Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1450 Esas
KARAR NO : 2019/292
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 02/12/2015
KARAR TARİHİ: 25/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine 310 trafik sigorta (trafik) poliçesi ile sigortalı bulunan ——- plakalı araç, 17/12/2007 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilin yaralanmasına ve kalıcı şekilde sakatlanmasına sebep olunduğunu, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere kazada yaya olarak bulunan müvekkilin kazanın oluşunda herhangi bir kusurunun olmadığını, kaldı ki kaza ile ilgili net bir belirleme yapılamadığını, ifade tutanağında da görüleceği üzere davalı sigortalı araç sürücüsünün kusur olduğu, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini tüm bu sebeplerle davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dilekçesiyle 13/03/2019 tarihli dilekçesiyle, davalıyla yapılan sulh anlaşması gereği yalnızca davalı ———. İle vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını ve davalı ———- Yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesine muvafakati olduğu yönünde beyanda bulunmuş
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazası anılan zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddinin gerektiğini, dava konusu zarara neden olan aracın kiralık olduğu ve kiralık aracın karıştığı kaza nedeniyle doğan zararın trafik poliçesi teminatı dışında olduğu ve davanın esastan reddinin gerektiğini, anılan kazada sigortala araç sürücüsünün hiçbir kusurunun bulunmadığını tüm bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 11/03/2019 tarihli dilekçeyle davacı tarafından mahkeme dosyasına feragatname sunulmak suretiyle davalı şirket yönünden davadan feragat edildiğini, herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığı yönünde beyan dilekçesi sunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda, davacı ve davalının karşılıklı beyanlarıyla sulh oldukları anlaşılmış olup, birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığı ve karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiş oldukları anlaşılmış olup, taraflar arasındaki sulh anlaşması yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 273,24 TL harcın, alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 228,84 TL karar ve ilam harcının talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Sulh sözleşmesi gereğince taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle dosya üzerinden karar verildi. 25/03/2019