Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/58 E. 2021/899 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/58
KARAR NO: 2021/899
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 19/01/2016
KARAR TARİHİ: 16/12/2021
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu — havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle: — tarihinde sürücü — sevk ve idaresindeki mülkiyeti— diğer davalı — —- seyir halinde iken trafik kuralarına uymayıp tedbirsiz ve dikkatsizce araba kullanarak ters istikamete girmek suretiyle şeride tecavüz ederek —- bulunduğu tarafa geçmek üzere orta refüjden yeşil ışığın kendisine yanması sonucu adımını atan, müvekkili —- çarparak ayağının üzerinden geçmek suretiyle ağır bir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, ceza yargılamasının —– duruşmasında ikrar edildiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün % 100 oranında tam ve asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunun ceza davasında yapılan keşif soncu düzenlenen rapor ile tespit edildiğini, araca sahibi —– ise işleten sıfatıyla hem kusur hemde kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkilinin kaza sebebiyle hem maddi hemde manevi zarar gördüğünü, müvekkilinin bütün masraflarının muhataplar tarafından karşılanması gerektiğini, aradan —–geçmiş olmasına rağmen tedavisinin tamamlanamadığı gibi ömür boyu da iyileşmesinin mümkün olmadığını, kaza nedeniyle müvekkilinin ayağının kırık olması sebebiyle ayağa hiç kalkamadığını, alçının alınmasından sonra kendisine ayağının hiçbir zaman eskisi gibi olmayacağının söylendiğini, kaza sonrası yaşadıkları ve çektiği acıların müvekkilinin ruhunda derin ve unutulmaz izler bıraktığını, ayakta duramadığı için bir kadın olarak evin en önemli ihtiyaçlarından olan yemek dahi yapamadığını, kaza nedeniyle sigorta şirketinin poliçe limitleri ile sınırlı istekte bulunulduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili için şimdilik — maddi tazminatın—– olay tarihinden başlayarak yasal faizi ile birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılardan tahsiline, maluliyet oranı belli olmadığından manevi tazminat davası açma hakkının saklı tutulmasına, —- dava tarihinden diğer davalılar yönünden olay tarihinden başlayarak yasal faizi ile birlikte ortaklaşa ve zincirleme olarak davalılardan tahsiline, manevi tazminatın poliçe limiti kapsamında olmaması halinde —– sorumluluğunun sadece maddi tazminatlar yönünden sigortalıların kusuru oranı ile poliçe limitleri ile sınırlı ancak tüm ferileri ile sorumlu tutulmasına, yargılama gidei ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
CEVAP :
Davalı —- vekili mahkememize sunduğu — tarihli cevap dilekçesinde özetle: davaya konu—— sigortalı bulunduğunu, dava konusu zararlara ilişkin sorumluluklarının poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın araç sürücüsüne raci kusuru ve zararı kanıtlaması gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkili şirketin sorumluluk kabul etmeyeceğini, dava konusu olayda davacının kalıcı bir sakatlığının olup olmadığının ispatlanması gerektiğini, dava konusu kaza tarihi olan —— tarihinde meydana gelen kazadan henüz —- geçmeden davacı vekilinin maluliyet iddialarının reddinin gerektiğini, kaza nedeniyle davacının geçici iş göremezlik giderlerinden ve hem geçici hem kalıcı iş göremezlik dönemlerine ait tedavi ile bakıcı giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, talep edilen kazanç kaybı zararının dolaylı zarar olması ve sigorta poliçesi kapsamında olmaması nedeniyle müvekkili şirketten istenmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin üçüncü kişilere vermiş olduğu dolaylı zararlardan sorumlu olmadığını, davacının taleplerinin dolaylı zarar olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya karışan aracın müvekkili şirkete —– sigortalı olduğunu, manevi zararlardan sorumlu olmadığını, davacı yanın müvekkili şirketten kaza tarihinden itibaren faiz talep etmesinin haksız olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- mahkememize sunduğu — cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, bu durumun —– müvekkilimin vermiş olduğu ifadeyle de kanıtlandığını, müvekkilinin davacı —kadar götürdüğünü, o esnada davacının, kimliğinin üzerinde olmadığını söylemiş ve kimliğin evinden alınmasını istediğini, müvekkilinin de davacı yanın vermiş olduğu ev adresine giderek davacının kimliğini almak için hastaneden ayrıldığını, ancak eve gittiğinde evde kimseyi bulamadığını, bunun üzerine tekrar hastaneye döndüğünü, bu seferde hastanede ifadesi alınmak üzere polisler tarafından götürüldüğünü, anlaşılacağı üzere müvekkil davacı —- yetiştirdiğini, kendisiyle olağanüstü bir çaba sarfederek ilgilendiğini, ayrıca müvekkilinin babasıyla birlikte defalarca gerek hastaneye giderek gerekse de davacı yanın oğlunu arayarak kendilerine ulaşmış ve bir ihtiyaçları olup olmadığını, yapabilecekleri bir şey olup olmadığını sorduğunu, ceza davasında vermiş olduğu ifadede de oldukça samimi beyanalarda bulunduğunu, davacı yanın bu kadar süre geçmesinin ardından tazminat davası açması tarafımızdan iyi niyetli olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının daimi sakatlığı iddiasının kabul görmediğini, bu durumun ilgili yönetmelik gereği de belirli sürelere tabi olduğunu, süreler dahi geçmeden, henüz tedavi süreci tamamlanmadan ve geçerli bir sağlık kurul raporu olmadan sadece beyanlara dayalı iddialar kesinlikle kabul edilemez olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı yan dilekçesinde müvekkilinin yapmış olduğu masrafların birçoğunun mahiyetleri itibariyla faturalandırılamadığını belirtmiş ve devamla haksız eylem sonucu zarar gören kişi tüm zararlarını talep edebilir dediğini, yerleşik yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere faturalandırılmayan iddiaya dayalı masrafların müvekkilime yükletilmesi hem hukuka hem de hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, tüm masraf ve tazminat taleplerinin müvekkilime yükletilmesi söz konusu olmadığını belirterek hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına talep etmiştir.
DELİLLER :
——-

—-
——

—-sayılı yazı cevabı ve ekindeki davacı tarafa ait ekonomik ve sosyal araştırma tutanağı,
— yazı cevabı ekinde gönderilen —
—- sayılı yazı cevabı ve ekindeki davalı —
——-
—- yazı cevabı,
—- kusur raporu,
—–davacı hakkındaki maluliyet raporu,
—- maluliyet raporu,
—- tarih ve karar sayılı maluliyet raporu,
—— hesap raporu,
—- tarihli heyet raporu,
-Islah dilekçesi,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, —- tarihli trafik kazası nedeniyle haksız fiile dayalı olarak cismani zarara istinaden açılan maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu tarfik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalıların zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı hususlarındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Mahkememizce — tarihli ara karar ile aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosya — tarihinde bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi — tarihinde raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
—- bilirkişi mahkememize sunduğu — tarihli raporunda sonuç olarak; —- hesaplama yapıldığı, davalı —- dava dışı — herhangi bir ödeme yapılmadığı görüldüğü, davacının — bu açıdan bir tenzil yapılmadığı, davacı —olduğu, davacı —- olduğu, tedavi giderlerinin hesaplanması konusunda uzman doktor bilirkişiden rapor aldırılmasının gerektiğini beyan ve rapor etmiştir.
Mahkememizin — tarihli ara kararı ile dosyanın daha önce rapor sunan aktüerya uzmanı ve yeni seçilecek bir uzman doktor bilirkişiye tevdii ile ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosya — tarihinde bilirkişi heyetine teslim edilmiş, bilirkişi heyeti — tarihinde raporunu ibraz etmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
—tarihli raporunda özetle: Davacının belgeli tedavi giderlerinin —-oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, toplam tedavi giderlerinin — olduğu beyan ve rapor edilmiştir.
Davacı vekili—-olarak ıslah etmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan — uzmanı bilirkişi heyeti raporu dayanak yapılarak;
— tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında davacı yaya —- yaralandığı,
—- raporuna göre; kazanın meydana gelmesinde davalı—- şirketine kaza tarihinde —davalı — maliki ve işleteni olduğu,— %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya —- kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığının rapor ve mütalaa edildiği,
— maluliyet raporuna göre;— tarihinde geçirmiş oldu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan —meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme —- olay tarihinden itibaren — aya kadar uzayabileceği, geçici iş göremezlik dönemi boyunca başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç olmadığının rapor ve mütalaa edildiği,
Aktüer bilirkişinin ——- aldırılan kusur raporuna göre davacı yayanın kusursuz olduğunun kabulü ile kaza tarihinde yürürlükte bulunan—- düzenlenen maluliyet raporu, davacının kazanç durumu değerlendirilerek —- kullanılarak —- göre yapılan hesaplama yapıldığı, davalı —- davacıya geçici veya sürekli iş göremezlik ödemesi yapılmadığı, davacının zararından yapılan ödeme kaynaklı her hangi bir indirim söz konusu olmadığı, davacı —- hesaplanan geçici iş göremezlik zararının — olduğu, davacı—hesaplanan sürekli iş göremezlik zararının — olduğu,
Doktor bilirkişinin tedavi giderlerine yönelik — tarihli raporuna göre; davacı —- belgeli tedavi giderleri toplamının — olduğu, davacı — belgesiz tedavi giderleri toplamının — olabileceğinin bildirildiği,
Davacı yaya — tarihli trafik kazası neticesinde yaralanması nedeniyle uğramış olduğu maddi zararından; davalılardan — plakalı araç sürücüsü olarak haksız fiil nedeniyle sorumlu olduğu, davalılardan —kaza tarihinde — maddesi gereğince araç sürücüsü — oranında sorumlu olduğu, davalılardan—- sayılı aracın kaza tarihinde—- kaza tarihi olan—- plakalı araç sürücüsü davalı — kusuru oranında, kaza tarihinde cari — sınırlı olmak kaydı ile müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları,
Davacı yaya —- tarihli trafik kazası neticesinde yaralanması nedeniyle uğramış olduğu maddi zararından davalılardan—- plakalı aracın maliki ve işleteni olmaları nedeniyle kaza tarihi olan — tarihinden itibaren, davalı — ise dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu oldukları anlaşılmakla davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Davanın KABULÜ ile,
Talep arttırım dilekçesi ile arttırılan— sürekli iş göremezlik zararı ve — toplam tedavi gideri masrafı olmak üzere toplam — davalılar — tarihinden itibaren, davalı — yönünden ise kaza tarihinde cari — poliçesi bulunmak kaydı ile dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 29,20 TL harcın ıslah/tamamlama harcı 1.472,80 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 5.959,51 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4.457,51 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 29,20 TL, peşin harç 29,20 TL, ıslah/tamamlama harcı 1.472,80 TL ile birlikte, posta ve tebligat gideri 673,50 TL, bilirkişi ücretleri 1.400,00 TL, ——- olmak üzere toplam 7.252,70 TL yargılama masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 12.141,49 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa, artan delil avansının yatıran davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——— Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/12/2021