Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/37 E. 2019/879 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/37 Esas
KARAR NO: 2019/879 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/09/2015
KARAR TARİHİ: 19/09/2019
DAVA:
Davacı vekili mahkememize sunduğu ——- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı ——- davalıya —– projesinde sadece malzemeli çelik işçiliğini yaptığını ve bu işe ilişkin ——- tarih ——- sayılı ——– TL tutarında faturayı düzenlediğini, davalının sözü edilen faturaya ilişkin —— tarihinde ——- TL, ——- tarihinde —— TL olmak üzere toplam —–TL ödediğini, fatura bakiyesi ——-TL’nin ödenmemesi nedeniyle ——-. İcra Müdürlüğü’nde ——– Esas sayılı dosyada icra takibi başlattığını, davalının takibe itirazı sonucu takibin durduğunu iddia etmiş, borçlunun ——. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazının iptali ile müvekkilinin alacağının varlığının tespiti ile icra takibinin kaldığı yerden devamına, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen reeskont avans faiziyle ödemeye ve takip konusu asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu ——-havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin taraflar arasında yapılan sözleşmeden doğan yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediğini, davacının taşeronluk ilişkisinden doğan yükümlülüklerini yerine getirememesi karşısında dava dışı ———– ile davalı arasında protokol imzalandığını, davacının taşeronluk hizmeti karşılığında düzenlenen fatura bedellerinin davalı şirket taralından ödenmediği iddiasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirket tarafından tanzim edilen ve davacı şirkete tebliğ edilen iade faturasına itiraz edilmemiş olmasına rağmen davacı şirket kayıtlarına işlenmediğini, alacak miktarı likit olmadığından davacının inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini beyan ederek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının davada reddolunacak meblağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1——— İcra Müdürlüğü’nün —– E. Sayılı dosyası,
2——- tarihli davalı şirket ile dava dışı iş veren arasındaki sözleşme
3—- Noterliği’nin ——- tarih——yevmiye nolu ihtarnamesi,
4—— TL bedelli KDV dahil irsaliyeli fatura,
—- tarihli bilirkişi heyeti kök raporu,
6——8 tarihli bilirkişi heyetinin 1. Ek raporu,
7—— tarihli bilirkişi heyetinin 2. Ek raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, KABUL VE GEREKÇE;
Dava; Taraflar arasında sözlü olarak anlaşmaya varılan eser sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacak nedeni ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır,
—— İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, ödeme emrinin davalı/borçluya ——– tarihinde tebliğ edildiği, ——— tarihinde borca itiraz dilekçesinin süresinde verildiği, borçlu gider avansı bulunmadığından itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, takibin durdurulmasına karar verildiği, bir yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir.
Davalı şirket ile dava dışı——— arasında ——- tarihli sözleşme imzalanmıştır. Davalı şirket, ——– anlaştığı sözleşmenin bir bölümü olan ——– TL’lik dış cephe işini alt taşeron olarak davacıya devretmiştir.
Davacı şirket alt taşeron olarak yaptığı iş karşılığında davalı şirkete davaya ve takibe konu KDV dahil ——— TL bedelli irsaliyeli faturayı davalı şirket adına düzenlemiştir. Fatura bedelinin takip tarihi itibari ile ödenmeye ———- TL ve takip tarihine kadar işlemiş faiz alacağı için ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Davalı şirket yetkilisi tarafından icra takibine süresinde yapılan itiraz üzerine icra takibi durdurulmuş olup, itirazın iptali davası davacı vekili tarafından bir yıllık hak düşürücü sürede açılmıştır.
——-tarihli bilirkişi heyetinin kök raporunda; davacının —– yılı ticari defterinin işletme defteri olduğundan cari hesap incelemesinin yapılamadığı, işletme defterinde ——- TL fatura alacağının kayıtlı olduğu, davalı şirketin —– yılı ticari defterinde cari hesabın kayıtlı olduğu, davalı şirketin davacı çalışanı adına fatura düzenlenmesinden önce ——— TL ve ——TL ödemede bulunduğu, davalı şirketin fatura tanziminden sonra davacı tarafa ——– TL ve ———TL ödemede bulunduğu, fatura tanziminden sonraki ödemede taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davalı şirketin ticari defterinde kayıtlı olan ancak davacı tarafın işletme defterinde olmayan —— TL iade faturası olduğu, iade faturanın TTK 21. Maddesine istinaden itiraz süresi olan 8 gün içerisinde düzenlenmediği, hesap bilirkişisinin değerlendirmesinde davacı tarafın davalı şirketten ——— TL alacağının olduğu, takip öncesi temerrüt şartlarının oluşmadığından takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı, inşaat bilirkişisinin değerlendirmesinde ise, davacı ile davalı şirket arasında alt işveren olarak yazılı devir sözleşmesinin bulunmadığını, davalı şirketin iddia ettiği üzere dosyada fesih sözleşmesinin olmadığını, davacının davalı şirket ile aralarında yazılı ve akdi sözleşme ve taahhüt olmadığından sözleşme şartlarından sorumlu tutulamayacağı, işçilik hizmeti olarak kesmiş olduğu —— TL bedelli faturadan —— TL bakiye alacağının kaldığı rapor edilmiştir.
Tarafların itirazları üzerine bilirkişi heyetinden aldırılan ——- tarihli 1. Ek raporda; davacı ile davalı şirket arasında yazılı sözleşme olmaksızın dava konusu işin tüm cephe çelik konstrüksiyon kutu profil montaj işinin kendi sorumluluğunda olan kısmının 12 tonluk kısmının 6 tonluk kısmını yani ön ve sol yan cephelerinin montajlarının yapıldığı diğer kısımlarının cephe işlerinin yapılmadığı, davacı tarafından ön ve sol yan cephe işlerinden eksik, kusurlu ve ayıplı bırakılan işlerin de dava dışı ————- anlaşarak tamamlandığı, davalı şirketin dava dışı alt taşerona yeniden ödemede bulunduğu, yine davacı tarafından yapılmayan işlerin de dava dışı ———–yaptırıldığı, davaşı alt taşerona ödemenin davalı şirket hakedişinden kesinti yapıldığı, davacının üzerine aldığı 12 tonluk işin 6 tonluk kısmını tamamladığı, işin bedelinin ——- TL olduğu, davacının taahhüt ettiği işi eksik, kusurlu bırakması nedeni ile davacının davalı şirketten alacağının bulunmadığı rapor edilmiştir.
Tarafların bilirkişi heyetinin 1. Ek raporuna itirazları üzerine kök rapor ve ek rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için 2. Ek rapor düzenlenmesine istenilmesi üzerine bilirkişi heyetinden aldırılan ——- tarihli 2. Ek raporda; iki sonuç arasındaki çelişkinin izahı kısmında kök raporda nesap bilirkişisi değerlendirmesinin sehven yazıldığı. Esasen fiziki tespite göre hesaplama yapılması gerektiği, 1. Ek raporda işin nasıl ve ne kadar yapıldığının fiziken tespitinin yapıldığından 1. Ek rapordaki sonucun bilirkişi heyetinin elde ettiği sonuç olduğu rapor edilmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin değerlendirilmesinde davalı şirketin dava dışı ——– yaptığı yazılı sözleşmeye istinaden işin bir bölümünü yazılı olmayan sözlü anlaşma ile davacıya devrettiği, davacının üzerine aldığı işi tamamlayamadığı, 12 tonluk işin ancak 6 tonluk kısmını eksik ve kusurlu olarak tamamlayabildiği, diğer kısmını ise hiç yapmadığı, davalı şirketin davcının eksik ve kusurlu bıraktığı kısmı ve hiç yapmadığı kısımları dava dışı firmalara yeniden vererek tamamlattırdığı, davacının yapmayı taahhüt işten yapabildiği kısmın bedelinin ———-TL olduğu, ancak kendi edimi olarak yapmayı taahhüt ettiği işi eksik ve kusurlu olarak bırakması nedeni ile davalının ödeme yükümlüğünün bulunmadığı anlaşılmakla davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Davacının yapmayı taahhüt ettiği işi yapmayarak işi yarım bıraktığı, takip ve dava konusu yaptığı asıl alacak miktarı bakımından kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak miktarının %20’si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair hüküm vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Asıl alacak miktarı ——TL’nin %20’si olan ———- TL’nin kötü niyet tazminatı olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 125,46 TL harcın alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 81,06 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gideri 146,30 TL yargılama masrafının davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 8.430,82 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa, artan delil avansının davalı tarafa iadesine,
7-Karar kesinleştiğinde ———–İcra Müdürlüğü’nün ———- Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı veklinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/09/2019