Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/795 E. 2020/276 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/795 Esas
KARAR NO: 2020/276
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 11/07/2016
KARAR TARİHİ: 02/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———-tarihinde ——- yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucu davalı ——– trafik poliçesi bulunan ——- plakalı araç sürücüsünün ——— ihlali yapmak suretiyle müvekkilin sevk ve idaresindeki ——- plakalı araca çarparak müvekkilin yaralanmasına sebep olduğunu,——-plakalı aracın ———- nezdinde tanzim edildiğini, davadan önce davalı şirkete başvuru yapıldığını fakat tazminat ödenmediğini, hasar dosya numarasının —— —-, müvekkilin halen kalıcı şekilde sakat kaldığını,——- tarihli ———— özürlü sağlık kurulu raporuna göre her ne kadar % 8 oranında özre sahipse de bu raporu yeterli görmediklerini, kaza sonrası psikolojik rahatsızlığı sosyal yaşamını tamamen ortadan kaldırdığını, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili ———- tarihli dilekçesi ile davalı ile sulh olunduğuna dair dilekçe sunduğu anlaşıldı.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen ——– plaka sayılı aracın müvekkil şirkete ——– tarihleri arasında ——–numaralı ——— poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçelerden kaynakla sigortalının kusuru oranında olmak üzere sürekli sakatlık halinde ——– poliçesinde kişi başı azami ——– sınırlı olduğunu, bu poliçeden dolayı şirkete müracaat edilerek ihbarda bulunulduğunu ve şirket tarafından ———–numaralı hasar dosyasının açıldığını, ancak dava konusu kazanın oluşumunda sigortalı aracın kusuru bulunup bulunmadığı tespit edilemediğinden söz konusu başvuru sonuçlandırılamamış ve davacı yana ödeme yapılabilmesinin mümkün olmadığını, kusur tespitinin şirketçe yapılmasının mümkün olmamakla müvekkil şirketin tazminat ödeme yükümlülüğü doğmadığından temerrüde düşmesinin de söz konusu olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Usulüne uygun feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Dava açılırken alınması gerekli 54,40 harcın peşin olarak 29,20 alındığından bakiye eksik alınan 25,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların birbirinden yargılama ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/07/2020