Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/181 E. 2018/628 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2015/181 Esas
KARAR NO : 2018/628

DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 24/05/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 11/09/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09/06/2014 tarihinde ………. plakalı motosikleti ile ……… seyir halinde iken davalılardan sürücüsü …’ nın sevk ve idaresinde olan ….. plakalı otomobil ile garajdan geri manevra ile çıkarken kusurlu olarak çarptığını, kaza sonucu müvekkilin yaralandığı ve hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındığını, tedavi nedeniyle 6 hafta süresince mesleki faaliyetini yapamadığından kazanç kaybı ve motosikletinde oluşan hasarların bedeli olan 1.245,00 TL tutarında zarara uğradığını, müvekkili bu kaza nedeniyle maddi zararın haricinde ayağının kırılması nedeniyle uzun süre manevi olarak da yıprandığını, bu zarar nedeniyle de 10.000,00 TL tazminat talebi doğduğunu, kazaya neden olan ……. plakalı aracın ……. poliçe no’lu Trafik Sigortacısı olan davalı …… Şirketi kazanın ihbarına rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını beyanla kazanç kaybı olarak maddi, manevi tazminat alacağına kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte masraf ve ücretlerin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili …….. havale tarihli dilekçesinde ; davalı … şirketi tarafından maddi tazminat talebinin karşılandığı ve buna ilişkin iddianame düzenlendiğini beyan ederek maddi tazminat davasından feragat etmiştir.
Davacı vekili 24/05/2018 tarihli celsedeki beyanında : madi tazminat yönünden feragat ettiklerini, manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini, manevi tazminat davası ile ilgili olarak diğer iki davalı yönünden taleplerinin doğrultusunda karar verilsin dedi.
SAVUNMA :
Davalı … vekili Mahkememize sunduğu 16/11/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava konusu ….. plakalı aracın müvekkili nezdinde sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birliket tarafların kaza olayında kusur durumların incelenmesi, sigortalı aracın kusurunun bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili Mahkememize sunduğu 02/05/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle: davacı taraf ile sulh sağlandığını, davacının kendilerine ibra ettiğini, davadan feragat nedeniyle karşı vekalet ücreti/yargılama gideri talebinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalılardan … ve …’ya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de cevap dilekçesi sunulmadığı gibi duruşmaya da katılmamışlardır.
Uyuşmazlık Konusu :Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, geçici ve/veya daimi iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderleri tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 09/06/2014 tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; …’ nın sevk ve idaresindeki ……. plakalı araç ile …’nun sevk ve idaresindeki ……. plakalı araçların kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez …… tarihinde ……. …… Sigorta Şti. tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ……….. tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının …, sigortalanan aracın ……… marka ……. plakalı araç, poliçe limitinin ise 268.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ……… Plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; … adına kayıtlı olduğu, … plakalı aracın ise davacı … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Kusura ilişkin 24/03/2016 tarihli bilirkişi raporunda ; davalı …’nın % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücünün ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul ATK ………. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 03/05/2017 Tarih ve … sayılı MALULİYET raporuna göre; davacının % 8 oranında meslekten kazanma gücünün kaybetmiş sayılacağı ve iş göremezlik süresinin 09/04/2014 tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütala edilmiştir.
Aktüerya Uzmanı Bilirkişi 09/11/2017 havale tarihli raporunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğunu ve davacının 3.592,03 TL geçici iş göremezlik, 48.459,77 TL sürekli iş göremezlik tazminatı zararının olduğunu, beyan ve rapor etmiştir.
Kusur, maluliyet ve aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.
Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
Manevi Tazminat
Anılan Kanunun 56/1. Maddesine göre, Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay ………. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM …….. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, 2017/426 Esas ve 2017/506 Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.é şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
MALULİYET/İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
Maluliyet/iş göremezlik/çalışma gücü kaybı oranının, kazalının şikayetleri dikkate alınarak trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarihe göre 11.10.2008 tarihinden önce ise …….. Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında ise ….. Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir(Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 30/10/2017 tarih, 2015/18576 Esas ve 2017/9772 Karar Sayılı İlamı).
14/05/2015 tarih ve………. sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/08/2016 Tarih ve …… sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın Ek:6 Tazminat Ödemelerinde İstenilecek Belgeler Maddesi ile eklenen düzenlemeye göre bedeni zararlardan sürekli sakatlık tazminatına esas sağlık kurulu raporunun 30/3/2013 tarihli ve ……. sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmesi gereklidir.
Buna göre trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin uygulanması gereklidir.
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı,Trafik Kazası Tespit Tutanağı, ………, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Kusur Tespiti Raporu, Hastane Belgeleri, Maluliyet Raporu, Ceza/Soruşturma Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, Feragat, İbra, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;
06/09/2014 tarihinde davalı …’ nın sevk ve idaresindeki ……… plakalı araç ile davacı …’ nun sevk ve idaresindeki ……. plakalı aracın karıştığı yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kazada davacının yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücünün ise kusurunun bulunmadığı, trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle geçerli mevzuat hükümlerine göre kaza nedeniyle davacı …’ ün % 8 oranında sürekli malul kaldığı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği, davacı ile davalı … şirketinin maddi tazminat istemi yönünden sulh oldukları ve davacı tarafın maddi tazminat davasından feragat ettiği, kaza nedeniyle davacı …’ nun trafik kazasından sonra hastaneye sevk edildiği, ilk muayenesinde sağ ayak bileği medial malleol kırığı tanısı ile servise yatırıldığı, daha sonra davacının ameliyata edildiği, davacının sosyal ve ekonomik durumu, kaza anında yaşadıkları, yaralanma nedeni ile ağır bir tedavi süreci geçirmesi, yaralanma nedeniyle duyulan acı, elem ve ızdırap ile tedavisi mümkün olmayacak şekilde sürekli malül kalınmış olması karşısında tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, kaza anı ve olayın oluş şekli, zararın ağırlık derecesi, kusur durumu nazara alınarak hakkaniyet ilkesi gereğince davacı lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği, davalı sürücü’nün davacı tarafın manevi zararından haksız fiil hükümlerine göre, davalı işleten/malik’in ise davacı tarafın manevi zararından, sürücü kusuru ve araçtaki bir bozukluğun birlikte kazaya neden olmuş olmaları ve kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini iddia ve ispat edilmediğinden KTK 85/1-4 ve 86. maddelerine göre işleten olarak kusursuz sorumluluk esaslarına göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, zararın haksız fiilden doğmuş olması ve bir ticari işletmeyi ilgilendirmemesi nedeni tazminat alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı sürücü ve işleten/araç maliki yönünden temerrütün haksız fiil tarihi itibari ile gerçekleştiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın maddi tazminat davası yönünden feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat davası yönünden sürücü ve işletene ilişkin olarak kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE, manevi tazminat davasının davalılar …, … yönünden KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE, davalı … şirketi yönünden REDDİNE,
2-Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 8.000,00 TL’nin haksız fiil tarihi olan 09/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte manevi tazminat namı ile davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 38,41 TL harç ile ıslah harcı 178,00 TL’ nin alınması gerekli olan 546,48 TL harçtan mahsubu ile bakiye 330,70 TL karar ve ilam harcının … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının maddi tazminat davası yönünden yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının manevi tazminat davası yönünden yargılama sırasında yapmış olduğu 478,80 TL tebligat ve posta gideri, 1.250,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.728,80 TL yargılama masrafının davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.383,04 TL yargılama masrafına davacının başlangıçta yatırdığı peşin harç 38,41 TL ilave olunarak toplam 1.421,45 TL yargılama masrafının davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 345,76 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı … Şti.’ nin vekalet ücreti talebi olmaması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Manevi tazminat istemi yönünden Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
9-Karar kesinleştiğinde dosyada bulunan hastane evraklarının asıllarını İ……… Araştırma Hastanesine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.