Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1103 E. 2018/461 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2016/1103 Esas
KARAR NO : 2018/461

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2016
KARAR TARİHİ : 26/04/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 18/10/2016 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı …Ş. nezdinde sigortalı dava dışı ……. ’nin ……. firmasına sevk ettiği 4.975 koli muhtelif şeker ve şekerleme emtiasının davalı … sorumluluğunda taşınması sırasında hasarlanması sonucu müvekkili sigorta şirketinin ödemiş olduğu hasar tazminatından doğan rücuen tazminat alacağının sağlanması amacıyla İstanbul Anadolu Adliyesi …… İcra Müdürlüğü ’nde 2015/26392 Esas sayılı dosya ile borçlı / davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin buna itiraz ettiği, itirazın haksız olduğunu, hasara konu olayda 4.975 koli muhtelif şeker ve şekerleme cinsi emtianın ……. Ltd. Şti. tarafından ………. firmasına 30.09.2014 tarih ve ….. no lu fatura ile satıldığını, Emtianın İstanbul’dan …. sevk edilmiş, …. no’lu vagona aktarılarak 11.10.2014 tarihli ve ….. no’lu konşimento ile …… sevk edildiğini, sevke ilişkin …… Sigortalıya 30.09.2014 ’te …. no’lu navlun faturası kestiğini, ……. vardıktan sonra hasar tespiti ve sayım çalışması için ……ve Sanayi Odası eksper görevlendirildiğini, 22.11.2014 tarihinde ……. gözetiminde tahliye edilmiş ve …….no ’lu Ekspertiz Tutanağı düzenlenmiştir. Raporda; emtianın sayım yapılarak çeşit ve cinslerine göre ayrıldığı belirtilmiş ve eksik emtia listesinin dökümü yapılmıştır. 14. Bölüm eksper özetinin Türkçe serbest çevirisine göre ‘Denetimi yapılan vagonla 4.910 koli 9 çeşit ciklet ve pasta şekerleme ürünleri teslim edilmiştir. Belgelerde belirtilen miktarla fiili olarak teslim edilen miktar arasındaki fark 65 kolidir. ’ Davacı müvekkil sigorta şirketi, nezdinde … numaralı abonman sözleşmesine istinaden tanzim edilmiş … no’lu… Poliçesi ile sigortalı …….. ye 17.03.2015’te limiti dahilinde 1.512,14 USD hasar tazminatı ödediğini, TTK m 1472/1 e göre müvekkil sigorta şirketi …….karşılığı 3.958,32 TL için takip başlatmıştır. TTK 850 de ‘Taşıyıcı taşıma sözleşmesi ile eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi … borçlanır. ’ Ve 875/1 de ‘Taşıyıcı eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyanından, hasarından ve teslimindeki geçilmeden doğan zararlardan sorumludur ’ şeklinde olduğunu beyanla, itirazın iptali ile alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 26/04/2018 tarihli esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 17/12/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Dava hakkında zamanaşımı talebi olduğunu, zamanaşımı süresi geçtikten sonra davanın açıldığını, TTK 855 (1) de ‘Bu Kitap hükümlerine tabi taşımalarda, …, diğer zararlarda ise bir yılda zamanaşımına uğrar. (2) Bu süre, eşya taşımasında eşyanın gönderilene teslimi; yolcu taşımasında, yolcunun varma yerine ulaşma tarihinden başlar. Eşya tamamen zayi olmuş veya yolcu gideceği yere ulaşamamış ise zamanaşımı süresi, eşyanın teslimi ve yolcunun ulaşması gereken tarihten itibaren işlemeye başlar. (3) Rücu haklarına ilişkin zamanaşımı, rücu alacaklısının, zararı ve rücu borçlusunu öğrendiği tarihten itibaren üç ay içinde zarar hakkında rücu borçlusuna bildirimde bulunmuş olması şartıyla; rücu alacaklısına karşı mahkeme kararının kesinleştiği günden, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan hallerde ise, rücu alacaklısının borcu ifa ettiği tarihten itibaren işlemeye başlar. ” şeklinde olduğunu, ….. Odası eksperi tarafından düzenlenen söz konusu rapor taşıyıcı tutanağı olmadığını, …… yasalarına göre asıl taşıyıcı olan demiryollarına karşı tazminat talebine dayanak olarak da kullanılamayacağını, geçerli bir tutanak olarak kabul edilemeyeceğini, taşıyıcı tutanağı olmadığı gibi taşıcının taraf olduğu bir tutanak da olmadığını, Rücu talebine dayanak olamayacağı için de itibar edilemeyeceğini, Davacı…… Poliçesi kapsamında olmayan bir hasarı ödediğinden halefıyet şartları gereğince talepte bulunamayacağını, söz konusu taşıma karayolu ve devamında demiryolu kullanılarak gerçekleştirildiğini, taşımanın ………) seferi…… kuralları gereği tamamen demiryolları idaresinin sorumluluğunda olduğunu, Varış yerinde bahsedilen hasar tespitinin taşıyıcı yani demiryolu komisyonu İle alıcı birlikte yapılmış olması gerektiğini, yapılacak bu tespite binaen alıcı firma kaybını demiryolları idaresinden tazmin etmesi gerektiğini, husumet itirazı olduğunu, bu yönüyle dava reddedilmesi gerektiğini, bu konuda müvekkile atfedilecek kusur bulunmadığını, oluşan kusurdan müvekkilinin sorumlu tutulabilmesi için önce kusurun varlığının ispat edilmesi gerektiğini, İstifleme ve vagon istif planına göre davacının sigortalısı tarafından yapıldığını, ayrıca vagonun Türkiye dışında yüklendiğini, bu durumda müvekkili şirketin yüklemeye bir müdahalesinin ya da nezaretinin olmasının beklenemeyeceğini, böyle bir yükümlülüğünün de bulunmadığını, dolayısı ile oluştuğu iddia edilen hasarla ilgili müvekkilin bir sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, vagon taşımacılığının demiryollarında raylar üzerinde yapılan bir taşımadır. Yüke zarar verecek bir sarsıntı veya coğrafi koşullar bulunmadığını, yükleyici olan davacı sigortalısının yapmış olduğu istif ve ambalaj doğru olsa idi bu hasarın meydana gelmeyeceğini, davacının sigortalısının yükleme esnasında kendi usullerince yüklemeyi yaptığını, müvekkili şirketin müdahalesine izin vermediğini, sigortalının kendi kusurundan kaynaklanan hasardan dolayı yapılan sigorta ödemesi yerinde olmadığını, hasarın zamanında bildirilmediğini, davacının talebine avans faizi istemesinin yasaya aykırı olduğunu beyanla, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 26/04/2018 tarihli esas hakkındaki beyanında; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğü’nün 2015/26392 Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 21,42 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 30/12/2017 Tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Sigorta uzmanı ve Gıda Mühendisi bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 08/03/2018 Havale tarihli raporunda özetle; Yükün taşınması Uluslararası Karma ( ……… ) taşıma niteliğinde ve bu tip taşıma kuralları Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Konvansiyonuna tabi olduğunu, ancak anılan Konvansiyonunun Türkiye henüz onaylamadığını, hasarın, yükün demiryolu taşıması sırasında meydana geldiğini ancak parkurdaki Ülkelerden biri taraf olmamasından, Ülkemizin taraf olduğu “ Uluslararası Demiryolu İle Eşya Taşımalarına İlişkin Sözleşme …… “ hükümleri de işbu davada uygulama alanı bulamayacağını, dava konumuzda iç hukuk ( TTK) taşımaya ilişkin hükümleri uygulama alanı bulabileceğini, hasar tespitine ilişkin olarak, . ………Ticaret ve Sanayi Odası’ na bağlı Ekspertiz şirketinin ve belge üzerinden de olsa yurt içi Ekspertiz raporuna itibar edilmesi gerekeceğini, Emteayı yükleme, aktarma, elleçleme, yükün göndereni tarafından yapıldığı ve bu nedenle, dayanak TTK m. 878/1c hükmünde davalı akdi taşıyıcının sorumluluğunun sonlanmış olduğunu, demiryolu parkurunda meydana geldiği anlaşılan emtea hırsızlık olayında vagon mühürleri bozulmadığını, bu nedenle dahi ortaya çıkan zararda davalının sorumluluğuna gidilemeyeceğini, rücuen tazminat talebinde zamanaşımı olup olmadığı hususu Mahkemenin hukukunda olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişidir. Eşya her türlü yükü de kapsar. Taşıyıcı, taşıma sözleşmesiyle eşyayı varma yerine götürmeyi ve orada gönderilene teslim etmeyi veya yolcuyu varma yerine ulaştırmayı; buna karşılık, eşya taşımada gönderen ve yolcu taşımada yolcu, taşıyıcıya, taşıma ücretini ödemeyi borçlanır(TTK m. 850/1-2). Taşımaya ilişkin bir nüshası gönderene ait olup ve diğeri eşyaya eşlik etmek, üçüncüsü taşıyıcıda kalmak üzere üç özgün nüsha olarak taşıma senedi düzenlenir(TTK m. 856/1). Ancak taşıma senedi düzenlenmemiş olsa bile, tarafların karşılıklı ve birbirine uygun iradeleri ile taşıma sözleşmesi kurulur ve eşyanın taşıyıcıya teslimi, taşıma sözleşmesinin varlığına karinedir(TTK m. 856/2).
Eşyanın niteliği, kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında, ambalaj yapılmasını gerektiriyorsa, gönderen, eşyayı zıya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır. Ayrıca gönderen, eşyanın sözleşme hükümlerine uygun şekilde işleme tabi tutulabilmesi için işaretlenmesi gerekiyorsa, bu işaretleri de koymakla yükümlüdür(TTK m. 862).
Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür(TTK m. 863).
Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur. Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır(TTK m. 863). Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur(TTK m. 876). Eşyanın zıyaı veya hasara uğramış olduğu açıkça görülüyorsa, gönderen veya gönderilen en geç teslim anına kadar zıyaı veya hasarı bildirmezlerse, eşyanın sözleşmeye uygun olarak teslim edildiği varsayılır. Bildirimde, zararın gerekli açıklıkla belirtilmesi ve nitelendirilmesi şarttır. Birinci fıkradaki karine, zıya veya hasarın açıkça görünmemesi ve eşyanın tesliminden sonra yedi gün içinde bildirilmemesi hâlinde de geçerlidir. Zıya, hasar veya gecikme teslim sırasında bildirilirse, bu bildirimin yukarıdaki hükümlere uygun olarak eşyayı teslim edene yapılması yeterlidir(TTK m. 889/1,2,5).
Bu Kitap hükümlerine tabi taşımalarda, yolcunun bir kaza sonucu ölmesi veya bedensel bütünlüğü zedeleyen bir zarara uğraması hâlinde istem hakları on yılda; diğer zararlarda ise bir yılda zamanaşımına uğrar. Bu süre, eşya taşımasında, eşyanın gönderilene teslimi; yolcu taşımasında, yolcunun varma yerine ulaşma tarihinden başlar. Eşya tamamen zayi olmuş veya yolcu gideceği yere ulaşamamış ise, zamanaşımı süresi, eşyanın teslimi ve yolcunun ulaşması gereken tarihten itibaren işlemeye başlar. (TTK m 855/1-2)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, ticaret sicil kayıtları, CMR belgesi, ödeme dekontu, demiryolu konşimentosu, gümrük beyannamesi, faturalar, ekspertiz raporu, nakliyat emtia sigorta poliçesi, takip dosyası, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında taşınan emtianın zarara uğraması nedeniyle ödenen hasar bedelinin rücuen tahsiline dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, davacı … sirketine sigortalı ……. Kazakistanda bulunan ……….. firmasına sevk ettiği ürünlerin kara yolu ile taşındıktan sonra bilahare ……. nolu vagona aktarma yapılarak … nolu demiryolu konşimentosu ile sevkedildiği, vagon ……… vardıktan sonra…… eksper çalışması yapılarak 22/11/2014 tarihli ekspertiz tutanağının düzenlendiği ve bir kısım ürünün eksik olduğunun tespit edildiği, davacı … şirketinin yaptırmış olduğu eksper raporuna göre eksikliğin çalınma hadisesi nedeni ile meydana geldiği ve bu çalınma kaynaklı hasarın ……… yapılan nakliye esnasında muhtemelen ……e tırlardan vagona aktarılma esnasında çalınması sonucu meydana geldiği, davacı … şirketince 17/03/2015 tarihinde sigortalısına ….. hasar bedeli ödendiği, …… limanında aktarma olduğu dikkate alındığında, aktarma öncesi veya sırasında mal da hasar olduğunun ilgililerce görülecek olması nedeni ile bu halde tutanak tanzim edilmesinin gerekli olduğu, böyle bir belge ibraz edilmediğine göre mevcut hasarın demiryolu nakliyesi sırasında meydana gelmiş olduğu, hasarın demiryolu taşıması sırasında meydana gelmesi nedeniyle uyuşmazlığa TTK’nin uygulanması gerektiği, alıcının malın hasarından Kazakistanda yapılan ekspertiz tarihi olan 22/11/2014 tarihinde haberdar olduğu ancak davalıya hasar ile ilgili yapılmış herhangi bir ihbar bulunmadığı, davacı … şirketince ise hasar bedeli tanzim edildikten sonra 29/12/2015 tarihinde icra takibine geçildiği, TTK’nın 855/1-2 maddesine göre zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğu ve bu sürenin eşyanın gönderilene teslim tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı, davacı tarafından yaptırılan eksper raporuna ve Kazakistanda yaptırılan eksper tutanağına göre gönderilenin alıcısına tesliminden sonra 22/11/2014 tarihinde eksper çalışması yapılması nedeni ile en geç emtianın bu tarihte teslim edilmiş olduğunun kabulünün gerektiği, teslim tarihinden icra takibinin başlatıldığı tarihe kadar 1 yıllık sürenin dolmuş olduğu ve talebin zaman aşımına uğradığı, davalı taraf her ne kadar 855/5-a maddesindeki Taşıyıcının kastından veya pervasızca bir davranışıyla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinden veya ihmalinden dolayı zararın meydana geldiği iddia etmiş ise de eksper raporuna göre mühürlerin bozulmamış olduğunun tespit edilmesi karşısında taşıyıcının kastından veya pervasızca bir hareketinden ya da 855/5-a maddesindeki diğer hususlardan dolayı zararının meydana geldiği hususunun ispatlanamadığı, bu halde 3 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanma olanağının bulunmadığı, bunun yanı sıra cevap dilekçesi süresinde verilmemek ile birlikte süresinde süre uzatım talebinde bulunulduğu ve bu dilekçe ile taleplerin zaman aşımına uğradığına ilişkin def’inin ileri sürüldüğü, bu nedenle zaman aşımı def’inin usulüne uygun olarak ileri sürüldüğünün kabulü gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın zaman aşımına uğramış olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
….
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3- Başlangıçta peşin olarak alınan 46,18 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 35,9 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 10,28 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …. uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
7- Karar kesinleştiğinde, İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğünün 2015/26392 E sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .