Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/661 E. 2018/332 K. 27.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2016/661
KARAR NO : 2018/332

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/06/2016
KARAR TARİHİ : 27/03/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 02/06/2016 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; 03/10/2015 günü…… yönetimindeki …. isimli şahsa ait …… plakalı çekici ve ……… plakalı dorsenin kayarak ölen … ‘ın içinde yolcu olduğu …….. plakalı minibüse çarparak … ‘ın ölümüne neden olduğunu, tutanağı göre sürücü……. ‘ın aracının hızını yol ve hava şartlarına göre ayarlamaması nedeniyle asli kusurlu olduğunu, ceza soruşturmasının ….. Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/773 soruşturma sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, aracın ZMMS poliçesinin ……. nolu poliçe ile davalı şirketin temin ettiğini, … ‘ın ölümü ile babası … ve kardeşi … ‘ın destekten yoksun kaldıklarını, ölenin hayatı boyunca kardeşine aylık ortalama 400,00 TL yardım ettiğini, 30/06/2015 tarihinde …. Kaplama işinde kurs bitirme belgesi aldığını, aylık gelirinin 2.500,00 – 3.000,00 TL arasında olduğunu, bordroda gelirin düşük gösterildiğini beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile babası … için 1.000,00 TL ve kardeşi … için 1.000,00 TL olmak üzere 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan ticari faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 31/08/2016 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 21/12/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile; davasını 12.693,79 TL ıslah ederek 13.693,79 TL’ye yükseltmiştir.
Islah dilekçesi usulüne uygun olarak davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 27/03/2018 tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 20/07/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazaya karışan …… plakalı aracın müvekkili şirkete ZMMS sigorta poliçesi ile 15/04/2015-2016 tarihleri arası sigortalı olduğunu, kusur oranında sorumlu olduklarını, davacı şirketin poliçe limitinin 290.000,00 TL olduğunu, davalı şirket tarafından uzman aktüer bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda 07/04/2016 tarihinde 28.997,07 TL ödeme yapıldığını, bu nedenle müvekkilinin tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, ticari avans faizinin yerinde olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekiline, cevaba cevap dilekçesi tebliğ edilmiş ancak, davalı vekili ikinci (2.) cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı vekiline sözlü yargılama ve karar duruşma gün ve saatini bildirir davetiye usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak davalı vekili karar duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeni ile davacıların mütevaffanın desteğinden yoksun kalıp kalmadığının ve kusur oranları ile yapılan ödemenin gerçek zararı karşılayıp karşılamadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Kartal ……. Noterliği ‘nin 24/02/2016 tarih ve 04394 yevmiye sayılı veraset ilamı incelendiğinde, davacı … ‘ın desteğin babası, davacı … ‘ın desteğin kardeşi olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ……. tarihli ölümlü/yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; ….. ‘in sevk ve idaresindeki ……. plakalı araç ile …. sevk ve idaresindeki…… ……… plakalı araçların kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 15/04/2015 tarihinde………. tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 15/04/2015-2016 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ………., sigortalanan aracın…………….. plakalı çekici, poliçe limitinin ise 290.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan … plakalı çekici ile …. plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde;…….. adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Makine Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı Bilirkişisinin heyet halinde sunduğu 01/11/2017 havale tarihli raporunda özetle; dava konusu olayda davalı … şirketine sigortalı …………… plakalı araç sürücüsü ……. ‘ın % 100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, olaya karışan plakalı araç sürücüsü ….. ‘ın ise olayda kusursuz olduğu, davacıların murisi … ‘ın olayda kusursuz olduğunu, tazminat ödeme tarihi olan 2704/2016 tarihi itibariyle hesaplanan 35.914,98 TL tazminat ile sigorta şirketi tarafından ödenen 28.997,07 TL tazminat tutarı arasında 6.917,91 TL( %13,3 oranında) fark olduğunun tespit edildiğini, ödenen meblağ ile hesaplanan zarar arasında açık nispetsizlik tespit edildiğini, yeni tazminat hesaplanması ve hesaplanan tazminattan tenzil edilmesi gerektiği sonucuna varıldığı, rapor tanzim tarihi olan 01/11/2017 tarihi itibariyle hesaplanan müteveffanın babası … ‘ın destekten yoksun kalma tazminatınının 46.644,79 TL, ödenebilecek ek tazminat tutarının 13.693,79 TL olduğunu, yerleşik göz önünde bulundurulduğunda kaza tarihinde 41 yaşında olan ve kardeşinin destekliğini talep eden davacının tazminat hesabının yapılabilmesi için fiili destekliğin ispatinin gerektiğini, yasal bakım zorunluluğu altında bulunmayan reşit kardeşi … ‘ın kardeşinin ölmeden önce kendisine devamlı ve düzenli olarak ne miktarda ve ne şekilde baktığını ispat etmesi gerektiği ve fiili destekliğin ispatının davacıya düştüğünü, dosyanın mevcut durumu itibariyle buna ilişkin bilgi yer almadığını, davacıların 6098 sayılı TBK’nun 53/3 md.si uyarınca destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddinin gerektiğini, kaza tarihi itibariyle poliçe limitinin kişi başına ölüm tazminatının 290.000,00 TL olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi kurulu raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmişse; cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar uğranılan zararlar olarak kabul edilir.(TBK Madde: 53)
Destekten yoksun kalma zararları, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.(TBK Madde: 55/1)
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM 9. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, 2017/426 Esas ve 2017/506 Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
Davacı tarafın, ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir. (HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı ilamları)
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, Nüfus Kaydı, Veraset ilamı, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, …… müzekkeresi, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Kusur Tespiti, Ceza/Soruşturma Dosyası, Emsal Ücret Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 03/10/2015 tarihinde sürücü …………’ın sevk ve idaresindeki ………… plakalı araç ile sürücü ………’ın sevk ve idaresindeki …… plakalı aracın karıştığı ölümlü trafik kazası meydana geldiği, kazada ………… plakalı araçta yolcu olarak bulunan destek … ‘ın vefat ettiği, kazanın meydana gelmesinde sürücü …..’ın % 100 oranında kusurlu olduğu, diğer araç sürücüsü ile destek … ‘ın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacılar … ‘ın müteveffa/desteğin babası, … ‘ın ise müteveffa/desteğin kardeşi olduğu, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinden önce yürürlükte bulunan Genel Şartların uygulanması gerektiği, davadan önce davalı … şirketi tarafından … ‘a 27/04/2016 tarihinde 28.997,07 TL ödeme yapıldığı, hesaplanacak tazminattan ödenen miktarın güncellenmiş tutarının indirilmesi gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporuna göre davacı … ‘ın 13.693,79 TL destekten yoksun kalması nedeniyle zarara uğradığı,……. plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı … şirketinin davacı tarafın maddi zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre, sorumlu olduğu, buna karşın davacı … yönünden müteveffanın fiili destekliği ispatlanamadığından davacı … yönünden davanın reddinin gerektiği, davacı … ‘ın zararının haksız fiilden doğmuş olması nedeni ile tazminat alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı … şirketi yönünden dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren faiz talep edildiği, ıslah dilekçesinde ise kaza tarihinden itibaren faiz talep edildiği, ancak ıslahta ıslah tarihine kadar işlemiş faiz tutarı tespit edilerek bu miktarın harçlandırılmadığı, bu nedenle faiz başlangıç tarihi itibariyle usulüne uygun bir ıslah bulunmadığı ve alacağa dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından açılan davanın REDDİNE, davacı … tarafından açılan davanın KABULÜNE,
2-Destekten yoksun kalma tazminatı davası bakiyesi olan 13.693,79 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olduğu miktar kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile davalıdan alınarak davacı … ‘a verilmesine,
3- Başlangıçta peşin olarak alınan 29,20 TL harç ile ıslah sonrası yatırılan 43,35 TL harcın, alınması gerekli olan 935,42 TL harçtan mahsubu ile bakiye 862,87 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
4- Davacı … ‘ın yargılama sırasında yapmış olduğu 29,20 TL peşin harç, 43,35 TL ıslah harcı, 251,80 TL tebligat ve posta gideri, (700×2) 1.400,00 TL bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 1.724,35 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacı … ‘a verilmesine,
5-Davacı … yönünden yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı … yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ……… uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı … ‘a verilmesine,
7- Davacı … ‘ın davası yönünden davalı … şirketi yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …….. uyarınca 1.000,00 TL avukatlık ücretinin … ‘tan alınarak davalıya verilmesine,
8- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.