Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1204 E. 2019/157 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1204 Esas
KARAR NO: 2019/157
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/11/2016
KARAR TARİHİ: 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacıya ait————- plaka nolu aracın davalı … şirketine kasko sigortalı olduğunu, sigortalı aracın ———— tarihinde ——yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucunda hasar gördüğünü, hasarı derhal davalı şirkete ihbar ettiklerini, davalı … şirketinin hasar dosyası açtığını, davalının bir sür sonra zararının poliçe kapsamında karşılanmayacağını hiçbir hukuki gerekçe göstermedren yazılı olarak davacıya bildirdiğini, aracın piyasa değerinin yaklaşık ———–TL olduğunu, aracın—- müdel ve ——– km de çok temiz kullanılmış sınıfının en full olanı olduğunu, bu nedenle bilirkişi marifetiyle gerçek zararının tespitini talep ettiklerini, bütün bu nedenlerle fazlalya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalması kaydıyla zararın boyutunun ve miktarının net olarak mahkeme tarafından belirlenmesini, ve ileride arttırılmak koşuluyla şimdilik ———TL zararın davalı tarafından ————- tarihinden itibaren işleyecek artan oranlarda % 12 avans faiziyle birlikte tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. ———-gazetesinde ———– ünvanını resmen ———–. Olarak değiştirildiğini, —— tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı belirtilen ———– plaka nolu aracın davalı … şirketi nezdinde kasko sigortalı olduğunu, dava konusu kaza sonrasında sürücünün olay yerinden firar ettiğini, Kasko Genel Şartları uyarınca sürücünün olay yerinden firar etmesinin teminat harici olduğunu, bu nedenle aleyhlerine açılan davanın reddi gerektiğini, dosya kapsamında yapılan araştırmada sigortalı araç sürücüsünün kazadan sonra arkadan gelen bir aracın yardıma gelerek kendisini araçtan çıkartıp olay yerinden götürdüğü ifadesinin yer aldığını, kaza saatinin 00:05 olup kaza yerini terk eden sigortalı araç sürücüsünün hastaneye 02:15 te giriş yaptığını, hastane yetkililerinin polise verdiği bilgi sonrasında sürücünün işlemleri bittikten hemen sonra ifadeye vermeye gitmesi bildirimine rağmen sürücünün hemen ifade vermeye gitmediğini, ——- tarihinde ifadesini verdiğini, ———— tarihinde saat ———- sularında ——— Eğitim ve Araştırma Hastanesine müracaat ederek alkol raporu aldığnın anlaşıldığını, araç sürücüsü ———- kazadan yaklaşık – saat sonra alkol raporu almasının şüphe uyandırdığını, ayrıca davacı tarafça talep edilen hasar bedelinin fazla olduğunu, aracın tamirinin ekonomik olmayacağı tespit edildiği taktirde pert işlemi yapılması gerektiğini, bütün bu nedenlerle davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin advacı yana bırakılmasına karar verilmiştir
Dava: Dava Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı … şirketi nezdinde kasko ile sigortalanmış ——— plakalı aracın kaza yapması nedeniyle oluşan hasarın sigorta teminatı kapsamında olup olmadığı, davalı sigortanın kasko poliçesi kapsamında hasardan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın Hukuki Sebebi; 6102 sayılı TTK’nın 1473/1. maddesindeki “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Dosyaya celbedilen, ——– tanzim tarihli ———– tarafından tanzim edilen Kasko Sigorta Poliçesi incelendiğinde; poliçenin—– tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ————— Olduğu, kaza tutanağının incelenmesinde kazanın——– tarihinde olduğu, kazanın poliçe başlangıç ve bitiş tarihleri arasında olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan davalı şirkete başvuru sonucu verilen ——— tarihli cevabi yazıda sigorta şirketi tarafından gerekli ekspertiz ve araştırma sürecinin tamamlandığı, yapılan değerlendirme sonucu meydana gelen hasarın Motorlu Kara Taşıtları Birleşik Kasko Poliçesi Genel Şartları gereğince tazmin kapsamında olmadığından ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce ——————-müzekkere yazılarak, davaya konu ——-tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin olarak, —– plakalı araca ait, poliçe ve poliçe kapsamında açılmış hasar dosyasının onaylı suretinin istenmiş ise de, ———- tarafından hasar dosyasının sunulmadığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan emsal ücret araştırmasına ilişkin müzekkere cevabında,——– plakalı —– model—-marka-serisi -TDI tipi aracın kilometresine göre 2. El piyasa değerinin ——— TL arası olduğu yönünden tespit edilmiştir.
Celp ve tetkik olunan araç tescil bilgilerine göre aracın —- tarihi itibariyle ——- adına kayıtlı olduğu ve ————- Şubesi tarafından ———tarihinde rehinli olduğu tespit edilmiştir.
Celp ve tetkik olunan İstanbul Anadolu 20. Sulh Hukuk mahkemesinin ——-D.İŞ. Sayılı dosyanın incelenmesinde davacı tarafın talebi üzerine, delil tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, alınan bilirkişi raporunun sonuç kısmında,——–plakalı araç üzerinde kaza nedeniyle oluşan KDV dahil toplam zarar miktarının ————TL hasar onarım bedelinin —–TL ve ikinci el piyasa değeri kaybı ile birlikte toplam —TL olduğu yönünde rapor düzenlendiği, raporun davalı … Sigortaya tebliğ edildiği, anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık konusu hakkında bir makine mühendisi ve bir sigortacı bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi heyeti ——–tarihli bilirkişi raporunda özetle, kusur yönünden yapılan incelemede ————bağlantı yolunda gece vakti meydana gelen trafik kazasında davacıya ait, –plakalı araç sürücüsü —- geceleyin, meskun mahal dışındaki tek yönlü yolda yolu ve yoldaki araç trafiğini dikkate almadan oldukça hızlı seyrettiği, olay yerine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybettiği, aynı yönde seyreden sürücünün aracına çarptığı ve yola devam ederek bariyerlere de çarparak kazaya neden olduğu, sabit olup meskun mahal dışında hız kuralını, doğrultu değiştirme kuralını ve olay yerini terk etmeme kuralını ihmal etmesi, dalgın dikkatsiz ve tedbirsiz davranması nedeniyle olayı birinci derecede ve tam kusurlu olduğunu, dava dışı kazaya karışan — plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğu tespit edilmiş. Hasar yönünden yapılan değerlendirme de ise, hasar ile ilgili olarak dosyada eksper raporu, hasar fotoğrafları hasar faturası gibi belgeler mevcut olmadığından hasar konusunda bir değerlendirme yapılamadığı rapor edilmiştir.
Sigorta sözleşmesi ve sigortacının mesuliyeti yönünden yapılan değerlendirmede ise sigorta ettirenin kasti bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece sigortalısı kusurlu olsa bile sigorta güvencesi sağladığı rizikoya bağlı zarar ve hasar için tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, sigorta genel şartları madde A.5 in 4 ve 5. Bentlerinde “teminat dışı kalan zararlar ” başlığı altında poliçede gösterilen aracın, ilgili mevzuat hükümlerine göre gerekli sürücü belgesine sahip olmayan kimseler tarafından kullanılması sırasında veya KTK uyarınca yasaklanan miktardan fazla içki almış kişiler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararların kasko poliçe teminatı dışında olduğu belirtilmiş madde A.5/10 da ise, zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vd.) hariç olmak üzere, bu maddenin 5.4 ve 5.5. Nolu bentlerindeki ihlaller nedeniyle sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması durumunda da (eğer ki bu eylem sürücünün ehliyetsiz veya alkollü olduğunu gizleye gayesine yönelik ise ) hasarın teminat dışı tutulacağının öngörüldüğünü, düzenlediği yönünden rapor tanzim etmiş, rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce dosyada mevcut değişik iş dosyasında hasara ilişkin veriler de dikkate alınmak suretiyle hasar miktarının tespiti yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti —— tarihli ek raporunda kaza nedeniyle ——-plakalı araçta malzeme bedeli KDV dahil ——-TL, işçilik bedeli KDV dahil –TL olmak üzere toplam zararın ——- TL olduğu, hazine müsteşarlığının yeni değer kaybı tespiti hesabı dikkate alındığında ——– km üzerindeki araçların kazadan sonra değer kaybına uğramayacağının belirtildiği, dava konusu aracın —–m de ve —-yaşında olduğundan değer kaybına uğramadığı yönünde rapor tanzim edilmiş rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —- adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, poliçe, İstanbul Anadolu 20. Sulh Hukuk Mahkemesinin ———– nolu d.iş. dosyası, bilirkişi raporları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı … şirketi nezdinde kasko sigorta poliçesi kapsamında sigortalı—- plakalı —-Marka aracın —– tarihinde İ———mevkiinde kaza yaptığı, davacı tarafça kasko bedelinin ödenmesi için sigorta şirketine yapılan başvurunun davalı … tarafından poliçe genel şartları gereğince tazmin kapsamında olmadığından reddedildiği, mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporunun gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması sebebiyle hükme esas alındığı, davalı tarafça her ne kadar davacının kaza sonrası olay yerinden firar etmesi ve kaza sonrası alkol raporu alınmaması ve ertesi gün alkol raporu alındığı ve davacının daha önceden alkol nedeniyle ehliyetine el konulduğu iddiasıyla zararın poliçe kapsamında kalmadığını ileri sürmüş ise de sigorta genel şartlarının A.5 10. Maddesinde zorunlu haller olarak tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme ve can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi haller hariç olmak üzere, sürücünün kimliğinin tespit edilmesinin engellemek için kaza yerinden ayrılması durumunda hasarın teminat dışı tutulacağının belirtildiği, somut olayda davacının iddiası olan araç sürücüsünün sırf alkollü olduğunu gizleme gayesiyle olay yerine terk ettiğini ispata yarar soyut iddiası dışında herhangi bir delil dosyaya sunulmadığı, keza araç sürücüsünün kaza sonrası tedavi amacıyla hastaneye gittiğini beyan ettiği, bunun da aksinin davalı tarafından ispat edilemediği ve——- Emniyet Müdürlüğünde verdiği ifadesinde olay yerindeki tanımadığı birinin kapısını açtığını ve kendisine ” abi buradan hemen uzaklaşalım kamyonet kasası işçi dolu, kazma kürekle aşağı iniyorlar seni dövecekler uzaklaştıralım” dediğini ve tanımadığı şahsın kendisini ———-Hastanesine götürdüğünü beyan etmiştir. Dolayısıyla davalının olay yerini terk etmiş olması, haklı gerekçelere dayanmakta ve davalı tarafından bunun aksi ispat edilememekte olup hasar bedelinin kasko poliçe kapsamında olduğu anlaşılmaktadır. Keza Yargıtay 11. Hukuk dairesi 02/02/2016 tarih ve 2005/710 Esas ve 2006/851 Karar sayılı ilamında “davalı … şirketi aracın kaza sırasında alkollü olarak kullanıldığını ve kazanın bu nedenle meydana geldiğinden hasarın teminat dışında kaldığını ileri sürmüştür, ancak dosyada bu yöndeki iddiasını kapsayacak delilleri bulunmamaktadır. Bu durumda meydana gelen rizikonun teminat dışında kaldığı hususunun davalı tarafından somut delillerle ispatlanamamasına rağmen mahkemece ispatlanmayan hususun sübuta ermiş gibi kabul edilmesi sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş bu itibarla kabul şekli açısından da kararın bozulması gerekmiştir” şeklinde karar verildiği, yine Yargıtay 17. Hukuk dairesi 23/02/2016 tarihli, 2015/14489 Esas ve 2016/2375 Karar sayılı ilamında “salt olay yerinin terk edilmesi, rizikonun ve dolayısıyla hasarın teminat dışında kaldığının kabulü için yeterli değildir.” şeklindedir. Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi davalının soyut iddialarını ispata yarar dosyada herhangi bir delil olmadığı, iddialarını destekleyen somut deliller ispat yükü kendisinde olan davalı … şirketi tarafından ibraz edilip, ispatlanamadığı, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE
105.424,54 TL nin ——— tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan —–TL harcın alınması gerekli olan 7.201,55 TL harçtan ma-hsubu ile bakiye ——- TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 200,10 TL, bilirkişi ücreti 1.500,00 TL, olmak üzere toplam 1.700,10 TL yargılama masrafının, davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.194,88 TL yargılama masrafına, peşin harç 2.561,63 TL, eklenerek sonuç olarak 3.756,51 TL’nin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 505,21 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 11.183,96 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.253,30 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/02/2019