Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1365 E. 2019/77 K. 29.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1365 Esas
KARAR NO : 2019/77

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/12/2016
KARAR TARİHİ : 29/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücü ——– sevk ve idaresindeki—- plakalı aracıyla —– istikametine sol dönüş yaptığı esnada aracının sol ön köşe ve cam kısımlarına —istikametinden gelen plakası tespit edilemeyen ve 3. Şahıslar tarafından kaza yerinden alınan motosiklet sürücüsü ——-çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde ise müvekkil —— ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkilin söz konusu kaza anında motosiklet sürücüsü olup hiçbir kusurunun da bulunmadığını, bu kazanın oluşumunda ——- asli kusurlu olduğu kaza yeri tetkikleri ile trafik kazası tespit tutanağında belirtildiğini, haklı olunan davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili 29/01/2019 tarihli duruşmada davalı taraf ile sulh olduklarını feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zorunlu mali mesuliyet sigortası meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesi gerektiğini, ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sorumluluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davaya konu meydana geldiği iddia edilen kazada kusur durumlarının tespiti için dosyanın ———- Kurumu’na sevk edilmesini talep ettiklerini, işbu rapor temin edildiğinde de görüleceği üzere davaya konu kazanın oluşumunda siogrtalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığını, davaya konu kaza neticesinde zararın oluşmasında davacı yanın ağır kusuru bulunmadığını, davacı kask ve kolluk gibi diğer koruyucu teçhizatları kullanmadan motosiklet ile seyahat etmekte olup bu tutumu neticesinde maluliyetinin ortaya çıktığını, bu hususun zarar ile kaza arasındaki illiyet bağını kopardığını, bu nedenle davanın reddini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili 23/07/2018 tarihli ibraname ve sulh anlaşması başlıklı dilekçesinde davacı ile sulh olunduğunu, sulh anlaşması nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine ve vekalet ücreti yargılama giderlerine hükmedilmemesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Feragat nedeni ile davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 44.40 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 29,20 TL harcın mahsubuna, eksik alınan 15,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Tarafların yargılama sırasında yapmış oldukları giderlerin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4- Talebi olmaması nedeniyle davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzene karşı , gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle dosya üzerinden karar verildi.