Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/190 E. 2023/553 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/190 Esas
KARAR NO: 2023/553
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/03/2023
KARAR TARİHİ: 04/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı adına kayıtlı araçlar ile çeşitli tarihlerde —- ücret ödemeksizin geçişler gerçekleştirilmiş olduğunu, Borçlu Şirket, adına kayıtlı —–araçları ile vekil edenin işletiminde olan —- ücret ödemeksizin, ihlalli geçiş gerçekleştirmiş olduğunu, Davalı tarafın ———–dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:Davalı davaya cevap vermemiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava,——- sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.19.12.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiştir.
Anılan maddeye göre; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” denilmiştir. Görüldüğü üzere, 6102 sayılı TTK’ye eklenen 5/A maddesinde, Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir.Dava 01/01/2019 tarihinden sonra açılmış olmakla ticari bir dava olarak zorunlu arabuluculuğa tabi olup ara bulucuya başvurmak ve süreç tamamlandıktan sonra dava açmak hususu ve de buna uyulmaması HMK 114/2 maddesinde belirtilen “diğer dava şartlarına aykırılık olarak davanın usulden reddine sebebiyet verecektir.
6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun (HUAK) 16. maddesinde,”(1) Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar….” hükmü ile sürecin başlangıcını;
HUAK madde 17/1’de belirtilen haller olan;
“a) Tarafların anlaşmaya varması.
b) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi.
c) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi.
ç) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi.
d)——– Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının tespit edilmesi.”Arabuluculuk sürecinin sona erme hallerini düzenlemiştir.
6325 sayılı Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğu düzenleyen 18/A maddesi ise;
“(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir…” hükmünü içerir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün halinde incelendiğinde ; davacı yanın, dava açılırken dava dilekçesine son tutanağı (anlaşmazlık) tutanağını ekleyerek davayı açması gerekirse de, bu şekilde dava açmadığı, başvuru yapılıp bu tutanağın eklenmemesi halinde izlenecek usul 18/A maddesinde düzenlenmiş olduğu, buna göre davacı yana 21/03/2023 tarihli tensip tutanağının —— numaralı ara karar gereği arabuluculuk son tutanağını verilen kesin süre içerisinde mahkememize ibraz etmediği, 04/07/2023 tarihli duruşmada da davacı vekili tarafından arabulucuk tutanağını sunmak için süre talebinde bulunduğu buradan da anlaşıldığı üzere yukarıda bahsi geçen arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği, eldeki dosyada gerekli yasal dava şartının yerine getirilmemiş olduğu kabul edilerek dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2- Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 345. maddesi uyarınca 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer eş değer Mahkemesine verilecek usulüne uygun istinaf dilekçesi ile ———–Adliye Mahkemesi İstinaf Yasa Yoluna başvurabileceği belirtilerek verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2023