Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/936 E. 2018/633 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/936 Esas
KARAR NO : 2018/633

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 24/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin ….. yol çizgi makineleri ve sair ekipmanlarının ticareti ve montajı ile iştigal etmekte olduğunu. Bu kapsamda mal satımında bulunduğu davalı ……’ye teslim edilen mal ve hizmetlerin ödenmesi gereken ücretleri ödenmediğini. Davalı şirkete teslim edilen malların faturalandırıldığını ve ticari defter ve kayıtlarda yer aldığını. Yapılacak inceleme ile bu durumun tereddütsüz bir şekilde kanıtlanacağını. Fatura konusu alacağın ödenmemesi üzerine davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü’nün 2016/3690 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını. Davalı şirketin bu takibe itirazda bulunması üzerine takibin durduğunu. faturanın konusunun malzemeli yol çizgi makinesi montajı ve ön ısıtıcı kazan montajı olduğunu, bunların taraflar arasındaki iradi bir anlaşmanın ürünü olduğunu. Taraflar arasındaki anlaşma gereğince …… parçaları ile hidrolik ve otomasyon tadilatı kapsamında 3.540,00 TL değerinde bir anlaşma yapıldığını. Davalı borçlu taraf sözleşmeden kaynaklanan bu borcunu vadesinde ödemediğini. Takibe konu fatura içeriğinden de anlaşılacağı üzere borç “…” niteliğinde olduğunu. Yani davalı tarafa ait makineye ait parçaların değiştirilmesi ve tamir edilmesinden kaynaklanan bir borç ilişkisinin mevcut olduğunu. Söz konusu alacak malzeme veya makine satımından değil tamirden kaynaklı işçilik ücreti alacağı olduğunu. Taraflar arasında ticari alım satımdan kaynaklanan bir eser sözleşmesi mevcut olduğunu. Eser sözleşmesi; ivazlı, şekle bağlı olmayan, rızai nitelikte tam iki tarafa borç yükleyen sözleşme görünümünde olduğunu. İki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olan eser sözleşmesi, bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla birlikte, bu sözleşmenin konusu açısından önemli olan, çalışmanın kendisinden çok bu çalışmadan ortaya çıkan ve objektif olarak gözlenmesi kabil sonuçtur. Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, Davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına çarptırılmasını, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerine yükletilmesini, talep etmiştir.
CEVAP : Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermemiştir.
Dava ; İİK 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava açıldığı tarihte yazılı yargılama usulüne tabii olup, usulünce taraf teşkili sağlanmış , dilekçeler aşaması tamamlanmış , HMK 140 maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı yapılıp uyuşmazlıklar tesbit edildikten sonra tahkikat aşamasında deliller toplanıp ticari defterler incelenmiş tahkikat sonlandırılarak dava sonuçlandırılmıştır.
İstanbul Anadolu ………İcra Dairesinin 2016/3690 esas sayılı icra dosyası dosya içerisine celp edilmiş yapılan incelemede davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 3.540,00TL asıl alacak ve 473,97TL işlemiş faiz alacağı yönünden ilamsız icra takibi başlattığı, davalı tarafından süresinde verilen itiraz dilekçesinde borcun tamamına , işlemiş faize ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine 24/06/2016 tarihinde takibin durduğu ve davanın İİK 67 maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık; Davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu …….İcra dairesinin 2016/3690 esas sayılı icra dosyasında takibe konu alacağın dayanağı olan faturalar nedeniyle taraflar arasında makine tamir ve parça değişikliği konusunda ticari ilişki bulunup bulunmadığı ve davacının takibe konu faturalar nedeniyle davalıdan bir alacağı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85 maddesi ve HMK nun 222 maddesi uyarınca tarafların ticari defterlerinin bilirkişi aracılığı ile incelenmesine karar verilmiştir.
İnceleme günü davalıya inceleme gün ve saatinden önce tebliğ edilmesine rağmen davalı defterlerini inceleme için sunmamıştır.
Bilirkişi davacı ticari defterlerinde inceleme yaparak 30/10/2017 tarihli raporunu dosyaya sunmuştur.
Sunulan rapor uyarınca davacının yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK hükümlerine göre yapıldığı, davacının kebir ve envanter defterlerini ibraz etmediği ve davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşımadığı, davacının 3.540,00TL bedelli takibe konu faturayı davalı adına yevmiye defterine borç olarak kaydettiği, takibe konu fatura üzerinde faturayı teslim alanın adı soyadı veya imzasının bulunmadığı ve takibe konu faturanın davalıya tebliğ edildiği hususun ispata muhtaç olduğunu bildirilmiştir.
Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; her ne kadar davacı vekili tanık dinletme talebinde bulunmuş ise de davalının bu talebe muvafakat etmemesi dava değeri ve hukuki işlemlere karşı tanık dinlenemeyeceğinden davalının tanık dinletme talebi kabul edilmemiş, davalının ticari defterlerini bilirkişi incelemesine sunmadığı, davacının sunmuş olduğu ticari defterlerinin ise sahibi lehine delil niteliği taşımadığı ve takibe konu fatura ve içeriğindeki hizmetin davalıya verildiğine dair fatura üzerinde herhangi bir imzanın bulunmadığı ve davacının da yemin deliline dayanmadığı hususları nazara alındığında davacının dosya kapsamındaki delillerle davalıdan takibe konu fatura kadar alacaklı olduğu hususu ispatlanamadığı ve davalının icra takibine yaptığı itirazın haklı olduğu kanaatine varılarak davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- DAVANIN REDDİNE,
2-Dava açılırken davacı tarafından peşin olarak alınan 68,55 TL harçtan alınması gerekli olan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 32,65 TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T. Uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Bakiye gider avansının HMK 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
Karar verildi.
Taraf vekillerinin yüzüne karşı , Gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren HMK 345 maddesi uyarınca yasal iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.,