Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1044 E. 2020/594 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1044 Esas
KARAR NO: 2020/594
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2016
KARAR TARİHİ: 05/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında davacıdan —— doğan cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davacının alacağının tahsili için davalı hakkında —– numaralı hak ediş olarak ——bedelli fatura düzenlendiğini, borçlu tarafından faturaya konu borç davacıya ödenmeyerek temerrüde düşüldüğünden davalıya——– nolu ihtarname gönderildiğini, ihtarname tebellüğ edilmesine rağmen bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine borçlu hakkında icra müdürülüğünde takip başlatıldığını, davalı borçlunun ise kötü niyetli olarak borca haksız ve mesnetsiz itiraz ederek zaman kazanmaya çalıştığını, haksız ve yersiz olarak itiraza uğrayan takibe vaki itirazın iptalini, borçlunu kötü niyetli olarak yapmış olduğu itiraz hakkında % 20 icra inkar tazminatı ödenmesini tüm bu nedenlerle icra dosyasına yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline, % 20 aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatın hükmedilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşme, borçlar kanununun —-devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, yüklenici konumundaki davacı gerek sözleşmeden gerekse yasadan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkili şirket ile davacı arasındaki Sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olduğunu, bu doğrultuda davacının hem ilgili yasal düzenlemeler ile öngörülen, hem de Sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri mevcut olduğunu, yasada belirlendiği ve ——- da kabul ettiği üzere, eser sözleşmesinde yüklenicinin edimi eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek olduğunu, yine —— kabul edildiği üzere yüklenicinin, eseri teslim borcunun tamamlayıcısı olarak, meydana getirdiği eserde ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcu vardır. İş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Bu itibarla, eserin teslim edilmemesi halinde veya aşağıda detaylı şekilde açıklanacağı üzere eserin ayıplı olması nedeniyle iş sahibinin kabulden kaçınma hakkının bulunduğu durumlarda iş sahibinin bedel ödeme borcu doğmamaktadır. —– genel olarak kabul edildiği üzere, yüklenicinin teslim borcunu ifa etmesi ancak tamamlanmış bir eser söz konusu ise mümkün olduğunu, Taraflar arasındaki Sözleşmeye göre “Yüklenici;—— firması tarafından verilen ——— uygun olarak yapacaktır. —-vermiş olduğu projedeki belirtilen ölçü ve kesitlere uymak zorundadır. ——verilen ölçü ve kesitlere uymadığı ve yapılan iş işverenin yetkilileri tarafından beğenilmediği takdirde bedelsiz olarak yapılan işi düzeltmek zorundadır.” Sözleşme konusu yüzer iskelelerin montaj işlemlerinin gerektiği gibi yapılmamış olması ve kullanılan malzemenin kalitesiz oluşu sebebiyle—- —— yüzer iskelenin kullanımı açısından hayati önem taşıyan parçalarda ayıplar ortaya çıkmıştır. Bahse konu parçaların nitelikleri gereği farklı hava koşullarına karşı dayanıklı ve muhtelif deniz taşıtlarının ağırlıklarını kaldırabilecek kalitede olması gerektiği, malzemeyi bizzat temin ederek montajını gerçekleştirmiş olan davacının bu ayıplardan sorumlu olduğu izahtan varestedir. Ancak, davacı müvekkil şirketçe kendisine zamanında gerek sözlü gerekse e-posta yoluyla ve nihayet ——ihtarnamesi ile kendisine bildirilmiş olan bu ayıpları gidermediğini, her ikisi de tacir olan taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığından, takibe konu edilen “cari hesap alacağı” dayanaksız olduğunu, bu nedenlerle likit bir alacak söz konusu olmayıp davacı tarafın icra inkâr tazminatı taleplerinin de reddi gerekmektedir. Bununla birlikte Sözleşme konusu işin gereği gibi yapılmadığını, dolayısıyla alacağının doğmamış olduğunu bilen, bilmesi mümkün olmayan davacı tarafça icra takibi başlatılması başlı başına bir kötü niyet göstergesidir. Bu itibarla müvekkil şirket aleyhine kötü niyetle haksız bir icra takibi başlatmış olan davacının, İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi uyarınca takip tutarının en az %20’si oranında tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır
Mahkememizce ön inceleme duruşması yapılmış ve uyuşmazlık “Davacı tarafından davalı alyhine başlatılan ——– sayılı icra dosyasındaki alacağın dayanağı —– fatura nedine ile taraflar arasında iskele montaj işinden dolayı cari hesap şeklinde işleyen bir ticari ilişki olup olmadığı , davalının takibe konu faturayı ödeyip ödemediği , davacının iskele montaj işlemini tam ve ayıpsız olarak teslim edip etmediği , sözleşmeye konu ve teslim edilen işten davalının asgari faydayı sağlamayamamsı nedeni ile işin teslim edilmiş sayılıp sayılmayacağı ile davalının bedel ödeme sorumluluğu bulunup bulunmadığı ile davacının davalıdan bir alacağı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.” şeklinde tespit edilmiştir.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası ve ibraz edilen davacı ve davalı şirkete ait tüm ticari defter , kayıt ve dayanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Davaya konu——- sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine —- asıl alacak ve —-işlemiş faiz olmak üzere toplam ———– cari hesaba ve faturalara dayalı olduğu belirtilerek tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı davalının süresi içerisinde takibe, borca ve ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan ——-yevmiye nolu ihtarname ile davacının davalıdan taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yüzer iskele yapımı karşılığında ödenmediği iddia olunan —-alacağın ödenmesinin davalıya ihtar edildiği ve ihtarnamenin davalıya —– tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan sözleşmenin incelenmesinde sözleşmesinin konusunun——— kapsamında ———-tarafından verilen projeye göre yüzer iskelelerin montajı ve sözleşme —– belirtilen işlerin yapımı ve montajı için gerekli malzeme ekipman ve personelin sağlanması işi olduğu, yüklenicinin sorumluluğunun yüzer iskele ve ——–tarafından verilen projeye göre uygun olarak yapacağı, sözleşme ek 1 de belirtilen malzeme listesini yüklenice aynı özellikte temin etmekte ve —– olduğu projedeki belirtilen ölçü ve kesitlere uymak zorunda olduğu, proje üzerinde belirtilen ölçü ve kesitlere uymadığı ve yapılan iş, iş verenin yetkilileri tarafından beğenilmediği taktirde bedelsiz olarak yapılan işi düzeltmek zorunda olduğu şeklinde olduğu görülmüştür.
Davalı tarafından davalıya gönderilen —— yevmiye nolu ihtarnamenin incelenmesinde davalının davacıya muhattabın ayıplı ifasını ihtaren taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesi uyarınca sözleşmeye konu yüzer iskelenin ilk olarak —- yılında kullanmaya başlandığı, iskeleyle ilgili ayıpların—— tarihinde ortaya çıkmaya başladığı, sözleşmeye konu iskelenin kullanılmaya başlanmasıyla davalının ilk bakışta yahut inceleme sonucu tespit edemeyeceği türden ayıplar ortaya çıktığını, bu nedenle iskelenin ayıplı olmasından dolayı yanaşamayan bir teknenin iskeleye çarpmış, çarpmadan doğan zararla davalının bildirimine rağmen muhattap tarafından karşılanmadığı, davacının ayıpları gidermediğini, ayıpların ortaya çıkmasında ise davalının bir kusurunun bulunmadığı, sözleşmeden kaynaklanan edimin ifasında ayıpların yanında davacı tarafından temin edilen malzemenin de ayıplı olduğu —— gibi yüzer iskelenin kullanımı açısından hayati önem taşıyan parçalarda kullanıma bağlı ayıplar ortaya çıktığı yönünden davacıya ihtarname gönderdiği görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp edilmiş ve mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle; davacı ticari defter ve kayıtlarında yapılan incelemeye göre davacı ile davalının ticari ilişkilerine davacının — tarihinde davalıdan aldığı —- karşılığı avans ile başladığı, davacının faturaları ve davalının ödemeleri sonrasında davacının—-tarihi itibariyle davalıdan —alacaklı olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarına göre ise davalının davacıya —- borçlu olduğu, davacının takibe konu ettiği, —- alacak talep etmesi karşısında davalının — tarihinde davacı adına — ödeme yaptığı, bu nedenle davacının — alacağından davalının yapmış olduğu —- ödemesi düşüldüğünde ——- alacaklı olacağı davalı tarafından davalıya gönderilen noter ihtarının sözleşmede yer alan adrese gönderildiği, davacı —— adresinde ihtarname belirtilen adres olduğu, buna göre davalı tarafın ayıp ihbarının davacının güncel adresine yapıldığından geçerli olduğu yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce sözleşmeye konu işin yapıldığı yer talimat mahkemesinden teknik bilirkişilerce rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişiler, yerinde yapmış oldukları inceleme sonucu dosyaya sunmuş oldukları —— tarihli raporlarında özetle, babaların bazılarında çatlaklar olduğu, babaların altında enine hareketini engelleyen stoperlerin olmadığı, sonradan gönderilen babalarda bulunduğu, iskelelerin bağlı olduğu dikmelerin sistem montajlarında da hatalar olduğu, yüzer iskelelerin yerlerinin farklı boyda tekneler için tespit edilip yerleştirilmiş olduğu, babaların yüksekliğinin fazla olduğu tespit edilmiş ayıpların iskelelerin kullanılmaya başlanmasıyla ortaya çıktığı, sistemin hava koşulları ve tekne salınımları göz önüne alınarak kurulması gerektiği, iskelelerin onaylı uygulama projelerine göre yerleştirilmesinden, yüksek tonajlı bir teknenin projede belirlenen yerden başka bir yere bağlanmasının gerek manevra açısından gerek tesis yükümlülükleri bakımından mümkün olamayacağı babaların monte edildiği rayların babalara göre zayıf olduğu, yırtılmaların kullanıcı hatasından kaynaklanmasının belirtilemeyeceği bütün bu hasar ve ayıpların can ve mal güvenliğini tehlikeye atacağından babaların ve rayların yenilenmesi, değiştirilmesi gerektiği yönünde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce dosyada mevcut mali müşavir bilirkişi raporuyla tespit edilen alacak/borç tutarıyla talimat bilirkişi raporunda tespit edilen ayıpların bedelinin tespiti yönünden sözleşme bedeli de dikkate alınarak ayıpların bedelinin ve bu ayıpların bedeli düşüldükten sonra sözleşme kapsamına göre işin hangi oranda eksiksiz ve ayıpsız oranda yapıldığının tespiti yönünde ek rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişiler dosyaya sunmuş oldukları — tarihli ek raporunda özetle; — — tarihinde bedelsiz olarak gönderilen yeni babalar, civatalar ve vidaları içeren malzemelerin gönderildiği, buna ilişkin —- bedelin davalı tarafından ödendiği, yırtığı bulunan rayların insanlar için tehlike arz etmesinden dolayı bunların geçici olarak —–bedelli kaynak ettirilmiş olduğu, babaların altında bulunan lamaların değişmesi gerektiği, toplam giderin —- kusurlu işlerin neden olduğu giderler olarak değerlendirilebileceği, babaların altında bulunan lamaların değişiminin —— olduğu, rayların yırtılması ve baba altı lamaların yetersizliği göz önüne alındığında sözleşme kapsamına göre % 10 luk bir kısmının hatalı olduğu işin % 90 lık kısmının tamamen teslim edilmiş sayılabileceği yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda ; dosya kapsamındaki tüm deliller; sözleşme, ihtarnameler, mali müşavir bilirkişi raporu, teknik bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar hep birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında yüzer iskele montajı yapımı konusunda eser sözleşmesi imzalandığı, sözleşme bedelinin ——– olduğu, davacı tarafından sözleşme kapsamındaki işin yapıldığı ve davalı tarafından bir kısım ödemelerin gerçekleştirildiği davacı tarafından ödenmeyen bakiye fatura alacağının tahsili için icra takibi yapıldığı, davalının takibe süresi içerisinde itirazı üzerine takibin durduğu ve huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı, davalı tarafından davacıya —–davacı tarafından yapılan yüzer iskelede iskelenin kullanımıyla ortaya çıkan ayıplar yönünden ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin muhattaba tebliğ edilememiş olsa da tebligat yapılan adresin sözleşmede belirtilen adres olduğu ve sözleşmenin 1. Maddesinde belirtilen adreslerin tebligat adresi olarak kabul edileceğinin kararlaştırıldığı, bu çerçevede gönderilen ihtarnamenin usulüne uygun olduğu, teknik bilirkişiden alınan rapora göre yüzer iskelenin kullanımıyla birlikte alüminyum rayın yırtılması ve koçboynuzunun yuvasından çıkması nedeniyle yüzer iskelede hasarın meydana geldiği, iskele üzerinde yapılan inceleme sonucu iskelenin bağlı olduğu dikmelerin sistem montajlarında hatalar olduğu, ayıpların iskelenin kullanılmaya başlanmasıyla ortaya çıktığı, yüzer iskelenin kurulumunda gizli ayıplar olduğu iş bu ayıpların ve hasarın giderilmesi için toplam tutarın ——- olduğu ve sözleşme kapsamında bu zarardan yüklenici davacının kusurlu montaj işlemi nedeniyle sorumlu olduğu anlaşılmakla davalının davacı ile imzalamış olduğu eser sözleşmesi hükümleri uyarınca ayıplar nedeniyle ödeme yapmamakta haklı olduğu, edimini tam ve eksiksiz yerine getirmediği anlaşılan davacının bakiye bedeli talep etmesinin mümkün olmadığı ,davalı her ne kadar kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davacının sözleşme kapsamında edimini yerine getirirken kusurlu olduğu ve yapılan yüzer iskelenin ayıplı olduğu mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonucu tespit edilmiş olmakla davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı ve kötü niyet tazminatı şartlarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın reddine,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Dava açılırken alınması gerekli 54,40 harcın peşin olarak 288,46 alındığından bakiye fazla alınan 234,06 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/11/2020