Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1040 E. 2018/1212 K. 11.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1040 Esas
KARAR NO : 2018/1212

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 11/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “…—– müvekkil bankanın Tuzla Şubesinin Genel Kredi borçlusu olduğunu, mevcut kredi borcunun ödenmemesi üzerine Üsküdar———- Noterliği’nin 06/06/2017 tarih ve —— yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiği ve bu ihtarnamede kredilerden doğan ödenmeyen borcun ödenmesi ihtarında bulunulduğu, davalıya bu ihtarnamenin tebliğ edildiği ve ihtarnameye bir itirazın olmadığını, işbu ihtarnamenin muhataplarına tebliğine rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle bu defada işbu alacağa istinaden İstanbul Anadolu—————— İcra Müdürlüğü’nün 2017/23375 Esas sayılı dosyasından takibe geçildiği ve bu takibe borçlu tarafça yapılan haksız itiraz nedeniyle takibin durdurulduğu, borçlunun itirazında haksız olup kötü niyetli olduğunu icra takibini uzatmak maksadıyla borca itiraz ettiğini, açıklanan sebephlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu haksız itirazlarının iptaline, takibin devamına ve davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı ile davalı arasında 27/09/2018 tarihinde alacak temlik sözleşmesi imzalandığı, davaya konu alacağın———— temlik edildiği, Beyoğlu ———. Noterliğinde 10772 yevmiye nolu 27/09/2018 tarihli temlik sözleşmesinin dosyaya sunulduğu görüldü.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “.. ———— üyelik sözleşmesinin dosyada bulunmadığını, ancak faiz oranının tek yanlı olarak belirleme yetkisinin MK. M.2 uyarınca fahiş kazanç amacıyla kullanılamadığnıı, alacaklı tarafından belirlenen anapara ve faiz oranının neye göre hesaplandığının belli olmadığını ve anlaşılamadığını, faiz oranının fahiş olduğunun ortada olduğunu, bu nedenle hesaplaması anlaşılamayan ve nasıl bulunduğu belli olmayan ana para ve fahiş faize ve faiz oranını itiraz ettiklerine, davanın iptalini ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davacı bankanın ——— şubesinden davalının kullanmış olduğu, genel kredi sözleşmesine istinaden, mevcut kredi borcunun ödenmemesi üzerine, alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, İİK nun 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu ————–. İcra müdürlüğünün 2017/23375 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı banka tarafından davalı hakkında kullandırılan kredilerden kaynaklı toplam 6.079,96 TL icra takibi yapıldığı, alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının yasal süresi içerisinde takibe itirazı nedeniyle takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dosya ve davacı bankaya ait tüm yasal defter , kayıt ve dayanak belgeler ile bilgisayar kayıtları üzerinde bankacılık konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun , gerekçeli ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Uzman bilirkişi aracılığıyla yaptırılan incelemede,
Davacı bankanın ————- şubesiyle davalı arasında imzalanmış bulunan 27/06/2012 tarihli limiti belli olmayan —————- kredi kartı sözleşmesine istinaden davalı şirkete ——————- numaralı ve şirket hakim ortağı——————–,———————– numaralı kredi kartları tanzim edildiği, borç ve kredi kartlarıyla yapılan alışveriş ve nakit çekim bedelleriyle konu borçları tahakkuk ettirilen faiz ve ferilerinden kaynaklandığı, kart kullanımının sözleşme koşullarına uygun olduğu, davalıya toplam 5000 TL limit tahsis edildiği, davalı borçlunun kredi kartı 31/05/2017 tarihi itibariyle 5.471,42 TL son ekstre bakiyesinin alışveriş işlemlerinden doğan borç bakiyesi olduğu, kredi kartlarıyla 05/02/2017 tarihiyle 08/05/2017 tarihleri arası yapılan kredi kartı giderleri 10.280,83 TL borçlarına karşılık en son 05/02/2017 tarihinde 5000 TL ödeme dışında başka bir ödemenin olmadığı ve kart riskinin 08/05/2017 tarihi itibariyle 5.280,83 TL olduğu, davacının kredi kartı borcuna 5464 sayılı kanun gereğince faiz uyguladığı, uygulanan faizin kanuna uygun olduğu, kredi kart hesap ekstrelerine göre 30/04/2017 tarihinden itibaren TCMB tarafından açıklanan ve o dönem yürürlükte olan yıllık %22,08 yasal faiz uygulanmasının gerektiği, bu kapsamda yapılan hesaplama uyarınca, davacı bankanın davalıdan——————– nolu kredi kartından olan alacağı için 10/06/2017 temerrüt tarihi itibariyle 4.843,07 TL ana para, 437,76 TL kat öncesi işlemiş faiz ve ferileri, 121,78 TL işlemiş faiz yıllık % 22,08, ve 6,09 TL işlemiş faizin % 5 BSMV si olmak üzere toplam 5.408,70 TL alacağı olduğu buna göre, ————— numaralı kredi kartı için 15/09/2017 takip tarihiyle, 5.408,70 TL asıl alacak, 409,22 TL işlemiş faiz yıllık % 28,08 temerrüt faizi, 20,46 TL işlemiş faizin % 5 BSMV si ve 108,56 TL ihtar masrafı olmak üzere, 5.946,94 TL alacaklı olduğu, takip talebi 15/09/2017 tarihinden itibaren asıl alacak olan 5.408,70 TL üzerinden 5464 sayılı kanun uyarınca, yıllık % 28,08 TL temerrüt faiziyle % 5 BSMV uygulanmasının talep edilebileceği yönünde rapor tanzim edilmiş, rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile davalının kullanmış olduğu kredi nedeniyle, davalının davacı bankaya İstanbul Anadolu ————–. İcra Müdürlüğünün 2017/23375 Esas sayılı dosyasına vaki itirazın 5.408,70 TL asıl alacak, 409,22 TL işlemiş faiz, 20,46 TL işlemiş faizin % BSMV si ve 108,56 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 5.946,94 TL borçlu olduğu, yapılan bilirkişi inceleme sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda, kredi borcunun ödenmediğinin sabit olduğu, davalının itiraza konu icra takiplerine yapmış olduğu itirazın haksız olduğu, keza davalının cevap dilekçesinde borcu ödediğine ilişkin bir itirazının olmadığı, davacının faiz oranını tek yanlı belirlemesinin kanuna aykırı olduğu belirlenen ana para ve faiz oranının neye göre hesaplandığının belli olmadığı, faiz oranının fahiş olduğu yönünde savunmada bulunduğu, bankada yapılan bilirkişi incelemesinde davacı tarafından uygulanan faizin ve hesaplamanın yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının istanbul anadolu ———. İcra müdürlüğünün 2017/23375 Esas sayılı dosyasına vaki itirazın 5.408,70 TL asıl alacak, 409,22 TL işlemiş faiz, 20,46 TL işlemiş faizin % 5 BSMV si ve 108,56 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam, 5.946,94 TL yönünden iptaline, asıl alacağın 15/09/2017 tarihinden itibaren yılık % 28,08 temerrüt faiziyle % 5 BSMV uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 20 si olarak hesap edilen, 1.189,38 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 73,44 TL harcın alınması gerekli olan 406,23 TL harçtan mahsubu ile bakiye 332,79TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 109,00 TL, bilirkişi ücreti 750,00 TL, olmak üzere toplam 859,00 TL yargılama masrafının, davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 840,20 TL yargılama masrafına, peşin harç 73,44 TL, eklenerek sonuç olarak 913,64 TL’nin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 18,79 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan————- uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı