Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/983 E. 2023/496 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/983 Esas
KARAR NO: 2023/496
DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/12/2022
KARAR TARİHİ:13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: dava sonunda müvekkilinin, davalıdan alacağı miktarın sonuçsuz kalma ihtimali bulunduğunu, davalı adına kayıtlı bulunan taşınmazların tamamı üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiklerini, davalının, ———– ile aleyhine yürüttüğümüz ilamsız icra takibinde borca itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını istediğini, borçlunun itirazları haksız olduğunu, borçlunun itirazında kötü niyetli olduğunu, davalı ile müvekkili arasında arasındaki ticari iş ilişkisi çerçevesinde düzenlenen faturalara konu borcun davalıca ödenmesi gerektiğini, ödenmediğini, davalı hakkında———sayılı dosyasıyla faturalara dayalı olarak asıl alacak ve işlemiş faiz toplamının tahsili amacıyla genel haciz yoluyla takip yapıldığını, davalının 12/05/2022 tarihinde borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının, icra takip dosyasına sunduğu faturadan dolayı borçlu olduğunu, davalı borçlunun, takibe ilişkin yetki itirazında bulunduğunu, ancak icra takibinin zaten borçlunun itiraz edip gönderilmesini, ——– İcra dairelerine yapıldığını, davalının yetkisizlik iddiasının yerinde olmadığını, müvekkilinin davalının haksız ve dayanaksız itirazı neticesinde zarara uğradığını, mağduriyetinin giderilmesi amacı ile takip bedelinin %20’sinden az olmamak üzere icra tazminatına hükmolunmasını, davalı borçlunun itirazının iptalini sağlamak için mahkemenize başvurarak iş bu itirazın iptali davasını açma zorunluluğu doğduğunu, teminat karşılığında taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, borçlunun bora ve icra takibine yaptığı itirazın iptalini, takibin ——– dosyası üzerinden devamını, borçlunun takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sindan az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafından, dava dilekçesinde belirtilmiş olduğu aleyhimize olan hiç bir hususu kabul etmediklerini, davalı müvekkili ——– yapılması planlanan yapının kaba inşaatını üstlendiğini ve kısmen beton perdah işlerinin icrası için müvekkili ile anlaştıklarını, davacı tarafın, çalışma yapmış olduğu alanlarda özellikle yapılan kolon ve perde etrafında kot kaçakları ve perdah eksikleri meydana geldiğini, bu hususun davacı tarafa bildirildiğini, imalat hatalarının ve hizmet ayıbının giderilmesinin istendiğini, defalarca uyarılmış olmasına davacı tarafın ayıbın giderilmesine yönelik herhangi bir işlem yapmadığını, müvekkilinin ayıbın ortadan kaldırılması için gerekli masraflar kapsamında indirime gitme hakkının bulunduğunu, bahse konu alacak tutarının da işbu kapsamda yapılan ayıbın giderilmesi için kullanıldığını, davacının müvekkilinden hiçbir alacağının bulunmadığını, ayıplı hizmetin ve işbu ayıbın giderilmesinin maliyetinin hesaplanması ve tespiti için bilirkişi heyeti marifetiyle, yerinde inceleme yetkisi de verilerek inceleme yapılmasını ve rapor hazırlanmasını, ——– tarihleri arası ticari defterlerin incelemesinin yapılmasını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini, davacı aleyhine işbu takibin kötü niyetli açılmış olmasından dolayı takip tutarının %20’siden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına, bilirkişi incelemesinin yapılmasına ve yerinde inceleme yetkisi verilmesini, yargılama giderleri, harç ve masrafların karşı taraf üzerine bırakılmasını, davacı taraf aleyhine ücret-i vekalete karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, faturalardan kaynaklı cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 12/12/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır. ——– sayılı dosyası —— sisteminden alınmış, yapılan incelemesinde; davacı takip alacaklısı şirket tarafından, davalı takip borçlusu şirket hakkında 14.02.2022 tarihinde, dayanağı “cari hesap” alacağı olan 217.042,88 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %15.75 faizi ile birlikte tahsili için ilamsız takip yoluyla icra takibi başlattığı, davalı şirketin 09.05.2022 tarihinde ödeme emrini tebellüğ ettiği ve 12.05.2022 tarihinde süresi içinde tarihli itiraz dilekçesiyle de takip alacaklısı ile herhangi bir borç alacak ilişkisi bulunmadığını beyanla, takibe itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.Mahkememizce taraf defterlerinin incelenmesi suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; davacı şirket tarafından ibraz edilen ——- ticari defterlerinin usule uygun olduğu, davacı şirketin incelenen ve yukarıda listelenen ticari defter kayıtları itibarıyla, davacı şirketin takip/dava tarihinde davalı şirketten satış faturasına dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı olarak 96.367,76 TL asıl alacaklı olduğu, davalı şirketin incelenen ticari defterlerinin usule uygun olduğu, davalı şirketin incelenen ve yukarıda listelenen ticari defter kayıtları itibarıyla, davalı şirketin takip/dava tarihinde davacı şirkete açık cari hesap bakiyesinden kaynaklı olarak 83.178,53 TL asıl borçlu durumda bulunduğu, ——- yılı sonu itibariyle taraflar arasında (117.587,24 TL – 83.178,53 TL=) 34.408,71 TL mutabakatsızlık bulunduğu, bu mutabakatsızlığın davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenmiş ve ticari defterlerde davalı adına borç kaydedilmiş olan, ancak davalı şirket ticari defter kayıtlarında yer almadığı tespit olunan ödemelerden kaynaklandığı, ——- yılı sonu itibariyle davalının ticari defterlerinde kayıt altına alınan, davacıın kayıtlarında yer almadığı tespit edilen ödemeler ve fatura tutarlarının raporda gösterildiği, bazı ödemelerin her iki firma kayıtlarında olmasına rağmen rakam hatası yapıldığı, Misal; ——–kayıtlarında görülürken,——– olarak kayıtlara alındığı, iki kayıt arasında 27.00 TL fark bulunduğu, 31.12.2019 tarihinde ———- mutabakat farkı olarak yazıldığı fakat hangi rakamlardan oluştuğu belli olmadığı için yorum yapılamadığı, tespit edilen bu mutabakatsızlık rakamlarının haricinde —— yılında davacı şirketin taraflar arasında yapılan taşeron ———– maddesinde; Yasal Sorumluluklar bölümünde; Taşeronun sigortasız eleman çalıştırmıyacağı ve bu çalıştırdığı elemanların sgk primlerinin her ayının sonunda ödendiğine dair makbuzlarının —— ibraz edip kayıtlarına alacağı ifade edilmekte olduğu, buna göre davacının, ——– ödediği ve ödeme dekontlarını davalıya göndermesine rağmen davalının ticari defter kayıtlarında kayda alınmadığının tespit edildiği, Tüm dosya kapsamından; davanın davacı şirketin davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davaya konu ihtilafın; davacı şirketin davalı şirketten takip konusu yaparak talep ettiği sözleşmeye dayalı alacağının varlığı ve varsa alacağın miktarı hususlarında toplandığı, tarafların tacir olduğu ve aralarında yazılı Taşeron Sözleşmesine dayalı olan; ———–projesinde müteahhit tarafından yapılmakta olan ——– zemin betonu imalatlarının ekli keşif özetinde bulunan birim fiyatlarla, birim fiyat esasına göre TAŞERON tarafından projesine, Müteahhit ile işveren arasında imzalanan sözleşme ve teknik kurallara uygun olarak yapılmasına kapsar. ” konulu bir ticari ilişki bulunduğu, davaya konu ihtilafın; davacı şirketin davalıdan takip konusu yaparak talep ettiği istihkaklara ve——–dekontlarına dayalı cari hesap alacağının varlığı ve varsa alacağın miktarı hususlarında toplandığı, dosya kapsamı ve davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulduğu tespit olunan ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan kapsamlı incelemeler sonucunda; davacı şirketçe davalı şirkete istihkaklar düzenlenmek suretiyle yapılan işlerin bedelleri sözleşme kurallarına uygun olarak davalı şirkete tebliğ edildikleri, davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenen bu istihkakların kabul heyeti tarafından onaylandıktan sonra hesaplarına alındığı, davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulduğu görülen yasal ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydedilmiş oldukları, davacı şirketçe davalı şirkete düzenlenen ve ticari defterlerde borç kaydedilen istihkaklara ait fatura ve dekontlardan oluşan ve takip tarihi itibarıyla toplam tutarı KDV Dahil 217.042,88 TL olan cari hesap borçlarına mukabil olarak, davalı şirketçe davacı şirkete ödemeler yapıldığı ve borcun 96.367,76 TL’ye düştüğü, davalı şirketin, davacının üstlendiği işi ayıplı tamamladığını ve kalan alacak tutarının ayıplı işin düzeltilmesinde kullanıldığını, bu nedenle borçlarının bulunmadığını beyan etmelerine rağmen, yapılan ayıplı düzeltme işi ile ilgili herhangi bir fatura veya dekont sunmadıkları veya ayıbın ihbarına ve varlığına yönelik herhangi bir delil ibrazı da olmadığı, dolayısıyla davalı tarafın ayıp savunmasını ispatlayamadığı, Sonuç olarak davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibarıyla sözleşmeye dayalı açık cari hesaptan kaynaklı olarak 96.367,76 TL asıl alacağı bulunduğu, alınan raporun gerekçeli ve denetlenebilir olması nedeniyle hükme esas alındığı, davanın kısmen kabulünün gerektiği, davalının ———- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN iptali ile takibin 96.367,76 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine karar verildiği, alacak cari hesap alacağı olup likit olduğundan hüküm altına alınan 96.367,76 TL’nin takdiren % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, her ne kadar davalı taraf kötüniyet tazminat talebinde bulunmuşsa da davacı tarafından başlatılan takip haksız olmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının ——- esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN iptali ile takibin 96.367,76 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz işletilmesine, bakiye talebin reddine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 96.367,76 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
4-Karar harcı 6.582,88 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.621,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.961,54 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 2.621,34 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 2.702,04 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 138,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.400,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.538,00 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 682,88 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 15.418,84 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 19.101,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 1.734,71 TL’sinin davacı taraftan, 1.385,29 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
11-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
13/06/2023