Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/814 E. 2023/486 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/814 Esas
KARAR NO: 2023/486
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/10/2022
KARAR TARİHİ: 13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin,——- bölgelerinde çeşitli kuruluşlara kullanma suyu taşıma ve dağıtım hizmeti verdiğini, müvekkili ile davalı-borçlu şirket arasında nakliye bedeli karşılığında tankerle su verilmesi konusunda sözlü anlaşma yapıldığını, ticari ilişkileri devam ederken müvekkili şirket tarafından tankerle su karşılığı nakliye bedeli olarak fatura kesildiğini ve borçlu şirkete gönderildiğini, davalı şirket tarafından 07.07.2022 tarihli ilk faturanın ödenmiş olduğunu, ancak diğer faturalara ilişkin ödeme yapılmamış olup 07.07.2022 tarihli ödemesinin yapıldığı fatura da dahil olmak üzere tüm faturalara 26.08.2022 tarihli iade faturalar düzenlenmiş olduğunu, müvekkili şirketin yasal süresi içinde —– ihtarname keşide ederek iade faturalarını itirazla davalı şirkete geri gönderdiğini, müvekkili şirket tarafından borçlu şirket aleyhine ——- dosyası ile takip başlatıldığını, davalı şirketin borca itiraz ettiğini, itiraz neticesinde takibin durdurulduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu ve itirazın iptali gerektiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, davanın kabulünü, haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz eden davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderlerin ve avukatlık ücretlerinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde, iddia etmiş olduğu hususların yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olup, bu beyanlara itibar edilmesi hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın, iddia etmiş olduğu hususların ispat yükü altında olup, dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiç biri, usul kuralları çerçevesinde, iddia edilen vakıayı ispata elverişli araçlar olmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasında, dava dilekçesinde iddia edilen hususlar iddia edildiği şekilde gerçekleşmemiş olup, davacının taleplerinin, tamamen karşılıksız maddi menfaat temin etmek üzere olduğunu, davacının ikrar ettiği üzere müvekkili şirket ile davacı arasında herhangi bir yazılı sözleşme bulunmamakta olup, müvekkili şirketin yetkilisinin de bahse konu anlaşmadan haberdar olmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile sevk irsaliyelerinin geçerli olduğu kabul edilse dahi; ilgili sevk irsaliyeleri incelendiğinde 420 Ton su teslim edildiği ancak icra takibine konu edilen faturalar incelendiğinde ise 572 ton su teslim edilmiş gibi fatura düzenlendiğinin anlaşıldığını, işbu husus dahi davacının iddialarının mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, huzurda ikame edilen haksız, dayanaksız ve hukuka aykırı kötü niyetli davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, davacının 5 adet faturaya dayalı cari hesap alacağına ilişkin alacağının tahsili amacıyla başlattığı icra takibine yönelik davalının yapmış olduğu itirazın iptali talebine ilişkindir.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 24/10/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür.
—— sayılı dosyası yapılan incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı aleyhine 63.778,00 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce her iki tarafın dava konusu talebi kapsayacak şekilde ilişkin tüm yasal ticari defterleri ve defterlerin bu uyuşmazlığa ilişkin dayanak kayıtları üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği, her iki tarafın ticari defterlerinin incelendiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi —— raporunda özetle; tarafların incelenen defter ve kayıtlarından yasal defterlerinin kanunlara uygun şekilde tutulduğu, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yapılmış olduğu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdıkları belirtilmiştir. Raporda, yapılan incelemeye göre davacının davalıdan faturaya dayalı açık cari hesap bakiyesinden kaynaklanan 63.778,00 TL asıl alacaklı olduğu, her iki tarafın—- beyannamelerinin birbiriyle tam bir mutabakat içinde oldukları, davalının iddia ettiği iade faturasının davacı tarafın ticari defter ve kayıtları içinde yer almadığı, davacı şirketin davalıya kestiği e-faturaların 26.08.2022 tarihinde iade edildiği, davacının bu iade faturaları yasal süresinde olmadığı için kabul etmediğini, davalı şirketin almış olduğu suların iadesine ait nakliye ve sevk irsalesiyle teslim ettiğine dair belge bulunmadığını, davacı şirketin takip tarihi itibarıyla davalı firmadan 63.778,00 TL alacaklı durumda bulunduğu, takdirin sayın mahkemeye ait olacağı sonuç ve kanaatlerine varıldığı bildirilmiştir. Dosyaya getirtilen yanlara ait tüm deliller, getirtilen icra dosyası, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, davalı borçlu aleyhine ——– sayılı dosyası İle; 63.778,00 TL alacak için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunmaktadır.Mal ve hizmete konu faturaların incelemesinde davacı şirket tarafından davalı yan adına e-faturaların düzenlenmiş olduğu, davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen Faturaların davacı ticari defterlerinde kaydedildiği ve bu faturaların davalının —–formları ile bildirimin yapıldığı, buna göre içeriği kabul edildiği gibi resmi kuruma bildirilen beyannamenin delil niteliğini de haiz olduğu sabittir.—– resmi makama bildirilen belge olup delil niteliğini haizdir. Takibe veya davaya konu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması halinde veya davalının bağlı olduğu —– formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekir. ———-Bu nedenle davacının davalı yandan e-faturaya dayalı cari hesap alacağından dolayı takip tarihi itibariyle 63.778,00 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Tüm açıklamalardan belirlendiği üzere; davanın kabulü ile davalının ——— sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 63.778,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 15,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiştir. Davalı likit bir borcunun varlığını bildiği halde sadece alacağın tahsilini geciktirmek için itirazda bulunduğu anlaşıldığından İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminat tutarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalının ——- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 63.778,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 15,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit olmakla, hüküm altına alınan 63.778,00 TL’nin % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 4.356,67 TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 770,28 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.586,39 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve 770,28 TL peşin harç olmak üzere toplam 850,98‬ TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 52,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.052,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 10.204,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
9-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/06/2023