Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/238 E. 2019/142 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/238 Esas
KARAR NO : 2019/142
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 14/09/2015
KARAR TARİHİ: 14/02/2019
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu ———-havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle;Davalının ———– %45 paylı ortağı olduğunu, diğer ortak ———— ise %55 paylı ortağı olduğunu, şirket ortakları tarafından alınan—— tarihli——- no.lu kararın ‘Çalışma Prensipleri’ başlıklı K maddesinin; ———: Ortakların hepsi maksimum gayrimenkul danışmanı olarak çalışacaktır, şirketin kendini toplaması ve yeni kurulacak ofisler için kasada nakit bulunması amacı ile 2012 Aralık itibariyle aylık 1.000.- USD + KDV olarak maksimum ödeyecekler ve paylaşımı Aralık 2013 tarihine kadar 70/30 olarak yapacaklardır’ şeklinde olduğunu, davalının 2013 Mart ayından Haziran 2015 e kadar olan dönemde 28 aylık maksimum broker ödemesini yapmadığını, bunun için yapılmayan ödemeler için davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazın hukuki gerekçesinin bulunmadığını, şirket tarafından alınmış kararlara bütün ortakların riayet etmesi gerektiğini, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 14/02/2019 tarihli esas hakkındaki beyanında; Yazılı beyanlarını tekrarla, maksimum broker ödemelerinin 31/12/2013 tarihinden sonra devam ettiğini, bilirkişi ödemelerin 31/12/2013 tarihinden sonra olmadığına ilişkin tespitini kabul etmediklerini beyanla, dava dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 23/12/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin ————Haziran ayında yapılan anlaşma gereği fiili olarak davacı şirketten ayrıldığını, ancak diğer ortağın anlaşmaya riayet etmemesi üzerine bu kez 2014 Aralık ayında şirketten çıkma talebini resmi olarak ilettiğini, ancak diğer ortağın uzlaşmaz tavrı nedeni ile İstanbul Anadolu 3 ATM ———– E sayılı dosyası ile ortaklıktan çıkma davası açtığını, davacı şirket ortağı ——— müvekkiline hakaret ve tehdit ettiğinden bu kişi hakkında İstanbul Anadolu 46 Asliye Ceza Mahkemesinin ———— E sayılı dosyası ile dava açıldığını, bu dosyayı delil olarak bildirdiklerini, icra takibine dayanak yapılan ortaklar kararının tamamının incelendiğinde maksimum broker ödemesi adı altında konulan cümlenin yeni kurulan şirketin kendini toplaması ve yeni kurulacak ofisler için kasada nakit bulunması amacıyla konulduğunu ve Aralık 2013 tarihine kadar kararlaştırıldığını, 2013 yılı boyunca müvekkili adına kesilen maksimum broker aidatının müvekkilin davacı şirkete kesmiş olduğu hak edişlerinden mahsup edildiğini, 2014 yılı boyunca her iki ortağa da maksimum broker aidatı adı altında hiçbir fatura kesilmediğini, 2015 yılında da bu şekilde bir ödeme faturasının mevcut olmadığını, bu durumun sebebinin anılan uygulamanın 2013 yılı sonuna kadar uygulanmak üzere kararlaştırılmış olmasından kaynaklandığını, davacı şirket tarafından——– tarihli ——- no.lu ——-TL bedelli, yine ——- tarihli ——- TL bedelli maksimum katkı payı adı altında 2 adet fatura kesildiğini, anılan faturaların kötü niyetli olarak müvekkiline değil müvekkilinin muhasebecisine gönderildiğini, müvekkilinin söz konusu faturaları kabul etmeyerek ——Noterliğinin ———–no.lu ihtarnamesi ile iade ettiğini, davacı şirketin ——-tarihinde 18 aylık maksimum broker Ödemesi adı altında fatura kesmesinin kötü niyetli olduğunu, davacının müvekkili aleyhine 28 aylık aidat borcu olduğu iddiası ile faturalardan hiç bahsetmeyerek takip yaptığını, müvekkilinin 2013 yılı sonuna kadar hak edişlerine karşılık davacı şirkete toplam———— TL tutarında fatura kestiğini bu tutarın ancak ——- TL sını aldığını, davacı şirketin 2013 yılı sonuna kadar müvekkiline broker ödemesi altında 28.025,00 TL tutarında fatura kestiğini, ekte sunulan faturalar, şirket kayıtları, banka hesapları incelendiğinde müvekkiline 2012 ve 2013 yıllarında kesilen broker faturalarının bedellerinin müvekkilinin alacağından mahsup edildiğinin tespit edileceğini, aynı dönemde şirketin diğer ortağı —————-toplam 138,944,00 TL tutarlı fatura kestiğini, davacı şirket tarafından da ————-32.616,00 TL tutarlı fatura kesildiğini,———- bu dönemde şirketten 211.617,00 TL çektiğini, davacı şirketin diğer bir ifade ile——— 2014 yılında davacı şirketin kendisine aidat faturası kestiğini ve fatura bedellerini ödendiğini belge ile ispat etmesi gerektiğini, davacı şirket kayıtlarına göre çalışma süresince 1.400.000,00 TL gibi kazanç elde edildiğini, müvekkilinin bu kazançtan sadece 68.000,00 TL aldığını, diğer ortağın ise 550.000,00 TL üzerinde para çektiğini, müvekkilinin 2014 Haziran ayından beri davacı şirkette çalışmasının bulunmadığını, diğer ortağın şirketin tüm gelirlerini kendi nam ve hesabına kullandığını, açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 14/02/2019 tarihli esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla, gerek müvekkili gerekse davacı da olmak üzere şirket ortaklarının 31/12/2013 tarihinden sonra maksimum broker ödemesi altında herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu tarihe kadar olan yükümlülüklerin yerine getirildiğini, müvekkilinin şirkete karşı herhangi bir borcu ve sorumluluğu olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacı tarafından başlatılan İstanbul Anadolu 19. İcra Dairesinin———İcra dosyasında takibin dayanağı olan taraflar arasında 28/08/2012 tarihinde imzalanan sözleşmenin 01 numaralı maddesi uyarınca ortaklar arasında ödemesi kararlaştırılan maksimun Broker ücreti 1000 Dolar + KDV ödeme şartının ortaklar arasında hangi tarihe kadar geçerli olduğu bu ödeme şartının Aralık 2013 -Haziran 2015 kadar devam edip etmediği ve bu sözleşme uyarınca davalının davacı şirkete ödemesi gereken maksimun Broker aidatı bulunup bulunmadığı noktasındadır.
DELİLLER :
-İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası.
-Davacı vekilince dosyaya sunulan 28/08/2012 tarihli kararı.
-Bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, davacı şirketin ortağı davalının davacı şirket hesabına ödemesi gereken maximum broker ödemesini yapmadığı iddiasıyla başlattığı takip nedeniyle itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu 19. İcra müdürlüğünün ————e sayılı dosyasına celp edilerek incelenmesinde ödeme emrinin 03/08/2015 tarihinde yapıldığı, borçlunun 05/08/2015 tarihinde süresinde borca itiraz dilekçesi verdiği, takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür.
Davacı tarafından itirazın öğrenilmesi üzerine 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davası açılmıştır.
Mahkemece mali müşavir bilirkişi ————– kök rapor ve ek rapor aldırıldığı, kök raporda davcının davalı ortaktan 19.363,00 TL talep edebileceği, ek raporda ise maximum broker ödemesine mukabil davalı tarafından emanete gönderilen açıklanarak 37.985,09 TL ve sermaye ödemesi açıklamak 65.000,00 TL ödeme yaptığı, diğer ortağın maximum broker ödemesi yapmadığı tespit edilmiştir.
İtirazlar üzerine Mali müşavir bilirkişi—————alınan raporda; ortaklar kurulu kararın maximum broker ödemesinin ortaklar tarafından en son 31/12/2013 tarihine kadar yapacakları, 2014 yılında yapılmayacağı, davalının 31/12/2013 tarihine kadar kendisine kesilen faturaları ödediği, 10/06/2015 tarihinde kesilen faturaların dayanağının bulanmadığı tespit edilmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenmesinde davalı ortağın ortaklar kurulu kararına uyarak 31/12/2013 tarihine kadarki tüm faturaları ödediği, diğer ortakların ödemede bulanmadığı, davacı tarafından kesilen 10/06/2015 tarihli faturaların dayanağı bulunmadığı, davanın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle davalının kötü niyet tazminatı koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davacının itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin koşullar oluşmadığından reddine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 1031,09 TL harcın alınması gerekli olan 44,4 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 986,69 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gideri 136 TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 9.579,84 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/02/2019