Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/673 E. 2022/678 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/673 Esas
KARAR NO : 2022/678

DAVA : Menfi Tespit (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2022
KARAR TARİHİ : 03/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
müvekkilinin aldığı maaşı nedeniyle—- —-maaşı hesabının bulunduğu, bu hesabından —— bilgisi ve rızası dışında önce kredilendirilip sonra para çekildiğinin öğrenildiğini, aynı günü sabahı benzer bir işlem de önceki görev yerindeki——- hesabından haksız çekim yapıldığını, ilgili işlemler nedeniyle aynı gün ——- şikayette bulunduğunu, müvekkilinin ifadesinin alındığını, daha ————– müvekkilimine ——– gönderildiğini, burada hesabın —— ve intikam amacıyla para alınıp yendiği bildirildiğini, ayrıca ölümle tehdit edildiğini, ——–istendiğini, konu hakkında ilgili ———–dosyasına dilekçe gönderildiğini, müvekkilinin uzman ———olduğunu, —— olduğunu, hakkında haklı/hâksiz bir icra takibi olduğunda kesin olarak sözleşmesi feshedileceğini, müvekkilinin yeni evli ve çocuk beklediğini, maddi imkanını zayıf olduğunu, paranın davalı bankaca tahsili yoluna gidilmesi halinde işine son verileceğini, ceza soruşturma dosyasının sonuçlanmasına kadar kendisinden bu olaya ilişkin davalı bankaya borcunun bulunmadığının tespitini, dava sonuna veya ceza davası sonuçlanıncaya kadar para istenmemesi hususunda tedbir talep ettiklerini, borçlu bulunmadığının tespitini, yargılama ve masraf ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Görev, dava şartlarından olup, mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiğinden takdiren dilekçeler teatisi yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden karar verilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle menfi tespit talebine ilişkindir.
HMK’nun 115/1.maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Bunun yanında ——- yayımlanan ve ——— tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde belirtilmiştir. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan,—– benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Yine kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı uzman ——-olup, davalı —— hesabının bulunduğu, davacının tacir olmadığı, davalı banka tacir olsa da imzalanan taraflar arasındaki sözleşmenin tüketicilere yönelik kredi kartı kullanımına ilişkin olduğu, sözleşmenin tüketici vasfıyla düzenlendiği, 6502 Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(l) maddesi uyarınca davalı banka ile davacı arasındaki ilişkide Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu dolayısıyla bu davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla, mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, Mahkememizin Görevsizliğine,
2-Görevli mahkemeninin ———– Nöbetçi Tüketici Mahkemeleri olduğuna,
3-HMK 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli —- Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine belirtilen süre içerisininde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalının yokluğunda tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.