Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/938 E. 2023/276 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/938
KARAR NO : 2023/276

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2022
KARAR TARİHİ : 05/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı hakkında başlattıkları —–İcra Müdürlüğü’nün ——esas sayılı icra dosyasına davalının takibe hukuki ve kanuni mesnetten yoksun şekilde itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı şirketin ticari hayatına devam ettiği —-ilçesi, 42 ada, 13 parsel —-.kat—— no.lu bağımsız bölümdeki taşınmazı satın aldığını, müvekkili ile buranın içinin diş kliğine çevrilmesi ve dekorasyonu hususunda anlaştıklarını, müvekkilinin söz konusu yerin içerisinin yer döşemelerinden çatısına varıncaya kadar bütün işçiliklerini üstlendiğini, sürekli irtibat halinde olduklarını, ne yapıldığı konusunda şirket yetkililerinin yerinde de incelemede bulunduklarını, müvekkilinin şirket yetkililerinin talepleri doğrultusunda malzeme seçiminde bulunarak işi tamamladığını, müvekkilinin iş bitimi e fatura keserek davalıya ilettiğini, süresi içinde itirazda bulunulmadığını, işlemler yapılırken davalı şirket yetkilileri tarafından peyder pey ödemeler yapıldığını, söz konusu faturadan bu ödemeleri düştükten sonra müvekkilinin alacağını tahsil edebilmek için borçlu aleyhine ——-. Sayılı icra dosyası üzerinden icra takibine giriştiğini, borçlunun kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğini ve bunun üzerine icra takibinin durduğunu, bu haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı—–ile —— —-ili,—– ilçesi, 42 ada, 13 parsel —–.kat —- no.lu bağımsız bölümü 31/05/2021 tarihinde satın aldıklarını, alınan taşınmazın 26/10/2021 tarihinde —– tarafından davalı şirkete diş kliniği olarak işletilmek üzere kiraya verildiğini, —— davacı ile 2021 yılı 6.ayında anlaşarak buranın tadilat işi için davacıya 470.500,00 TL. verdiklerini, davacının dediği tarihte işi bitiremediğini, malzemelerin bir kısmını da dava dışı kişilerden aldığını, 2021 yılı 11.ayında tadilatın tam olarak bitmemesine rağmen müvekkilinin taşınmak zorunda kaldığını, kalan işi dava dışı maliklerin başka usta ve firmalara yaptırdıklarını, müvekkilinin mecurda kiracı olduğunu, davacı ile bu tadilatların yapımı konusunda anlaşma yapmadığını, tüm anlaşmaların ve ödemelerin dava dışı malikler tarafından yapıldığını, müvekkilinin taşınmazda sadece kiracı olduğunu ve yapılan tadilatlarla hiçbir ilgisinin olmadığını bu nedenle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davanın zaman aşımına uğradığını, davacının hak ve alacağının tamamen ödendiğini, davacının kötü niyetli olduğunu ve bu nedenle %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile İİK 67 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. Uyuşmazlık TBK ‘da düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.67.maddesi uyarınca iptali ve icra inkar tazminatının tahsili isteğine ilişkindir.HMK.nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır.HMK.nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 26.06.2012 tarihli 6335 sayılı Yasanın 2.maddesiyle değiştirilen TTK.5.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Ticari davalar TTK.4.maddesinde sayılmıştır. Buna göre her iki tarafın tacir olması halinde davanın konusuna bakılmaksızın dava nispi ticari dava olarak mahkememizin görevi alanında olacaktır. —– Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen cevabi yazıda davacının gerçek kişi tacir kaydının bulunmadığı ve Vergi Dairesi’nden gelen cevabi yazıda da davacının işletme esasına göre defter tuttuğu ve mal alım satım tutarının 217 sayılı VUK 177 maddesindeki sınırların altında kaldığı bildirilmiş olup davacının tacir sıfatı taşımadığı anlaşılmıştır. O halde somut olayda davacı tacir olmadığından nispi ticari dava söz konusu değildir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava söz konusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır. Olayımıza konu uyuşmazlık Borçlar Kanunu’nda düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. TTK.4.maddesinde ya da başka bir yasada davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair bir hüküm yoktur. Bu durumda davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir.Dilekçeler aşaması tamamlanıp taraflar ön inceleme duruşmasına davet edilmiş 05/04/2023 günlü duruşmada dava şartları değerlendirilmiş, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılarak HMK.nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde görevli —— NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine, dair aşağıdaki karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
Dosyanın karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde görevli——NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
2-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemede karara bağlanmasına,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.