Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1231 E. 2019/120 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/1231 Esas
KARAR NO : 2019/120

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/10/2015
KARAR TARİHİ : 07/02/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 19/10/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 19/09/2015 tarihinde ——- ın sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı—— plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığı ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin kaza sonrası ——— Hastanesi’nde tedavi gördüğünü beyanla 4.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itirabaren ticari faizi olmaması halinde mevduata uygulanan en yüksek faizi, olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan Kusur Durumları Sigorta Poliçeleri yönetmelik ve Mevzuat Sorumlulukları Dahilinde Olmak Üzere tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu kaza nedeniyle kusur ve maluliyet durumu davalı sigorta şirketinin tazmin yükümlü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, geçici ve/veya daimi iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderleri tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 07/12/2015 tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; bahse konu kaza ile ilgili olarak Trafik Denetleme Büro Amirliği görevlilerince—— plakalı aracın ve yaralının kaza yerinde olmadığından ve olay yerinde kazaya ait herhangi bir iz ve emareye ulaşılamadığından kaza raporu tanzim edilemediğine dair tutanak tutulduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —— ye ait Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ———– tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ——, sigortalanan aracın ———– marka ——– plakalı araç, poliçe limitinin ise 29.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan ——- Plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; ———— —— adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 08/03/2017 Tarih ve /—– sayılı KUSUR raporuna göre; sürücü ——-ın %25 oranında kusurlu, mağdur —— yaşı nedeniyle davranış faktörlerinin % 75 oranında etken olduğunu rapor etmiştir.
İstanbul ATK ——–. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 04/12/2017 Tarih ve —- sayılı MALULİYET raporuna göre; Menduh kızı 01/01/2014 doğumlu ———- nun 19/09/2015 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanması 11/10/2008 tarih ve —- sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri hükümleri kapsamında maluiyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceğini rapor etmiştir.
Kusur ve maluliyet raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı,Trafik Kazası Tespit Tutanağı, —— Kayıtları, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Araştırma yazısı, Kusur Tespiti Raporu, Hastane Belgeleri, Maluliyet Raporu, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;
her ne kadar yargılamaya yazılı yargılama usulü ile başlanmış ise de 15/03/2018 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7101 sayılı yasanın 61. Maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/2. Maddesi uyarınca dava basit yargılama usulüne yasa gereği dönüştüğünden davanın, basit yargılama usulüne tabi olduğu dönemde 10/05/2018 tarihli celsede takipsiz bırakılmasının ardından işlemden kaldırılmasına karar verildikten sonra yenilenen davanın tekrar takipsiz bırakılması nedeniyle 6100 sayılı HMK’ nın 320/4 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Her ne kadar yargılamaya yazılı yargılama usulü ile başlanmış ise de 15/03/2018 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7101 sayılı yasa ile dava basit yargılama usulüne yasa gereği dönüştüğünden davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu dönemde 10/05/2018 tarihli celsede takipsiz bırakılmasının ardından işlemden kaldırılmasına karar verildikten sonra yenilenen davanın tekrar takipsiz bırakılması nedeniyle 6100 sayılı HMK’ nın 320/4 maddesi uyarınca davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 27,70 TL harcın, alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 16,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.