Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/748 E. 2022/299 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/748
KARAR NO: 2022/299
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/10/2015
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
DAVA:Davacı vekili mahkememize sunduğu—- tevzi tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacı yanın, müteahhitlik alanında faaliyet gösterdiğini, yaptığı işler karşılığında işlerini yaptığı —–adet çek aldığını, davacı yanın meşru hamili olduğu bu çeklerin, —- hırsızlık fiili ile davacı yanın cebinden topluca çalındığını, çalınan bu çekler hakkında——— Sayılı dosyası ile ödenmemesi için tedbir kararı verildiğini, tebdir kararı verilen çeklerden olan, keşidecisi ———-dava konusu çekin tahsili amacıyla ——-sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bahsi geçen çalıntı çek yaprağındaki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığını, bu durumun çıplak gözle yapılacak incelemede dahi anlaşılacağını belirterek davanın kabulüne, davacı yanın davalılara karşı keşidecisi———- tutarlı çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, çekin davacı yana iadesine, çek bedelinin davalılarca tahsili halinde ise tahsil edilen bedelin davacıya iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı —-tarafından sunulan —— tarihli cevap dilekçesinde, özetle; davacı tarafından ikame edilen davada davalı müvekkilin tedbir olmasına rağmen takip başlatmak ile kötüniyetli olduğundan bahsedildiğini, anılan çek üzerindeki şerh takip yapılmasına engel olmadığını, çekin diğer davalı ——-müvekkil banka arasında imzalanan kredi sözleşmesine istinaden ——– ciro yolu ile tahsilinde kredi borcuna mahsup edilmek üzere verildiğini, çekin karşılıksız kalması nedeni ile icra takibine konu edildiğini, ———dosyada verilen tedbir kararının müvekkil Bankanın tahsilinde kredi borcuna mahsup edilmek üzere verilen çek nedeni ile takip başlatılmasına engel bir husus olmadığını, müvekkil banka tarafından çekin takibe konulmasına engel bulunmamakla birlikte zaten İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen karar ile takibin durdurulduğunu, dolayısı ile davacının herhangi bir zararı bulunmadığından davayı ikame etmesinde de hukuki yarar kalmadığını, müvekkili banka’ya hitaben gönderilen ihtiyati tedbir kararı kapsamında takip başlatılmasına engel bir tedbir bulunmadığından müvekkile karşı açılan davanın reddinin gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——–tarafından sunulan —- tarihli cevap dilekçesinde, özetle; davanın haksız olduğunu, —– meblağlı çek üzerindeki imzaya açıkça itiraz ettiklerini, müvekkili şirket uhdesinde bahse konu çekin hiçbir zaman mevcut olmadığını, müvekkili şirketin ciro silsilesinde yer alan diğer şirket ve firmalara ile eldeki davada davalı konumunda bulunan şirketlerle ticari ilişkisi bulunmadığını, çekin müvekkili şirkete cirosu yoluyla müvekkili şirketin diğer bir firmaya ciro yolu ile devrinin dahi söz konusu olmadığını, çek üzerindeki imzanın müvekkili şirketin temsil ve ilzama yetkili —- ait olmadığını, müvekkili şirketin nevi değiştirerek unvanının ——olarak değiştirildiğini, adresinin——– adresi olduğunu, çek üzerinde yer alan imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığı, kaşenin müvekkili şirketin eski unvan ve adresini ihtiva ettiği ve çek üzerine sahte imza atılarak müvekkili şirketin mağdur olmasına sebebiyet verildiğinin yapılacak inceleme ile ortaya çıkacağını belirterek haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar—–davalı —– dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davalılar davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamışlardır.
DELİLLER :
——

—–
—– sayılı dosyası,
-Dava konusu çek fotokopisinin, sunulu olduğu görülmüştür.
-Mali müşavir bilirkişinin —– tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK 72. Maddesine istinaden çekin istirdatı, çek bedelinin ödemesi halinde ise ödenen çek bedelinin iadesi talebini havi HMK 111. Maddesine göre terditli olarak açılan davadır.
Dosya,———–görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi olmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hakkında——dava dosyası ile çek iptali davası açarak ödemeden men ihtiyati tedbir kararı verilen ve davalı —– icra dosyası ile takibe konulan —- bedelli çekin davacının elinden çalınması sebebiyle çıkıp çıkmadığı ile davacının çekin yetkili ve meşru hamili olup olmadığı ile davalı——– çekin kötü niyetli hamili olup olmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde davalılar —— tarafların ticari defterlerinin incelenmesi hususunda —-talimat yazılmasına karar verilmiş, talimat yazılmış, —- dosyasına kayıt yapılmış, mahkemenin — tarihli talimat sonuç yazısında davalı şirkete çıkartılan ihtaratlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle talimat iade edilmiştir.
Mahkememizin —- tarihli ara kararı ile tedbir konusu yargılamayı gerektirip, işin esasını çözecek mahiyette tedbir kararı verilemeyeceği gibi, davacının taraf olmadığı —— icra dosyasına yönelik icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmesinin tedbiren durdurulması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
—-sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının —- Olduğu, davanın kıymetli evrakın iptali davasının olduğu, dosyanın karara çıktığı tespit edilmiştir.
—- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının — borçlularının ——– olduğu, —– bedelli çeke istinaden başlatılan kambiyo senetlerine mahsus takip olduğu görülmüştür.
—–dosyasının incelenmesinde; davacısının — davalısının —- davanın icra emrine itiraz davası olduğu, dava konusu çek üzerindeki ciranta imzasının davacıya ait olmaması nedeniyle davanın kabulüne karar verildiği, kararın istinaftan geçerek—– tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
—- sayılı dosyasının incelenmesinde; müştekisinin —-, şüphelisinin faili meçhul olduğu, suç tarihinin ——– tarihi olup, suçun TCK 142/1.a.1 maddesinde yazılı kamu kurum ve kuruluşlarındaki eşya hakkında hırsızlık suçu olduğu, dava konusu çekin de şikayet konusu olduğu, savcılıkça daimi ara kararı verildiği, dosyanın derdest olduğu görülmüştür.
Mahkememizin—– tarihli celsesinde Davalı —– ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, dosya bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi mahkememize sunduğu—- tarihli raporunda sonuç olarak: “Davacı tarafından incelemeye sunulan ——yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı yanın ticari defterlerinde; Davacı ile davalılar arasında ticari ilişkinin bulunmadığı, davaya konu çekin, dava dışı —- alınan tahsilat olarak gözüktüğü, —- sonra ciranta olarak gözüken davalılarla davacı yan arasında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı tespit edilmiştir. Davalılar incelemeye gelmemiş ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Dava dışı Yapıtek tarafından incelemeye sunulan —–yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Dava Dışı —– ticari defterlerinde; Dava konusu çekin diğer başkaca çeklerle birlikte davacı yana ödeme olarak verildiği, Dava Dışı —- kendisinden sonraki ciranta olarak gözüken Davalı —– aralarında ticari bir ilişkinin mevcut olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor beyan etmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde, hükme esas alınan —– tarihli mali müşavir bilirkişi bilirkişi raporu dayanak yapılarak;
Dava konusu çekin dava dışı —- tarafından davacıya verildiğinin mahkememizce aldırılan mali müşavir bilirkişi raporu ile tespit edildiği, dava konusu çekin davacı elinde iken — tarihinde çalındığı, davacı şirket yetkilisi tarafından çalıntı çeklere dair şikayette bulunulduğu, —– dosyasının——– daimi aramada bulunduğu, dava konusu çek üzerinde davacı şirkete ait kaşe ve imzanın bulunmadığı, dava konusu çek çalındıktan sonra davalı — tarafından ciro edilerek davalılardan —- verildiği, davalı — ciro imzasının sahte olduğunun —- sayılı kararı ile tespit edildiği, çalıntı çekin davalılardan — şirketi tarafından sahte ciro ile tedavüle sokulduğu, davalı — dava konusu çeki iktisabının kötü niyetli olduğu, davalı —- yönünden çekin iyi niyetli 3. Kişilere geçtiğinden çek bedeli yönünden sorumlu olduğu, diğer davalıların dava konusu çeki iktisabında kötü niyetli veya çeki iktisaplarında ağır kusuru olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği, davacı tarafından terditli olarak dava konusu çekin istirdatı, çekin istirdatı mümkün olmadığı takdirde çek bedelinin iadesi talep edildiği, takip alacaklısı — dava konusu çekin meşru hamili olduğundan davacının çekin istirdatı talebinin yerinde olmadığı, ancak çalıntı çeki sahte ciro ile tedavüle sokan davalı— çeki iktisabında kötü niyetli olduğu, davalı —– çekin ibraz tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile dava konusu çek bedelini iade etmesi gerektiği anlaşılmakla; davanın—— yönünden kabulüne, diğer davalılar ——- yönünden davanın reddine dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı —-yönünden DAVANIN KABULÜNE,
2-Dava konusu ——-meblağlı, keşidecisi —-olan mezkur çek bedeli olan — ibraz tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalılar —– Yönünden davanın REDDİNE,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 260,57 TL harcın alınması gerekli olan 1.042,27 TL harçtan mahsubu ile bakiye 781,70 TL karar ve ilam harcının davalı —— alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 27,70 TL, peşin harç 260,57 TL, posta ve tebligat gideri 233,20 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 1.221,47 TL yargılama masrafının davalı—– alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının davalılar —— yönünden yapmış olduğu yargılama masrafı 228,00 TL ‘nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davalı —- alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Davalılar ——-yargılama sırasında kendilerini ayrı ayrı vekille temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/04/2022