Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/504 E. 2021/248 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/504 Esas
KARAR NO: 2021/248
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/09/2015
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— plaka sayılı araç ile —- plaka sayılı aracın çarpışması sonucu —— plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan —-olarak iş göremez hale gelmiş ve müvekkillerin müşterek çocuğu ———-vefat ettiğini, iş bu kazaya bağlı olarak müvekkilerden ——- beline,kalçasına,sağ ve sol ayak bileğine platin takılmış ayrıca kolon kemiği ile bir adet dişinin kırıldığını, —— sakrum,pubis,klakula,ön kol ve sol elinde üç yerde kırıklar oluşmuş ayrıca sol kolunu kullanamaz derecede acze düşmüştür. Kaza sonrasında müvekkillerin müşterek çocukları vefat etmesi sebebiyle de müvekkiller murisin desteğinden yoksun kaldıklarını, kazaya karışan—- plaka sayılı aracın sigortası ——– tarafından ,Kazaya karışan —-plaka sayılı aracın sigortası ise ——–numarası ile davalılardan —- tarafından yapıldığından davalılara müracaat etme zorunda kalındığını, müvekkiller——– kaza nedeniyle, kazanın olduğu tarihten bu yana tedaviye muhtaç halde bulunduğundan geçici iş göremezlik tazminatı ödenmesi gerekmektedir. Ayrıca yargılama sırasında alınacak rapor ile tespit edileceği üzere müvekkiler, sürekli olarak iş gücü kaybı yaşadığından kalıcı iş göremezlik tazminatının hesaplanarak müvekkillere ödenmesi gerektiğini, müvekkillerden——–müşterek çocukları——–, trafik kazası sebebiyle vefat ettiğinden murisin desteğinden yoksun kalan müvekkillere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla müvekkillerin mağduriyetinin giderilmesi için destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi itibari ile işleyecek avans faizi ile birlikte müteveffanın yakınlarına ödenmesi gerekmektedir Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle, haklı davamızın kabulü ile -tüm talepler de ayrı ayrı fazlaya ait hakkımız saklı kalmak kaydı ile müvekkil——– toplamda—–iş göremezlik tazminatı ile müvekkil ——- toplamda —– destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
CEVAP: Davalı——vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın zararını ispat etmesi gerektiğini, poliçede yazılı teminat tutarı doğrudan davacıya ödenmeyeceğini, davacıların kaza sebebiyle uğradıkları gerçek zararın tespiti gerektiğini, davacı tarafın vefat sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiğine göre öncelikle müteveffanın davacılara destek olduğunun ispatı gerektiğini, kazanın ispatlanamaması halinde asgari ücret üzerinden hesap yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitli sınırlı olduğunu, kaza tarihinde geçerli poliçe teminatının ——- ile sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, teminatın tek, hasar görenlerin birden fazla olması durumunda karayolları trafik kanunu 96. Maddesi gereğince teminatın paylaştırılması gerektiğini, tüm bu nedenlerle müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmişlerdir.
Davalı ———-Cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ———– poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarar nispetinde olduğunu, davacının, müvekkili şirketten talep ettiği geçici iş göremezlik bedelinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin bu giderlerden sorumlu olmadığından reddi gerektiğini, davacı vekilinin daimi sakatlığının bulunduğu iddiasıyla müvekkili şirketten sakatlık tazminatı talep etttiğini, ancak özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre kişinin tüm tedavilerinin tamamlandıktan sonra sakatlığın 12 ay boyunca stabil ve kalıcı olması gerektiğini, bu nedenle davacının kalıcı bir sakatlığın olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ayrıca sağlık kurulu raporları da yönetmeliğe uygun olarak düzenlenmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
Dava: Dava trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
—— tarihli kusur raporuna göre, dava konusu kazanın meydana gelmesinde——— plakalı araç sürücüsü ——– kazanın meydana gelmesinde asli ve tamamen kusurlu olduğu, davalı——— plakalı araç sürücüsünün ise kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı yönünde rapor tanzim edilmiştir.
Davacı vekili —— tarihli dilekçesiyle iş göremezlik tazminatı yönünden ——– anlaşıldığını, bu nedenle —- aleyhine açılan iş göremezlik tazminatı davasının konusuz kaldığında ——— davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, diğer davalı —– Yönünden ise iş göremezlik zararlarıyla destekten yoksun kalma zararlarına yönelik tazminat ve davalı———Yönünden destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin devamı yönünden beyanda bulunmuştur.
Davalı ——— tarihli dilekçesiyle davacı taraf ile geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden sulh olunduğunu ve yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili —– tarihli gerekçesiyle davalı ——–destekten yoksun kalma tazminatı ile ilgili olarak sulh olunduğunu, ——– lehine davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı ——— dilekçesiyle davacı ile destekten yoksun kalma tazminatı talebi yönünden sulh olunduğunu ve feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesine ve yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığına ilişkin beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili — tarihli duruşmada ———- Yönünden davadan feragat ettiğini, davaya sadece davalı ——— yönünden devam ettiğine ilişkin beyanda bulunmuştur.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Sulh, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan ve görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir(HMK m.313). Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.314) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.315).
Sulh halinde Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir(HMK m.315).
Vekilin aracılığı ile sulh halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Sulh sözleşmesinde yargılama masrafı ve vekalet ücreti de düzenlendiğinden bu hususta ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, sulh beyanı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında destekten yoksun kalma tazminatı talebi yönünden—- ile sulh olunduğundan ve davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebinden ise yine —- yönünden sulh olunduğunu bildirdiğinden, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden davanın ——–yönünden sulh nedeniyle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, —- yönünden ise alınan kusur raporuna göre— sigortalı aracın kusurunun bulunmadığı anlaşıldığından ——- yönünden geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden açılan davanın reddine, destekten yoksun kalma tazminatı yönünden ise usulüne uygun feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden davanın ———- yönünden Sulh nedeniyle Konusuz Kalan Davanın Esası Hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2.———-yönünden REDDİNE,
3.Destekten yoksun kalma tazminatı yönünden usulüne uygun feragat nedeniyle REDDİNE,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak alınan 27,70 TL harcın alınması gereken 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik 31,6 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
5-Davacı tarafça yapılan harç ve giderlerin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı ——— yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden iş göremezlik tazminatı yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 4080 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı——- verilmesine,
7-Davalı——–yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden destekten yoksun kalma tazminatı yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 2000 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı ——- verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile———Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/03/2021