep etmiştir.
Maluliyet, kusur ve aktüer raporları ile ıslah dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.
Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
UYGULANACAK MEVZUAT
—- kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında —-
—– itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen —- şeklindedir.
Yeni genel şartlar—- tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır—-
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği —- tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar—- değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir—-
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin,—–öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. —— başvuru tarihinden itibaren en geç — gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.—–
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.—-
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez—–
MALULİYET/İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
Maluliyet/iş göremezlik/çalışma gücü kaybı oranının, kazalının şikayetleri dikkate alınarak trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarihe göre — tarihinden sonra ise —- olarak düzenlenmesi gerekir—-
—- yayım tarihinde yürürlüğe giren —- Ödemelerinde İstenilecek Belgeler Maddesi ile eklenen düzenlemeye göre bedeni zararlardan sürekli sakatlık tazminatına esas sağlık kurulu raporunun —- Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmesi gereklidir.
Buna göre trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle —- uygulanması gereklidir.
Yargı yetkisini, —- adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller,——- ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; — tarihinde davalı —- —kapsamında sigortalısı olan dava dışı olup, — plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ile meydana gelen trafik kazasında— doğum tarihli davacının yaralandığı, yaralanması nedeniyle trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle geçerli mevzuat hükümlerine göre kaza nedeniyle davacı —- sürekli maluliyetinin oluşmadığı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren– aya kadar uzayabileceği tespit edilmiş ve aktüerya bilirkişisi tarafından — aylık geçici iş göremezlik süresi nedeniyle — tazminat hesabı yapılmış ise de somut olayda davacı —-olup; hükme esas alınan —- göre, herhangi bir malûliyeti bulunmamaktadır. Davacı küçüğün gelir getiren bir işte çalıştığı ileri sürülüp kanıtlanamadığı gibi bu yönde herhangi bir talepte de bulunulmamıştır. Hesap bilirkişisinin yapmış olduğu geçici iş göremezlik süresine ilişkin hesaplamanın ancak sürekli iş göremezlik oluşması durumunda dikkate alınması gereken bir husus olup davacı küçüğün tedavi süresi içerisinde mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığından mahkememizce geçici iş göremezlik zararının oluşmadığı, —— sonuç ve vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1.Davanın REDDİNE,
2.Başlangıçta peşin olarak alınan 31,40 TL harç ile ıslah harçları 17,00 + 17,00 TL olmak üzere toplam 65,40 TL harcın ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 59,30 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı Harçlar Kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 6,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
2.Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
3.Davacı tarafça karşılanması gereken —- rapor giderleri toplamı 2.744,00TL ‘den mahkememiz veznesine yatırılan 1.500,00 TL gider avansından kalan bakiye 1447,00 TL’nin eski tarihten başlamak üzere —– hesabına yatırılmasına, kalan fatura bedelleri yönünden giderin tahsili sağlaması için — bilgi verilmesine,
4.Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5.Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı ve vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2021