Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1453 E. 2021/357 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1453 Esas
KARAR NO : 2021/357

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/12/2015
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 03/12/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili—– aracın kendisine çarpması sonucu ağır yaralanarak malul olduğunu, kaza sırasında —- kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığını beyan ile, davanın kabulünü, maddi ve manevi tazminat talep ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 29/04/2021 tarihli duruşmada esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —- tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın —— plakalı aracın müvekkili şirket—- olduğundan bahisle maluliyet tazminatı talep ettiğini, davacı tarafın delillerinin tebliğini talep ettiklerini, davacı tarafından —— sayılı dosyasından müvekkili şirket aleyhine maluliyet tazminatı talebiyle dava açıldığını, işbu dava devam ederken davacı taraf ile sulh olunduğunu, davacı tarafa asıl alacak, faiz ve ferileriyle birlikte toplam 143.700.-TL sulhen—- karşılığında ödendiğini, davacı taraf sulh nedeniyle işbu davadan feragat ettiğini,—. Sayılı ve— tarihli kararı ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğini, davacı tarafın, sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafa ödeme yapıldığından müvekkil şirketin sorumluluğu bakiye poliçe limiti olan 56.300.-TL ile sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini beyan ile, aleyhe haksız olarak açılan davanın reddini, —- davacıya bağlanan gelirlerin tespitini, maluliyet oranının tespiti açısından —alınmasını, davacının davasının ispatı halinde; müvekkili şirketin öncelikle — sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve — açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini, talep ve rica etmiştir.
Davalı vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde ——-davadan sonra davacının maluliyetinde artış olup olmadığı anılan dosyada davacının feragat olması nedeniyle davalı sigorta şirketine yeniden talepde bulunup bulunulamayacağı ve —-giderlerinden daval—— sorumlu olup olmayacağı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği:Dava, daimi iş göremezlik ve —— davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar —- yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan—- tutanağına göre;——- plakalı araç ——– çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan — tescil bilgileri incelendiğinde;—- kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
——— sayılı KUSUR raporuna göre; dava dışı sürücü—– % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya —— kusursuz olduğu rapor edilmiştir.
———tarih ve —- sayılı MALULİYET raporuna göre; kişinin —– olduğu—- vücudunda —–,——- gelişmiş olan depresif bozukluk—- tedavi gördüğü —— tarihinde önerilerle taburcu edildiğinin—- tetkikinden anlaşıldığını, taraflarınca yapılan genel beden muayenesinde; yer ve zaman yöneliminin kısmen bozuk olduğu, vücudunun dış muayenesinde herhangi bir travmatik değişim saptanmadığını, —- tarihli — muayenesinin: uyanık olduğu, yer ve zaman —bozuk olduğu, konuşmasımn—- bulunduğu, —– becerikli bulunduğu, yürüyüşün — bulunduğu, yetiştirememe tarzı olabildiği, ——– olduğu, sonuç olarak; hastanın mevcut muayene bulgulan değerlendirildiğinde; —– kazadan sonraki muayenelerinde de belirtildiği gibi etkilendiğinin ve önceki muayenelerine göre ilerleme olduğunun görüldüğünün, daha önceki muayenelerinde belirtilmeyen —– inmesinden sonra ya da önce olduğunun anlaşılamadı ğının.—- takibinin uygun olduğunun belirtildiğini, ———– değerlendirme raporunda; geçirilmiş araç dışı kaza sonucunda oluşan —- zorlukları olan hastada travmatik beyin hasarma bağlı ikincil gelişmiş olan depresif bozukluk olduğunun belirtildiğini,—–raporunda; kaza sonrası işitme kaybı ve denge bozukluğu geliştiğini ifade eden hastanın şimdiki bulgularının kaza ile ilişkilendirilmesinin mümkün olmadığının belirtildiğini, kişinin 26.11.2011 tarihinde maruz kaldığı araç dışı trafik kazası yaralanmasına bağlı vücudunda meydana gelen ——-kafa kemik kırıklarının birlikte; tıbbi açıdan tıbben iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz)———– kadar uzayabileceği, bu süre zarfında kişinin % 100 oranında geçici iş göremezlik ve başkasının bakımma muhtaç olma durumunun söz konusu olduğunu,—– sayılı —- İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre; dava dosyasında kişinin olay tarihinde———olarak çalıştığı için——– olarak alındığı; kişinin —— tarihinde——- trafik kazası yaralanması sonucu vücudunda meydana gelen———— beyin hasarına bağlı ——— birlikte; % 67 takdiren % —– ——– belirtilen olay tarihindeki —–olaya bağlı —— meslekte kazanma gücü kaybına neden olduğunu, kişide tarafımızdan saptanan geçici iş göremezlik oram-süresi, başkasının—— meslekte kazanma gücü kaybı oranı ile —— araç — yaralanması arasında doğrudan —- bulunduğunu beyan ve rapor etmiştir.
——— sayılı raporuna göre; dava dosyasının tetkikinde olaydan yaklaşık—— tıbbi belgelerde—– kaybı olduğunun belirtildiği, —— görülemediği ve yine olay tarihli—— bulunmaması nedeniyle kişide—– dava konusu olay işle —— kurulamadğı ——, mevcut belgelere göre—– geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen —– ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleğin——- olduğu belirtilmekle, % 54 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme süresi içerisinde 3 ay boyunca başka birisinin yardımına—— beyan ve rapor etmiştir.
——- tarihli raporunda özetle: kusur yönünden; davalıya ——– % 100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğunu, davacı —– kusursuz olduğunu, tazminat yönünden; davalının feragate dayalı kesin hüküm ve keza hak düşürücü süreye yönelik itiraz ve savunmalarının takdirinin Mahkeme’ye ait olduğunu, davacı —– devresinde kazanclannı tam olarak aldığından,—— zaran oluşmadığını, —- Yönünden; daha evelki sulh ve feragatin % 32 oranını kapsadığı ve bu vönüvie ilişkili kesin hüküm oluşturduğu esasının benimsenmesi halinde, belirlenen % 54 maluliyet oranıyla arasındaki fark olan % 22’ye isabet eden sürkeli iş göremezlik zararının 196.046,39 TL olduğu;Ancak bu İhtimalde, önceki ödeme % 32 karşılığı olduğundan dikkate alınmayacağı: kaza tarihindeki teminat limiti 200.000,oo TL olmakla, davalıdan 143.700.00TL’nin ne kadarının anapara ne kadarının—– açıklamasından sonra bildirilen anaparadan —– —- sonrasında kalan miktardan davalının sorumlu olduğu: yukarıda hesaplanan aşan miktarın teminat dışında kaldığını, % 54 maluliyet oranına göre, hesaplanan zarardan ödemenin güncel değerinin düşülmesi halinde dahi teminat—– kadarının —– ne kadarının feriler İle ilişkili olduğunu açıklamasından sonra bildirilen anaparadan 200.000,00 TL’nin tenzili sonrasında, kalan teminat miktarından davalının sorumlu olduğu; yukarıda hesaplanan aşan miktann teminat dışında kaldığını, her iki seçenek vönündende aslında teminat limiti sebebiyle sorumluluk miktarının bakive teminat miktarı ile sınırlı sorumlu olduğunu, hasar dosyası içeriğine nazaran, davacının yeniden —— başvuru yaptığı; anılan dilekçe tarihinin başvuru tarihi olması halinde, temerrüt için —- devredeki —–gideri zararının yukarıda gösterildiği üzere, 2.603,57 TL olduğu; bakıcı gideri zararının poliçenin tedavi giderleri teminatına dahil olması sebebiyle farklı teminat olduğundan yukarıdaki teminat aşımının önemi kalmadığını, bu zarar kalemiyle mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının bulunmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi 23/02/2021 havale tarihli ek raporunda özetle: geçici —-zararı yönünden kök rapordaki tespitlerin cari olduğunu, davalının feragat, hak düşürücü süre,, za manasımı, ve diğer savunmalarının takdiri Sayın Mahkemece ait olmak üzere, % 54 maluliyet oranına göre hesaplanan tutardan sigorta şirketinin —- tutarlı anapara ödemesinin güncel değerinin indirilmesinden sonra kalan zararın bakiye teminat limitini astığı görülmekle, davalı sigorta şirketinin kalan 56,300,0) TL limit ile temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu olduğunu, ödenen 143.700,oo TL’nİn % 32 maluliyet oranı karşılığına isabet ettiğinin benimsenmesi halinde, bu ödemenin dikkate alınmayacağı; % 22 fark maluliyete göre hesaplanan zararın ise, kalan teminat limiti olan 56.300,00 Tl’nın üzerinde kalmasına göre, bu İhtimalde de davalının 56.300,00 TL kalan limit ile sınırlı temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu olacağını beyan ve rapor etmiştir.
Kusur, maluliyet rapoları ve bilirkişi heyeti kök ve ek raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre,—-Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, maluliyet raporu, kusur raporu, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; ——— aracın —— konumunda bulunan davacı ——– çarpmasıyla trafik kazasının meydana geldiği, kazanın oluşmasında —— istikametine seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermeyerek mahal şartlarını, yol özelliklerini, durak mahallinde bulunan yayanın konumunu dikkate almayarak kontrolsüz şekilde —– davacıya çarpan dava dışı ——- tam kusurlu olduğu, kazanın meydana gelmesinde davacıya atfı kabil bir kusur bulunmadığı, kaza neticesinde davacının yaralandığı, davacı tarafından zararın tazmini amacıyla davalı aleyhine —– esas sayılı dosyasının açıldığı, bu dosyada davacının % 32’lik maluliyet oranına göre hesaplanan tazminat miktarını davalıdan alarak davadan feragat ettiği,—— tarafından hazırlanan maluliyet raporunda ise davacının maluliyet oranının % 54 olarak tespit edildiği, tarafların sulh olduğu oranı aşan kısım yönünden zararın tazmini için eldeki davanın açıldığı,—– tarafından hazırlanan raporla uyumlu olması ve diğer raporlarla aradaki farklılığı açıklar nitelikte olması nedeniyle hükme esas alınan rapora göre davacının davaya konu kaza nedeniyle maluliyet oranının % 54 olduğu ve iyileşme süresinin 3 ay olduğu, davacı ile sulh olunan % 32’lik maluliyet oranının artması nedeniyle gerçek zararın karşılanması ilkesi gereği artan kısımdan davalının sorumlu olduğu, aktüer bilirkişi tarafından yapılan hesaba göre davacının artan oran yönünden zararının 249.772,96 TL olduğu, davalı —– tarafından daha önce yapılan 143.700,00 TL’lik ödeme göz önüne alındığında davacının poliçe limiti olan —– ödenen miktarın indirilmesi suretiyle —- iş göremezlik zararını talep edebileceği, ayrıca davacının—–talep edebileceği, davalı sigorta şirketinin kazaya sebep olan ——-plakalı aracın kaza tarihini kapsayan—– olduğu ve davacının zararında KTK 97. Maddesi uyarınca sorumlu olduğu, davalı — davacı tarafından davalıya başvuru tarihi olan — temerrüte düşmesi nedeniyle faizin — tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2—– sürekli iş göremezlik ve — bakıcı gideri olmak üzere toplam —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli ‭4.023,70‬ TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL ve ıslah harcı olarak alınan 185,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.811,00 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- göre hesaplanan 8.457,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 27,70 TL peşin yatan harç, 185,00 TL ıslah harcı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti ve 646,25 TL posta ve tebligat ve ——– yargılama gideri ve harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.