Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/753 E. 2023/820 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/753 Esas
KARAR NO:2023/820
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/10/2022
KARAR TARİHİ: 07/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —–yönelik tam——- karaya —- için yapılması planlanan ırgat halat sürücü ve ilgili işler konusunda firmalarla görüşmeler yapıldığını, sözlü ve yazılı teklifler toplanmış olduğunu, ——— tarihinde davalı şirket yetkilisi tarafından —— adresinden müvekkili şirkete ait ——- e-posta adresine teklif metni gönderildiğini, bu aşamadan sonra hemen hemen aynı maliyetli teklif veren firmalarla yapılan görüşmeler neticesinde davalı ile mutabakata varıldığını, şirket yetkilisi —— tarafından —— adresinden müvekkile gönderilen imzalı halat sürücü sözleşmesinin müvekkili tarafından da imzalanmış olduğunu, sözleşmede belirtildiği üzere ırgat halat sürücü yerine montajı çalıştırılıp teslim edilmesi işinin toplam 120.000 TL’ye yapılacağı ve kesin olarak belirtilen 50 günde teslim edileceği düzenlenmiş olduğunu, müvekkilinin sözleşme öncesinde ve sonrasında işin aciliyetini davalı tarafa bildirerek işin bir an önce yapılması için sözleşmenin imzalandığı 17.08.2021 tarihinde 50.000 TL peşinat ödemesi yapmış olduğunu, müvekkili şirketin sözleşme tarihinde yükümlü olmamasına rağmen peşinat ödemesi yaptığı halde sözleşme hükümlerinin davalı tarafça ihlal edildiğini, üzerine aldığı işleri sözleşmede belirtilen 50 günlük kesin sürede müvekkiline teslim etmediğini, bu süreçte davalıyla defalarca görüldüğünü, elinde çok iş olduğu ancak bugün yarın teslim edeceğini belirttiği işler için bir müddet daha beklendiğini, ancak süreç içinde müvekkilinin iyi niyeti suistimal edildiğini, bir müddet sonra müvekkilinin telefonlarına dahi cevap verilmemeye başlanmış olduğunu, bu durum üzerine davalı tarafa sözleşmede belirtilen teslim tarihinden 50 gün sonra ——- sayısına kayıtlı ihtarnmame gönderilerek; sözleşmede belirtilen sürede işlerin yapılmadığını, sözleşmeye aykırı eylemlere son verilmesi, 5 gün içinde yükümlülüklerin yerine getirilmesi, aksi halde sözleşmenin fesih edilmiş sayılacağı ve bu durumda işin farklı firmaya yaptırılmak zorunda kalınacağı ve her halükarda oluşan zararlarının talep edileceğinin davalıya bildirildiğini, gönderilen ihtarname 25.11.2021 tarihinde davalıya tebliğ edildiği halde davalının ihtarlarına cevap dahi vermediğini, sözleşme konusu işlerin verilen sürede müvekkiline teslim edilmemiş olduğunu, bu durum üzerine müvekkilinin belirtilen sürede işin teslim edilmemesi üzerine ihtarda belirtildiği şekilde fesih olunan sözleşmeye konu işin aciliyetive gecikme nedeniyle oluşan zararların büyüklüğü ve her geçen gün arttığı gözetilerek yeniden teklifler topladığını, ——– teklifler alındığını, alınan bu teklifler ve oluşan/oluşacak zararlar – ödemek zorunda kaldıkları fazla bedellerin talep edileceğinin 01.12.2021 tarihinde davalı tarafa e-posta ile bildirilmiş olduğunu, davalı taraf sözleşmede ve sonrasında ihtarda belirtilen sürede de işi yapıp teslim etmediğinden ihtarda belirtilen şekilde toplanan tekliflerden en uygun fiyatı veren —— bedelle anlaşmaya varıldığını, bu yapılan anlaşma doğrultusunda ———-tarafından yapılan iş müvekkiline teslim edilmiş olduğunu, müvekkilinin, davalının bizzat hazırladığı sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getireceğine inanılarak imzaladığı sözleşmede davalının sözleşmeye aykırı eylemlerinden dolayı sözleşme tarihinde sözleşmede yazan bedelle yaptırabileceği iş için müvekkilinin 140.000 TL’den fazla ödeme yaparak zarara uğradığını, davalının müvekkili şirkete 15.01.2022 tarihinde bir kısım mallar göndermişse de; işin ——–tarafından neredeyse tamamlanmış olması, sözleşmede işin belirtilen kesin sürede yapılmamış olması, ihtarda belirtilen şekilde verilen sürede işin yapılmamış olması nedeniyle sözleşmenin fesih olması ve diğer nedenlerle bu malların davalıya iade edildiğini, ancak davalının bu aşamada da kötü niyetli eylemlerde bulunduğunu, malları iade almaktan kaçındığını, asılsız beyanlarda bulunarak müvekkilinin zararlarını ödemediğini ve aldığı parayı iade etmemiş olduğunu, sözleşmeye konu işi sözleşme süresinde yapmayan ve sözleşmeye aykırı eylemlerde bulunan davalının sözleşme kapsamında ödenen 50.000 TL peşinatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, işi süresinde yapılmaması nedeniyle fesih olunan sözleşme nedeniyle oluşan zararlarından şimdilik 50.000 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, hukuki niteliği itibari ile; eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır. 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 05/10/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır. Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, 21/08/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile davacı şirketin usul ve yasaya uygun tutulan ticari defterlerindeki kayıtları ve müstenidatları üzerinde yapılan inceleme sonucuna göre, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden dolayı davalının temerrüdünün şartlarının oluştuğu, davalının aldığı 50.000 TL peşinatı iade etmesi gerektiği, davacının işi üçüncü kişiye yaptırmasından dolayı zararının 121.251,00 TL olduğu, her iki kalem bakımından temerrüt tarihi (ihtar tebliği – ihtar ile verilen süre) 30.11.2021 tarihinden itibaren faiziyle talep edilebileceği teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce düzenlenen bilirkişi heyeti raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.Davacı vekili düzenlenen bilirkişi raporu kapsamında belirlenen alacak miktarı üzerinden davasını ıslah etmiş, ıslah harcı da yatırıldığından ıslah talebi kapsamında değerlendirme yapılmıştır.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen ve inkar edilmeyen 17/08/2021 tarihli halat sürücü sözleşmesi kapsamında davalı tarafın üstlendiği işi sözleşmeye uygun olarak ve zamanında teslim etmediği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtildiği üzere işin davalı tarafından sözleşmede belirtilen süre içerisinde teslim edilmediği, davacı tarafından sözleşme ile kararlaştırılan 50 günlük sürenin geçmesinden sonra davalıya ihtarname çekilerek davalıya işin teslimi için 5 günlük süre verildiği, bu sürenin geçmesi halinde işin üçüncü kişiye yaptırılarak zararın talep edileceğinin ihtar edildiği, davalının aldığı 50.000 TL peşinat ile davacının işi üçüncü kişiye yaptırmasından dolayı zararının 121.251,00 TL olduğu, bu bağlamda davacı tarafın talep edebileceği toplam alacak miktarının 171.251,00-TL olduğu kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN ISLAH EDİLEN HALİYLE KABULÜ İLE,
1-171.251,00 TL’nin (50.000,00 TL peşinat + 121.251,00 TL sözleşme nedeniyle oluşan zarar) 50.000,00 TL için dava tarihi 05/10/2022 tarihinden ıslah edilen 121.251,00 TL yönünden ıslah tarihi 02/10/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanuna göre alınması gereken 11.698,15 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.707,75 TL peşin harç ve 1.217,00 ıslah harcının mahsubu ile bakiye 8.873,40 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 1.707,75 TL peşin harç ve 1.217,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.005,45 TL harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 77,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.400,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.477,00 TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 27.400,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2023