Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/20 E. 2019/314 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/20
KARAR NO : 2019/314
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/09/2015
KARAR TARİHİ: 28/03/2019
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu 07/09/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili —— ile davalı ..- arasında-yılında belirsiz süreli, yetkili servis konusunda ticari ilişki kurulduğunu, davalı tarafından kendisine ——— belgesi verildiğini,-yılma kadar — adı ile faaliyet gösteren müvekkil – yılında ——- adı ile —-Yetkili Servisi olarak ticari faaliyetine devam ettiğini, davalı şirkete müvekkili —ne —tarihinde — Noterliği’nin– yevmiye numaralı ihtarnamesi ile – yılında tespit edilmiş eksikliklerin ihtar tarihi itibariyle giderilmediği ve bu konuda bir aksiyon gösterilmediği gerekçesiyle -tarihinde servistik sıfatı ve ticari ilişkinin sona ereceğinin bildirildiğini, bu ihtarnameye karşılık olarak müvekkilinin – tarihinde -. Noterliğinin – yevmiye numaralı ihtarı ile 2000 m2 yer tedariki yaptığını, durumu—-Geliştirme Bölümüme bildirdiğini, verilen projeye göre dizayn edileceğini, özen gösterildiğini, bu nedenle sözleşmenin feshinin gözden geçirilmesinin bildirildiğini, davalı şirketin bayi geliştirme bölümünün bilgisi dahilinde ve bayi geliştirme bölümüce verilen projeye uygun olarak yer tedariği ve proje uygulanmasına rağmen, davalının basiretli bir tüccardan beklenen dikkat ve özene aykırı olarak —tarihli – Noterliği’nin –yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkiline kendi bilgisi dahilinde ve kendi projesine göre yaptırdığı servislik hizmet binasını görmezden gelerek ve müvekkili şirketçe cevap niteliğindeki ihtarı hiçe saymak suretiyle ticari ilişkiyi sonlandırdığını beyan ettiğini, müvekkilinin çabasına rağmen sözleşmenin feshedilmesinin kötü niyetli ve müvekkilinin mağduriyetine sebebiyet verdiğini, müvekkilinin gerekli standartları karşılayarak aylık – TL kira bedeli ile yer kiraladığını, kiralanan yerin davalının – bayisi olan —firmasına ait olduğunu, davalının müvekkiline yetkili servislik ilişkisinin sona erdiğini beyan etmesine karşın son ihtarnameden sonra da yetkili kamyon servisi hizmetini kullandığını, davalı tarafın ticari ilişkiyi sonlandırdıktan sonra müvekkilinin yetkili olmadığı ve iş konusunda sıkıntılı olduğunu gören davalının satış bayisini güçlendirmek maksatlı olarak müvekkili — firması ile şirket kurması konusunda teşvik ettiğini, ağır ticari araç satış bayisi olan —ile —– tarihinde —- kurduğunu, bu şirketin —- ortaklığında kurulduğunu, şirket müdürünün ise dışarıdan atanmış ve satış bayisi olan —– ortağı —olduğunu, şirket kurulduktan sonra davalı .— ağır ticari yetkili servislik yetkisini bu şirkete verdiğini, bu süreç zarfında ticari ilişkinin kesintiye uğramadığını, davalının bu davranışının müvekkili lehine olmadığını, müvekkilinin şirkete müdür sıfatı verilmeden sadece şirket ortağı olduğunu, kurumsal olarak yetkili servisin tüm sorumluluğunun işletmesinin müvekkiline ait olduğunu, şirket ortağı olan —- da aylık — TL kira ile haricen su, elektrik giderlerini ödediğini, şirket satış bayisi ile birlikte kurulmuş ise fiilen gelir-gider olarak müvekkiline ait olduğunu, —-şirketin kurulumundan –sonra —tarihli protokolle şirketin müvekkiili ve ailesine devrolunduğunu, müvekkilinin başlangıçta ortak görünse de yetkili servislik belge tarihi olan —–tarihi baz alındığında üç ay ortak olarak yetkili servislik hizmeti verdiğini, satış bayisi ile olan ortak şirketin protokolle devri dikkate alındığında — tarihinden sonra —- tarihinde şirket hisselerini resmi olarak müvekkiline devir ettiğini, müvekkilinin bu şekilde kesintisiz olarak 2013 yılı Eylül ayına kadar eskisi gibi kendi adına yetkili servislik hizmetini devam ettirdiğini, müvekkilinin davalı tarafça —- ticari satış bayisi ile müvekkili şirketi kurmaya mecbur ettiğini, müvekkilinin ağır ticari yetkili servislik hizmetine devam etmekte iken davalı tarafça —- tarihli —-. Noterliği’nin —–yevmiye nolu ihtarnamesi ile iki yıl sonra hüküm ve sonuç doğurmayacağını bildirmek suretiyle yeni yapılanma kararı alındığını, internet sitesinde belirtilen standartları karşılayan yetkili servislerle sözleşme imzalanacağını, davalının tutarsız ve ticari örf ve adete aykırı davrandığını, eski yetkili servislere şans tanınmaksızın haklı bir neden olmaksızın sözleşmeleri keyfi olarak feshettiğini, müvekkilinin davacıya ait yetkili serviste çalışan işçileri kendi bünyesinde eğitime tabi tuttuğunu, eğitim giderlerinin müvekkiline fatura edildiğini, ihtiyaç olmadığı halde yedek parça stok ederek çalışmak zorunda kaldığını, bu eğitilen işçilerin davalıya kazandırıldığını, sözleşmenin feshedilmesi ile yapılan bu zorunlu yatırımların kullanılamaz hale geldiğini, müvekkilinin maddi, manevi zarara uğradığını, sözleşmenin feshinin keyfi ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin sözleşme yapılmak zorunda bırakılmasaydı zarara uğramayacağını, sözleşmenin haksız feshi sebebiyle davalının tazminat ödemesi gerektiğini beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile menfi ve müspet zararlar için —-TL, denkleştirme tazminatı ——– TL olmak üzere —- TL maddi zararın temerrüd tarihi olan —- tarihinde itibaren ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline, sözleşmenin haksız feshi sebebiyle mecburi olarak satın alımı zorunlu tutulan yedek parçaların davalı tarafça aynen geri alımına, geri alımı konusunda hiçbir işlem tesis edilmemiş olması sebebiyle yedek parça bedellerinin sözleşmenin sona erdiği tarih olan ——-tarihinde itibaren davalı tarafça geri alımın gerçekleştirilemeyeceği tarihe kadar yedek parçaların nakit bedellerine bağlı kazanç kayıpları için işlemiş ve işleyecek faizin davalıdan tahsiline, davalının davranışları ile ticari anlamda uğradığı manevi çöküntü ve elemi ile ticari itibarının zedelenmesine bağlı olarak —-TL manevi tazminatın davalının temerrüt tarihi olarak müvekkilince gönderilmiş ihtar tarihi olan 24/12/2009 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 24/12/2015 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davalının 10/10/2013 tarihli noter ihtarının tüm yetkili kamyon servislerine gönderilmiş ihbar olduğunu, ihbarın bildirime olarak nitelendirilemeyeceğini, davalının husumete yönelik itirazlarının yerinde olmadığını, haksız fesih sebebiyle maddi ve manevi tazminat hesabının bilirkişi incelemesi ile belirlenebileceğini, bu nedenle davayı belirsiz alacak davası olarak açtıklarını, davanın somutlaştırılması yönündeki beyanların gerçeği yansıtmadığını, denkleştirme tazminatı talebi yönünden zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını, her iki davacının da ayrı ayrı tüzel kişiliklere sahip olduğunu, bu nedenle talepleri ayrılamayacağını, müspet ve menfi zarar talep etme haklarının hukuki ve yasal şartlarının oluştuğunu, denkleştirme isteminin hukuka uygun olduğunu, beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 13/12/2017 havale tarihli alacak ve tazminat kalemlerini miktarı itibariyle açıklanmasına ilişkin dilekçesinde özetle: ———yönünden fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile menfi ve müspet zararları için —– TL; denkleştirme tazminatı olarak —- TL olmak üzere — TL, ———-açısından fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile menfi ve müspet zararları için 30.000,00 TL, denkleştirme tazminatı olarak 20.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL, manevi tazminat davası yönünden ———için 120.000,00 TL; —— 80.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili karar celsesine mazeret dilekçesi sunduğu, ancak sözlü yargılama aşamasına geçilmiş olması ve yargılamanın geldiği aşama nazara alınarak davacının mazeretinin de usulüne uygun olmaması nedeniyle davacılar vekilinin hüküm duruşmasına ilişkin mazeretinin reddine karar verilmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 16/11/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacılardan ——- 2011 yılı Ocak ayından bu yana —–Araçlara ilişkin yetkili servisi ve yedek parça bayisi olduğunu, marka satışına ilişkin bir bayilik ilişkisinin bulunmadığını, müvekkilinin —yılından bu yana motorlu araç ve yedek parçaların üretimi ve —- içinde dağıtımı v ehiracatı işiyle iştigal ettiğini, — yılında —- serisi kamyonların üretimine başlandığını ve lider konumuna geldiğini, zamanla artan rekabet ve değişen müşteri beklentileri sonucu pazar payını kaybetmeye başladığını, başarıyı yakalamak amacıyla değişikliklere gidildiğini, belirlenen yeni standartlar çerçevesinde yeniden yapılandırmaya gidildiğini, —yılı Şubat ayında —-Yetkeli Servisleri ile yürürlükte olna tüm sözleşmelerin fesih sürecinin başlatıldığını, fesih sürecine ilişkin tüm yetkili servislere karşı aynı yol izlendiğini, Yetkili servis sözleşmelerinin 18.2. Ve 18.3 maddesine atıf yapılarak feshedildiğini, müvekkilinin yeni seçici niceliksel dağıtım sistemi esaslarına uygun yapılandırılmasına yönelik olarak detaylı pazar payı yaptığını, Rekabet Kurumu ‘na Kamyon Yetkili Servis ağı için menfi tespit/muafiyet başvurusunda bulunduğunu, kurumca rekabet muafiyetten yararlandırılmasına karar verildiğini, kararın —— tarafından 10/10/2013 tarihli bildirim yazısı ile tüm servislere gönderildiğini, ancak yazının davacı — — gönderilmediğini, davacı ile ticari ilişkinin bu süreçten önce karşılıklı mutabakat ile son bulduğunu, davacının Yetkili Servislik Sözleşmesinin dayanağı ——– Noterliği’nin —tarih ve — yevmiye nolu ihtarnamesinde bahsi geçen Yetkeli Servislik Sözleşmesinin davacılardan – —– ile imzaladığını, diğer davacı ——- müvekkili arasında imzalanmış bir sözleşme bulunmadığını, bahsi geçen ihtarnamenin muhatap — olarak gösterildiğini, davacılardan— bu davada taraf sıfatının bulunmadığını, bu davalı yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın zararının belirlenebilir olduğunu, dava değerinin hesaplanabilir nitelikte ve belirsiz dava olarak açılabilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafın somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dava dilekçesinde hangi tazminat alacağının hangi hukuki sebebe dayandığının anlaşılamadığını, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli fesih sebebiyle portföy tazminatı, maddi ve manevi zararlarını talep ettiğini, taleplerini somutlaştırmadığını, denkleştirme tazminatının TTK 122/4 maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içerisinde talep edilmediğini, bu sürenin hak düşürücü süre olduğunu, bu nedenle denkleştirme tazminatı talebinin reddinin gerektiğini, davacıların iki ayrı tüzel kişilik olduğunu, davacılardan ———–v ile Rekabet Kurumu kararları doğrultusunda ———— Arasında Bayi Adaylık Protokolü imzalandığını, davacı———n uyarılarak rağmen yetkili servis standartlarını sağlamayamadığını, davalıya—-. Noterliği’nin — tarih ve——— yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalı tarafından keşide edilen -. Noterliği’nin- tarih ve ———yevmiye nolu ihtarnamesi ile de servis standartlarının sağlanamadığının ikrarı mahiyetinde olduğunu, müvekkili ——- tarafından keşide edilen –. Noterliği ‘nin – tarih ve ———-yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, iyi niyet ile beklenmesine rağmen bir aksiyon alınamadığını, davacı————yetkili servislik sıfatının ve ticari ilişkinin — tarihi itibariyle sona erdiğinin davacıya ihtar edildiğini, protokol hükümlerini yerine getirmeyen davacı——– taleplerinin haksız ve kötü niyetli olduğunun açık olduğunu, davacılardan ———– ‘in seçici niteliksel esaslarda yapılandırılmış olan———– Yetkili servis ağır içerisinde yer almak istediğini, bu çerçevede taraflar arasında yetkili servislik ilişkisinin 2011 yılı Ocak ayında başladığını, 2013 yılı Rekabet Kurulu kararı ile müvekkilinin yetkili servisleri ile yapacağı anlaşmaların da hukuki niteliğinin değiştiğini, davacılar ile müvekkili arasındaki yetkili servislik ve yedek parça bayilik ilişkisinin tarafların karşılıklı mutabakatı ile sonlandırıldığını, davacıların eğitim gideri, ısıs programı ve diğer harcamalar kapsamında maddi zarar isteminin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın müspet veya menfi zararları ile denkleştirme tazminatı talep edebilmesi için en azından söz konusu zarar kalemlerinin neler olduğunu ortaya koymasının gerekeceğini, dayanağı olmayan tazminat taleplerinin reddinin gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin cevap hakları saklı kalmak kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 25/01/2016 havale tarihli ikinci(2.) cevap dilekçesinde özetle: cevap dilekçesini tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 28/03/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; davacının takip etmediği davayı takip ettiklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı tarafından yetkili servis sözleşmesinin haksız feshedilip edilmediği, bu nedenle davacıların maddi ve manevi olarak zarara uğrayıp uğramadığı, denkleştirme tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, sözleşmenin haksız fesih iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat ile denkleştirme tazminatı davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)’nun 112.maddesindeki; “Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Dosyaya sunulan —- dosya, — karar nolu -rihli Rekabet Kurulu Kararı incelendiğinde; ———-., tarafından niceliksel seçici dağıtım sistemi esaslarına göre hazırlanan ve ————— imzalanan ağır ticari araç servis sözleşmesine muafiyet tanınması talebinin —sayılı Motorlu Taşıtlar Sektöründeki Dikey Anlaşmalar ve Uyumlu Eylemlere ilişkin Grup Muafiyeti Tebliği kapsamında grup muafiyetinden yararlandığına oy birliği ile karar verildiği anlaşılmıştır.
09/04/2011 tarihli Protokol başlıklı belge incelendiğinde;———– Servis ve Yedek Parça hizmeti ile ilgili konuları düzenlendiği ve protokoldeki şartlar dahilinde servislerin—— Ailesine bırakılacağının düzenlendiği, protokolün ———- Adına ————–ı tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez kira sözleşmesi incelendiğinde;——————– servis plaza cinsli kiralananın 01/10/2010 tarihinden itibaren bir yıl süreyle kiraladığı anlaşılmıştır.
——-Noterliği’nin ————– yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde; ——-tarafından muhatap ———————– keşide edildiği ve bir takım düzenlemeler çerçevesinde 01/07/2007 tarihinden itibaren yetkili servis ağına seçici niteliksel esaslara göre yapılandırıldığını, bu sistemde geçerli olacak asgari standartların sağlanması halinde yetkili servis sözleşmesi imzalanacağının denetim raporunda belirtilen eksikliklerin 30/07/2007 tarihine kadar tamamlanması gerektiği, aksi halde 25/07/2006 tarihli bayi adaylık protokolü uyarınca 30/07/2007 tarihi itibariyle ayrıca bir ihtar ya da ihbara gerek olmaksızın sözleşmesinin kendilinden sona ermiş olacağının ihtar edildiği anlaşılmıştır.
—-Noterliği’nin ——– yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde; —- Tarafından muhatap ———- keşide edildiği ve 2006 yılı Kasım ayı sonuna kadar yaptırılan bağımsız denetimlerde yeni sistemde geçerli olacak standartların sağlanıp sağlanmadığı hususunun incelenmesi sonucu standartların sağlanamadığının tespit edilmesi nedeniyle eksikliklerin giderilmesi için 30/07/2007 tarihine kadar süre verildiği, bu sürenin yıl sonunda doluyor olması ve standartları sağlamak adına herhangi bir aksiyon alınmaması sebebiyle yetkili servis sıfatı ve ticari ilişkinin 31/01/2010 tarihi itibariyle sona ereceğinin ihtar edildiği anlaşılmıştır.
——-Noterliği’nin ———– yevmiye nolu ——– Noterliği’nin —–tarihli ihtarnamesine cevabı nitelikteki ihtarname incelendiğinde, —-. Tarafından ————–keşide edildiği ve bayilik sözleşmesinin sona erdirilmesi hususunun tekrar gözden geçirilerek uygun bir süre verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
——- Noterliği’nin ——– yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde;– Tarafından muhatap —————-keşide edildiği ve 2006 yılı Kasım ayı sonuna kadar yaptırılan bağımsız denetimlerde yeni sistemde geçerli olacak standartların sağlanıp sağlanmadığı hususunun incelenmesi sonucu standartların sağlanamadığının tespit edilmesi nedeniyle eksikliklerin giderilmesi için 30/07/2007 tarihine kadar süre verildiği, standartları sağlayacak yatırım yapılması taahhüt edildiğinden Ağır ticari araç tesisinin 2008 ve 2009 yıllarına kadar devam ettirildiği, ancak standartları sağlamak adına herhangi bir aksiyon alınmaması sebebiyle yetkili servis sıfatı ve ticari ilişkinin 10/02/2010 tarihi itibariyle sona erdirildiğinin ihtar edildiği anlaşılmıştır.
———. Noterliği’nin ——— yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde; keşidecisinin ——–., muhatabının ———. Ve konusunun yeniden yapılandırma çerçevesinde müşteri beklenti ve memnuniyetini sağlayacak, yeni ürünlerin teknik ihtiyaçlarını karşılayabilecek, servis personeli için modern ve güvenli bir çalışma ortamını temin edecek ———— dağıtımı ve satış sonrası hizmetlerinde iktisadi etkinliğini artıracak tesis, personel ve kurumsal kimlik standartlarının belirlendiği ve internet sitesinde yayınlandığı, standartları karşılayan firmalar ile ———– Yetkili Servislik sözleşmesi imzalanacağı ihbar edilmiştir.
26/09/2013 tarihli İkale Protokolü incelendiğinde; taraflar arasında yürürlükte bulunan tüm iş ilişkilerinin protokolün imza tarihi itibariyle karşılıklı mutabakat ve ikale yoluyla sona ermesi husunda anlaşma yapıldığı ve protokolün 7. Maddesinde protokolde belirtilenler dışında tarafların birbirinden herhangi bir hak ya da tazminat talep etmeyeceğinin, bu çerçevedeki tüm haklardan gayri kabili rücu olarak feragat edildiği ve diğer tarafın ibraa edildiğinin düzenlendiği, protokolün ————- Tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
— tarihli————- Geliştirme Müdürlüğü’ne hitaben yazılan yazı incelendiğinde,— Kamyon Yetkili Servis yetkilerin iptali ile diğer ilişki kesme işlemlerinin yapılmasının talep edildiği ve belgenin————tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez ————. Arasında imzalanan —-k Protokolü başlıklı belge incelendiğinde protokolün 25/07/2006 tarihinde ———– tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
İncelenen —–kayıtlarına göre————— şirket yetkililerinin—- olduğu,——- yetkililerinin ise ———-olduğu anlaşılmıştır.
Muhasabe-Finansman Uzmanı Bilirkişi Havale tarihli raporunda özetle; davalı şirketin 2006 ve 2014 yılı ticari defterlerinin süresinde yaptırılmış açılış tasdiklerinin bulunduğu, 2014 yılı haricinde kapanış tasdiklerinin bulunmadığı, davacılardan ————- 2010 yılı sonu itibariyle cari hesabının borç ya da alacak bakiyesi vermediği ve diğer bir ifadeyle hesabının kapalı olduğu, diğer davac——— 2013 yılı sonu itibariyle cari hesabının borç ya da alacak bakiyesi vermediği ve diğer bir ifadeyle hesabının kapalı olduğu, davacılardan ———– İle ilgili olarak 25/07/2006 tarihli protokolün 18.2. Ve 18.3-.a maddeleri ve bu kapsamda davacıya keşide edilen ihtarnameler dikkate alındığında sözleşmedeki bildirim süreleri ile ilgili hükümlere uyularak fesih işleminin gerçekleştirildiği, diğer davacı————- İle ilgili olarak gerek sözleşme maddeleri gerekse “ibra” niteliğindeki ikale protokolü dikkate alındığında söz konusu fesin işleminin haksız bir nedene dayanmadığı, davacıların menfi ve müspet zarar talebi ile ilgili olarak sabit yatırımlar nedeniyle menfi zarar bağlamında davacının sözleşme feshinden sonra özel servis olarak ticari faaliyetini sürdürmesi hususunun söz konusu zararı bertaraf edebileceği, yine de davacıların menfi zararının bulunduğu varsayılsa dahi dava dosyasında bu hususta yeterli bilgi bulunmadığı, müspet zarar bağlamında davacıların yetkili servis oldukları dönemde elde ettikleri kar ile sözleşme feshinden sonra özel servis olarak faaliyet gösterdiği dönemde elde ettikleri karın karşılaştırılarak tespit yapılması gerektiği, rapor kapsamında davacıların ilgili dönemdeki ortalama karlılığı tahmin edildiği ancak bu tahminin kar mahrumiyeti hesaplanması için tek başına yeterli olmadığı, uygun tespit yapılabilmesi için davacıların defter ve kayıtlarının incelenmesi ile mümkün olabileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Davacılara ait 2006-2013 yıllarına ilişkin ticari defterlerin incelenmesi için Diyarbakır Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi ‘ne talimat yazılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi ———- Havale tarihli raporunda özetle; davacı tarafın ticari defterlerinin zayi olduğundan dolayı ibraz edilemediği, ancak sunulan CD incelendiğinde 2007-2010 yılları arasında————-.arasında ticaret hacminin ——2013 yılları arasında ———–arasında ticaret hacminin 1.322.698,12 TL olduğu rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; Müvekkil, acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ediyorsa, Acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybediyorsa ve somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir. (TTK md. 122/1)
Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerekir. (TTK md. 122/4)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, Bayi Adaylık Protokolü, İhtarnameler, İkale Protokolü, İlişki Kesme Yazısı, Rekabet Kurulu Kararı, Kira sözleşmesi, 09/04/2011 tarihli Protokol, bilirkişi raporları, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ——— ile davalı …——arasında her ne kadar yazılı bir sözleşme olmasa da, 1983 yılından beri süre gelen bir bayilik ilişkisinin bulunduğu, bu ilişkinin 2011 yılı Ocak ayına kadar devam ettiği, bu bayilik ilişkisi çerçevesinde davalı … —— Tarafından yeni belirlenen bayilik standartlarına uyum sağlanması için davacıya çeşitli ihtarnameler çekilerek davacıdan eksikliklerin giderilmesinin istendiği, davalının davacı tarafından eksikliklerin giderilmediği, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğine ilişkin çeşitli ihtarları bulunduğu, davalı ———-ise 10/12/2009 tarihli cevabi ihtarnamesinde standartlara uyum hususunda azami özenin gösterildiğini ve sözleşmenin feshinin gözden geçirilmesini talep ettiği, davalı tarafından ——- çekilen – Noterliğinin ———yevmiye nolu ihtarnamesi ile ———– yetkili servis sıfatının ve ticari ilişkinin 10/02/2012 tarihi itibariyle sona erdiğinin ihtar edildiği, kaldı ki 25/07/2006 tarihli Bayi Adaylığı Protokolünde davalı …Ş.’nin protokolün imza tarihi ile feshi ihbar süresi sonunda etkili olmak üzere fesih ihbar ettiği, sözleşmedeki şartların gereği gibi yerine getirilmemesi halinde fesih süresi sonunda sözleşmenin kendiliğinden fesih olunacağının düzenlendiği, 07/09/2010 tarihinde——– kurulduğu ve bu şirket kurulduktan sonra davalı … ———Ticari Yetkili Servislik Yetkisini bu şirkete verdiğinin davacı tarafında kabulünde olduğu, bu hali ile —– yönünden bayilik sözleşmesinin ————kurulduğu 07/09/2010 tarihi itibariyle feshedildiğinin kabulünün gerektiği, davalı vekilince denkleştirme tazminatı yönünden davanın bir yıllık süre içerisinde açılmadığının beyan edildiği, her ne kadar fesih tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sy TTK’da denkleştirme tazminatının açılacağı süreye ilişkin bir düzenleme bulunmasa da 6103 sy TTK.nun Yürürlüğü ve Uygulama Şeklindeki Kanunun 6/2 maddesindeki zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere ilişkin hususların yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6102 sy TTK’ya tabi olacağının düzenlendiği, 6102 sy TTK.nun 122/4 ‘üncü maddesi uyarınca ise denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona erdiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde ileri sürülmesi gerektiği, sözleşmenin feshedildiği 2010 tarihinden davanın açıldığı 2015 tarihine kadar bir yıllık sürenin geçtiği, bu nedenle davacı————- yönünden denkleştirme tazminatı talebinin yerinde olmadığı, ayrıca davacının yeni sistem standartlarını sağladığını ispat edemediği, taraflar arasındaki sözleşmenin yazılı olmayıp belirsiz süreli olması karşısında fesih ihbar süresinin sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sy TTK.nun 133/1 maddesi uyarınca üç ay olduğu, bunun yanı sıra 6762 sy TTK.nun 134 ‘üncü maddesine göre davacının sözleşmenin feshi nedeniyle tamamlanamamış işler yüzünden tazminat isteyebileceği, davacının bu kapsamda sözleşme devam ederken başlanmış ancak tamamlanamamış işlerle ilgili herhangi bir iddiası ve ispatı bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafça 2006 yılında standartlara uyum sağlamak için arsa alındığı iddia edilmiş ise de bu arsanın üzerine herhangi bir tesis kurulduğu hususunun da iddia ve ispat edilemediği, ayrıca gerekli standartları sağlayabilmek için davalının satış bayisinden 12.000,00 TL kira bedeli ile yer kiralanması ve daha sonra davalının ağır ticari yetkili servisini ——– ortaklığında 07/09/2010 tarihinde kurulan ———— verildiğinin davacı tarafça beyan edilmesi ve ———–n de 12.000,00 TL’ye kiralanan yerde faaliyette bulunması karşısında davacı tarafın bu beyanları nazara alındığında Ağır Ticari Yetkili Servisliğinin ————– devrinin rıza gösterildiğinin anlaşıldığı, ayrıca davalının sözleşmeyi hukuka uygun olarak feshettiği, feshin hakkın kötüye kullanımı niteliği taşımadığı, bu nedenle davacının kişilik haklarının zarar görmesinin söz konusu olmadığı ———– gerek Ağır Ticari Yetkili Servisliğinin ————- devrinin rıza gösterilmesi, gerekse standartlara uyum sağlandığının ispat edilememesi karşısında davalı tarafça sözleşmenin haklı olarak feshedilmesi nedeniyle davacı —– yönünden maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, ———-yönünden ise – Noterliği’nin — tarih ve —–yevmiye nolu ihtarnamesi ile ————- Yetkili Servislik ilişkisinin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren iki yıl sonra hüküm ve sonuç doğurmak üzere feshedildiği, —- tarihli dilekçe ile ———–imzaları ile ————- olarak yetkili servis yetkisinin iptalinin talep edildiği, daha sonra ——— tarihinde ——- ile imzalanan İkale Protokolü ile taraflar arasındaki sözleşmenin protokol tarihi itibariyle sona erdiği hususunda anlaşıldığı, buna göre ———– arasında 2010 yılında başlayan bayilik ilişkisinin 26/09/2013 tarihli ikale protokolü ile sona erdiği, 6102 sy TTK.nun 122/4 ‘üncü maddesi uyarınca ise denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona erdiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde ileri sürülmesi gerektiği, sözleşmenin feshedildiği 2013 tarihinden davanın açıldığı 2015 tarihine kadar bir yıllık sürenin geçtiği, bu nedenle davacı ————-yönünden de denkleştirme tazminatı talebinin yerinde olmadığı, davacı taraf ————- tarihli ikale protokolünün genel işlem şartlarına aykırı olduğunu ve davalının imzasının bulunmadığını iddia etmiş ise de, ikale protokolünün sözleşmenin tasfiyesine yönelik olması, bunun yanı sıra tip ve standart sözleşme niteliğinde olmaması, ayrıca davacıyı protokol yapmaya zorlayacak bir unsurun da bulunmaması ve davalı tarafında ————–adına yazılan ilişki kesme yazısı ve ikale protokolünü inkar etmeyip bilakis davalı tarafça dosyaya sunulması karşısında protokolün genel işlem şartlarına aykırı olarak yorumlanamayacağı ve davalının imza eksikliğinin davacı tarafın beyan ve taahhütlerini etkilemeyeceğini değerlendirildiğinde protokol ile tarafların birbirlerinden herhangi bir hak ya da tazminat talep etmeyeceği ve diğer tarafı ibra ettikleri düzenlendiğinden davacı ——– yönünden de maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak her iki davacı yönünden de davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 5.123,25 TL harcın alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 5.078,85 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacılara iadesine,
2-Davacıların yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gideri 34,00 TL’nin davacılardan alınarak davalı ‘ya verilmesine,
4-Maddi tazminat davası yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 10.750,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak davalı ‘ya verilmesine,
5-Davacı ————–manevi tazminat davası yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ‘nin 10/3 md. uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacı ————–alınarak davalı ‘ya verilmesine,
6-Davacı ———— manevi tazminat davası yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T ‘nin 10/3 md. uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacı———– alınarak davalı ‘ya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacılara; artan delil avansının davalı ‘ya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2019