Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/929 E. 2021/522 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/929
KARAR NO : 2021/522

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/10/2015
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu 09/12/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline —- kaza yapması sonucu müvekkiline ait aracın hasar gördüğünü ve müvekkilinin büyük zararlara uğradığını, kazada davalı —- plakalı aracın—- girmesi şeklinde olduğunu, davalı — şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkiline ati aracın kaza neticesinde kullanılamaz hale geldiğini, aracın rayiç değerinin 52.000,00 TL olmasına karşın 36.500.00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin ticaret işi ile uğraştığını ve 1.628,61 TL kira bedeli —– fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi 03.06.2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte müteselsilen ve 10.000,00 TL manevi tazminatın —- yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 06/01/2016 tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesini — davalı — şirketinin cevaplarını kabul etmemiş, davalı tarafından müvekkiline yapılan bir ödeme olmadığını beyan etmiş, müvekkilinin kazada kusuru olmadığını, davalı– şirketinin limitleri dahilinde sorumlu olduğunu beyanla davanın kabulünü talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu 14/12/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle;—-plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde ———2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere —– olduğu davacı tarafın uğradığı maddi hasarın müvekkil şirketin sorumlu olduğu kısmı —davacı tarafa rücuen ödendiğini, tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkillerinin 20.729,00 TL olan poliçe limitiyle sorumlu olduğunu, değer kaybı taleplerinin —belirlenecek şekil ve—göre yapılması gerektiğini, müvekkil sigorta şirketinin temerrüdünün oluşmadığını, kaza tarihi itibariyle faiz taleplerinin reddi gerektiğini, talebin haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle ticari faiz talep edilemeyeceğini, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
——–tarihli müzekkere cevabı (—- sosyal ve ekonomik durum araştırması),
—– tarihli müzekkere cevabı — sosyal ve ekonomik durum araştırması),
—- tarihli müzekkere cevabı,
—- tarihli müzekkere cevabı,
—— 15/12/2016 tarihli müzekkere cevabı,
-Makine Mühendisi bilirkişinin mahkememize sunduğu —- tarihli müzekkere cevabı (hasar dosyası),
-Makine Mühendisi bilirkişinin mahkememize sunduğu 30/11/2020 tarihli ön raporu,
—- bilirkişi heyetinin mahkememize sunduğu 09/11/2020 tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava,—istinaden açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davalı — sigortalısı, diğer davalı — maliki olduğu , diğer davalı sevk ve idaerisinde– plaka sayılı aracın çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazası neticesinde davacı aracında değer kaybı ve hasar meydana gelip gelmediği davacının aracını kullanamaması sebebiyle — kaynaklı zararı olup olmadığı ve davalıların bu zarardan sorumlu olup olmadığı sorumlu ise ne miktarda sorumlu olduğu noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildikleri delilleri toplanmıştır.
—dava konusu— tarafından yapılan —- ödeme yapıldığı bildirilmiştir.
—- plakalı aracın kaza tarihinde —– tarihli celsede;—-davacının yanındaki—- geçirdi. Bu kaza nedeniyle davacı aracını kullanamadı ve başka—kaldı, —anlamda bu kira sebebiyle zora düştü , bu nedenle– işler aksadı bu nedenle — kazadan sonra daha — davranıyordu” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı — celsede; — davacının yanındaki işimden ayrıldım, davaya konu kazayı —- aksadı, davacı işleri sıkıntıya düştüğü için kendisi de zaman zaman —-sonrasında yeni bir araç alındı. Ancak bu araç kiralama sürecinde sıkıntılar yaşandı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce —–kararı ile bir —-heyetinden rapor aldırılmasına karar verilmiş ise de; dosyanın teknik bilirkişi olarak makine mühendisi bilirkişi tevdii ile makine mühendisi bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Makine Mühendisi bilirkişi —tarafından düzenlenen açıklamalı ekspertiz raporu, resim ve faturaların olmadığı anlaşılmakla raporu düzenlenmesi açısından bu belgelere ihtiyaç duyulduğunu, belgelerin sigorta şirketinden celp edilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
—nolu hasar dosyası açıldığı, —- ödeme yapıldığı bildirilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişinin ön raporunda belirttiği eksiklikler tamamlanarak bilirkişiden uyuşmazlık hakkında rapor aldırılmıştır.
Makine Mühendisi—- asli ve %100 oranında kusurlu olduğunu, toplam hasar bedeli —– olmak üzere toplamda ödenen 36.000,00 TL hasar tazminatı düşünüldüğünde bakiye tazminat tutarının— bedeli olmak üzere toplamda— olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itirazları değerlendirilmek üzere taraf iddia ve savunmaları ile uyuşmazlık hakkında makine mühendisi bilirkişi yanına sigorta uzmanı bilirkişi eklenmek suretiyle bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmıştır.
Makine Mühendisi ve Sigorta —– plakalı vasıtanın dava dışı — sigortasının bulunduğu — sigortacısı tarafından kendisine –ödeme yapıldığı, davacı tarafa ait—-olduğu ve —- 36.500,00 TL ödemenin tenzilinden sonra, araç rayiç değeri yönünden davacının bakiye 20.500,00TL zararının meydana geldiği, davacı tarafa ait — olması nedeni ile araçta değer kaybı oluşmadığı, davacı tarafça araç — kiralandığı ve — faturasının ibraz edildiği, kiralama bedelinin piyasa şartlarına uygun olduğu, davacı tarafın ticari kazanç kaybına uğradığına dair herhangi bir delil ibraz etmediği, bu nedenle bu talebin değerlendirilemediği, davalı — sebebiyet veren ve davalı—– sayılı— ihtiyari—– ait ——- bakiye kalan—– kapsamınca, davacı tarafa ait araç rayiç değeri yönünden yukarıda belirlenen zarardan ve ikame araç bedeli (araç kiralama bedeli) zararından diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davadan önce davacı tarafından davalı — şirketine müracaat edildiğine dair bir belge ibraz edilmediğinden, davalı sigorta şirketinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olacağı, davalı— tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere ! kazaya tamamen kendi davranışı ile sebebiyet verdiği, davacı tarafın manevi tazminat talebinin ve tüm hususlarının takdirinin mahkemeye ait olduğunu beyan ve rapor etmişlerdir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan — tarihli bilirkişi heyeti raporu dayanak yapılarak;
09.06.2015 tarihinde davalı —- maliki/işleteni olduğu, davalı sigorta şirketinin— plakalı minibüs ile dava dışı sürücü — plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı– geldiği, kazanın meydana gelmesinde davalı — şeride tecavüz etme kuralını ihlal ettiğinden tam ve asli kusurlu olduğu, dava dışı —— istikametinde seyir halinde olduğu, olayı önleyecek biçimde alabileceği bir tedbir veya kusurlu davranışı olmadığından kusursuz olduğu,
— plakalı aracın kaza tarihinde davacı — plakalı aracın kaza tarihinde dava — bulunduğu, dava dışı — tarihinde– plakalı aracın —-satılması neticesinde dava dışı– tarafından sigortalısına sovtaj bedeli olarak 20.075,00 TL ödeme yapıldığı, davacı —tahsil ettiği,— dosyasının incelenmesinde; davacı tarafa — olarak— raporu ile belirlendiği, araç satış bedeli dahil—-şirketi nezdinde —– kapsayan —— tarafından davacının— tarihli bilirkişi raporu ile davacıya ait — plakalı aracın kaza tarihi itibari ile rayiç değerinin 57.000,00 TL olarak belirlendiği, davacının —— bedeli dahil ödeme yaptığı 36.500,00 TL’nin tenzili sonucu davacının rayiç değer yönünden 20.500,00 TL zararının bulunduğu,
Davacı tarafa ait — plaka sayılı aracın kaza tarihi olan —– — tarihleri arasında —yaptığı,—– ödeme yaptığı, kiralama bedelinin piyasa şartlarına uygun olduğu,
Davacının bilirkişi raporu ile tespit olunan maddi zararından davalılardan — haksız fiil nedeniyle, davalılardan— 2918 sayılı KTK 85/1-son ve 91/91 maddelerine istinaden, davalılardan —ise 2918 sayılı KTK 85/1, 91/1 ve 93/1. Maddelerine istinaden kaza tarihinde bakiye kalan— poliçesi limiti kapsamında müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davacı vekili tarafından dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi ile kaza tarihinden itibaren faiz talep edildiği, mahkememizce davacı vekili tarafından avans faizi talep edilmediğinden davalılar lehine faizin yasal faiz olarak uygulandığı, faizin başlangıcının davalılar araç sürücüsü — — yönünden haksız fiil tarihi olan 03.06.2015 kaza tarihinden itibaren, davalı — yönünden ise davadan önce başvuru yapılarak temerrüt gerçekleşmediğinden dava tarihi olan 09.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz olduğu,
Davacı taraf her ne kadar manevi tazminat talebinde de bulunmuş ise de; dosya kapsamına göre davacı tarafın TBK 56/1 maddesi kapsamında bedensel zararının bulunmadığı, bedensel zarara dair bilgi ve belge sunulmadığından manevi tazminat talebi yönünden koşulların oluşmadığı anlaşılmakla; davacının maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının maddi ve manevi tazminat davasının;
A- Maddi tazminat talebinin KABULÜ İLE;
Talep artırım dilekçesi ile artırılmış 20.500 TL değer kaybı ve 1.618,61 TL olmak üzere toplam 22.118,61 TL’nin davalı sigorta şirketi—— olmak kaydı ile dava tarihi olan 09.10.2015 tarihinden, davalılar—-yönünden ise haksız fiil tarihi olan kaza tarihi 03.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
B- Manevi tazminat talebinin ise;
Davacının dosya kapsamına göre TBK 56/1 maddesi kapsamında bedensel zararının bulunmadığından koşulları oluşmayan manevi tazminat talebinin REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 256,17 TL harcın ıslah/tamamlama harcı 292,34 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 1.510,92 TL harçtan mahsubu ile bakiye 962,41 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 27,70 TL, posta ve tebligat gideri 682,50 TL, bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.710,20 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.177,74 TL yargılama masrafına, peşin harç 256,17 TL, ıslah/tamamlama harcı 292,34 TL ile birlikte, eklenerek sonuç olarak 1.726,25 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 532,46 TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
4-Maddi tazminat davası yönünden davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ——– avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Manevi tazminat davası yönünden davalı — yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan— ücretinin davacı taraftan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.