Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/319 E. 2018/188 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/319 Esas
KARAR NO : 2018/188

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalı şirket davalı müvekkil hakkında İstanbul Anadolu ……. İcra Müdürlüğü’nün 2015/26323 Esas sayılı dosyası aracılığıyla toplam tutarı 450.000,00 TL olan bonolar için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığını, söz konusu takibe müvekkil şirket sahte bonoları kabul etmediğini ve suç duyurusunda bulunacağını belirterek itiraz ettiğini, davalı şirket tarafından her ne şekilde ele geçirildiği bilinmeyen ve müvekkilin imzası taklit edilerek takibe konu edilen toplam tutarı 450.000,00 TL tutarındaki bonolar altındaki imzanın müvekkile ait olmadığını, müvekkilin davalı şirkete bu yönde bir borcu bulunmadığını, takip konusu bonolar altındaki imzaların hiçbir şekilde müvekkile ait olmadığını, nitekim söz konusu bonolar hakkında ………. Cumhuriyet Başsavcılğıına 2016/43629 ve 2016/42110 numaralı dosyalar aracılığıyla suç duyurusunda bulunulduğunu, tüm bu sebeplerle borçlu olmadığının tespitine , ayrıca davalının sahte senetler aracılığıyla yaptığı takip müvekkilin ticari hayatını olumsuz yönde etkilediğini, telafisi imkansız zararlar doğuracağını, tüm bu sebeplerle davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü 2015/26323 Esas sayılı dosyasına konu toplam tutarı 450.000,00 TL olan 5 adet senedin altındaki imzalardan giçbirinin kendisine ait olmadığını, davalı müvekkiline de hiçbir borçları bulunmadığını ileri sürerek menfi tespit davası açtığını, davacının davasının haksız olduğunu, müvekkilinin piyasada saygın bir firma olduğunu, davacı ile arasında imzalanan ………………. Sözleşmesi ile müvekkilinin ………….ilçesi …………. içerisinde bulunan ………Otel isimli inşaatın zayıf akım sisteminin temini, yerine montakı işini kurdaki değişikliğin fiyata yansıtılması kaydı ile 1.275.000,00 TL + KDV bedelle yüklendiğini davacı tarafın içine düştüğü ekonomik sıkıntı nedeniyle davaı ne sözleşme hükümlerine uygun olarak müvekkiline vermesi gereken çekleri süresinde ödemiş nede verdiği çekleri ödemediğini, davacının kusurundan kaynaklanan nedenlerle işin bitirilmesinin geciktiğini, ancak müvekkilinin özvarlığı’nı kullanarak söz konusu işi %100 oranında bitirerek davacıya teslim ettiğini ve sözleşmesel yükümlülüğünü ifa ettiğini, davacının borcuna mahsuben vermiş olduğu……….Bankası ……. Şubesi’ne ait …….numaralı 250.000,00 TL bedelli çek ile cari hesaptan kaynaklanan 388.143,06 TL lik açık hesap borç ödenmeyince Kartal ……… Noterliği 14/11/2014 tarih ……. yevmiye sayılı ihtarı ile karşılıksız çıkan çekin ve cari hesap bakiyesinin ödenmesi için ihtarname gönderidiğini bu ihtarnamenin davacının temerrüde düştüğünü kanıtladığını, davacı tarafın borcunu ödememek için ……… Mahkemesi 2015/75 Esas sayılı dosyası ile İflasın Ertelenmesi davası açtığını ve davacının iflas erteleme tedbir kararı aldığını, davacı tarafın müvekkiline ne de diğer yüklenicilere hiçbir ödeme yapmadığını ve verdiği çeklerin de karşılıksız çıktığını, davacının dava konusu senetleri müvekkiline borcuna karşılık verdiği fotokopisi sunulu……….. Ostim Şubesi ……….. vadeli…………. numaralı 200.000,00 TL bedelli çek karşılıksız çıkınca dava dışı bankada bulunan 120.000,00 TL lik parasına bloke konulduğunu, davacının gönderdiği mailde şirket yetkilisi …’ün ……… TL karşılıksız çıkan çekin iade edilmesi halinde ……. vade tarihli …… TL, …… vade tarihli ………. TL ………. vade tarihli ………. TL ………. vade tarihli ……… TL, ………. vade tarihli ……… TL lik toplamda …… TL tutarındaki senetleri vermeyi önerdiğini tarafların daha sonra bu senetlere …………. vade tarihli …….. TL değerinde bir senet daha eklemeyi kararlaştırdığını, davacının dava konusu senetleri ödemediğini, bunun üzerine bir kısım çekler yönünden İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü ……… Esas sayılı dosyası ile takibe konlduğunu bir kısım çekler yönünden ise de Ankara…….. İcra Müdürlüğü ………. Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine girişildiğini ancak davacının Ankara …….. İcra Hukuk Mahkemesinde 2015/1309 Esas sayılı davası ile imza inkarında bulunduğunu, davacının dava konusu senetlerden dolayı borçlu olduğu 16/04/2015 tarihli hesap mutabakat mektubu ve mektupla uyumlu sunulu cari hesap ekstresi de kanıtladığını belirtmiş olmakla davacının davasının reddini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü’nün 2015/26323 E sayılı takip dosyasına dayanak yapılan toplamda 450.000,00 TL bedelli 5 adet bonodaki imzaların sahteliğinden bahisle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, İİK’nun 72 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
İstanbul Anadolu…icra Müdürlüğü’nün 2015/26323 E sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde; davaya konu edilen davalı …’nin alacaklısı, davacı …….. ……… A.Ş’nin borçlusu, …’ün aval vereni olduğu……… düzenleme tarihli ……… vadeli …….. TL bedelli, ………. vadeli …….. TL bedelli, ……. vadeli …… TL bedelli, ………… vadeli ………. TL bedelli, ………. vadeli …….. TL bedelli bonolara dayanılarak takip başlatıldığı, davacı şirket ve bonolarda aval veren tarafından İstanbul Anadolu ………….. İcra Hukuk Mahkemesine itiraz yolu ile başvurarak icra takibine dayanak bonolar nedeni ile takip yapılan İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü’nün yetkisiz olduğunu belirterek yetki itirazında bulundukları, ayrıca bonolar üzerindeki imzanın şirket yetkilisi …’e ait olmadığını, bu hususta yapılacak imza incelemesi sonucunda durumun ortaya çıkacağını belirterek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece yapılan yargılama sonucunda; …………… K sayılı kararı ile davacının yetkiye itirazının kabulüne, kararın kesinleşmesi sonunda takip dosyasının yetkili…………… İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesine, diğer itirazlar hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafından …………….CBS’ye ilgili bonolar nedeni ile suç duyurusunda bulunulduğu, …………… CBS tarafından 2016/43629 Soruşturma sayılı evrakı ile soruşturma yürütüldüğü, dosyamız davalısı şirket yetkilisinin aynı senetlerin kendilerine alacaklarına karşılık teslim edildiğini, senetleri tahsil ve takibe koyduklarında imzaya itirazla karşılaştıklarını oysa senetlerin yakınıcının yetkilisi olduğu şirket (davacı şirket) tarafından verildiğini iddia ederek vekili aracılığı ile şikayette bulunduğu, bu şikayet nedeni ile de …………… CBS’nin 24110 Soruşturma sayılı evrakı ile soruşturma açıldığı, her iki soruşturma arasındaki bağlantı nedeni ile soruşturma evraklarının birleştirilerek soruşturmanın ………….. sayılı soruşturma dosyası üzerinden yürütüldüğü, soruşturma sonucunda; “…belgede sahtecilik suçunda suçun oluşması için salt imzanın belgeyi düzenleyen kişiye ait olmamasının yeterli olmayıp, yerleşik ………… uygulamasına göre belgede sahtecilik suçunda imzanın gerçek olup olmadığının araştırılması ile yetinilmeyip, belgenin düzenleniş biçimine, belgenin alacaklı gözüken kişinin eline geçiş şekline yönelik geniş bir soruşturma yapılması gerektiği, her ne kadar Ankara …….. İcra ……….. Merci Hakimliği’nin …………. E sayılı dosyası ile yapılan yargılamada, takibe konu senet üzerindeki imzanın yakınıcı …’e ve şirketin diğer yetkilisi …’e ait olmadığı yönünde bilirkişi raporu mevcut ise de, bu incelemenin ” şekli” bir inceleme olduğu, senet üzerindeki imzaların …’e ve şirketin diğer yetkilisi …’e ait olmamasının, senetlerin yakınıcının (davacı şirketin) iradesi dışında ve şüpheli (davalı şirket) tarafından oluşturulduğu anlamına gelemeyeceği, savunmaya göre karşılıksız çıktığı iddia edilen çekin iadesi sırasında varılan mutabakat sonucunda …………………’un (davacı şirketin çalışanı)karşılıksız çeki alırken yakınma konusu senetleri verdiği, her ne kadar tanık şüpheliye yakınma konusu senetleri vermediğini ifade etmiş ise de, taraflar arasındaki 20/04/2015 tarihli mutabakata göre muhasebe kayıtlarında 550.000,00 TL lik senet şüphelinin (davalı şirket) alacağında yer aldığı gibi yakınıcının (davacı şirket ) karşılıksız çıkan ve karşılıksızlığını kabul ettiği ………… TL lik çek yerine ne tür bir ödeme yaptığını göstermesi gerektiği, yine yanların muhasebe birimleri tarafından yapılan görüşmeye ilişkin elektronik posta çıktısının da sahteliği iddia olunan senetlerin yakınıcı (davacı şirket) tarafından verildiğini gösterdiği, son olarak yakınıcı (davacı şirket) tarafından ………… Hukuk Mahkemesinde açılan ve yanlar arasındaki alacak borç tespitine ilişkin ……… E sayılı davada yaptırılan bilirkişi incelemesinde; yanların birbirlerine borç ve ödemelerini değerlendiren bilirkişi raporunda sahteliği iddia olunan toplam 550.000,00 TL lik senedin yakınıcı (davacı şirket) tarafından yapılan ödeme kısmında yer aldığı ve bu bilirkişi raporuna yakınıcı (davacı şirket ) tarafından itiraz edilmediği, bunların sonucunda şüphelinin (davalı şirket yetkilisinin) yakınıcı yerine sahte senet düzenlemediği anlaşılmakla; şüpheli (davalı şirket yetkilisi) hakkında yüklenen suçlardan yukarıda açıklanan nedenlerle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına…” karar verildiği yine aynı …………. sayılı soruşturma sonucunda davacı şirket yetkilisi … yönünden yapılan soruşturma sonucunda ise, “… Her ne kadar Ankara ………….İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/1309 E sayılı dosyası ile yapılan yargılamada takibe konu 30/10/2015 vadeli senet üzerindeki imzanın …’e ve …’e ait olmadığı yönünde bilirkişi raporu mevcut ise de bu incelemenin şekli bir inceleme olduğu, senet üzerindeki imzaların …’e ve …’e (davacı şirket yetkilileri) ait olmadığının, senetlerin şüphelinin iradesi dışında ve yakınıcı (davalı şirket) tarafından oluşturulduğu anlamına gelemeyeceği, karşılıksız çıktığı iddia olunan çekin iadesi sırasında, varılan mutabakat sonucunda …………….’un (davacı şirketin çalışanı) karşılıksız çeki alırken yakınma konusu senetleri (davamıza konu senetler) verdiği, her ne kadar tanık yakınma konusu senetleri vermediğini ifade etmiş ise de, yanlar arasındaki ………. tarihli mutabakata göre muhasebe kayıtlarında 550.000,00 TL lik senet yakınıcının (davalı şirketin) alacağında yer aldığı gibi şüphelinin (davacı şirket ) karşılıksız çıkan ve karşılıksızlığını kabul ettiği 200.000,00 TL lik çek yerine ne tür bir ödeme yapıldığını göstermesi gerektiği, yine yanların muhasebe birimleri tarafından yapılan görüşmeye ilişkin elektronik posta çıktısının da sahteliği iddia olunan senetlerin şüpheli (davacı şirket) tarafından verildiğini gösterdiği, son olarak taraflar arasında açılan alacak borç tespitine ilişkin ………… Hukuk Mahkemesinin 2016/83 E sayılı dava dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesinde yanların birbirlerine borç ve ödemelerini değerlendiren bilirkişi raporunda sahteliği iddia olunan toplam 550.000,00 TL senedin şüpheli (davacı şirket) tarafından yapılan ödeme kısmında yer aldığı ve bu bilirkişi raporuna şüpheli (davacı şirket) tarafından itiraz edilmediği, bunların sonucunda şüphelinin (davacı şirket ) senetlerden sorumlu tutulması gerektiği, sahte senetlerin aynı hukuki ilişki kapsamında bir kerede verilmiş olmakla resmi belgede sahtecilik suçunun zincirleme olarak işlendiği, önceki hukuki ilişkiye dayanılarak sonradan hileli hareketi oluşturan sahte belge düzenlenerek verilmesinde dolandırıcılık suçu oluşmayacak ise de senetlerin bir kısmının karşılıksız çıkan çeki de kapsar biçimde verilmiş olmakla dolandırıcılık suçunun oluştuğu, yine birden fazla sahte senet verilmekle bu suçun da zincirleme olarak işlendiğinin kabulü gerektiği, şüpheli hakkında verilmiş hükmün açıklanmasının bırakılması kararının bulunduğu ve şüphelinin yüklenen suçları işlediği tanıklar…………….ın anlatımları, ……….Hukuk Mahkemesi 2016/83 E sayılı ve Ankara …….. İcra Hukuk Mahkemesi 2015/1309 E sayılı dosyalarındaki bilirkişi raporları, elektronik posta çıktıları, senet örneklerinden anlaşılmakla şüphelinin (davacı şirket yetkilisi …’ün) resmi belgede zincirleme sahtecilik suçundan eylemine uyan T.C.Y’nin 204/1 ve 43/1 maddeleri gereğince cezalandırılmasına, şüphelinin (davacı şirket yetkilisi …’ün ) zincirleme dolandırıcılık suçundan eylemine uyan T.C.Y nin 157/1 ve 43/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmasına… Kamu adına talep ve iddia olunur.” gerekçesi ile iddianame düzenlendiği, iddianame uyarınca Ankara ………… Asliye Ceza Mahkemesi 2017/1640 E sayılı dava dosyasında başlatılan yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.
…………. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/83 E sayılı dava dosyasının UYAP üzerinden celbolunarak yapılan incelenmesinde; dosyamız davacısı ……… tarafından dosyamız davalısı … aleyhine açtığı dava ile taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca davalının üzerine düşen yükümlülüğünü sözleşmeye uygun şekilde yerine getirmediğinden bahisle davalının edimine bağlı olarak şartlı verilen kıymetli evrakları ödemediklerinden borçlu olmadıklarının tespitini , icra takiplerinin durdurulmasını talep ettikleri yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında 01/01/2014 tarihli sözleşme uyarınca……….. Otel adlı taşınmaz inşaatının zayıf akım sistemleri temini, yerinde montaj ve aktif olarak teslim edilmesi edimini davalı şirketin üstlendiği ve böylece aralarında ticari ilişki bulunduğu tartışmasız açıktır. Dava dosyamızdaki somut uyuşmazlık ise; işbu ticari ilişki uyarınca davalının elinde bulunan ve İstanbul Anadolu………… İcra Müdürlüğünün 2015/26323 E sayılı takip dosyasına dayanak yapılan yukarıda açık bilgileri yazılı senetlerdeki borçlu imzasının sahte olduğundan bahisle bu senetler nedeni ile davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususuna ilişkin olup, davamızın konusu davacı ile davalının……… Asliye Hukuk Mahkemes, 2016/83 E sayılı dava dosyasına konu edilen ticari ilişkileri uyarınca davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti değildir. Yani davaya konu edilen senetlerdeki imzanın sahteliği hususunda yapılacak inceleme sonucunda mahkememizce verilen nihai hüküm tarafların arasındaki 01/01/2014 tarihli sözleşme ve başkaca ticari ilişki nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ilişkin değildir. Davalı taraf Ankara……… Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1640 E sayılı dava dosyası ile ……. Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/83 E sayılı menfi tespit dava dosyasının sonuçlarının mahkememizce bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir. Yukarıda da izah edildiği gibi davamızın konusu taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile davacının davalıya borcu bulunup bulunmadığı hususu olmayıp sadece bu ilişki sırasında hem ceza mahkemesinde hemde hukuk mahkemesinde veriliş şekli açıklanan senetlerdeki imzaların sahteliğinden bahisle bu senetler nedeni ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğundan tarafların arasındaki ticari ilişkinin sonucunu belirleyecek olan Ankara ………… Asliye Ceza Mahkemesi 2017/1640 E sayılı dava dosyası ile…… Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/83 E sayılı dava dosyasının sonucunun mahkememizce davalı tarafın bekletici mesele yapılması yönündeki savunmasına itibar edilmemiştir.
Dava konusu senetlerdeki imzaların davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığının tespiti yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun denetime elverişli ve bilimsel nitelikli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır. Alınan raporda davaya konu senetlerdeki ……….. A.Ş ve … adına atılmış imzaların şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olan … ile …’e ait olmadığı bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi raporu ve yukarıda ayrıntıları yazılarak tartışılan dava dosyasındaki tüm delillere göre davacının davaya konu edilen bonolardaki imzaların şirket yetkililerine ait olmadığı tespit edildiğinden bu senetler nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespiti şeklinde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçeye göre
1.Davanın KABULÜ ile davacının İstanbul Anadolu …………. İcra Müdürlüğü’nün 2015/26323 Esas sayılı takip dosyasına dayanak yapılan;……. düzenleme tarihli borçlusu davacı …………, aval vereni……….. alacaklısı davalı …………… A.Ş olan …………. ödeme tarihli 100.000,00 TL bedelli ……. TL , …… 100.000,00 TL, ………. 100.000,00 TL bedelli 30/11/2015 ödeme tarihli 50.000,00 TL bedelli senetler yönünden DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE
2.Mahkememizce verilen 08/04/2016 tarihli ihtiyati tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına
3.Davacı tarafın kötü niyet tazminat isteminin yasal koşullar oluşmadığından reddine
4.Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesaplanan 30.739,50 TL’nin peşin olarak yatırılan 7.684,88 TL den mahsubu ile eksik 23.054,62 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
5.Karar tarihinde yürürlükde bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 31.950,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
6.Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL başvurma harcı 7.684,88 TL peşin harç 4,30 TL vekalet harcı 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, 433,20 TL posta giderinden oluşur toplam 10.401,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.