Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/723 E. 2018/288 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2016/723
KARAR NO : 2018/288

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/03/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 16/06/2016 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı sürücü…….. sevk ve idaresindeki ………… plakalı su tankerinin 25/04/2016 tarihinde sürücü ………. sevk ve idaresindeki……… plakalı kamyonetle çarpışmak suretiyle hasar gördüğünü, kamyonetin tali yoldan çıkarak kazaya neden olduğunu, tek kusurlu olduğu takdirde kaza tespit tutanağının yanlış tutulduğunu, davalının geldiği yerin karşısında yol olmadığını, çayırlar caddesinden gelerek ve geçiş üstünlüğü kuralını ihlal ederek müvekkiline ait aracın önüne çıktığını, müvekkilinin hızlı olduğuna dair tespitin doğru olmadığını, araçta meydana gelen hasar bedelinin ödenmesi için davalı … şirketine başvurdukları halde ödeme yapılmadığını beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile HMK 107 maddesi gereğince şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden poliçe limitleri dahilinde olmak üzere olay tarihi olan 25/04/2016 tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tüm zararların davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 16/09/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı talep artırım (ıslah) dilekçesinde özetle; davasını ıslah ederek 14.125,00 TL ‘nin kaza tarihi olan 25.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 20/03/2018 havale tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; talep artıkım dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı …Ş. vekili Mahkememize sunduğu 21/07/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davaya konu hiçbir meblağı kabul teşkil etmemek kaydı ile müvekkili şirketin poliçeden sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olmak üzere araç başına 29.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, maddi zararlardan ötürü sigortacının, poliçeden gösterilen limit meblağının tamamından değil, üçüncü kişinin maruz kaldığı gerçek zarar miktarının araştırılıp, saptaması neticesinde bulunacak meblağdan sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, talep edilen miktarın fahiş ve miktarın ispat külfetinin zarar görene ait olduğunu, davacı taraf ile zarar görenin üçüncü şahıs olduğunu, davaya konu tazminat talebinin haksız fiilden kaynaklandığını, faiz türünün yasal faiz olacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Mahkememize sunduğu 12/07/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kaza tespit tutanağının tamamen gerçeği yansıttığını, davacı tarafın sürücüsünün kamyona ait takograf kağıdın vermediğini, su dolu tankerin kavşağa yaklaşırken hızını düşürmediğini ve yüksek hızla girmesi nedeniyle olayın meydana geldiğini, olayda kusurlarının olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 20/03/2018 havale tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; polis tarafından tutulan tutanağa ve bilirkişi raporuna bir diyeceğinin olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ……..Mahkememize sunduğu 12/07/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kaza tespit tutanağının tamamen gerçeği yansıttığını, olaya sebebiyet veren tanker şoförünün hızlı olduğunu, su dolu tankerin fren yapamadan kendisinin bulunduğu şeride girerek kazaya sebebiyet verdiğini, olayda kusurlarının olmaması gerekirken kaza tespit tutanağında kendilerine kusur izafe edildiğini, bu durumun davacı tarafın da kabulünde olduğunu, ilk anda sigortacısı olan ………… Sigortaya müracaatında kusurlu oldukları kısım için ödeme talebinde bulunduklarını, sigortadan herhangi bir cevap alamamaları üzerine bu davayı açtıklarını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …………….. 20/03/2018 havale tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; polis tarafından tutulan tutanağa ve bilirkişi raporuna bir diyeceğinin olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazasında kaza tespit tutanağının gerçeğe uygun tanzim edilip edilmediği, kazanın meydana geldiği yolun bölünmüş olup olmadığı, davacı aracının hızlı olup olmadığı, ayrıca kaza sırasında tapografın ibraz edilip edilmediği, kazanın meydana gelmesindeki kusur durumu ve hasar miktarı hususlarında noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, hasar bedeli tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 25/04/2016 tarihli ölümlü/yaralanmalı trafik kazası tespit tutanağına göre; ………. sevk ve idaresindeki…… plakalı araç ile …………. ‘ın sevk ve idaresindeki ……………. plakalı araçların kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez …………tarihinde … tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin……. tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının …, sigortalanan aracın ………… plakalı ………. olduğu, poliçe limitinin ise 29.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ………… plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Makine Mühendisi bilirkişi ………. havale tarihli raporunda özetle; dava konusu ………. plakalı ticari araçta kaza nedeniyle meydana gelen hasar bedelinin KDV hariç 56.500,00 TL, davalı sürücünün olayda % 25 kusurlu bulunmasına göre davacının karşı taraftan hasar bedeli olarak talep edebileceği miktarın 14.125 TL olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM 9. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, 2017/426 Esas ve 2017/506 Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
………. Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, yukarıda açıklanan miktardan fazla ise, arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir. Söz konusu avans faiz oranı, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı ise yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur(3095 s.y. M. 2/2).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Kusur Tespiti, Bilirkişi Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 25/04/2016 tarihinde sürücü ……….’in sevk ve idaresindeki……plakalı araç ile davalı …………. sevk ve idaresindeki ………… plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …………. ‘un % 25 oranında, davacının maliki olduğu aracın sürücüsü ………… ‘in % 75 oranında kusurlu oldukları, her ne kadar davacı vekili kusur ve hasar yönünden rapora itiraz etmiş ise de, trafik kazasının kontrolsüz 4 kollu kavşakta meydana geldiği, bu durumun davacı tarafça sunulan kaza yeri fotoğrafları ile bilirkişinin raporuna koyduğu fotoğraf ve trafik kazası tespit tutanağı ile sabit olduğu, davacının maliki olduğu araç sürücüsünün kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması ve gidiş istikametine göre sağında kalan araca geçiş önceliği vermemesi nedeniyle % 75 oranında atfedilen kusurun somut olaya uygun olduğu, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişisi raporuna göre davacının 14.125,00 TL hasar bedeli zararının bulunduğu, hasar bedelinin ekspertiz raporu ili uyumlu olmasına karşı farkın eksper raporunda amortisman ve eksper indiriminin nazara alınmamasından kaynaklandığı, davalı sürücü’nün davacı tarafın zararından haksız fiil hükümlerine göre, ………plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı … şirketinin davacı tarafın zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre, davalı işleten/malik’in ise davacı tarafın zararından, sürücü kusuru ve araçtaki bir bozukluğun birlikte kazaya neden olmuş olmaları ve kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini iddia ve ispat edilmediğinden KTK 85/1-4 ve 86. maddelerine göre işleten olarak kusursuz sorumluluk esaslarına göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davacının faiz talebinde ne tür faiz talep ettiğini belirtmemiş olması nedeniyle davaya konu tazminata yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı sürücü ve araç maliki yönünden temerrütün haksız fiil tarihi itibari ile gerçekleştiği, davalı … şirketi yönünden ise dosya kapsamı itibari ile her ne kadar başvuru tarihi belirgin olmasa da davalı … şirketince yaptırılan ekspertiz rapor tarihi olan 02/05/2016 tarihinin başvuru tarihi olarak kabul edilerek 11/05/2016 tarihinin davalı … şirketi yönünden temerrütün oluştuğu tarih olarak kabul edilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Hasar bedeli tazminatı 14.125,00 TL’nin davalılar ……….. ve … yönünden kaza tarihi olan 21/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 11/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sorumlu olduğu miktar kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Başlangıçta peşin olarak alınan 170,78 TL harç ile ıslah sonrası yatırılan 70,50 harcın alınması gerekli olan 964,87 TL harçtan mahsubu ile bakiye 723,59 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafça yapılan yargılama sırasında yapılan 170,78 TL peşin harç, 70,50 TL ıslah harcı, 360,20 posta ve tebligat masrafı ve 700,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.301,48 TL yargılama masrafının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6- HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … ve davalı … ……… yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.