Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/222 E. 2019/1248 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/222
KARAR NO: 2019/1248
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/06/2015
KARAR TARİHİ: 17/12/2019
DAVA:Davacı vekili Mahkemeye sunduğu—- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili —- kızı —- tarihinde karşıdan karşıya geçerken sürücüsü … yönetiminde olan —-istikametinden —istikametine seyir halinde bulunan — plakalı aracın çarpması neticesinde — kaldırıldığını, hastaneye kaldırıldığı tarihten itibaren yoğun bakımda bulunan müvekkilinin kızının malesef — tarihinde vefat ettiğini, kazaya karışan — plakalı aracın — tarafından mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğu için sigorta şirketini de dava ettiklerini, müvekkillerinin yaklaşık bir ay boyunca müteveffanın yoğun bakımda kaldığı dönemde tedavi giderleri, ulaşım giderleri konusunda büyük sıkıntılar yaşadığını, acı ve elem içerisinde büyük maddi zararların yanında kızlarının ölümü ile müvekkillerinin keder ve ızdırabları nedeniyle hasar düzenlerinin alt üst olduğunu, annesinin depresyona girdiğini, abisinin şoku atlatamadığını, psikolojik bunalıma girdiğini, babanın büyük sıkıntılar içine girdiğini belirterek bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar için —TL, maddi —- TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, davalı ….vekilinin Mahkememize sunduğu cevap cevap dilekçesine karşı — havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davalı … şirketine başvuru yapıldığını, sigorta poliçesi kapsamında ihtiyari mesuliyet klozu olup, var ise manevi tazminat taleplerinden sigorta şirketi ile diğer davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu, iş bu davada ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı, hastane ve tedavi giderleri ile cenaze ve defin giderlerinin tazminini talep ettiklerini, ceza dosyasında ihbarı talep edilen —- tanık sıfatında olduğunu, davaya dahili davalı olarak katılmasının mahkemenin takdirinde olduğunu beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, davalı … vekilinin Mahkememize sunduğu cevap cevap dilekçesine karşı—havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesinin içeriğini tekrarladıklarını, davalının kusurunun bulunmadığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, kamera kayıtlarına göre davalının kusurlu olduğunun sabit olduğunu, müteveffanın daha önce hastalığı bulunup bulunmadığı iddialarının kabul etmediklerini beyanla ıslah hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tazminat miktarlarının belirlenmesi hakkındaki ara kararın yerine getirilmesi konulu —tarihli dilekçesinde özetle: fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilleri—-lehine ayrı ayrı -‘er TL olmak üzere —- TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den tahsiline, yine müvekkilleri ——– lehine destekten yoksun kalma tazminatı olarak ayrı ayrı — TL olmak üzere — TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ayrı ayrı tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili — tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; — tarihli dilekçelerini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili Mahkemeye sunduğu — havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kaza tarihinde — plakalı aracın müvekkili şirkete —- ile sigortalı bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketinin poliçeden doğan sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğunun maddi olup, manevi tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin müvekkili şirket yönünden reddinin gerektiğini, müvekkili şirkete yapılmış bir başvurunun bulunmadığını, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, temerrüde düşmediklerini, faize hükmedilmesi halinde başlama tarihinin dava tarihi ve yasal faiz olacağını, kazaya karışan aracın —- adına kayıtlı olduğunu, davanın ihbarının gerektiğini beyanla haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı -vekili ikinci cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı – vekili —- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla müvekkili şirket yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili Mahkememize sunduğu — havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazanın oluşunda müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, müteveffanın kaza sonrası kaldırıldığı hastaneden kayıtlarının istenilerek kesin ölüm sebebinin araştırılması gerektiğini, maddi ve manevi tazminat oranının çok yüksek olduğunu, olay sonrasında müvekkilinin olay yerini terk etmediğini, ambulans gelinceye kadar müteveffanın yanından ayrılmadığını, sonrasında ifade vermek üzere karakola gittiğini, sonrasında müvekkilinin ailesiyle hastaneye gittiğini, müvekkilinin müteveffanın ailesi ile görüşmek istediğini, her defasında terslendiğini, olay nedeniyle müvekkilinin ve ailesinin de psikolojilerinin bozulduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, cevaba cevap dilekçesine karşı cevaplarımız konulu Mahkememize sunduğu —- havale tarihli dilekçesinde özetle: cevap dilekçesini tekrarla müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ——- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilinin tali kusurlu oluşu ve maddi durumu nazara alınmasını talep etmiştir.
İstanbul Anadolu –. Asliye Hukuk Mahkemesi— Esas sayılı dosyasında verdiği —- tarihli görevsizlik kararı sonrası yargılamaya mahkememizin belirtilen esas numarası ile devam olunmuştur.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu kaza nedeniyle kusur durumu, davalıların zarar tazmin yükümlüsü olup olmadıkları, ceza dosyasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan — tarihli ölümlü trafik kazası tespit tutanağına göre; … ‘in sevk ve idaresindeki – plakalı aracın yaya — çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez — tarihinde …. tarafından tanzim edilen —nolu — incelendiğinde; poliçenin —– tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının — sigortalanan aracın – —- marka model — plakalı araç, poliçe limitinin ise — TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez nüfus aile kaydı incelendiğinde, davacı … — müteveffa —- babası,—- annesi,— kardeşi olduğu anlaşılmıştır.
—-tarih ve —- sayılı KUSUR raporuna göre; Sürücü … ‘nin % 25 oranında, davacıların yakını ölen yaya — % 75 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Aktüerya Uzmanı Bilirkişi ——- havale tarihli raporunda özetle; müteveffa — kaza sonrası vefat edene kadar yoğun bakımda tedavi edildiği, yoğun bakımdaki tüm tıbbi tedavi masraflarının — tarafından karşılandığı, — sorumluluğu dışında kalan ilaç, malzeme, hastane, hekim ücreti, bakım ücreti, ulaşım gideri ve diğer harcamalar ile ilgili herhangi bir tedavi gideri zararı olmadığı, davacı anne — nihai ve gerçek maddi zararının — TL, davacı baba — nihai ve gerçek maddi zararının — TL, davacı kardeş — için müteveffanın kardeşinin desteğinden yoksun kaldığı gerekçesiyle maddi tazminat talep edilmiş ise de davacı anne babanın çalışamayacak kadar engelli olmak gibi özer bir durumlarının da olmadığı anlaşıldığından, davacı kardeş— yönünden müteveffa desteğinden yoksun kaldığı gerekçesiyle maddi tazminat hesabı yapılmasının mümkün olmadığı, cenaze ve defin gideri nedeniyle davacıların nihai ve gerçek maddi zararının —- TL olduğu beyan ve rapor edilmiştir.
Kusur ve Aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmişse; cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar uğranılan zararlar olarak kabul edilir.(TBK Madde: 53)
Destekten yoksun kalma zararları, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.—
Manevi Tazminat
Ölüm hâlinde, ölenin yakınlarına manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.(TBK Madde: 56/2)
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır—-
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği — tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar—- tarihinde yürürlüğe giren— uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM –. Hukuk Dairesi’nin – Tarih,— Esas ve — Karar; — Tarih, — Esas ve — Karar Sayılı İlamları ile İstanbul BAM -. Hukuk Dairesi’nin — Tarih, — Esas ve — Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
Davacı tarafın, ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir. (HGK’nun — gün ve—— esas—- karar, HGK’nun — gün ve — esas— karar, HGK’nun — gün — esas – karar, HGK’nun — gün ve —- Esas- — karar sayılı ilamları – Yargıtay -. Hukuk Dairesi’nin —- tarih,— Esas ve — karar sayılı ilamı)
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı,Trafik Kazası Tespit Tutanağı, SGK müzekkeresi, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası,Kusur Tespiti, Ceza/Soruşturma Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; — tarihinde davalı … ‘nin sevk ve idaresindeki —- plakalı aracın yaya — çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiği, kazada— ‘nun öldüğü, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü … ‘nin %25 oranında, müteveffa yayanın ise %75 oranında kusurlu oldukları, davacıların müteveffa/desteğin anne, baba ve kardeşi olduğu, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle —- tarihinden önce yürürlükte bulunan Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporuna göre davacı anne — — TL, davacı baba ——TL destekten yoksun kalma nedeniyle zarara uğradıkları, davacı kardeş — yönünden ise müteveffanın kendisine destek olduğu hususunun ispatlanamadığı, —- yazılan müzekkere cevabında tek kişilik büyükler için mezar yeri m2 fiyatının –TL olarak bildirildiği, aktüer bilirkişi tarafından — tarafından bildirilen değerler esas alınarak yapılan hesaplamada cenaze ve defin giderinin — TL olarak hesaplandığı, davalı sürücünün kusuruna isabet eden cenaze ve defin giderinin ise — TL olduğu, davacı tarafın desteklerini kaybetmiş olmanın verdiği üzüntü, duyulan acı, elem ve ızdırap ile desteğe hısımlık ve yakınlık derecesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlık derecesi, kusur durumu nazara alınarak hakkaniyet ilkesi gereğince davacı taraf lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, kask takılmaması, alkollü sürücünün aracına binme, istiap haddinin aşılması, hatır taşıması gibi kazanın meydana gelmesinde değil ve fakat zarara etkili olan müterafik kusur indirimi nedeni bulunmadığı, davalı sürücü’nün davacı tarafın maddi ve manevi zararından haksız fiil hükümlerine göre, —- plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde —- sigortalayan davalı … şirketinin davacı tarafın maddi zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, her ne kadar dava dilekçesinde davalı … şirketinden de manevi tazminat talep edilmiş ise de, davalı … şirketi tarafından düzenlenen ZMM Sigortasının manevi tazminatı kapsamadığı, bu nedenle sigorta şirketinin manevi tazminattan sorumlu olmadığı, davacı vekilince sunulan—- tarihli dilekçede manevi tazminat yalnızca davalı … yönünden talep edilmiş ise de, bu hususun davalı … şirketi yönünden manevi tazminata ilişkin talep bakımından feragat niteliğinde bulunduğu, zararın haksız fiilden doğmuş olması ve bir ticari işletmeyi ilgilendirmemesi nedeni tazminat alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı sürücü yönünden temerrütün haksız fiil tarihi itibari ile gerçekleştiği, davalı … şirketi yönünden ise dosya kapsamı itibari ile davadan önce başvuru yapıldığı ispatlanamadığından temerrüdün dava tarihi itibariyle oluştuğu, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak destekten yoksun kalma tazminatı yönünden davanın—– yönünden kısmen kabulüne, davacı —yönünden reddine, manevi tazminat davasının davalı … şirketi yönünden reddine, davalı … yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın davacı .— tarafından açılan maddi tazminat davasının REDDİNE, davacılar- —- tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE; Manevi Tazminat davasının davalı — yönünden REDDİNE, davalı … yönünden KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2- Davacı — yönünden destekten yoksun kalma tazminatı — TL; Davacı — yönünden destekten yoksun kalma tazminatı — TL ile cenaze ve defin masrafı — TL olmak üzere toplam —TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; davalı ….yönünden ise dava tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sorumluluğu kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar- — – verilmesine,
3- Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak davacı .- yararına– TL’nin; davacı – yararına — TL’nin; davacı — yararına — TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ‘den alınarak davacılara verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 683,10 TL harcın tamamlama harcı 1.366,20 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 3.871,97 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.822,67 TL karar ve ilam harcının -davalı … şirketinin sorumluluğu 1.179,55 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar ‘dan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 190,00 TL, bilirkişi ücreti 1.400,00 TL olmak üzere toplam 1.590,00 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 150,00 TL yargılama masrafından, davalı … tarafından yargılama sırasında yapılan posta gideri 4,80 TL, davalı …. tarafından yapılan 200,00 TL yargılama masrafı olmak üzere toplam — TL’den, kabul-ret oranına göre davacıya isabet eden — TL’nin mahsubu ile kalan miktara peşin harç 683,10 TL, tamamlama harcı — TL ile birlikte eklenerek sonuç olarak —TL’nin -davalı … şirketinin sorumluluğu — TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar ‘dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan —- TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına, davalı ….’nin yapmış olduğu yargılama masrafından kalan 12,23 TL’nin davalı …. kendi üzerinde bırakılmasına, davalı … ‘nin yapmış olduğu yargılama masrafından kalan 0,45TL’nin davalı … ‘nin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacılar— ve — yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 4.385,06 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar —– verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davalılar yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 13/4 maddesi uyarınca 4.385,06 TL avukatlık ücretinin davacılar —- alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı— tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden davalılar yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ‘nin 13/5 maddesi uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacı —- alınarak davalılara verilmesine,
8-Manevi tazminat davası yönünden davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalı …’den alınarak davacılara verilmesine,
9-Davalı … ‘ye yönelik açılan manevi tazminat davası yönünden davalı … yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ‘nin 10/2 maddesi uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak davalı … ‘ye verilmesine,
10-Davalı ….’ye yönelik açılan manevi tazminat davası yönünden davalı …. yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 10/3 maddesi uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak davalı …. ‘ye verilmesine,
11-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalı———– ilgisine göre ayrı ayrı iadesine,
Dair, hazır bulunan davacılar ile taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2019