Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/676 E. 2022/954 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/676
KARAR NO: 2022/954
DAVA : Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2022
KARAR TARİH : 21/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin—- yılında kurulmuş —- olduğunu, kuruluşundan bugüne değin birçok değişiklik geçirdiğini, üye sayısı —— fazla ortak sayısına ulaştığını, çevre ile ilgili sorunlar dışında kendi iç yönetiminde de içinden çıkılmaz sıkıntılar yaşandığını, ——- yıllarında seçilen —– önem verdiğini, daha önceki uygulamanın dışında kararlar aldıklarını, yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygunluğunun sağlanıp sağlanmadığının tespiti amaçlı tetkik komisyonundan raporlar aldırdıklarını, usulsüzlüklerden bu rapor ile haberdar olduklarını, davalıların hukuki ve cezai sorumluluklarını bilmelerine rağmen kusurlu davranarak kooperatifi bile bile zarara uğrattıklarını, yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif memurlarının ve denetçilerinin görevde kaldıkları süre içinde kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumlu olduklarını, ortakların gerek gördüklerinde denetçilerden açıklama istemeye yetkili olduklarını, davalıların görevde oldukları süre içinde imar, tapu çalışmaları ile ilgili olmak üzere birçok firmayla sözleşmeler imzaladıklarını, edimlerin kooperatif kasasından karşılandığını, firmaların edimlerini yerine getirmediklerini, hakedişlerin hiçbir şekilde layıkıyla yapılmadığını, eski yönetim kurulu ve üyeleri ile denetçilerin ——–zarara uğrattıklarını, hakediş olmadığı halde mükekerrer sözleşmeler ve mükerrer işler yapıldığını, bu nedenle usulsüz olarak —- firmalara ödenen paraların tespit edilmesini istediklerini, zararın davalılardan tahsili gerektiğini belirterek görevde bulundukları süre zarfında müvekkilini zarara uğratan davalılardan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve bir kısım alacaklarının hesaplanması gerektiğinden şimdilik —alacağın kooperatif zararlarının doğduğu tarihlerden itibaren geçerli olmak şartıyla mevduata uygulanan en yüksek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili tarafından sunulan cevap dilekçelerinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, ibra edilmiş ——– ibra kararı iptal edilmeden hukuki sorumluluk davası açılamayacağını, —- belirtildiği üzere genel kurul kararı alınmadan açılan davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, hak düşürücü sürelerin geçtiğini,—– tarihli genel kurulda yönetim kurulunun dava açmak için istediği yetki talebinin oy birliğiyle reddedildiğini, böyle bir karar verildikten sonra bir sonraki genel kurulda aynı konuda dava açılmasına karar verilemeyeceğini, dava şartı yokluğunun giderilmesinin mümkün olamayacağını, eski yöneticileri karalayarak kendi dönemlerindeki usulsüz harcamaları örtbas etmek isteyen bir önceki yönetimin —- tarihinde genel kurula birkaç saat kala —- tarihinde bu davayı açtıklarını, kötü niyetli olduklarını, davacı tarafın bahsettiği usulsüzlük, yolsuzluk hakkında—— karar sayılı dosyasında takipsizlik kararı verildiğini, davacı tarafın takipsizlik kararını gizleyerek hukuka aykırı şekilde—— kararı çıkardığını, genel kurulun hesap tetkik komisyonuna inceleme yetkisi vermediğini, sadece bağımsız deneticiyi belirleme yetkisi verdiğini, Kooperatifler Kanunu’na göre hesap tetkik komisyonunun ibradan önce kurulabildiğini, ibra edilmiş yönetim hakkında hesap tetkik komisyonu kurulamayacağını, davaya dayanak yapılan raporu hazırlayanların dış denetim yapma koşullarını taşımadıklarını savunarak öncelikle davanın dava şartı yokluğundan, aksi takdirde zaman aşımı ve esastan reddini talep etmiştir.
Müdahiller vekili katılma talepli dilekçesinde özetle:müvekkillerinin davacı ——– ve———-olduklarını, —– istifa edene kadar bu vazifelerini ifa ettiklerini, —–olduğunu, davacı —– tarihli olağan genel kurul toplantısının – gündem maddesinde, — yılını kapsar şekilde, —– üyelerinin faaliyet ve işlemlerinin, ana sözleşme, genel kurul kararları ve — uygun olup olmadığı ve aykırılıklar var ise bundan davacı kooperatifin ne kadar zarar gördüğünün belirlenmesi amacı ile —–görüşüldüğünü, görüşme sırasında verilen önerge ile komisyonun kurulmasına ve komisyon üyeleri olarak konularında uzman —— seçilmesine oy çokluğu ile karar verildiğini, ———- gereği yönetim kurulunca alınan —— numaralı kararla, komisyon üyeleri ile sözleşme imzalandığını ve komisyonun çalışmaya başladığını, ——– evraklarının incelendiğini, incelemenin —– tarihinde bitirildiğii ve komisyonun raporunu —- tarihinde kooperatif yetkililerine teslim ettiğini, müvekkillerinin ——– olmalarından kaynaklanan sorumlulukları olduğundan yapılan usulsüzlüklerin ve kooperatifin uğradığı büyük zararın tazmini için dava açılmasına karar verildiğini ve fazlaya dair talep ve haklar saklı kalmak üzere —- davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesi amacı ile dava açıldığını, dava açılmasının ardından, kooperatifin —— yapıldığını, sonrasında yapmış oldukları usulsüzlüklerin üstünü örtmek, haklarında açılan sorumluluk davasının sonuçlarından kurtulmak amacı ile yaklaşık —- davacı——— davalıların, hesap tetkik komisyonunun oluşturulmasını takiben daha önce de yaptıkları gibi mevcut yönetim kurulu üyelerini karalama ve iftira atma şeklinde gerçekleşen kötü niyetli eylem ve söylemlerinin dozunu iyice arttırdıklarını,—- toplantının, Mali ——olması nedeniyle ortakların çoğunluğunun ilgi göstermediği genel kurula,kooperatifte bulunan çıkar gruplarının ve yandaşlarının kapı, kapı dolaşıp topladıkları vekaletlerle toplantıya katıldıklarını, toplantıda toplantıya katılan bakanlık temsilcileri ile ———– heyetinin de ihmal, kusur ve yardımlarıyla usul, yasa ve ana sözleşmeye aykırı olarak, gerekli nisap bulunmamasına ve nisap sayımının sağlıklı olarak yapılmamış olmasına ve itirazlara rağmen, davalıların yarattıkları kaotik ortam ile gündeme mevcut yönetim kurulunun azli ve yenisinin seçimi için madde eklettirildiğini, akabinde mevcut yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin faaliyet raporlarının okunmasını takiben hep birlikte istifa ettiklerini, bunun ibra edilmediğini, seçim yapıldığını ve —– davalıların yıllardır yandaşlarından oluşan yandaş bir yönetim kurulu oluşturduğunu, usulsüz ve yasaya aykırı olarak gerçekleştirilen —- tümden iptali için, kooperatif ortakları tarafından davalar açıldığını, bakanlık temsilcilerini yaptıkları usulsüzlükler nedeni ile ——tarihli toplantıda, müvekkilleri ile birlikte ibra edilmeyen ve bu davada davalı konumunda olan ———- denetçi seçildiğini, kooperatifin avukatı olarak tayin edilen davalılardan —– usulsüz olarak toplantı günü bile tam gün kooperatif merkezinde yandaşı olan yönetim kurulu üyeleri ile birlikte bulunduğunu, davalıların ———– ortaklarının menfaatlerini korumak bir yana, onları sorumluluktan kurtarmak amacına yönelik eylemler içinde olacaklarını, davacı kooperatifin bu günün rakamları ile —- tutarındaki zararının tazmininin söz konusu edildiği —–sayılı dosyadaki davaya mevcut yöneticilerin kötü niyetli eylemleri ile boşa çıkarmasını ve adaleti yanıltmasını engellemek amacı ile, müvekkilerinin davaya müdahil olarak katılmak istediklerini beyan etmiştir..
Müdahale talep eden —- tarihli dilekçesinde özetle;davacı —— denetçilerinin karar ve işlemlerinin ana sözleşme ve —– uygun olup olmadığının tespiti amaçlı —-yapıldığını, geçmiş —-yıla ilişkin işlemlerin denetlenmesi için ——görüşüldüğünü ve kurulun —— oluşturulmasına karar verildiğini, verilen karar doğrultusunda —– tarihinde heyet ile sözleşme imzalandığını, ——- hazırlandığını, ——- teslim edildiğini, raporda kooperatif ana sözleşmesinin kendilerine yükledikleri hukuki ve cezai sorumlulukları bildikleri halde rağmen davalıların usulsüz işlemler yaptıklarının kusurlu davrandıklarının belirtildiğini, kooperatifin uğradığı zararın —– kısmının tazmini için dava açıldığını, açılan davada kooperatifin yanında müdahil olmak istediğini, uydu ve yandaş yönetim kurulunun kooperatifin ve ortakların menfaatlerinin korunması adına yapılması gereken işlemleri tam ve eksiksiz yapmayacaklarını ve kooperatifi sağlık olarak temsil etmeyeceklerini belirterek davalı kooperatife kayyım veya kayyım heyeti atanmasını talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile;1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 62.maddesi ve 98.maddesinin yollamasıyla 6102 sayılı TTK 553 ve devamı maddeleri uyarınca davacı kooperatifin yönetim ve denetim kurulu üyeleri aleyhine açılmış sorumluluk davasıdır. TTK 553 maddesinde kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerin, tasfiye memurlarının sorumluluğu, 554.maddesinde denetçilerin sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre her iki maddede sayılan kişilerin kanundan ve ana sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal etmeleri halinde oluşan zarardan hem pay sahiplerine, hem şirkete, hem de alacaklılara karşı sorumlu olacakları kabul edilmiştir. TTK 555 maddesinde ise şirketin uğradığı zararın tazminini şirket ve her pay sahibinin isteyebileceği düzenlenmiştir.
Davacı kooperatif açtığı davada, —–karar ve işlemlerinin kanun, ana sözleşme ve genel kurul kararlarına uygun olup olmadığının tespiti için — tarihli genel kurul toplantısının ——- alınan karar uyarınca geçmiş —- içinde ——- denetlenmesi amacıyla—- tarihli hesap tetkik komisyonu raporu alındığını, bu rapor ile davalıların —— menfaatlerini gözetmedikleri, dürüstlük kurallarına aykırı davrandıkları ve sorumluluklarını yerine getirmeyerek kooperatifi zarara uğrattıklarının tespit edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- zararın doğduğu tarihten geçerli olmak üzere mevzuatta uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davaya davacı kooperatifin diğer üyeleri de kooperatif yanında feri müdahil olarak katılmışlardır.
Davalılar ayrı ayrı cevap dilekçelerini sunmuşlar ve davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, dava açılmasından, önce kooperatif tarafından sorumluluk davası açılabilmesi için gerekli genel kurul kararının alınmadığını ileri sürmüşler, esasa ilişkin olarak da davanın reddini savunmuşlardır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin —— günlü ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir. Kooperatifler Kanunu’nun 98.maddesi uyarınca uygulanması gereken TTK hükümleri uyarınca kooperatif tarafından yönetim kurulu ve denetçiler aleyhine açılan bir sorumluluk davasının görülebilmesi genel kurul tarafından bu yönde karar alınmasına bağlıdır. Ancak dava öncesinde bu yönde karar alınmamış ise davanın hemen reddedilmemesi gerektiği, usuli eksikliğin giderilmesi için davacı yana süre verilmesi gerektiği de yüksek yargı kararı ile belirlenmiştir. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında ise mahkememizdeki davanın —– tarihinde açıldığı, davadan önce sorumluluk davası açmak üzere genel kurulda alınmış bir izin kararının bulunmadığı, ancak mahkememizde dava açılmasından 1 gün sonra —- tarihinde yapılan——–maddesi ile bu hususun görüşüldüğü, —— yapılan işlemlerinin denetlenmesi ile ilgili oluşturulan hesap tetkik komisyonunca hazırlanan inceleme raporu sonrası, —- menfaati doğrultusunda gerekli hukuki işlemlerin yürütülmesi ve takibinin yapılması için —yetki verilmesi konusunun oylamaya sunulduğu ve oy birliği ile reddedildiği, davacı—- —– tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali için çeşitli mahkemelerde dava açıldığı yargılamanın sürdüğü anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından genel kuruldan yetki alınması için süre verilmesi talebinde bulunulmuş ise de davadan hemen sonra yapılan genel kurul toplantısında dava dilekçesinde açıklanan sebeplere ilişkin olarak davalılar hakkında işlem yapılmak üzere yönetim kuruluna yetki verilmesi talebi oybirliğiyle reddedilmiş durumdadır. Bir an için ——– tarihli ——— alınan kararların mahkemelerce yoklukla malul olduğunun tespitine karar verildiği düşünüldüğünde ortada yine alınmış bir karar olmayacağı gibi, kararların iptali durumunda da aynı şekilde ortada sorumluluk davası açılması yönünde alınmış bir karar bulunmayacaktır. —- iptali davasının reddi halinde ise zaten sorumluluk davası açılmamasına oybirliğiyle karar verildiğinden dava şartı yine gerçekleşmemiş olacaktır. Bu yüzden —- tarihli genel kurulda alınan kararlar yönünden açılan davaların beklemesine gerek olmadığı düşünülmüş, davadan sonra yapılan genel kurul neticesinde davalılar hakkında sorumluluk davası açılmamasına dair oy birliğiyle verilen karar karşısında davacı yana tekrar süre verilmesine gerek olmadığı sonucuna varılarak davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.640,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Davacı ve davalılardan —– tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı ve davalı —— iadesine,
HMK 345. Maddesi hükmü uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı vekili —- feri müdahiller vekili —- kendi adına asaleten diğer davalılar adına vekaleten davalıl ———– yüzlerine karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2022