Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1387 E. 2018/577 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2015/1387 Esas
KARAR NO : 2018/577

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/11/2015
KARAR TARİHİ : 17/05/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 18/11/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında müvekkilinin inşa etmekte olduğu ……… adresinde bulunan ……. cephe montaj işinin yapılması hususunda 12/11/2014 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmede yer alan maddede işin başlangıç tarihinin 15/09/2014 bitiş tarihinin ise 15/11/2014 tarihi olarak belirlendiğini, işin süresinin de 60 gün olarak karalaştırıldığını, işin zamanında bitirilmemesi halinde günlük ……cezai şart ödeneceğinin yazıldığını, sözleşme ile işin bitiş tarihi olarak 15/11/2014 tarihi belirlenmiş olmasına rağmen davalı şirket edimlerinin bir kısmını ayıplı olarak sözleşmede yer alan şartlara aykırı olarak yerine getirdiğini, büyük bir kısmını ise henüz yerine getirmediğini, sözleşmede yer alan işin bitiş tarihi olar …… tarihinden itibaren günlük 1.000,00 Euro cezai şart ödemeyi kabul eden davalıdan sözleşmede belirlenen fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ….. cezai şart miktarının hesaplanıp hüküm altına alınmasını talep ettiklerini, müvekkili firmanın dava evvel İstanbul Anadolu …… Sulh Hukuk Mahkemesi nin …..iş sayılı tespit dosyası ile halihazır durumun tespitini talep ettiğini, ……. tarihinde bilirkişilerce yerinde tespit yapıldığını ve davalı firmanın söz konusu keşif tarihi olan …. tarihi itibariyle sözleşmede yer alan edimlerini yerine getirmediği hususunun tespit edildiğini, sözleşmeden yer alan şartlara aykırı davranışı ile işi geciktiren davalının, müvekkili şirketin ayrıca zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin söz konusu inşaatları şirketin ayrıca zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin söz konusu inşaatları kat malikleriyle imzalanan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi karşılığında yapmaya başladığını, daire teslim tarihi olarak maliklerine 31/12/2014 tarihini taahhüt ettiğini, aksi takdirde gecikmeden dolayı daire sahiplerine aylık kira ödemesi yapmayı ve cezai şart ödemeyi taahhüt ettiğini, davalının sözleşme şartlarını yerine getimemiş olmasını müvekkili şirketin ek olarak kat maliklerine kira ödemesi ve sair cezai şartlar ödemesine sebebiyet verdiğini, böylelikle müvekkili şirketin zarara uğradığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 40.000,00 TL tutarındaki cezai şart taleplerinin yasal faizi ile birlikte hüküm altına alınarak davalıdan tahsiline davanın karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 17/05/2018 tarihli celsede esas hakkında beyanında özetle; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 25/01/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı ile davalı müvekkili şirket arasında davacı şirketin gayri resmi ortağı ve de söz sahibi ……….. tarafından bizzat yazıya dökülen 12/11/2014 tarihli sözleşme imzalandığını, davalı müvekkili şirketin söz konusu sözleşmeden kaynaklanan edimlerini zamamında yerine getireceği yönünde kendisine duyduğu güven gereği sözleşmeyi detaylı okumadan imzaladığını, taraflar arasında yapılmış olan bu sözleşmenin her iki tarafa borç yükleyen bir sözleme oluduğunu, taraf edimlerinin söz konusu sözleşme ile açıkça belirlendiğini, sözleşmeye göre davacı şirketin edimlerinin; ” Malzemelerin tümünün şantiyeye geldiğinde kör kasa ve de kompozit imalat bittiğinde toplam bedelin % 75 ‘ i vadeli evrak ile kalan %25′ i de iş teslimi ve de testlerin bittiğinde aynı vade ile yapılacağı…” nın açıkça belirtildiğini, aynı sözleşmede davalı müvekkili şirketin edimlerinin de yazıldığını, sözleşmenin 12/11/2014 tarihi olduğunu, sözleşmeye göre işe başlama tarihinin; 15/09/2014 tarihinde bitmemesi halinde davalı müvekkili şirketin günlük ……. cezai şarttan sorumlu ve de bu cezai şartın hakedişinden mahsup edileeğinin hüküm altına alındığını, işe başlamama ya da bitirilmemesi halinde işin % 50′ sinin cezai şart olarak davalı müvekkili şirket tarafından ödeneceğinin yazılı olduğunu, davacının davalı müvekkilinin sözleşme ve hukuka aykırı olarak sözleşmede belirtilen edimini süresinde yerine getiremediği yönündeki beyanları kabul etmemekle birlikte sözleşmede yer alan cezai şarta ilişkin hükümlerin hukuka, ahlaka ve adaba aykırı olduğundan iptali gerektiğini, zira alacağını belirsiz alacak davası şekilde açılmış olmasının da davacının davalı müvekkili şirketten alacağı olmadığını açıkça gösterdiğini, nitekim iddiaları kabul anlamına gelmemek üzere davacı tarafından dayandığı sözleşmeye göre işe başlama ve de teslim süreleri dikkate alındığında cezai şarttan doğan alacağın kaç gün olmaları gerektiğini, kar elde etme para kazanma amacını da içinde barındıran davacı ve davalı arasında yapılan ticaretten dolayı tüm kazancını ve de bu iş için kullanılacak malzeme de dahil olmak üzere riske atmasının basiretli bir tacirden beklenecek bir davranış olmadığını, davalı müvekkili şirketin davacıya karşı olan edimlerini yerin şantiyenin davacı tarafından işe uygun şekilde teslimini müteakip zamanında ve de eksiksiz olarak yerine getirdiğini, bu nedenle davaya konu edilen sözleşmeden kaynaklı bir borcu bulunmadığını, sözleşme tarihi ile işin başlama tarihi arasındaki süreye de dikkat edilmesi gerektiğini, davacı tarafın sözleşmede kararlaştırılan işin her aşamasında tarafların uzlaşması ile devam etmediği iddiasında ise sözleşme tarihinin 12/11/2014 tarihi olmasına karşın işin başlama süresinin nasıl ve ne sebeple 15/09/2015 olarak yazıldığını da izah etmesi gerektiğini, 12/11/2014 tarihli sözleşmede malzemelerin şantiyeye getirilmesi ile işin bedelinin %75′ inin kalan % 25′ lık kısmını ise işin teslimi sonrası testleri bittiğinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin açık hükmü karşısında davacı şirket tarafından bu yükümlülüğün yerine getirilmediğini, başlattıkları icra takibine karşı davacı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak İstanbul Anadolu …….. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2015/568 Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası ikame edildiğini, davanın halen derdest olduğunu, sözleşme ile yüklendiği edimi yerine getirmeyen davacı şirketin davasında haksızlığının açık olduğunu, bu hususta kabul anlamına gelmemekle davalı müvekkili şirketin edimini eksik ifa ettiği düşünülecek olsa dahi davacı şirketin sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmeyerek kararlaştırılan bedeli ödememesi nedeniyle müvekkili şirketten karşılık edimin ifasına dair talepte bulunamayacağının açık olduğunu, bu hususta İstanbul Anadolu ……. Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin 2015/59 D. iş sayılı dosyası ile yaptırılan tespite de itiraz edildiğini belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 17/05/2018 tarihli celsede esas hakkında beyanında özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, sözleşmeyle kararlaştırılan işin süresinde tamamlanıp tamamlanmadığı, gecikmenin sebebinin iş yerinin geç teslimi ile sert geçen kış şartlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, bu nedenle cezai şart talep edilip edimeyeceği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, işin geç teslimi nedenine dayalı ceza-i şartın tahsili, davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: TBK’nın 179/1. Maddesindeki “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Dosyada sunulu 12/11/2014 tarihli sözleşme incelendiğinde taraflar arasında …… sayılı taşınmazda bulunan apartmanın cephe kaplama, PVC ve kör kasa işlerinin yapılmasına ilişkin olarak imzalandığı ve yüklenicinin………. olduğu, işin başlangıcı olarak 15/09/2014 tarihinden itibaren 60 gün belirlendiği ve işin 15/11/2014 tarihinde bitmemesi halinde………. hak edişinden günlük 1.000,00 Euro ceza-i şart kesileceğinin yanı sıra yüklenicinin işe başlamaması ya da bitirmemesi halinde ise %50′ lik bedelin ceza-i şart olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulu 02/01/2015 tarihli faks incelendiğinde davacı tarafından davalı muhataba işin bitirilmediği ve işin 3 gün içinde düzgün bir şekilde bitirilerek şantiye şefine teslimini aksi halde yasal haklar saklı kalmak kaydıyla ceza-i şart maddelerinin uygulanacağının ihtar edildiği ancak faksın tebliğine veya muhatabına ulaştığına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dosyada sunulu iş tespit tutanağı başlıklı tarihsiz belge incelendiğinde yapılan işle ilgili bir takım eksiklikler tespit edilerek düzenlenen tutanağı iş teslim tutanağı da olmadığı tespit edilmek suretiyle davacı çalışanı……… tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 16/04/2015 tarihli ve …… imzalı tutunak başlıklı belge incelendiğinde işin teslim süresinin 15/11/2014 tarihi olduğu belirtilerek işin teslim süresi içerisinde bitirilmediğini, oluşan gecikme nedeniyle ceza-i şart maddesi gereğince günlük 1.000,00 Euro gecikme cezası ve işin tamamlanmaması nedeniyle toplam işin % 50′ si bedel kadar ceza-i şartın hesaplandığı ancak bu tutanağın davalıya tebliğine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinin dosyaya sunmuş olduğu 22/05/2015 havale tarihli raporunda özetle; davaya konu işin bilirkişi incelemesi tarihi itibariyle bitirilmiş ve halihazırda kullanılmakta olduğu, 24/06/2015 tarihli tespit raporunda belirtilen hususların ince ayar ilgili olup tespit edilen ayıp ve eksikliklerin esasa yönelik önemli ölçüde eksik ve ayıp sayılacak nitelikte bulunmadığı, buna karşın davalı yüklenicinin belirlene tarihte işi teslim etmekle yükümlü olduğu, bu tarihte ihtara gerek olmaksızın kendiliğinden temerrüte düşmüş olacağı, davalı işi hangi tarihte teslim ettiği hususunun dosyadan anlaşılmadığı, yapılan işteki eksik ve ayıpların bilirkişi incelemesinin yapıldığı tarih itibariyle giderildiği, davacının davalıdan işlemiş gecikme cezasının hak kazandığı kabulü gerektiği ancak sözleşme konusu işlerin teslim alındığı tarihte ya da bu tarihten önceki bir tarihte ceza-i şart alacağını talep etme hakkının saklı tutulmuş olmasının gerektiğini, davacının ceza-i şart saklı tutulduğuna ilişkin sunmuş olduğu 16/04/2015 tarihli tutanakta davalı çalışanının imzası olmaması nedeniyle, 02/01/2015 tarihli ihtarın ise faks yoluyla davalıya gönderildiği beyan edilmesine karşın faksın davalıya ulaştığına dair bir belge bulunmaması nedeniyle ceza-i şart talep etme hakkının saklı tutulduğunun kabulünün mümkün olmadığı, mahkeme aksi kanaatte olur ise ceza-i şart alacağının 15/11/2014-15/05/2015 tarihleri arasında günlük 1.000,00 Euro üzerinden 180.000,00 Euro olarak hesaplandığı bu alacağın dava tarihi itibariyle TL cinsinden değeri 551.898,00 TL olduğu beyan ve rapor edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, sözleşme, bilirkişi raporu, tespit raporu, İstanbul Anadolu …….. ATM’ nin 2015/568 Esas sayılı dosyası, tarihsiz tutanak, 02/01/2015 tarihli ihtar, 16/04/2015 tarihli tutanak, ……’ nun müzekke cevabı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında yapılan 12/11/2014 tarihli sözleşme ile davalının………. sayılı taşınmaz üzerindeki apartmanın cephe işi ilgili PVC pencere, kompozit kaplama ve kör kasa işini üstlendiği, sözleşme tarihinin 12/11/2014 tarihi olmasına karşın iş süresinin ……… tarihleri arasında 60 gün olarak belirlendiği, ayrıca işin süresinde bitirilememesi halinde ceza-i şart öngörüldüğü, davacı tarafça yapılan işin tespiti amacıyla delil tespiti yaptırdığı ve delil tespiti dosyasına sunulan 24/05/2015 tarihli raporda yapılan işlerle ilgili olarak birtakım eksikliklerin tespit edildiği ancak mahkememizce bilirkişilere yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle yaptırılan incelemede işin teslim edildiği ve hali hazırda kullanıldığı belirlendiği, buna karşın işin teslim tarihinin dosya kapsamı itibariyle belirli olmadığı ayrıca davacı tarafça İstanbul Anadolu …….. ATM’nin 2015/568 Esas sayılı dosyasında ayıplı ifa ile ilgili olarak açmış olduğu başka bir davanın da bulunduğu, eldeki davada günlük 1.000,00 Euro üzerinden hesaplanacak ceza-i şartın talep edildiği, sözleşmede işin süresinde teslim edilmediği takdirde yüklenicinin hak edişinden günlük 1.000,00 Euro ceza-i şart kesilmesinin kararlaştırıldığı ancak ceza-i şartın talep edilebilmesi için TBK’ nun 179/2 fıkrası uyarınca ifanın ihtirazi kayıt altında kabul edilmesi gerektiği, ifanın çekincesiz olarak kabul edilmesi halinde ceza-i şartın tahsilinin talep edilemeyeceği, işin teslim edilmiş olması ve hali hazırda kullanılması karşısında teslim sırasında ihtirazi kayıt koyduğunu veya ihtarname çektiğini davacı taraf ispatlayamadığından davaya konu ceza-i şartı talep edilmesi şartlarının oluşmadığı, her ne kadar davacı vekilince 16/04/2015 tarihli tutanak ve 02/01/2015 tarihli ihtar ile davalı tarafa bildirim yapıldığı iddia edilmiş ise de gerek 16/04/2015 tarihli tutanağın tek taraflı düzenlenmiş olması, gerekse 02/01/2015 tarihli ihtarı davalıya ulaştığını gösterir dosyada herhangi bir belge bulunmaması ve davalı tarafında bu faksın kendilerine ulaşmadığını beyan etmesi ve gerekse de her iki belgenin başka bir usulle davalıya tebliğ edildiği veya ulaştırıldığı hususunda dosyada her hangi bir belge bulunmaması nedeniyle bahsi geçen belgelerin ceza-i şart talep edilebilmesi için gerekli bulunan ihtar şartını elverişli olmadığı 02/01/2015 tarihli faksın muhatabına ulaşıp ulaşmadığının tespiti için ……a müzekkere yazılmış ise de yazılan müzekkerelere olumsuz yanıt verildiği, kaldı ki iletişimin tespiti kararı olmadan işletmeci firmanında iletişim içeriğini tespit etmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle ilgili telefon işletmesine müzekkere yazılmadığı, davacı tarafın yemin deliline de dayanmadığı, bu haliyle davacının ihtirazi kayıt altında işi teslim aldığını veya ihtarname çektiğini ispatlayamadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 683,10 TL harcın, alınması gerekli olan 35,90 TL harçtan fazla alındığı anlaşıldığından, fazla alınan 647,20 TL’nin istem halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu yargılama masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ……. uyarınca 4.750,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı