Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1322 E. 2019/937 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1322
KARAR NO: 2019/937
DAVA : Sözleşmenin Uyarlanması
DAVA TARİHİ: 14/11/2016
KARAR TARİHİ: 08/10/2019
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu ——- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ———–ortaklığı olarak taraflar arasında adi ortaklık kurulduğunu, maden sahasına ilişkin ticari faaliyet yapıldığını, ortaklığın kullanım alanında bulunan maden sahasının ruhsat sahibinin ——– tüzel kişiliğine ait olduğunu, davalı ile adi ortaklık arasında — tarihli ——-imzalandığını, adi ortaklığın kuruluş sözleşmesinin 9.maddesince ——- ile birlikte müştereken yetki ile müdür olarak atandığını,———aynı zamanda davalı şirket hissedarı olduğunu, davalı şirket hisselerini —— devir ettiğini,——-ulaşılamadığını, bu nedenle adi ortaklığın temsiline ilişkin gerekli işlemlerin yapılamadığını, şirketin iyileşmesinin sağlanabilmesi amacıyla —— Noterliği’nin — Yevmiye nolu —— tarihli ihtarnamesi ile——– üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, bu nedenle şirket işleyişinin sekteye uğradığı belirtilerek ——-müdürlük görevinden azlinin ve yeni müdürün atanmasına ilişkin ortaklık merkezinde—— tarihinde toplantı yapılmak suretiyle davalı şirrkete toplantı davetiyesi gönderildiğini, davacı tarafça toplantıya katılımın sağlanamadığını, müvekkili şirketin gerekli vekaletnamenin verilmemesi sebebiyle —– Noterliği’nin—— yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacı şirkete —– tarihli —— sözleşmesinin 13. Bendine dayanılarak sözleşmenin taraflara yüklediği edimlerin yerine getirilmesinin talep edildiğini, ihtarnamenin davacı şirkete ——- tarihinde tebliğ edildiğini, aynı tarihte davacı şirket hissedarı ve adi ortaklık temsilcisi olan ——–hissesini ——devir ettiğini, davalı——– ulaşılamamış ve görevini yerine getirmemesi nedeniyle ortaklığın layığı ile devam edemeyeceği kanaati ile İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin —— Esas sayılı dosyası ile ortaklığın feshinin talep edildiğini, adi ortaklıkta temsil yetkisinin kuruluş sözleşmesi ile verildiğini, temsilcilerden birinin davalı şirket hisselerini devir etmesi ile birlikte davalı şirket tüzel kişiliği ile adi ortaklığın zarara uğradığını belirterek kuruluş sözleşmesinin 9 ‘uncu maddesine dayanılarak adi ortaklığın kuruluş sözleşmesinin değerlendirilerek adi ortaklığı temsil ve ilzama ilişkin —— yetkili olarak kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili——– tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu ——- havale tarihli beyan dilekçesinde özetle: davacı tarafın şi ortaklığı ile ilgili işlerde sahte imza kullandığını, iş ortaklığının elde ettiği kazancı gizlediğini, dava dışı şirketler ile temsil yetkisini aştığını, müvekkilinin mülkiyetini saklı tutarak ortaklığın hizmetine sunmuş olduğu mal varlığını üçüncü kişilere satmaya çalıştığını, haksız kazanç elde etme çabasına girdiğini, iş ortaklığının devam etmesinin zararın artmasına sebebiyet verdiğini, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin —– Esas sayılı dosyası ile ortaklığın feshine ilişkin dava açıldığını, eldeki davanın bekletici mesele yapılmasına karar verildiğini, adi ortaklık sözleşmesinde taraflar arasında eşitliğin benimsendiğini, davalının kötü niyetli olarak yönetimi fiili olarak ele geçirdiğini, eldeki dava ile durumu hukuki olarak ele geçirme çabasında olduğunu, davacı tarafın temsil yetkisini kötüye kullandığını, davacı tarafça çıkartılan ihtarnamenin kötü niyetli olarak ruhsat alanına çıkarıldığını, ihtarnamelerin kendilerine tebliğ edilmediğini, bu nedenle cevap dahi verilemediğini beyanla haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili —— tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde taraflarca kurulan adi ortaklığın, sözleşmeye göre müşterek temsilcilerinden ——- davalı şirketteki hissesini devretmesi nedeni ile müdürlük görevini yerine getirip getirmediği, davacı şirket temsilcisinin adi ortaklığa tek temsilci olarak atanmasının mümkün olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, sözleşmenin tadili ile adi ortaklığa atanan müdürün değiştirilmesi davasıdır.
DELİLLER :
Dosyada mübrez ——– tarihli Adi Ortaklık Sözleşmes incelendiğinde, ——-.arasında imzalandığı, sözleşme konusu ve amacının ise — —— şirketine ait ——-adresinde bulunan ——— alınmış olan —— ruhsat numaralı ——— tarihli orman izinli maden alanında yürütülecek faaliyetlere ilişkin olduğu ve ortaklık süresinin—– yıl süreli olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez ——- tarihli —— incelendiğinde; taraflarının ——- işletmeci namı ile ——–İşletmecisi olduğu, sözleşme konusunun——–.adına kayıtlı olan ——-erişim numaralı——– sahasındaki işletme alanıyla sınırlı ——- alanında agrega ürtimini ve ürettiği agreganın satış haklarının verilmesine ilişkin olduğu, ayrıca sözleşmede işletmecinin üretim faaliyetlerini kendi yapabileceği gibi tamamını ya da bir kısmını taşeron firmaya verebileceği, ruhsat sahibinin ise saha için işletmeciden başkasına ———- ya da taşeronluk veremeyeceğinin düzenlendiği, sözleşme süresinin —- yıl geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada Mübrez —–. Noterliği’nin —— tarihli —– yevemiye nolu ihtarnamesine göre; Adi Ortaklığın —– tarih ve—– kararı ile; şirket hissedarı —– şirkette mevcut ——- TL değerindeki hissesinin tamamının bütün hak ve yükümlülükleri ile bütün aktifi pasifi ile birlikte şirkete dışarıdan katılan Özgen Duman ‘a
Dosyaya sunulan —–. Noterliği’nin —— tarihli —— yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde, keşidecisinin——muhatabının——.olduğu, ihtarname konusunun ise —– tarihli sözleşmenin 8.maddesindeki tarafların yükümlülükleri bölümünün 13. Fıkrasında belirtilen yükümlülüklerin yerine getrilmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan—— Noterliği’nin ——- tarihli —– yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde, keşidecisinin ——- muhatabının ———-.olduğu, ihtarname konusunun ise —– müdürlük ve vekillik görevlerinden azlinin ve yeni vekilin atanmasına ilişkin olarak——- adresinde —- günü saat — ‘da ortaklar kurul toplantısının yapılacağının bildirilmesine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan—- Noterliği’nin——–yevmiye nolu işlem belgesine ilişkin ——– tarihli ——– kararı incelendiğinde; şirket hissedarı —— şirkette mevcüt ——- TL kıymetindeki hissesinin tamamının bütün hak ve yükümlülükleri ile ve bütün aktifi pasifi ile birlikte şirkete dışarıdan katılan————-. Noterliği’nin ——- yevmiye numarası ile devrederek şirketten ayrıldığı, devrin kabulü ile pay defterine işlenmesine karar verildiği, devir neticesinde— TL hissenin —– TL hissenin—–ait olduğu, şirket ortağı ——- şirketten ayrılması sebebiyle müdürlük görevinin kaldırılması ile temsil ve ilzam yetkisinin iptaline, şirket müdürlüğüne seçilen ——- şirket unvanı altında atacağı münferit imzası ile şirketi her konuda en geniş şekilde 10 yıl süre ile temsil ve ilzama yetkili kılındığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin —— Esas sayılı dosyasından verilen karar incelendiğinde; davacı———-tarafından davalı ——- Kayyım Atanmasına ilişkin davanın —– tarihinde işlemden kaldırılmasına ve —— tarihinde açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın —— tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı tanığı … talimat mahkemesince alınan—–tarihli beyanında; “ben davacı şirkette çalışıyorum, söz konusu madenin ruhsat sahibi —- ——- şirketinindi. Davalı şirketin sahibi —— ile davacı şirketin sahibi—–birlikte maden konusunda anlaştılar,——- adı altında işletilmeye başlandı işletme kısmına davacı şirket bakacaktı bütün masrafları davacı şirket yaptı, üç dört ay kadar çalışmaya başladık büyük firmalar ile anlaşmaya başladık sonra tanımadığımız başka biri geldi burayı ben satın aldım boşaltın, daha sonra Muhammed’e ulaştı evet ben kendi isteğim ile verdim demiş, ancak bu yeri satın aldığını iddia eden kişiler bizi zorla çıkardılar,ben ilk aşamadan beri ——- beyin yanında olduğum için —- yıllık ortaklık anlaşması devam edecekti, —— yıl boyunca işletmesini biz yapacaktık kar ve zararı paylaşılacaktı,bizim arkadaşlarımızdan— kişi maden yerinde ancak bir yıldır satın alan kişiler bizi çalıştırmıyor ruhsat sahibi onlar gözüküyor bizim bütün izinlerimiz iptal ettirdiler, ayrıca bizim makinelirimiz orda bir yıl boyunca çalışmadığı için büyük hasarlar görmüştür bedelinin çok çok altında satışa çıkarmak zorunda kaldık, davalı şirket yetkilisi———– ilk zamanlar geliyordu sonra kayboldu bir süre sonra bu tanımadığımız madeni satın alan kişiler geldi,——— arasında hiçbir problem yoktu…”şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … talimat mahkemesince alınan ——– tarihli beyanında; “ben davacı şirkette ——- yılında üç dört ay kadar bir süre çalıştım, benim çalıştığım dönemde davalı —— ile ortaklık anlaşmaları oldu, daha sonra sebebini bilmediğim olaylardan dolayı anlaşmazlıklar meydana geldi, hatta bir keresinde davalı şirketin sahibi ——– idari büro kısmını kitlediğini biliyorum, kimse oralara girememiştir, davalı şirket sahibinin hissesini üçüncü bir kişiye devrettiğini biliyorum, ben bu devirden sonra şirketten ayrıldım, tahminimce Muhammed’in devir amacı davacı —- şirketinin ortaklıktan ayrılması için olduğunu tahmin ediyorum, bu benim görüşüm. Davalı şirketin hissesini devrettiği dönemde madende çalışma olmadı, madene sürekli birileri gelip gidiyordu, o sırada jandarma aranıyordu, rahat bir çalışma olmadı,…”şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … talimat mahkemesince alınan —– tarihli beyanında; “ben taraflar arasında ortak çalışma yapılırken—– yılının başından —- yılının sonuna kadar tarafların ortak işlerine ilişkin olarak satın alma sorumlusu olarak çalıştım. Ben bu işte çalışırken taraflar arasında Adi ortaklık bulunduğunu duymuştum. Taraflar maden sahasında ortak iş yapıyordu bende zaman zaman bu maden sahasına gidip geldim. Bu maden sahasının ruhsat sahibinin kim olduğu hakkında kesin bir bilgim yoktur. Ancak ruhsat sahibinin taraflar arasındaki adi ortaklık olduğunu zannediyorum. Benim çalıştığım dönemde ben patron olarak—– ile muhatap oluyordum. Bu nedenle —– adi ortaklığın temsilcisi olduğunu zannediyorum, ayrıca ben adi ortaklıkta birkaç kez —– isimli kişiyi de gördüm ancak soyadını hatırlamıyorum. Bu kişininde davalının sahiplerinden biri olduğunu zannediyorum. Benim——isimli kişinin yetkili temsilci olup olmadığı hakkında bir bilgim yoktur.——- isimli kişinin hisselerini devredip devretmediği hakkında bir bilgim yoktur. Ben taraflar arasındaki adi ortaklıkta çalışırken taraflar arasında sorun olduğunu, bu nedenle doğrudan görüşemediklerini , araya aracı koyarak görüştüklerini ve —-isimli kişiye——-ulaşamadığını ben etraftaki konuşmalardan duyuyordum. Ancak —— isimli kişinin temsil görevini yerine getirip getirmediğini kesin olarak bilmiyorum…”şeklinde beyanda bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yönetim, sözleşme veya kararla yalnızca bir veya birden çok ortağa ya da üçüncü bir kişiye bırakılmış olmadıkça, bütün ortaklar ortaklığı yönetme hakkına sahiptir.(TBK m.625/1)
Ortaklık, ortakların tümü veya birkaçı tarafından yönetilmekte ise, bunlardan her biri, diğerleri katılmaksızın işlem yapabilir; ancak ortaklığı yönetmeye yetkili olan her ortak, tamamlanmasından önce işleme itiraz etmek suretiyle, bu işlemin yapılmasını engelleyebilir.(TBK m.625/2)
Ortaklığa genel yetkili bir temsilci atanması ve ortaklığın olağan dışı işlerinin yürütülmesi için, bütün ortakların oybirliği gereklidir. Ancak, gecikmesinde sakınca olan hâllerde, bu konuda yönetici ortaklardan her biri yetkilidir.(TBK m.625/3)
Kendisine yönetim görevi verilen ortağın, ortaklığı veya bütün ortakları üçüncü kişilere karşı temsil etme yetkisi var sayılır. Ancak, temsil yetkisine sahip yönetici ortağın yapacağı önemli tasarruf işlemlerine ilişkin yetkinin, bütün ortakların oybirliğiyle verilmiş olması ve yetki belgesinde bu hususun açıkça belirtilmiş olması şarttır. (TBK m.637/3)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, rödovans sözleşmesi, adi ortaklık sözleşmesi, ihtarnameler, pay devrine ilişkin davalı şirket kararı, tanık beyanları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında —— tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin 9’uncu maddesinde ise ortaklık işlerini ve işlemlerini yürütmesi hususunda ortaklığı her konuda temsil ve ilzama her iki ortağın onayıyla——- ‘ın müdür olarak yetkili kılındıklarının düzenlendiği, bu düzenlemeye göre ——– TBK.nun 625/3 ‘üncü maddesine göre temsilci sıfatında oldukları, ortaklığın yönetiminin bu kişilere devredilmediği gibi ortaklığı temsil yetkisine sahip yönetici ortakların adi ortaklık sözleşmesi ile —- —- temsil ve ilzama yetkili müdür atamaları TBK.nun 40 ‘ıncı maddesinde düzenlenen temsil hükmünde olup, bu durumun yönetici ortakların TBK.nun 637’nci maddesi uyarınca sahip oldukları temsil yetkisini kaldırmadığı, adi ortaklık sözleşmesinin tarafı olan ortakların yönetici sıfatından kaynaklanan temsil yetkisinin devam ettiği, müdür olarak atanan ——- ulaşılamamasının veya bu kişinin davalı şirketteki payını devretmiş olmasının ortakların yönetim yetkisinden kaynaklanan temsil yetkisini etkilemeyeceği, bu nedenle eldeki davada hukuki yararın bulunmadığı, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 29,20 TL harcın alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 15,20 TL karar ve ilam harcının davacıdan’dan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalı ‘a verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/10/2019