Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/605 E. 2023/742 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/605 Esas
KARAR NO: 2023/742
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 19/08/2022
KARAR TARİHİ: 12/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davadışı sigortalıya ait —- plakalı aracın, —-numaralı—- sigortalı olduğunu, —- tarihinde —- mevkiinde —- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç ile davalı — sevk ve idaresindeki —– plakalı araçların çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, oluşan hasar neticesinde sigortalının hasarına karşılık 43.832,90 TL tazminat ödemesi yapıldığını, kazanın meydana gelmesinde davalı borçlu sürücünün kusurlu olması sebebiyle, davalı şirketin ——- sigortacısına başvurulmuş, poliçe limiti kapsamında rücu edilen hasar tutarının bir kısmı karşılanmış olduğunu, poliçe limitinin yetmemesi sebebiyle, bakiye 27.290,90 TL’nin davalılardan talep edildiğini, takip öncesi davalı —– tarafından 800,00 TL ödeme yapılmış olması sebebiyle bakiye tutar üzerinden davalı borçlular aleyhine ———— dosyadan icra takibi başlatıldığını, davalı borçluların, hem icra takibine itiraz ettiklerini, hem de arabuluculuk süreci anlaşmama olarak neticelenmesi sebebiyle işbu davanın açılmasına sebebiyet verdiklerini, ihtiyati haciz ve tedbir talebimizin kabulünü, davanın kabulünü, davalılar tarafından —————dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesini, AAÜT md.16/c hükmü gereği, arabuluculuk faaliyeti anlaşmazlıkla sonuçlandığı için, davalıların arabuluculuk vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: alacağın varlığı ve miktarı tamamen yargılamayı gerektiren bir dava konusu hakkında, alacağın varlığı konusunda yaklaşık bir ispat gerçekleştirememiş davacı yanın ihtiyati haciz talebinin bu denli düşük meblağlı bir alacak için, müvekkilleri dinlenmeksizin hangi dayanakla verildiği taraflarınca kati surette anlaşılamamış olduğunu, bilhassa araç kiralama sektöründe faaliyet gösteren ve yerleşik adresi bulunan müvekkili şirketin, kaçma yahut mal kaçırma tehlikesi olduğunu gösterir hiçbir delili mevcut olmaksızın, ki bu hususta hiçbir araştırma yahut ispata yakın bir belge ibraz edilememiş olduğu görülmesine rağmen, bir cümlelik ihtiyati haciz talebine istinaden ne dayanakla ihtiyati haciz kararı verildiğinin İİK ilgili madde temellerine oturtulması mümkün olmadığını, zira müvekkili şirketin iddia edilen borcun çok üzerinde bir mal varlığı olduğu ve hiçbirinde herhangi bir takyidat bulunmadığının da belli olduğunu, bankalarla aktif ilişki içerisinde olan müvekkili şirketin, bankalar nezdinde zedelenen itibarı ve haksız ihtiyati haciz nedeniyle karşılaştıkları zorlukların ve ticari açıdan yaşanan bu aksaklıklar nedeniyle uğradığı zararın, davacının yatırmasına karar verilen 4.050,00 TL teminatla karşılanamayacağı da her türlü izahtan vareste olduğunu, oluştuğu iddia edilen maddi hasarın ve değer kaybının fahiş olduğunun görülmesi hasebiyle müvekkillerince konunun yargılamayı gerektirdiği düşünüldüğünden sigorta dışında kalan ödeme yapılmaktan imtina edildiğini, kazanın çok küçük bir çarpışmadan kaynaklandığını, ———- plakalı aracın yalnızca farının hasar gördüğünü ancak değer kaybı tespit raporunda aracın değer kaybının 26.458,09 TL olduğunu, hasar tutarının ise işçilik ve KDV dahil 43.832,90 TL olduğunu, müvekkili şirket aracının —- rücuen tahsil talebi ile başvurulması akabinde, 26.458,09 TL değer kaybı ödemesi ve hasara istinaden de 16.542,00 TL maddi hasar ödemesinin davacıya yapıldığını, dolayısıyla trafik sigortası kapsamında 43.000,00 TL maddi teminatın tamamının davacıya ödendiğini, davanın reddini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, 27/12/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu bakiye bedelin davalılardan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir. 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 19/08/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, 21/04/2022 tarihinde yapılan toplantıya tarafların katıldığı, 16/05/2022 tarihinde yapılan toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür.———-sayılı takip dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; davacı tarafça davalılar aleyhine dava dışı sigortalıya yapılan ödemenin rucuen tahsili amacıyla 26.490,90 TL asıl alacak ve 496,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.987,33 TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip dosyasında ödeme emrinin tebliği ile davalının süresinde takibe itiraz ederek borcunun bulunmadığını bildirdiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu tespit edilmiştir.Kaza yapan araçların trafik tescil kayıtları ve davacı sigorta şirketi nezdinde olay nedeniyle düzenlenen hasar dosyası getirtilmiştir. Bilirkişinin kusur raporunun incelenmesinde; Davalı —– meydana gelen kazada %75 oranında, dava dışı ——- %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.28.02.2023 tarihli kök ve 14.06.2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı yanın, 16.542,00 TL hasar tazminatını aşan 27.290,90 TL (toplam 43.832,90 – ödenen 16.542,00 TL = 27.290,90 TL – değer kaybı hariç) tutarında, Trafik Sigorta Poliçesi üst limitini aşan tutar kadar davalı yandan alacağı bulunduğu,Davacının kendi sigortalısının kusur oranın ve davalı —– yapmış olduğu ödeme sonrası 15.532,68 TL alacağı olduğu, Dava dışı —— araç başı 43.000.-TL üst limitine kadar hasar tazminatı ödediği, bu limitin üzerindeki hasar taleplerinden davalı yanın sorumlu olduğu talep edebileceği belirtilmiştir. Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamına göre; tarafların kusur oranlarının tespiti, davacı şirketin dava dışı zarar görene yaptığı ödemenin yerinde olup olmadığı ve davalıdan talep edilip edilemeyeceğinin tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmış, kusur bilirkişi raporunda davalı —– meydana gelen kazada %75 oranında, dava dışı —– %25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş, davacı yanın 16.542,00 TL hasar tazminatını aşan 27.290,90 TL (toplam 43.832,90 – ödenen 16.542,00 TL = 27.290,90 TL – değer kaybı hariç) kusur oranına göre 15.532,68 TL alacağı olduğu hesaplanmıştır. Alınan bilirkişi raporunun denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olması sebebiyle hükme esas alınmış, 15.532,68 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacı takip başlatmakta haksız ve kötü niyetli olmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek davalının ——–Sayılı dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptaline, takibin 15.532,68 TL üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, işletilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-Davalıların —— Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 15.532,68 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar harcı 1.061,04 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 325,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 735,10 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 80,70 TL başvuru, 325,94 TL peşin nispi harç olmak üzere toplam 406,64‬ TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 510,50 TL tebligat ve müzekkere gideri, 3.400,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 3.910,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranları gözetilerek 2.250,71 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen 15.532,68 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T’deki esaslara göre belirlenen ve reddedilen miktarı geçmemek üzere 11.454,65 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranları gözetilerek 679,11‬ TL’sinin davacı taraftan, 920,89 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
10-Dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2023