Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1397 E. 2018/719 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ E

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2015/1397 Esas
KARAR NO : 2018/719

DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 07/06/2018
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 19/11/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; olay günü olan 06/09/2014 tarihinde sürücü………..sevk ve idaresindeki ……. plakalı motosiklet ile …….takiben yeni …. istikametine doğru eğimli yolda seyredip hafif virajlı olan yere geldiğinde karşı yönedn gelen ve olay yerinden ayrıldığı için sürücüsü tespit edilmeyen …………. plakalı minibüsün yolu ortalamış vaziyette geldiği için kayamayarak minibüsün ön kısmı ile çarpıştığını belirtmiş olduğu, olay yerinde yapılan incelemede ……….plakalı minibüsüne ait fren izi ve far kırıklarının olduğu ……………. plakalı motosikletin de sağ ön yan kısımlarının hasarlı olduğu görüldüğünü, müvekkilinin kaza nedeni ile yaralandığını, kazaya sebebiyet veren ………. plaka sayılı araç, davalı …….. A.Ş.’ye sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı olduğunu, müvekkilinin 64 yasında olmasından dolayı oluşan sakatlık nedeniyle iş göremez hale geldiğini beyanla yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 20/02/2016 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, davalının sakatlıktan dolayı herhangi bir sosyal kurumdan tazminat alınıp alınmadığının tespitine ilişkin talebi haksız ve davayı uzatmaya yönelik olduğunu, davalının temerrüde ve faiz uygulamasına ilişkin itirazlarının da haksız olduğunu beyanla ve dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 06/03/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile; davasını 47.318,85 TL ıslah ederek 48.318,85 TL’ye yükseltmiştir.
Islah dilekçesi usulüne uygun olarak davalı vekiline tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili 07/06/2018 havale tarihli esas hakkındaki beyanında; ıslah dilekçelerinin doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 26/01/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın dava konusu trafik kazası sebeiyle 5271 sayılıy Cmk’ nun 253. Maddesi uyarınca sigortalı araç sürücüsü ile uzlaştığı ve ……………….Başsavcılığı’ nın ………. Numarası ile “uzlaşma nedeniyle CMK 253/19. Madde doğrultusunda ” kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildiğini, davacının sürekli ya da geçici malul olup olmadığının Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edildikten sonra sürekli maluliyet tazminat miktarı aktüerler siciline kayıtlı aktüer sıfatını haiz bilirkişi tarafından hesaplanması ve davacı tarafın var olduğunu iddia ettiği maluliyet sebebiyle ……….. dan herhangi bir ödeme alıp almadığı/kendisine maaş bağlanıp bağlanmadığının tespit edilmesi gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekiline, cevaba cevap dilekçesi tebliğ edilmiş ancak, davalı vekili ikinci (2.) cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı vekiline sözlü yargılama ve karar duruşma gün ve saatini bildirir davetiye usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak davalı vekili karar duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, daimi iş göremezlik tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 16/12/2015 tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; ……….. sevk ve idaresindeki ……………plakalı motosiklet ile ………. plakalı aracın kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 29/12/2014 tarihinde………. tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 02/04/2016-02/04/2015 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının…………. sigortalanan aracın ………….. marka …….. plakalı araç, poliçe limitinin ise 26.800,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ………………. Plakalı motosikletin tescil bilgileri incelendiğinde; ………….. adına kayıtlı olduğu, ………… plakalı aracın ise davacı ………..ı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 18/04/2017 Tarih ve……… sayılı KUSUR raporuna göre; dava dışı sürücü ……..nın % 75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü ……. ‘ un %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 23/08/2017 Tarih ve 11339 sayılı MALULİYET raporuna göre; ….’ un 09/06/20147 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası kazasına bağlı sağ diz arızası, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’ de yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası kabul olunarak ; Gr1 XII(22Fa……..25) A% 29, E cetveline göre % 37 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay/kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Aktüerya Uzmanı Bilirkişi 16/11/2017 havale tarihli raporunda özetle; dava konusu meydana gelentrafik kazası sonucu % 37 oranında malul kalan …………. ile davalı sigorta şirketi arsındaki uyuşmazlık noktaları yönünden, davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 48.318,85 TL olduğunu, dava tarihi olan 20/11/2015 tarihinin faiz başlangıcını teşkil edeceğini, işleyecek faizin yasal faiz olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Kusur, maluliyet ve aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.
Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM 9. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, 2017/426 Esas ve 2017/506 Karar Sayılı İlamı)
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1)
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, Nüfus Kaydı,Trafik Kazası Tespit Tutanağı, ……. Kayıtları, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Kusur Tespiti Raporu, Hastane Belgeleri, Maluliyet Raporu, Ceza/Soruşturma Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;
09/06/2014 tarihinde …………..’ un sevk ve idaresindeki ………… plakalı motosiklet ile …… plakalı aracın karıştığı yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kazada davacının yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü ……………’ nın % 75 oranında, davacı sürücü …. % 25 oranında kusurlu oldukları, trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle geçerli mevzuat hükümlerine göre kaza nedeniyle davacı………in % 37,00 oranında sürekli malul kaldığı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinden önce yürürlükte bulunan Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 48.318,85 TL olduğu, davacı taraf aktüer bilirkişi tarafından esasa alınan ücrete itiraz etmiş ise de davacının emekli olduğu ve başka iş yapıp gelir elde ettiğini ispat edemediği bu nedenle asgari ücret üzerinden tazminat talep edilebileceği( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 06/02/2017 tarih, 2014/17039 Esas ve 2017/1017 Karar sayılı ilamıyla), davacı tarafın gelire ilişkin itirazlara itibar edilmediği, davalı tarafça uzlaşma nedeniyle savcılık dosyasında takipsizlik kararı verildiğinin ve bu nedenle tazminat talep edilemeyeceği iddia edilmiş ise de soruşturma dosyasında her ne kadar uzlaşmadan bahsedilmiş ise de takipsizlik kararında uzlaşma tutanağından bahsedilmediği gibi soruşturma dosyasında uzlaştırma tutanağında bulunmadığı, kaldı ki takipsizlik kararında bahsi geçen 200,00 TL bedelli anlaşmanın …………….. arasında gerçekleştiği, sürücü …………….. nın haksız fiil hükümlerine göre zarardan sorumlu olmasına rağmen davalının sigortalısı ………. nın işleten sıfatıyla zarardan objektif sorumluluk hükümlerine göre sorumlu olduğu, 5271 sayılı CMK 253/19. maddesi uyarınca soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağı düzenlendiğinden ve davalının sigortalısının sorumluluğunun soruşturma konusu suç/haksız fiil sorumluluğuna dayalı olmaması nedeniyle işletene ve dolayısıyla davalı sigorta şirketine tazminat davası açılmasına herhangi bir engel bulunmadığı, davacının yaralanması kafa kısmında olmadığından kask takılıp takılmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmasına gerek olmadığı, alkollü sürücünün aracına binme, hatır taşıması gibi kazanın meydana gelmesinde değil ve fakat zarara etkili olan müterafik kusur indirimi nedeni bulunmadığı,……….. plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı sigorta şirketinin davacı tarafın maddi zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre sorumlu olduğu, zararın haksız fiilden doğmuş olması ve bir ticari işletmeyi ilgilendirmemesi nedeni tazminat alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği, davacı tarafça dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmiş olması nedeniyle taleple bağlı kalınarak tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.

H.Ü.K.Ü.M: Gerekçesi Bilahare Açıklanacağı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 48.318,85 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte – davalının sorumlu olduğu miktar kaza tarihindeki poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla- davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 27,70 TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 162,00 TL harcın, alınması gerekli olan 3.300,66 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.110,96 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 27,70 TL peşin harç, 162,00 TL ıslah harcı, 444,20 TL tebligat ve posta gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 212,00 TL ATK Kusur fatura bedeli, 516,3 TL ATK maluliyet fatura bedeli olmak üzere toplam 2.062,20 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan …… uyarınca 5.665,07 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.