Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1544 E. 2021/537 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1544 Esas
KARAR NO : 2021/537

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/12/2015
KARAR TARİHİ : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– Plakalı —- doğru seyir halindeyken —- yaya yolunda karşıya geçmek isteyen —vurması sonucu gözünü kaybettiğini ve kafa travması yaşadığını, Savcılık dosyası incelendiğinde davalının %100 kusurlu olduğu görüleceğini, müvekkiline ve arkadaşlarına çarptıktan sonra yardım dahi etmemiş arabadan inmemiş olay yerini terk etmiş olduğunu, sabaha doğru evinden polisler tarafından alındığını, müvekkilinin kazada hiçbir kusuru bulunmadığını, —–tarafından tanzim edilmiş olup, poliçe numarası — olduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin haklar, — tedavi giderleri talep hakkı ve ıslah hakkı saklı kalmak üzere, müvekkilinin zararının, kazanç kaybının, tespitine ve tespit sonrası ödenmesini, —- sorumlu tutulmasını, tazminata dava tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine karar verilmesini— manevi tazminatın davalı şahıs— sorumlu tutularak kaza tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilmesini, dava gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini, talep etmiştir.
CEVAP : Davalı —- tarihli dilekçesinde özetle; Davanın reddini, aksi halde sürekli iş görmezlik ile ilgili maddi tazminat talepleri bakımından belirttikleri şekilde hesaplama yapılarak hüküm tesis edilmesini, tedavi giderlerine yönelik maddi tazminat taleplerinin reddini, ticari faiz talebinin reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmilini, arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde meydana gelen kaza nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalının zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, haksız fiilden kaynaklı kazanç kaybı tazmininin zararı davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir
İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacı vekili dosyaya sunmuş olduğu 25/12/2017 tarihli feragat dilekçesi ile maddi tazminat talebinden feragat ettiğini ve manevi tazminat yönünden ise davaya devam ettiği yönünde dilekçe sunmuştur.
Celp ve tetkik olunan — esas sayılı dosyasının incelenmesinde davaya konu kazaya sebebiyet veren—- yargılandığı ve yargılama sırasında alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde — tali kusurlu olduğu, davacı —– asli kusurlu olduğu anlaşılmakla, davalı——- mahkumiyetine karar verildiği ve verilen kararın kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce alınan 29/03/2021 tarihli kusur bilirkişi raporunda dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü —– sürücü belgesiz olduğu ve sevk ve idaresindeki —– —— gece vakti —– bulunan —- takiben—— istikametinden ——— seyir halinde iken olay yeri ——mevkine geldiğinde mahal şartlarını yol özelliklerini ——- altındaki görüş alanını da dikkate alarak hızını tedbir alabilecek şekilde düşürerek kontrollü şekilde—-ve olay —- olayın oluş şekli, —- kat ettiği mesafe de dikkate alındığında dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı % 25 kusurlu olduğu, davacı ———– kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Davacının maluliyetinin tespiti için—- raporu alınmış olup,—– raporunda, davacı —————— kaybı oranı yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak—— bildirilmemekle —–kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin ise kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği yönünde rapor tanzim edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.
Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen ——— —–, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
—– TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de ——- katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
MALULİYET/İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
Maluliyet/iş göremezlik/çalışma gücü kaybı oranının, kazalının şikayetleri dikkate alınarak trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarihe— ——tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir—–
—– yayımlanarak —- yürürlüğe giren Karayolları —- Sigortası Genel Şartları’na, —-yayımlanarak —–Sigortası Genel Şartlarında —- Ödemelerinde İstenilecek Belgeler Maddesi ile eklenen düzenlemeye göre bedeni zararlardan sürekli sakatlık tazminatına —– —— çerçevesinde düzenlenmesi gereklidir.
Buna göre trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği [bu yönetmelikte düzenleme bulunmayan hususlar yönünden —- İşlemleri Yönetmeliği]’in uygulanması gereklidir.
Olay tarihi itibariyle göz önünde tutulması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre, —- özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir —– olmalıdır. (Benzer düzenleme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesinde de mevcuttur.)
Hükmedilecek —– manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine —– gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde —— göstermelidir.Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hüküm vereceği 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir.
Dava konusu olayda,—– geliş şekli, kazanın meydana gelmesinde —kusurunun bulunmaması, yaralanmasının niteliği, maluliyetinin —— tarafların dosyaya yansıyan ——– — —-, yaralanma ile sonuçlanan haksız eylem nedeniyle davacılar yararına hüküm altına alınan manevi tazminat miktarlarının yukarıda açıklanan ilkelere ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde düzenlenen takdir hakkının kullanılmasına ilişkin kurala göre fazla değil, ancak bir miktar yetersizdir———
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —— adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller—– iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 19/11/2015 tarihinde davalı ———– davacı yaya —— çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasından davacının yaralandığı, kaza sonrası yapılan ceza yargılamasında —— alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı —– tali, davacı yayanın ise asli kusurlu olduğu ve işbu kusur raporu dikkate alınarak davalı —– mahkumiyetine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, mahkememizce alınan kusur raporunun da ceza mahkemesinde alınan kusur raporu ile uyumlu olduğu ve kusur durumunun sayısal olarak belirlenmesi sonucu davalı — meydana gelen kaza sebebiyle % 25 oranında, davacı —– ise % 75 oranında kusurlu olduğu, —- raporuna göre kaza nedeniyle davacının % 45 oranında sürekli iş göremezliğinin oluştuğu, iyileşme süresinin ise kaza tarihinden itibaren 4 ay kadar uzayabileceği, tüm bu deliller ışığında davalının davacının maddi ve manevi zararlarından haksız fiil hükümleri uyarınca kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte sorumlu olduğu, ancak davacı tarafından usulüne uygun olarak sunulan feragat dilekçesi ile maddi tazminat talebinden feragat edildiği, manevi tazminat yönünden ise kazanın meydana gelmesindeki tarafların kusur durumu, davacının maluliyet oranı ve sosyo ekonomik durumları dikkate alındığında davacının bir miktar manevi tazminat istemekte haklı olduğu ve kusur ve maluliyet oranları dikkate alındığında davacının kazanın meydana gelmesinden % 75 oranında kusurlu olduğu anlaşılmakla davacı her ne kadar dava dilekçesinde 35.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuşsa da mahkememizce 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Maddi Tazminat yönünden açılan davanın usulüne uygun feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Manevi Tazminat yönünden açılan davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile,
3-10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 19/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı—alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 136,62 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 683,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 546,38 TL harcın davalı—- alınarak hazineye irat kaydına,
5-5000 TL maddi tazminat yönünden davalı —— sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan— avukatlık ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Manevi Tazminat yönünden
6-Davacı tarafından yapılan; 27,70-TL Başvuru Harcının,—– alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 467,40-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.217,40 TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 347,82-TL lik kısmanın davalı —davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına, davacının davalı ————— yönünden yapmış olduğu 85,50 TL posta ve tebligat gideri yargılama masrafının kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Manevi tazminat davası yönünden davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—avukatlık ücretinin davalı– alınarak davacıya verilmesine,
9- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı