Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1012 E. 2018/553 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1012 Esas
KARAR NO : 2018/553

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2015
KARAR TARİHİ : 15/05/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 12/10/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dışı ….. adlı şirketin hissederi olduğunu, dava dışı …. isimli şahsın davalı……. LTD) müdürü ve kız kardeşi.. ile birlikte hissedarı olduğunu, …..’de tek başına imza yetkisi olmamasına rağmen yetkili gibi ….i zarara uğratıcı birçok işlem yaptığını,bu işlemleri kendisinin ve kardeşinin ortağı olduğu… kullanarak yaptığını, 5.273,151 TL’lik zararı geçersiz imza sirkülerini kullanarak….. LTD’ye iş devretmek suretiyle yaptığını, iş sonucu karın dava dışı…’de değil davalı …….’de kalmasını sağlayarak verilen zarardan doğrudan davaıl şirketin sorumlu olduğunu, …..her iki şikketteki konumu nedeni ile …’nin yurtiçi ve yurtdışı tedarikçilerinden doğrudan tedarik ettiği ürünleri kendi üzerinden tederik edip, üzerine kar koyarak ….’ye sattığını …. bu yolla kendisini….’nin tedarikçisi konumuna getirdiğini, bu yolla…….D’nin çok ciddi bir haksız kazanç elde ettiğini ve…’nn zarara uğradığını, … ve davalı şirket diğer ortağı …….A.Ş’nin yönetim kurulu üyesi olarak Ettk 336. Made mucibince ….’yi zarara uğratmaktan İstanbul Anadolu …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/291 e sayılı dosyası ile dava açıldığını, dosyada alınan bilirkişi raporunda …….. IPC A.Ş.’yi toplam 5.273151,50 TL zarar uğrattığının tespit edildiğini, … davalı ….’nin müdürü yani organı olduğu için de yaptığı iş ve işlemlerden … nin de sorumlu olduğunu,…’de mevcut tüm kar kaybının ve zararının hesaplanarak dava taraftan tazmin edilmesi gerektiğini beyanla, davanın İstanbul Anadolu ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/291 e sayılı dosyasıyla tensiben birleştirilmesine, davalı tarafın müvekkillerinin ortağı olduğu….ikleri zararın şimdilik 50.000 TL’sinin tazminine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 15/05/2018 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davalı … ile dava dışı…. arasında organik bağ olduğuna ilişkin bozma kararı verdiğini, bu dava dosyasının İstanbul Anadolu … İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/125 e sayılı dosyasında görüldüğünü, bu dosyanını incelenmesi halinde iddialarının daha da sabit hale geleceğini, bilirkişi incelemesi yapılmasına ilişkin taleplerini tekrarladıklarını dosyanın henüz tekamül etmediğini beyan etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 31/05/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle:… ile birlikte davalı …….. Elektrik ……..yılında kurduğunu, bu şirket ile müşteri şirket ve kurumların işletmelerindeki altyapı ve üstyapıya dair enerji kaynaklarını kurma, tesis etme, bu anlamda malzemelerini belirleme, montaj ve/veya yurt içi/yurtdışı tedarik ile kurduğu güç kaynaklarının bakım, onarım ve garanti süreçlerinin yer aldığı işleri, ihale ya da teklifler yolu ile alma biçiminde sektörde oldukça önemli bir yer edindiğini, işlerin büyümesi, sektörün ve finansmanın gereklilikleri münasebetiyle aynı işlerle iştigal etmek üzere bu defa…. yılında kurduklarını, şirket yönetim kurulu üyelerine şirketle iş yapma ve bağlı şirketleri konusunda eski ttk 334-335 manasında da izin verildiğini, bu vesile ile yabancılar gerekse yerli ortaklar hem ortak olunan şirketle hem de bu ortaklık dışındaki kendi şirketleri ile iş yapma izin ve olanağını birbirine tanımış ve baştan kabul edildiğini, birleştirilmesi talep edilen dosyada yer alan heyet Bilirkişi Raporlarına göre, yabancılara ait şirketlerden 2009, 2010 ve 2011 yıllarında KDV Hariç toplam … mal tedarik edildiğini, Müvekkil şirket de, bu bahsi geçen ortak olunan ve .. üyelerinin de Eski TTK 334 ve 335 maddelerine göre de izinli olduğu ve bu izne de uygun olarak yabancı ortakların şirketlerinden mal tedariki söz konusu olduğu gibi, bu davalı müvekkil şirketten de mal ve malzeme tedariki söz konusu olduğnuu. Bu alımlara ilişkin, birleştirilme talep edilen dosyada “alınan malların sektör ve maliyet olarak uygun olduğu tespit edilmiş, aynı zamanda bu alımların 2011 yılında hangi sübjektif ve objektif koşullarda yapıldığı da somut veriler ve belgelerle raporlandığını, rapordaki tespitlerin, davacı iddialarının yersizliğini ve haksızlığını somut olarak teyit ettiğini, müvekkili şirketin, portföy kullanması iddiası somut ve doğru olmadığını, bu iddiaların tam aksine davacı tarafın bu Portföyü haksız bir şekilde kullanmaya çalıştığını, davanın öncelikle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, huzurdaki davada ileri sürülen aynı iddialarla ilgili İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/291 E. sayılı dava dosyasında yargılama yapılarak davanın reddine karar verildiğini, mahkeme ilamında yer alan “davalıların kurmuş olduğu şirketin (…’nin portföyünü kullanmak suretiyle haksız kazanç sağladığı yönündeki iddiaların ıspatlanamadığı” şeklindeki tespitin…. sayılı dava dosyası kapsamında huzurdaki dava ile ileri sürülen tüm hususların yeterli düzeyde incelendiğini, davacının hukuki yararının bulunmadığını buna bağlı olarak derdesttik itirazının haklılığını teyit ettiğini, davacı vekilinin müvekkili ….’nin davadışı…. şirketinin hissedarı olduğu, yine … hissedarlarından.. davalı… hissedarı oldukları ve …. şirket yetkilisi olduğu yönündeki beyanlarının doğru olduğunu, ancak dava dilekçesinde yer alan diğer tüm hususlar gerçekdışı olduğunu beyanla “mesele hakkında dar anlamda kesin hükmün varlığı” ve bu vesileyle “hukuki yarar” dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, derdestlik itirazı kabul görmediği takdirde zamanaşımı itirazı dikkate alınarak davanın reddine, tüm bu itirazların dikkate alınmadığı takdirde ise İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/291 E. sayılı dosyasının neticesinin beklenmesine, sonuç itibariyle koşulları oluşmayan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 30/08/2016 havale tarihli ikinci(2.) cevap dilekçesinde özetle: cevap dilekçesini tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 15/05/2018 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı şirketin .. ile haksız rekabete girerek zararına neden olup olmadıkları noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, haksız rekabetten kaynaklanan zararın tazmini davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız rekabeti düzenleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 56. Maddesindeki “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse;
(…)
d) Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini,
isteyebilir. Davacı lehine ve (d) bendi hükmünce tazminat olarak hâkim, haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verebilir. ” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
İstanbul Anadolu … Ağır Ceza mahkemesinin 2016/191 e sayılı dosyası incelendiğinde;…’yi temsil ederek şirketin içini boşaltmak sureti ile nitelikli dolandırıcılık suçlaması ile ……. hakkında kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu ……. Asliye ticaret mahkemesinin 2016/279 e (… eski esas) sayılı dosyası incelendiğinde; … temsili ile ilgili uyuşmazlık hakkında verilen kararın halen Yargıtay aşamasında olup kesinleşmediği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu …… Asliye ticaret mahkemesinin 2012/291 e sayılı dosyası incelendiğinde; Davacıları …. olduğu davalıların ise .. ……… olduğu birleşen 2013/231 e sayılı dosya davacılarının ise …… davalılarının ise …. olduğu, asıl davanın, davalı .. … diğer yönetim kurulu üyelerinin yabancı olmalarından faydalanılarak yetkisi olmadığı halde şirketi tek başına idare etmeye çalıştığını ve diğer davalı… ile birlikte şirkete zarara uğrattıkları iddiası ile maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, birleşen davanın ise …… ……. kendisine başka bir şirket kurarak şirketin içini boşalttığı ve davalıların şirkete kasıtlı olarak zarar verdikleri iddiası ile uğranılan zararın tazmini davası olduğu, yapılan yargılama sonunda davanın tarafların ortağı oldukları … yılında satış maliyetlerinde gözlenen artış nedeni ile uğradığı zarardan dolayı davalı yönetim kurulu üyelerinin eylemleri arasında nedensellik bağı kurulamayacağı ve dolayısı ile davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verildiği, kararın temyiz aşamasında olduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
I…… 20/12/2013 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı hazurun listesine göre davacı …. ‘nin 47.700 pay ile .. ise 1.156.650 pay ile şirkete ortak oldukları, ayrıca şirketin dava dışı başka ortaklarının da bulunduğu anlaşılmıştır.
…… ticaret sicil kayıtlarına göre 1.978,500 hissesinin …e 21.500 hissesinin ..e ait olduğu anlaşılmıştır.
…….’nin 15/03/2010 tarihli genel kurulunda şirket yönetim kurulu üyelerinin TTK’nın 334 ve 335. Maddelerine göre faaliyette bulunmalarına izin verildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.(TTK madde: 54/2)
Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak, Kendisini, mallarını, iş ürünlerini, faaliyetlerini, fiyatlarını, gerçeğe aykırı, yanıltıcı, rakibini gereksiz yere kötüleyici veya gereksiz yere onun tanınmışlığından yararlanacak şekilde; başkaları, malları, iş ürünleri veya fiyatlarıyla karşılaştırmak ya da üçüncü kişiyi benzer yollardan öne geçirmek, (…) haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır.(TTK.md.55/1).
Şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilirler. (TTK. md. 555/1)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, 15/03/2010 tarihli genel kurulu kararı, İstanbul Anadolu ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/279 (2011/1061 e sayılı dosyası), İstanbul Anadolu …. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/191 e sayılı dosyası, İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/291 e sayılı dosyası ve dosyada alınan bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin dava dışı …..’nin ortaklarından biri olduğu, davalı şirketin ise ….’nin ortaklarından olan … ortağı oldukları başka bir şirket olduğu, davacı ….’nin İstanbul Anadolu …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/291 e sayılı dosyasında şirketin zarara uğratıldığı gerekçesi ile ….. ………… hakkında görülüp karara bağlanan başka bir dava dosyasının bulunduğu, eldeki davanın TTK’nın 54 vd maddelerinde düzenlenen haksız rekabete ilişkin olduğu, TTK’nın 56. Maddesine göre haksız rekabet nedeni ile dava açma hakkının “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse”ye tanındığı, davacının maddede sayılanlardan biri olmadığı, dava dışı. … ortağı olunmasının tek başına dava açma hakkını vermeyeceğini, haksız rekabet davasını açma hakkının zarara uğradığı iddia olunan dava dışı …. ….. ait olduğu, bu nedenle haksız rekabete dayalı tazminat istemi yönünden davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, bunun yanı sıra davacı taraf dava dilekçesinde TTK’nın 555. Maddesi düzenlemesi ile şirketin zarara uğradığı iddiasına dayanmış ise de TTK’nın 555. Maddesi uyarınca açılacak davaların “kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları,”na karşı açılabileceği TTK’nın 555. Maddesinden kaynaklanan davanın şirketle ilgisi olmayan 3. Kişilere açılmasının mümkün olmadığı, davalı şirketin ise dava dışı …….’nin yöneticisi ve/veya yönetim kurulu üyesi olmadığı, bu hali ile davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı olarak yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Başlangıçta peşin olarak alınan 853,88 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 35,9 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 817,98 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalının yargılama sırasında yapmış olduğu 41 TL tebligat ve posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan … uyarınca 5.850,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya; delil avansının davalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.