Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/463 E. 2018/89 K. 25.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2015/463
KARAR NO : 2018/89

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 25/01/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 19/09/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete …….nolu poliçe ile sigortalı olan . yönetimindeki …. plakalı aracın, 17/04/2015 tarihinde çalıştığı şirkete ait geri dönüşüm maddelerini boşaltmak için geri dönüşüm merkezine gittikleri sırada kazaya konu kamyon sürücüsünün geri dönüşüm maddelerini boşaltırken gaza basması sonucu kamyonun kapağına sıkışarak yaralandığını, kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, kaza nedeniyle müvekkilinin her iki ayağında kırık meydana geldiğini, ayağına platin takıldığını, ayakta hareket kısıtlılığının meydana geldiğini ve müvekkilinin sakat kaldığını beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının sigortalı şirkete başvuru tarihinden itibaren tahsilini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesi davacı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı tarafça cevaba cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı vekili 25/01/2018 tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 26/11/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazaya karışan …… plakalı aracın…… nolu ZMSS poliçesi ile ……….yılları arasında müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup araç sürücüsünün kusuru oranı ve zarar nispetinde olduğunu, bu nedenle kusur oranının ve özürlülük oranının tespitinin gerektiğini, ayrıca davacının sosyal sigortalar kurumuna bağlı olması halinde kurum tarafından yapılan ödemelerin şirketten talep edilemeyecek olması nedeniyle tespitinin gerektiğin beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekiline, sözlü yargılama ve hüküm duruşma gün ve saati bildirir davetiye usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak davalı vekili sözlü yargılama ve hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile zararın sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığı ve davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, daimi iş göremezlik tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen ………. nolu sigorta poliçesine göre ……. plakalı aracın ………. Sigorta A.Ş. nezdinde trafik poliçesinin bulunduğu sigortalısının ………. Tic., trafik sigortasının …………tarihleri arasında geçerli olduğu ve ölüm-sakatlık şahıs başına poliçe limitinin 268.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
……….. Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak, dava konusu kazanın meydana geldiği yere ilişkin işyeri sınırlarını ve karayolunuda tam olarak gösterecek şekilde basit kroki çizilerek kazanın meydana gelip gelmediğinin tespiti için keşif yapılmasına karar verilmiş olup, trafik bilirkişisinin talimat mahkemesine sunduğu 24/07/2017 havale tarihli rapora göre; sürücü ………. sevk ve idaresindeki………. plakalı çöp kamyonu ile koru mahallesinden geri dönüşüm maddesi topladıktan sonra yanında yolcu olarak bulunan … ile geri dönüşüm merkezine geldikleri ve sürücünün burada aracı park ederek kantardan fiş almaya gittiği, mağdurun da kamyonun arkasında feri dönüşüm maddeleri boşalttığını, akabininde mağdurun kamyon arkasında bulunan mekanizmaya elinin değmesi sonucu mekanizmanın aşağı doğru inerek mağdurun ayaklarının sıkıştığının beyanlardan anlaşıldığını, olayın bir trafik kazası olmadığını, olayın kapalı bir mülk içinde ve aracın ve yayanın herhangi bir hareketinin olmadığı anda gerçekleştiği, olayın tamamen iş kazası olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Talimat bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Bu Kanunun amacı, karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemektir. (KTK. md.1)
Bu Kanun, trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri, bunların uygulanmasını ve denetlenmesini, ilgili kuruluşları ve bunların görev, yetki ve sorumluluk, çalışma usulleri ile diğer hükümleri kapsar. Bu Kanun, karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa; Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da, Karayolları Trafik Kanunu hükümleri uygulanır. (KTK. md.2)
Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. (KTK md.85/1)
İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. (KTK md.91/1)
Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder. (12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1/1 Maddesi)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, soruşturma evrakları, hastane kayıtları, maluliyet raporu, poliçe, Sgk kaydı, araç tescil bilgileri, keşif, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 17/04/2015 tarihinde sürücü ……. ‘ın sevk ve idaresindeki …… plakalı çöp kamyonunun ………. Tesislerinde araçta yolcu olarak tesise kadar gelen davacı … ‘nin geri dönüşüm maddelerinin boşaltılması sırasında çöp kamyonunun arkasında bulunan mekanizmaya ayaklarını sıkıştırmak suretiyle yaralandığı, talimat yolu ile yapılan keşif ve bilirkişi incelemesine göre kazanın ………. Tesislerinin içerisinde meydana geldiği, davaya konu kaza ………. Tesisleri isimli iş yerinde meydana gelmiş olup, bu yerin KTK md.2/a-b bentlerinde sayılan yerlerden olmadığı gibi karayolu dışındaki kamuya açık alanlardan da olmadığı, Karayolları Trafik Kanunu ve poliçe yürürlük tarihinde yürürlükte bulunan ZMSS Genel Şartlarına göre davalı sigortanın sorumluluğunun karayolunda meydana gelen zararlar ile sınırlı olduğu, karayolu dışında meydana gelen kazalar sonucu oluşan zararların sigorta teminatı kapsamında olmadığı, davaya konu kazanın karayolu dışında işyerinde meydana gelmiş olması nedeniyle davalı … şirketinin zarardan sorumlu olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Başlangıçta peşin olarak alınan 34,16 TL harcın, alınması gerekli olan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1,74 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. maddesi uyarınca 2.000,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.