Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/532 E. 2023/763 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/532 Esas
KARAR NO:2023/763
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 22/07/2022
KARAR TARİHİ : 19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 27.01.2018 günü meydana gelen trafik kazası tarihinde mobilya ustası olduğunu, aylık kazancının kaza tarihinde 4.500-TL olduğunu, halihazırda çalışamadığını, dava konusu trafik kazasının —— poliçe numarası ile davalı sigorta şirketince sigortalı davalı ——adına kayıtlı, sürücüsü diğer davalı ——çekicinin davacı—— arkadan çarpması şeklinde meydana geldiğini, kaza anında davacının oğlu —– müvekkilinin aracının dış tarafında kendi telefonunun feneri ile müvekkile ışık tutmakta olduğunu, kaza anına ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğunu, dava konusu trafik kazası neticesinde davacının yaralanarak hastaneye kaldırıldığını, sol bacağına ampütasyon uygulandığını ve uzun bir tedavi süreci geçirdiğini, davacının kazanın meydana geldiği günden bugüne kadar çalışamadığını, manevi olarak acı çektiğini, davacının kazanın meydana geldiği günden bugüne çalışamaması sebebiyle de bu süreye ilişkin geçici iş göremezliği sebebiyle de tazminat taleplerinin olduğunu, dava konusu trafik kazası sebebiyle davacı tarafından araç sürücüsü —- yönünden şikayetçi olunduğunu ve ———– ile soruşturma dosyası açıldığını, soruşturma dosyasında davacının tüm taleplerine rağmen araç içerisinde yolcu konumunda olan ve kazaya ilişkin doğrudan görgüye dayalı bilgileri olan davacının eşi ve oğlunun soruşturma dosyası kapsamında dinlenilmediğini ve deliller toplanmaksızın ceza dosyasında kusur raporu düzenlendiğini, kazaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olmasına rağmen davacının eşi ve oğlu dinlenmeden dosyada alınan kusur raporu doğrultusunda dava konusu trafik kazasında tüm kusurun davacıya verildiğini ve akabinde kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiğini, soruşturma dosyasında düzenlenen kusur raporu usulüne uygun olmadığını ve davacının beyanları değerlendirilmediğini vede deliller usulüne uygun olarak toplanmadığını, davacı yönünden 04.02.2022 tarihinde davalı sigorta şirketine tazminat başvurusunda bulunduklarını, sigorta şirketince başvurularının ceza dosyasında tüm kusurun davacıya atfedilmiş olması sebebiyle reddedildiğini ve sigorta şirketince davacıya herhangi bir tazminat ödemesi yapılmadığını, başvuru sürecinin olumsuz neticelenmesi sebebiyle davacı yanca bu defa arabulucuya başvurulmuş olup arabuluculuk sürecinde de taraflar arasında anlaşma sağlanılmadığını, —— tarafından düzenlenen rapordan da davacının maluliyet oranı % 40 olarak tespit edildiğini, davacının kaza sonrasında ———-de tedavi gördüğünü ve ameliyat olduğunu, davacının halihazırda günlük temel işlerini dahi yapamadığını ve hiç bir şekilde fiziksel güç gerektiren işleri de yapamadığını, davacının işbu dava konusu trafik kazası neticesinde malül kaldığını, tüm bu sebeplerden dolayı davacının geçici ve kalıcı işgücü kaybı sebebiyle uğramış olduğu zararının, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpların, tedavi, bakım, refakat ve sair giderlerin bilirkişi marifetiyle tespitine, tespite göre bedel artırım dilekçesine göre edasına karar verilmesini, ıslah hakları ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000-TL maddi tazminatın müştereken ve müteselsilen sorumlu tüm davalılardan (sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti dahilinde) kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, 40.000-TL manevi tazminatın müştereken ve müteselsilen sorumlu davalı ——- kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça maluliyet raporu sunulmamış olduğundan başvuru şartı yerine gerilmediğini, davaya ilişkin belgelerin davalılara tebliğ edilmesi gerektiği halde mahkemenin huzurunda görülmekte olan işbu davada tüm delil ve belgeleri tebliğ edilmediğini, davalı şirketin ———– teminat verdiği hususların sürekli iş gücü kaybı ve bu bağlamdaki tazminat talepleri olduğunu, “geçici” zararlar ve buna bağlı talepler teminat kapsamı dışın olduğunu, bu sebeple davacının geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri, tedavi gideri zarar tazminatına ilişkin taleplerinin reddi gerektiğini, dava konusu taleplerden müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını, davacı dilekçesinde kazanç kaybı ve manevi tazminat talep etmişse de teminat dışı olduğundan reddi gerektiğini,———- ödemiş olduğu tazminat varsa tespit edilerek ödenecek tazminattan düşürülmesi gerektiğini, müvekkil şirketin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, tüm bu sebeplerle; haksız, mesnetsiz, usul ve yasaya aykırı davanın usulden reddini, aleyhe karar verilmesi halinde güncel mevzuata uygun (muayeneli) maluliyet raporu alınması için ——– sevkine karar verilmesini, davalı şirketin kaza tarihi itibariyle sorumluluğunun tespiti açısından kazaya ve maluliyet oranının tespitine ilşkin belgelerinin talep edilmesine karar verilmesini, aksi takdirde haksız ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikteki talebinin esastan reddi ile yargılama masraf ve vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, —— tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının bedensel zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 06/07/2021 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür. Aynı Yasa ile 6325 sayılı Kanuna dava şartı arabuluculuk başlığı ile 18/A maddesi de eklenmiş olup bu madde uyarınca yapılan incelemede davacının arabulucuya başvurduğu, yapılan toplantıya tarafların katıldığı, toplantı neticesinde tarafların anlaşamadıklarına ilişkin arabuluculuk son tutanağının da düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip, deliller toplanmıştır.—– trafik tescil kayıtları, hastane kayıtları, soruşturma dosyası, ekonomik sosyal durum araştırma sonucu, hasar ve poliçe dosyası dosyamız arasındadır. ———— sayılı dosyasında alınan —–raporunda özetle; müşteki şüpheli sürücü —– sevk ve idaresindeki —— aydınlatma olmayan meskun dışı mahalde seyri sırasında sağ ilerisinde emniyet şeridine park halinde bulunan ——– yanından geçerken, ———– sol ön kapısının sağ şeridi etkileyecek şekilde kontrolsüzce ve tehlike arz edecek şekilde açarak yola inmekte olan müşteki şüpheli sürücü ————- ön sol kapısına çarptığı olayda atfı kabil kusuru bulunmadığı, müşteki şüpheli sürücü —— sevk ve idaresindeki —olmayan meskun dışı mahalde seyri sırasında idaresindeki ——–arızalanması sebebiyle sağ tarafta bulunan emniyet şeridinde durduğu esnada sol gerisinden akan trafiği yeteri kadar kontrol etmeden tehlike arz edecek şekilde sol ön kapısını açıp yola indiği esnada sol gerisinden gelen müşteki sürücü—— idaresindeki çekicinin sadmesine maruz kaldığı olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile asli ve tam kusurluğu olduğunun rapor edildiği, soruşturma sonucunda sürücü —– hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan —- verildiği ve verilen —- tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.Mahkememiz huzurunda davacı tanıkları dinlenilmiş olup;Tanık ——– kazada yaralanan davacının babası olduğunu, kaza tarihinde annesi ve babasıyla birlikte ——- gittiklerini, yolda araçlarının arıza yaptığını, bunun üzerine aracı emniyet şeridine çektiklerini, emniyet şeridinin geniş olduğunu, aracı emniyet şeridine park ettiklerinde babasının dörtlü sinyalleri yaktığını ve araçtan inerek reflektör bırakmak için ilerlediğini, aracın 30-40 metre gerisine reflektör koyduğunu, babasının aracın direksiyon koltuğu kısmında direksiyon altındaki sigorta kutusunu kontrol ederken o sırada babasına telefon ışığını tuttuğunu ve bu sırada kapının açık olduğunu, babasının bir ayağı aracın içinde sol ayağı aracın dışındayken bir tırın hızla aracın sol ön kapısına ve babasına çarparak 150-200 metre sonra durduğunu beyan ettiği görülmüştür.
Tanık —–kazada yaralanan davacının eşi olduğunu, kaza günü ———— doğru oğlu ve eşi ile ilerlerken araçlarının arıza yaptığını, aracı emniyet şeridine çektiklerini, davacı eşinin aracı emniyet şeridine park ettikten sonra araçtan inerek yola reflektör bıraktığını, davacı eşinin aracın direksiyon koltuğu kısmında direksiyon altındaki sigorta kutusunu kontrol ettiği sırada bir ayağının aracın içinde sol ayağının aracın dışında olduğunu ve oğlunun davacıya telefon ışığı tuttuğunu, bu sırada kapının da bir miktar açık olduğunu, o sırada bir aracın hızla aracın sol ön kapısına ve eşine çarptığını ve 150-200 metre sonra durabildiğini beyan ettiği görülmüştür.Mahkememizce dosya kusur yönünden—– gönderilmiş olup,———sevk ve idaresindeki çekici ile aydınlatma olmayan meskun dışı mahalde seyri sırasında sağ ilerisinde emniyet şeridinde park halinde bulunan ——-yanından geçerken, ——————–sol ön kapısını sağ şeride taşacak şekilde aniden açarak yola inmek isteyen sürücü —– ön sol kapısına çarptığı olayda atfı kabil kusuru bulunmadığı, B-Sürücü——-sevk ve idaresindeki ——- ile aydınlatma olmayan meskun dışı mahalde seyri sırasında idaresindeki —— arızalanması sebebiyle sağ tarafta bulunan emniyet şeridinde durakladığı esnada sol gerisinden akan trafiği yeteri kadar kontrol etmeden kendi can güvenliğini tehlikeye atarak sol ön kapısını sağ şeride taşar şekilde açıp yola indiği esnada sol gerisinden gelen sürücü—– idaresindeki çekicinin çarpmasına maruz kaldığı anlaşılmakla kusurlu olduğu, olayda sürücü —- kusursuz olduğu, sürücü —- % 100 ( yüzde yüz ) oranında kusurlu olduğu hususları tespit edilmiştir.Davacının —– raporuna yapmış olduğu itirazında; —- raporunda sadece ceza dosyasındaki raporun dikkate alındığını, dinlenen tanık beyanlarının dikkate alınmadığını beyanla, davacının itirazları doğrultusunda savcılık dosyasında alınan kusur raporu, —– alınan kusur raporu, taraf iddia ve savunmaları, kusur raporuna yönelik itiraz dilekçeleri, dinlenilen tanıklar ——-kazaya ilişkin beyanları dikkate alınmak ve olay yerinde keşif yapılmak suretiyle kazada sürücülerin kusur oranlarının belirlenmesi amacıyla rapor düzenlenmesi için kazanın meydana geldiği ——- Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, davacı, davalılar ve davacı tanığı —- hazır bulunduğu kaza yerinde keşif yapılarak keşif sonucunda;—– tarihinde düzenlenen — Bilirkişisi raporunda özetle;—- plaka sayılı araç sürücü —idaresindeki çekici ile —–istikametine doğru sağ şeridi takiben seyrederken belirtilen yere geldiğinde, sağ şeride sirayet eden ——- plakalı aracın şoför kapısına ve aracın dışından araç içine müdahale eden
— çarpmasında her hangi bir atfı kabil kusurunun olmadığı,—- plakalı araç sürücüsü —- aydınlatmanın bulunmadığı yolda, sağ şerit çizgisine 10 cm lik mesafede bulunan aracının sürücü kapısını açmadan önce kapının sağ şeride sirayet edip etmediğini kontrol edip, hem kendisi için hem de sağ şeridi takiben geriden gelen sürücüler için bir tehlike ve engel oluşturmadığından emin olmadıkça sol kapısını
açmaması gerekirken bu dikkat ve özeni ihlal ettiğinden Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 110/b-3,4 maddesini ihlal ettiğinden %100 (yüzde yüz) kusurlu olduğu, olayda ——— bu kazada sigortaladığı —- plakalı araç sürücüsü —– kusuru oranında, kusursuz sorumlu olduğu tespit edilmiştir.Tüm dosya kapsamından; — günü saat 23.40 sıralarında sürücü —– sevk ve idaresindeki — plaka sayılı çekici ve buna bağlı —- plaka sayıl yarı — ile —–istikametinden — yönüne doğru seyir halinde iken olay mahalli yere geldiğinde; aynı istikamette yolun sağındaki emniyet şeridinde arızadan dolayı dörtlü flaşörleri yanık park halinde olan sürücü —— idaresindeki —-plakalı — sol ön kapısını sağ şeride taşacak şekilde açıp araç dışından araç sigortalarına müdahale ettiği esnada geriden gelmekte
olan —- plakalı çekicinin sol ön köşe kısımları ile, açık olan sol ön araç kapısına ve——- sol ayağı üzerinden geçmesi şeklinde meydana gelen kazada; kaza tespit tutanağı, savcılık dosyası ve mahkememizce alınan
—– kusur raporu ile kazanın meydana geldiği yerde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda davacının %100 kusurlu olduğunun tespit edildiği, dosya kapsamında alınan —- bilirkişi raporunun olayın oluş şekline uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olduğu, davalı sürücü ——– tarihinde yapılan keşifte alınan beyanında “Olay tarihinde ruhsatı eşine ait —— çekiciye bağlı ——- istikametine ilerlerken plakasını olay sebebiyle öğrendiği—– plaka sayılı araç sürücüsünün yanından geçtiği sırada kapıyı açmasıyla sürücüsüne vurduğu” şeklindeki beyanı, davacı sürücü —————— ve mahkememizce dinlenen tanık beyanlarında her ne kadar davacının aracın gerisine uyarıcı reflektör koyduğunu beyan etmiş iseler de; kaza tespit tutanağında aracın gerisinde reflektör bulunduğuna ilişkin bir tespitin bulunmayışı, kazanın arkadan çarpma şeklinde gerçekleşmediği, davacının emniyet şeridine çektiği aracının sağ şerit çizgisi ile araç arasında 10 cm olduğu ve davacının araçta bulunan sigortalara müdahale ederken şoför kapısı açmasıyla birlikte kendi vücudunun bir bölümünün kapı ile birlikte sağ şeride sirayet etmesi nedeniyle yoldan geçmekte olan davalının aracının davacıya çarpması neticesinde kazanın işaretli olmayan sağ şerit üzerine sirayet eden kapıya ve sürücü ———- yandan çarpma şeklinde meydana geldiğinin anlaşıldığı, yine davalının kullandığı aracın belirlenen hız limitlerine uygun ölçüde seyrettiğinin anlaşılması karşısında mahkememizce de davacının kusursuz olduğu sonuç ve kanaatine varılarak meydana gelen kazada davacının yüzde yüz kusurlu olması ve davalı sürücünün kusursuz olması nedeniyle davacının davalılardan maddi ve manevi tazminat talebinde bulunamayacağı bu nedenle davanın reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85-TL karar harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 140,04-TL harcın mahsubu ile bakiye 129,81-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince manevi tazminat talebi yönünden ayrıca alınması gereken 269,85-TL karar harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen maddi tazminat tutarı göz önünde bulundurularak karar tarihinde geçerli A..A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davalılar —— kendilerini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat tutarı göz önünde bulundurularak karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-7155 sayılı Kanun ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A maddesinin 13.fıkrası ve yürürlükte bulunan Arabuluculuk Ücret Tarifesi uyarınca Hazine tarafından karşılanan 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalılar vekilinin yokluğunda, kararın davacı ve davalı vekiline tebliğinden 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2023