Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/107 E. 2023/91 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/107 Esas
KARAR NO: 2023/91
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/03/2022
KARAR TARİHİ: 10/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili mahkememizin—— dosyasına sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle: Dava konusu 28/03/2021 tarihli kaza nedeniyle müvekkilin yaşadığı ameliyat ve tedavi sürecine dair yapılan hastane masrafları, taksi giderleri v.s. tedavi masrafları olmak üzcre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00 TL kısmi davamız ile geçici iş göremezlik kaybı nedeniyle 2.000,00 TL tazminat kısmi davamız ve sürekli iş göremezlik kaybı nedeniyle yine belirsiz alacak davası olarak 2.000,00 -TL tazminat alacakları olmak üzerc şimdilik 6.000,00 -TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile müvekkile verilmesini, ayrıca kaza nedeniyle davacının çektiği acı ve ızdırap, bedensel işgücü kayıpları nedeniyle oluşan acı nedeniyle ortaya çıkan manevi zararın giderimi için 100.000,00-TL (Yüz Bin Türk Lirası) manevi tazminatın yine kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile müvekkile verilmesini, haklı davalarının kabulü ile yargılama harç giderleri ile vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen davalılara verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı —- vekilinin mahkememizin —- sayılı dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle: Kazaya karıştığı ifade edilen —– plakalı aracın —— poliçesinin olduğunu, davalı şirketin ancak sigortalısının kusuru oranında ve ancak teminat limitleriyle sorumlu olduğunu, zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesinin gerektiğini, zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu, zamanaşımı itirazımız bulunmaktadır huzurdaki dava derdest ise reddi gerektiğini, savcılık soruşturması aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma var ise davanın reddinin gerektiğini, davacı yanın delillerinin tebliğ edilmediğini, kaza ile sakatlık ve ölüm söz konusu ise kaza ile meydana gelen /ölüm arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerekmektedir. maluliyet oranının kaza tarihi itibariyle yürülükte olan yönetmeliğe göre ——tarafından tespit edilmesinin gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için sayın mahkemenizce dosyanın—— dairesine sevk edilmesi gerektiğini, “geçici iş göremezlik” tazminatı talepleri trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışındadır. ilgili giderlerin —— tarafından karşılanması gerektiğini, bakıcı gideri tazminatı talebine ilişkin olarak: kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte yapılacak olan hesaplamanın karayolları trafik kanunu’nun 90. maddesi çerçevesinde zmms genel şartları’na göre aktüeryal yöntem ve teknik faiz kullanılarak yapılması gerektiğini, tazminatı hesaplamasında —— teknik faizin uygulanmasını talep ettiklerini, davayı kabul manasında olmamak üzere söz konusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerekmektedir. söz konusu kaza iş kazası ise; ——–tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin sorulup tenzil edilmesi gerekmektedir. kaldı ki —— tarafından davacının geçici iş göremez kaldığı iddia edilen dönemde hastalık/geçici iş göremezlik kolundan ödeme yapılmış olabileceğinden mükerrer ödemeye mahal vermemek adına bu hususun —— müzekkere yazılarak sorulmasının gerektiğini, gelirin asgari ücret üzerinden hesap edilmesinin gerektiğini, karayolları trafik kanunu 87. madde uyarınca hesaplanacak tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusurun tenzilinin gerektiğini, davacı şirket söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumludur. işbu dava tarihine kadar herhangi bir ihbar bulunmamaktadır. davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerekmektedir. daha önce yapılmış ödemelerin faizi ve güncellemesi yapılarak mahsup edilmesi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla teminatın tek, zarar görenlerin birden fazla olması durumunda karayolları trafik kanunu 96. madde gereğince teminatın paylaştırılmasının gerektiğini, karayolları trafik kanunu 92. maddesinde sigorta şirketinin sorumlu olmadığı hususlar tek tek sayılmıştır. huzurdaki davada bu bentte sayılan durumlardan birinin varlığının tespiti halinde davanın reddi gerektiğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava; maddi manevi tazminat davasıdır.
Dava öncelikle mahkememizin —– sayılı dosyası ile görülmekte iken ilgili dosyanın — tarihli celsesinin — numaralı ara kararı ile davalı —-yönünden tefrikine karar verilerek mahkememizin —— almıştır.
Dosyanın incelenmesinde davacı vekilinin cevaba cevap konulu 07.06.2022 tarihli beyan dilekçesinde de kabulünde olduğu üzere “Yapılan görevsizlik itirazı yerinde değildir. Taraflardan birinin ticari işletme veya sigorta şirketi olduğu tazminat davalarında görevli mahkeme ticaret mahkemeleridir. Huzurdaki davamızda, davalı taraflarından biri ———dir. Dolayısı ile mahkemeniz görevlidir, davalı tarafın görevsizlik itirazı usul ve yasaya aykırıdır. Davalı tarafından dava açılmadan önce uyuşmazlığın çözümü için arabulucuya başvurulması gerektiği ve bu hususun dava şartı olduğu ileri sürülmüştür. Ancak huzurdaki dava haksız fiil nedeniyle maruz kalınan zararların tazmini istemine ilişkindir. Haksız fiil niteliğinden kaynaklanan tazminat davaları zorunlu arabuluculuk dava şartına tabi değildir. ” şeklinde beyanda bulunulduğu ve hem davacı vekilinin beyanından hem de uyaptan yapılan incelemede anlaşıldığı üzere davalı ——- yönünden davanın konusu haksız fiilden kaynaklansa dahi TTK m.5/A gereğince arabulucuğun dava şartı olduğu , bu yönde ” Sigorta Hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde,—– —- devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davalı——diğer davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısıdır.——sorumluluğu Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olduğundan, sigorta şirketine karşı açılan dava ticari dava niteliğindedir. Bu nedenle somut olayda uyuşmazlık konusunun bir miktar para alacağına ilişkin olduğu, davanın da 29.06.2020 tarihinde açıldığı anlaşılmakla, 6325 Sayılı HUAK’nın 18/A-2 fıkrasına göre dava açılmadan önce arabulucuya başvurup anlaşamama tutanağının (son tutanağın) aslının veya onaylı örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunludur. Somut olayda; davanın dava tarihinden önce davalı —– şirketinden olan tazminat taleplerine yönelik olarak TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna müracaat edilmeden 29.06.2020 tarihinde açıldığı ve arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği tüm dosya kapsamıyla sabit olup, bu durum davacı tarafın da kabulündedir. —— ilamının bulunduğu , yine emsal dosyalarda benzer olaylar hakkında da “Somut olayda davalı —- araç işleteni,davalı——- araç sürücüsü olup,davalı tarafa ait aracın hususi otomobil, araç işleteni gerçek kişi olmakla,bu davalılar için davanın dayanağı haksız fiilden kaynaklandığından,ticari dava niteliğinde olmadığından, adı geçen davalılar yönünden zorunlu arabuluculuğa başvurulması dava şartı olmayıp, mahkemece bu davalıları da kapsayacak şekilde “dava tarihinde arabuluculuğa başvuruda bulunulmadığından ve bu konuda süresi içinde beyanda bulunulmadığından HMK 114/2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine”karar verilmesi doğru değildir . ——6325 sayılı HUAK’nun 18/A maddesinin 2. Fıkrası gereğince mahkemece davacıya sadece, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması için süre verilebileceğinden, arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinden davacıya süre verilmemesinde de usulsüzlük bulunmadığından ——–şeklinde kararların bulunduğu da dikkate alındığında davacının da kabulünde olan 07.06.2022 tarihli dilekçesindeki beyanları da birlikte değerlendirildiğinde davalı ——- şirketi yönünden arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, dava şartı resen her aşamada gözetilebileceğinden ve arabuluculuk dava şartının olmadığına dair resen dosya üzerinden de karar verilebileceğinden işbu dosyada sunulan bir vekalet de bulunmadığından vekalet ücretine hükmolunmamış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 179,90 TL nin davacı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinden verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 345. maddesi uyarınca 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan —— Adliye Mahkemesi İstinaf Yasa Yoluna başvurabileceği belirtilerek verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/02/2023