Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/638 E. 2023/99 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/638 Esas
KARAR NO : 2023/99

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2022
KARAR TARİHİ : 14/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
davacı şirket tarafından—– davalıya ait —— plakalı araç ile ihlalli geçişler yapıldığını, bu nedenle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasaan kaynaklanan para cezasının tahsili amacıyla ——– dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafın borcu olmadığı iddiası ile borcun tamamına itiraz ettiğini, itirazın haksız ve yersiz olduğunu, iptalinin gerektiğini, bu nedenle davalının ——–sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağının yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamını ve borçlu aleyhine %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:
davacının iddialarının tamamıyla gerçek dışı ve mesnetsiz olduğunu, davalının herhangi bir cezadan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davalının————– ticari alanında faaliyetlerini sürdürdüğünü ve ——- sektöründe de faaliyet gösterdiğini , araçların —— düzenli olarak ödediğini, davacının kaçak iddiasını kanıtlayacak herhangi bir delile dayanmadığını, davalıya ulaşan bir bildirimin olmadığını, ihtarname üzeriden yapılan adresin davalıya ait olmadığını, bildirim yükümlülüğüne aykırı olarak kötüniyetli olarak hareket ettiğini, bu nedenle davalıya yapılan usulüne uygun bir bildirim olmadığını, davacının dilekçesinde— kendisi tarafından açıldığını ve geçişe izin verildiğini, zorunluluk olmamasına rağmen 15 gün içerisinde ödeme yapılması halinde ceza tahakkuk ettirilmediğindin tebliğ edildiğini iddia ettiğini, 15 günlük süre tanımanın zorunluluk olmadığı yönündeki iddianın doğru olmadığını, araç şoförlerinin davacı şirket adına bildirim alma gibi hak ve yetkisinin olmadığını, davalıya yapılacak bildirimlerin —– gönderilmesinin gerektiğini, —- bildirimin ——- yapıldığı düşünülse dahi bunun bir sonuç ifade etmeyeceğini, kendilerine teslim edilen evrakın hukuki sonuçlarını algılayamayabileceklerini, davacı iddialarına sonuç yüklenemeyeceğini, davacının ceza talep etmesinin mümkün olmadığını, tüm bunlara rağmen davaya konu ihlalli geçiş ücreti ve cezasının davalı tarafından ödendiğini, davanın konusuz kaldığını, davanın açılmasına davalının sebebiyet vermediğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalının sorumlu tutulamayacağını, ihlalli geçiş vakıasına itiraz edilmediği belirtilmiş ise de bir olguya itiraz edilmemesi onun kabul edildiği anlamına değil aksine inkar edildiği anlamına geldiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Davanın, davalıya ait aracın—————- ihlalli geçiş nedeniyle geçiş ücreti ve ceza bedeli alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava —————- tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, —– tarihinde yapılan toplantıya tarafların katıldığı, ——- tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin ——— son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.
Davalıya ait ait aracın davacı tarafından ——————– geçiş yapması sebebiyle ödenmeyen geçiş tutarlarının tahsili amacıyla davalı aleyhine —————- sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi yapılmıştır.
—— sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemesinde; davacı tarafından davalı aleyhine——asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe borca ve ferilerine itirazlarını bildirdiği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin —- celsedeki beyanında ” dava açıldıktan sonra karşı taraf ilgili icra dosyasına haricen ödeme yapıp borcunu kapatmıştır, bu icra dosyası kapatıldığından ve borç ödendiğinden ilgili davada asıl alacak yönünden bir talebimiz kalmamıştır ancak söz konusu ödemeyi dava açıldıktan sonra yaptıkları için icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti ile yargılama giderleri yönünden talebimiz devam etmektedir.” dediği görüldü.
“İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; takip ve dava tarihlerinden ———– imzalandığı, davaya konu icra takibi sebebi ile davalı tarafından haricen —— davalının ibra edildiği, bu hususun —- ile de sabit olduğu, ——– celsede davacı vekilinin davanın icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden devam ettiğini beyanı ettiği dikkate alınarak, icra takibine konu alacak, yargılama sırasında taraflarca imzalanan protokolde belirlendiği şekilde ödenmiş olduğu gerekçesiyle davanın konusuz kalması sebebi ile hüküm kurulmasına yer olmadığına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının ve davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.” şeklinde emsal kararın —–ile işbu kararın ONANMASINA karar verilmiştir.
Tüm beyanlar ve dosyanın içeriği dikkate alınarak az yukarıda yer verilen ve emsal mahiyetteki Yargıtay kararı da dikkate alınarak ödeme yapıldığından davanın konusuz kalması nedeniyle hüküm kurulmasına yer olmadığına ve asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması sebebi ile HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 179,90 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli——- göre belirlenen ——- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan —– Hazine tarafından karşılanan —- ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
8-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.